somurtkan ödat, eskimiş (abu:su) Arapça ¤ab°s 1 . Somurtkan (kimse). 2 . Çatık, asık (yüz): "Somurtkan çehreli bir ins...
somurtkan
ödat, eskimiş (abu:su) Arapça ¤ab°s
2 . Çatık, asık (yüz):
"Somurtkan çehreli bir insanın ne namazı ne niyazı ne zekâtı ne orucu makbuldür."- Ö. Seyfettin.
3 . Acayip, şaşırtıcı ve hayret verici:
"Genç, esmer kız tahayyül ediyor, zihninde müphem hayallere karışan somurtkan suallere çözüm veremiyordu."- Ö. Seyfettin.
YORUMLAR