قُلْ يَا عِبَادِيَ الَّذِينَ أَسْرَفُوا عَلَى أَنفُسِهِمْ لَا تَقْنَطُوا مِن رَّحْمَةِ اللَّهِ إِنَّ اللَّهَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ جَمِيعًا إِ...

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
قُلْ يَا عِبَادِيَ الَّذِينَ أَسْرَفُوا
عَلَى أَنفُسِهِمْ لَا تَقْنَطُوا مِن رَّحْمَةِ اللَّهِ
إِنَّ اللَّهَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ جَمِيعًا
إِنَّهُ هُوَ الْغَفُورُ الرَّحِيمُ
Bismillâhirrahmânirrahîm.
Kul yâ ıbâdiyellezîne esrefû alâ enfusihim
lâ taknetû min rahmetillâh (rahmetillâhi),
innallâhe yagfiruz zunûbe cemîâ (cemîan),
innehu huvel gafûrur rahîm (rahîmu).
Rahmân ve Rahîm olan Allâh’ın adıyla.
De ki: ‘Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım! Allâh'ın râhmetinden umudunuzu kesmeyin. Doğrusu Allâh günâhların hepsini bağışlar.
Çünkü O, bağışlayandır, merhâmetlidir.’ (Zümer/53)
SadekAllâh'ül Azîm.
(Azîm olan Allâh ne doğru ne güzel söyledi)
YORUMLAR