MERHABA İnsanlar yalnız ekmekle değil, iyi söz ve nasihatlarla da beslenir. Has...

MERHABA İnsanlar yalnız ekmekle değil, iyi söz ve nasihatlarla da beslenir. Hasır kamışından şeker olmaz. Şeker fabrikası mütehassıslarına s...

MERHABA

İnsanlar yalnız ekmekle değil, iyi söz ve nasihatlarla da beslenir.
Hasır kamışından şeker olmaz.
Şeker fabrikası mütehassıslarına sorunuz bakalım.
Karga bülbülün sırrını bilmez, hiç bir zaman bilemez.
Bilseydi onun gibi öterdi. O da kuş, o da kuş.
Gülün kokusunun gözü burundur.
Sesin gözü kulaktır.
Acı ve tatlının gözü damak ve ağızdır,
İnsanın yüzünü kulakla görmek imkânsızdır.
Gözle ses işitilmez.
Şükrün sesini zâhiri kulak işitmez.
Semi’ (işitici) ve âlim olan işitir.
Pişmiş etin, az pişmiş etin yüzleri ve tatları başka başkadır.
Köfte, pirzola, kızartma, döner, şiş.
Hepsinin tadları, şekilleri de başka başka.
Yüzleri zâhirdir, tadları da batındadır.
Görülmez…
Hayvanlar bir zâtı görünce kaçmışlar.
Yanındaki mübârek zât
“Buna niçin şaştın?” demiş ve hemen sormuş:
“Sen ne yedin?”
“Biraz et yemiştim.”
“Sen onların etini yerken onlar sana dost olurlar mı?..”
O hâlde, yorganın altından çık!
Yatağında oturma!..
Kilitli kapılarını aç, düşün!..
Gayb hazinesinin âlem gözüne kapalı kapısının aralığından birlikte bakalım:
Göz bir âlettir, dışardaki bir cisimden gelen ziyâ dalgaları o cismin şeklini göz içine ve oradan dimağa götürür, biz cismi görürüz...
Nasıl gördüğümüz, o belli değil...
Belli olur; göreni bilirsen...
Fakat cismin dışarıda olduğunu görürüz, içimizde değil...
Kulak bir âlettir, dışardan ses dalgalan kulağa, oradan dimağa gider, nasıl duyarız meçhul..
Fakat sesi daima çıktığı yerde duyarız, kulağımızda değil...
Burun bir âlettir, bir yerden koku dalgaları burnumuza kadar gelir, kokuyu burnumuzda duyarız, görme ve işitme gibi dışarıda değil..
“Gören”, “duyan”, “kokuyu alan” kim?..”
“Ben kulum ile görür, işitirim” (Âyet) “kokuyu alırım” değil…
Bu küçük misali hâlletmeye bak...
Bunun hâllinde fetih vardır.
Fetih demek, kuvvetin bilinen sırrı..
Bu sırrı kim bilirse, yahut ona bildirmeğe izin olursa o kimseden keramet zuhur eder.
Görünmede hüner yoktur, görünmeyeni görmede hüner vardır.
İnsanın anlama hududuna ilâhi sır ve kuvvetlerin varlığı ancak mu’cize, büyük tesadüf, şans kelimeleri ile girer.
Ve insan yine bunu, gaflet hududundan çıkamadığı için şüphe içinde, bocalama hâlinde idrâk eder, reddedemez..
Adam vardır; anlayamadığı hâdiseleri garip ifâdelerle mırıldanır durur.
Bu hâdiselerin arkasında ALLAH'ın dostuna verdiği bilinmeyen kuvveti gizlidir.
Bunları anlamak için, başıboşları, mıknatısın demir tozlarını çekişi gibi toplayıp derleyecek adam lâzım...
Nerede bu?
Hâlâ anlayamadı iseniz sizinle işim yok…
Su bulunmadan boru döşenmez.
Nefer Razî ile Rıza Paşa arasında çok fark vardır..
Biraz uykusuz kal!..
Uykusuzluk bir şey yapmaz.
Uyku ilâcı alıp da uyuyanlara bakma!..
Onlar zâten uyanık değillerdir.
Alıştıklarından ayrılmak istemezler de ondan ilâç alırlar.
Görmede ışığa ihtiyaç var; işitmede lüzum yok..
Görmeden efdaldır duymak...
“Es SEMİ’ü’l- BASÎR” ifadesinde sem’i için tekaddüm (öne alma) vardır...
Bir dağdan büyük bir kaya kopar yuvarlanırsa, arkasından birçok küçük taşlar düşer.
Taşlar kadar bile olamayanlara yazıklar olsun!..
Hakiki imanlı insan yalan bilmez, ölümden korkmaz, kadere boyun eğer, herkese kardeş nazarı ile bakar, böyle oldu mu, onda riyâ yoktur..
Midesine haram giremez.
(Girmez değil) dikkat..
Bunlardan mahfuzdur. (Ma’sum değil).
Bu hâle bir anlık sabır yüzünden gelmişlerdir.
İşte bu gibilerden; ne gökteki kuş, ne denizdeki balık kaçar, sokulurlar yanına kırk yıllık dostmuş gibi.
Bütün eşya ve mahlûkata karşı bir edeb içindedirler.
Bu edeb, bağlı oldukları nizamın ve kâinatın kanunudur.
Buhar soğuğa maruz kaldığı zaman ona emrolunan yağmur olmak edebine girer, itaat eder.
Bu edeb ALLAH'a itaattir, secdedir.
İlk bahar gelir, ağaçlar, çimenler yeşil olma emrinin edebine bürünürler.
Her türlü hâdisat ve hayat tezahürleri yekdiğerine muhtaç bir edebe bağlıdır.
Bu edebin devâmını Rahîm olan ve yekdiğerine hürmet eden hâdisat temin eder...
Bu edebe girene mahlûkat ve mevcudat, eşya hürmet eder ki, işte tasavvuf dedikleri budur...
Velîlerin kerameti bu edebin, kendilerine, gösterilen hürmetin tezahürleridir.
Köpeğe iyi bakan adama köpek kul köle olur.
Sebeb: Köpeğe yardım etmek, köpeğin hürmet edeceği hududa girmek demektir.
Köpek habersiz olarak sahibinin tasarrufuna girmiş olur.
Bunun döndürülmüş ve kaybolmuş sırrı insanlar tarafından “Sadakat” kelimesiyle ifâde edilir.
Her türlü mahlûkat ve eşya da böyledir,
“İyilikle yılan bile deliğinden çıkar” sözü bunun başka türlü, uzaktan görünen bir ifâdesidir.
Velîler, yanındaki müridlerini, bu edebe sokmağa çalışırlar.
Bu edebe girdiler mi, onların da paslı, rutubetli olan kalb pencereleri açılır.
Onlar da onlardan olurlar...
“Ahlakı itmam (tamamlama) için gönderildim.” hadis-i şerifinin en basit izahı buradan başlar.
Bu çok uzun bir hudud mes’elesidir.
Söz, yazı ve izahla olmaz.
Sonra ne çıkar.
Bilen zâten biliyor.
Bilmeyen, daha olgun değil.
Bu kadar yeter…
Benim çocukluğumda insanlar dikeni olmayan güller gibi idi.
Şimdi gülü olmayan diken hâlindedirler.
ALLAH'a şükür, bağışlarsa benim güzel bir gülüm var...

Dr.Münir DERMAN (k.s.)

Sebil Dergisi - 1 Temmuz 1988

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: MERHABA İnsanlar yalnız ekmekle değil, iyi söz ve nasihatlarla da beslenir. Has...
MERHABA İnsanlar yalnız ekmekle değil, iyi söz ve nasihatlarla da beslenir. Has...
https://scontent.xx.fbcdn.net/v/t1.0-0/p180x540/11781726_10153163049699751_8499047489783869755_n.png?oh=0f748d1b6c81363fe394b425540d94cd&oe=5A48E4E3
Ders Kitapları Konu Anlatımı
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/09/merhaba-insanlar-yalnz-ekmekle-degil.html
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/09/merhaba-insanlar-yalnz-ekmekle-degil.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content