Basınç nedir? BASINÇ a. Akışkan, mekan. Bir yüzeye dik ve düzgün olarak etkiyen kuvvet yeğinliğinin, bu yüzeyin alanına oranı: Ya...
Basınç nedir?
BASINÇ
a. Akışkan, mekan. Bir yüzeye dik ve düzgün olarak etkiyen kuvvet yeğinliğinin, bu yüzeyin alanına oranı: Yağ basıncını, lastiklerin basıncını denetlemek. (Bk. ansikl. böl.)
—Akust.
Akustik basıncın tepe değeri, bir akustik titreşimin belirli bir zaman aralığında, bir akışkanın bir noktasını etkileyen ani akustik basıncın en büyük değeri.
Ani akustik basınç, bir akışkanın bir noktasında, belli bir andaki basınçla statik basınç arasındaki fark.
Etkili akustik basınç, dönemsel bir akustik titreşim için bir akışkanın bir noktasında bir dönem boyunca etkili olan ani akustik basınçların ikilenik ortalaması.
Işınım basıncı, esnek bir ortamda yayılan akustik bir titreşimin, bir engelin belli bir noktasına uyguladığı basınç.
Maksimum akustik basınç, bir akışkanın bir noktasında, dönemsel akustik bir titreşimin belli bir çevrimi boyunca etkili olan ani akustik basıncın en büyük değeri. Statik basınç, akustik bir titreşim yokluğunda bir akışkanın bir noktasını etkileyen basınç.
—Bot. Kök basıncı, ham besisuyunun kökten başlayarak iletim borularında yükselmesini sağlayan kuvvet.
—Denizbil. Basınç sırtı, yüzen buzların kumsallara yaptığı basınç etkisiyle oluşan tepecik.
—Dülg. Basınç çubuğu, Polonceau tipi bir çatı makasında makas kirişiyle alt gergiler arasında bulunan basınç gerilimi etkisi altındaki çubuk.
—Elekt. Elektrostatik basınç, denge halindeki bir iletken yüzeyinin bir M noktası, bir lt;T yüzeysel yük yoğunluğu taşıdığında ve M noktasını çevreleyen bir ds sonsuz küçük alanı iletken yüzeyine dik, dielektriğe doğru yönelmiş bir d t kuvvetiyle karşılaştığında elde edilen dftds oranı. (Sl'de bu basıncın değeri p =ırJ/2t bağıntısıyla verilir; bağıntıda E dielektriğin geçirgenliğini gösterir.)
—Elektroakust. Basınç odacığı, basınçlı bir hoparlörde,zarla devingen sistemi içeren kutu arasındaki hava hacmi. (Zarın salınımlarının etkisiyle hava sıkışır ve
akustik huniye bağlı aralıktan ses dalgaları biçiminde yayılır.)
—Fiz. Kısmi basınç, bir gaz karışımı bileşeninin, karışımın hacmini, aynı sıcaklıkta tek başına doldurduğunda göstereceği basınç, (ideal gazların karışımı için, toplam basınç, farklı bileşenlerin kısmi basınçlarının toplamına eşittir [Dalton yasası).)
—Fizyol.
Atardamar basıncı, içindeki kanın atardamar çeperine yaptığı basınç. (Maksimum basınç ya da sistol basıncı, kalp kasıldığı zaman ortaya çıkan basınçtır. Minimum basınç ya da diyastol basıncı, kalbe kan dolduğu zamanki basınçtır.)
Basınç düşmesi, bir organizmanın yüksek bir basınçtan alçak bir basınca geçmesi ile meydana gelen değişiklik. (Bk. ansikl. böl.)
Toplardamar basıncı, içindeki kanın toplardamar çepe rine yaptığı basınç. (Bk. ansikl. böl.)
Yüksek basınç — HİPERBAR.
—Havc. ve Uz. havc.
Basınç düşmesi, bir uçak kabininin ya da bir uzay gemisindeki mürettebat kabininin iç basıncının azalması. (Bir uzay gemisi mürettebat kabinindeki basınç düşmesi istenerek [uzaya çıkıştan önce] sağlanabildiği gibi kazayla da [kabinin ya da aracın sızdırmazlığının yitimi] doğabilir. Kazadan lanan ani basınç düşmesi, 11 haziran 1971'de Soyuz kabininde olduğu gibi uzay giysisi giymemiş astronotların ya da kozmonotların ölümüne yol açar.)
Basınç düşürmek, bir uçak kabininin ya da bir uzay gemisindeki mürettebat kabininin basıncını azaltmak.
Basınç giderici, kapalı bir kapta bulunan sıkıştırılmış havayı, gazı ya da buharı, yavaş yavaş normal basınca getirmeye yarayan aygıt.
Basınç yükseltici, bir akışkanın basıncını artırmaya yarayan kompresör ya da pompa. (Bir yapının yüksek katlarını beslemek için dağıtım ağının basıncı yetersiz kalırsa bu aygıtlar devreye girer.)
Basınç ve yükseklik arasındaki ilişki nedir?
Gazlarda basınç nedir?
Yüksek basınç nedir?
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
BASINÇ
a. Akışkan, mekan. Bir yüzeye dik ve düzgün olarak etkiyen kuvvet yeğinliğinin, bu yüzeyin alanına oranı: Yağ basıncını, lastiklerin basıncını denetlemek. (Bk. ansikl. böl.)
—Akust.
Akustik basıncın tepe değeri, bir akustik titreşimin belirli bir zaman aralığında, bir akışkanın bir noktasını etkileyen ani akustik basıncın en büyük değeri.
Ani akustik basınç, bir akışkanın bir noktasında, belli bir andaki basınçla statik basınç arasındaki fark.
Etkili akustik basınç, dönemsel bir akustik titreşim için bir akışkanın bir noktasında bir dönem boyunca etkili olan ani akustik basınçların ikilenik ortalaması.
Işınım basıncı, esnek bir ortamda yayılan akustik bir titreşimin, bir engelin belli bir noktasına uyguladığı basınç.
Maksimum akustik basınç, bir akışkanın bir noktasında, dönemsel akustik bir titreşimin belli bir çevrimi boyunca etkili olan ani akustik basıncın en büyük değeri. Statik basınç, akustik bir titreşim yokluğunda bir akışkanın bir noktasını etkileyen basınç.
—Bot. Kök basıncı, ham besisuyunun kökten başlayarak iletim borularında yükselmesini sağlayan kuvvet.
—Denizbil. Basınç sırtı, yüzen buzların kumsallara yaptığı basınç etkisiyle oluşan tepecik.
—Dülg. Basınç çubuğu, Polonceau tipi bir çatı makasında makas kirişiyle alt gergiler arasında bulunan basınç gerilimi etkisi altındaki çubuk.
—Elekt. Elektrostatik basınç, denge halindeki bir iletken yüzeyinin bir M noktası, bir lt;T yüzeysel yük yoğunluğu taşıdığında ve M noktasını çevreleyen bir ds sonsuz küçük alanı iletken yüzeyine dik, dielektriğe doğru yönelmiş bir d t kuvvetiyle karşılaştığında elde edilen dftds oranı. (Sl'de bu basıncın değeri p =ırJ/2t bağıntısıyla verilir; bağıntıda E dielektriğin geçirgenliğini gösterir.)
—Elektroakust. Basınç odacığı, basınçlı bir hoparlörde,zarla devingen sistemi içeren kutu arasındaki hava hacmi. (Zarın salınımlarının etkisiyle hava sıkışır ve
akustik huniye bağlı aralıktan ses dalgaları biçiminde yayılır.)
—Fiz. Kısmi basınç, bir gaz karışımı bileşeninin, karışımın hacmini, aynı sıcaklıkta tek başına doldurduğunda göstereceği basınç, (ideal gazların karışımı için, toplam basınç, farklı bileşenlerin kısmi basınçlarının toplamına eşittir [Dalton yasası).)
—Fizyol.
Atardamar basıncı, içindeki kanın atardamar çeperine yaptığı basınç. (Maksimum basınç ya da sistol basıncı, kalp kasıldığı zaman ortaya çıkan basınçtır. Minimum basınç ya da diyastol basıncı, kalbe kan dolduğu zamanki basınçtır.)
Basınç düşmesi, bir organizmanın yüksek bir basınçtan alçak bir basınca geçmesi ile meydana gelen değişiklik. (Bk. ansikl. böl.)
Toplardamar basıncı, içindeki kanın toplardamar çepe rine yaptığı basınç. (Bk. ansikl. böl.)
Yüksek basınç — HİPERBAR.
—Havc. ve Uz. havc.
Basınç düşmesi, bir uçak kabininin ya da bir uzay gemisindeki mürettebat kabininin iç basıncının azalması. (Bir uzay gemisi mürettebat kabinindeki basınç düşmesi istenerek [uzaya çıkıştan önce] sağlanabildiği gibi kazayla da [kabinin ya da aracın sızdırmazlığının yitimi] doğabilir. Kazadan lanan ani basınç düşmesi, 11 haziran 1971'de Soyuz kabininde olduğu gibi uzay giysisi giymemiş astronotların ya da kozmonotların ölümüne yol açar.)
Basınç düşürmek, bir uçak kabininin ya da bir uzay gemisindeki mürettebat kabininin basıncını azaltmak.
Basınç giderici, kapalı bir kapta bulunan sıkıştırılmış havayı, gazı ya da buharı, yavaş yavaş normal basınca getirmeye yarayan aygıt.
Basınç yükseltici, bir akışkanın basıncını artırmaya yarayan kompresör ya da pompa. (Bir yapının yüksek katlarını beslemek için dağıtım ağının basıncı yetersiz kalırsa bu aygıtlar devreye girer.)
YORUMLAR