Cahıt Sıtkı'nın ''Gün eksilmesin penceremden'' adlı şiirinin teması ve mevzusu nedir? Alıntı Konuk ...
Cahıt Sıtkı'nın ''Gün eksilmesin penceremden'' adlı şiirinin teması ve mevzusu nedir?
GüN EKSİLMESİN PENCEREMDEN- CAHİT SITKI TARANCI
Ne doğan güne hükmüm geçer,
Ne halden anlayan vardır;
Ne halden anlayan vardır;
Sonrasında bu kuş, bu bahçe, bu nur.
Ve gönül Tanrısına der ki:
— Pervam yok verdiğin elemden:
Her mihnet kabulüm, yeter ki
Gün eksilmesin penceremden!
CAHİT SITKI TARANCI
(1910 - 1956)
Şekli : Nazım.
Nazım şekli : Yeni edebiyatın yeni nazım biÂçimi.
Nazım birimi : Dörtlük (kıta).
Ölçüsü : 9'lu hece.
Ne do-ğan gü-ne hük-müm ge-çer
1 2 3 4 5 6 7 8 9
Ne hal-den an-la-yan bu-lu-nur
1 2 3 4 5 6 7 8 9
Türü : Lirik şiir.
Mevzusu : "Yalnız, çaresiz ve kuvvetsiz insanların büyük sıkıntılara rağmen yaşama luk ve tutkuları, hayata olan bağlılıkları" anlatılıyor.
Tema : Yaşama luk ve tutkusu.
Kafiye şeması: abab/cdcd
Kafiyeli olan, "Hükm-üm geçer/ölüm-üm geçer" sözcüklerindeki "-üm" iyelik ekleriyle yinelenen "geÂçer" sözcüğü rediftir. Geriye kalan bölümlerde ortak kafiye sesi "M" olup yarım kafiyedir. "Vardır/nur" sözcüklerinde son üç ses kafiyeli olduğundan varlıklı kafiyedir.
Dil özellikleri:
a) Dil mütevazi, ifade yalın, özenti siz, süsten uzak, arı, durudur.
b) Konuşma dilinde yer edinen sözcüklere şiirde yer verilmiştir: "Ne doğan güne hükmüm geçer/ne halden anlayan vardır/ah aklımdan ölümüm geçer/ gün eksilmesin penceremden."
c) Halk diline yerleşmiş, anlaşılmasında güçlük çekilmeyen yabancı kökenli sözcüklere yer verilmişÂtir: Hükm, nur, perva, mihnet, kabul, elem, bahçe, hal.
İçerik Yönünden:
Evrenin kendi kuralları içinde bir işleyişi vardır. İnsan, evrenin işleyişi karşısında zayıf, çaresiz ve güçÂsüzdür. Ozan, insanoğlunun evren karşısındaki çaresizliğini; "Ne doğan güne hükmüm geçer" dizesiyle açıklaÂmakta, böylelikle kendi çaresizliğini de anlatmış olmakÂtadır. Çaresizlik içinde olan ozan, "Ne halden anlayan vardır" dizesiyle, içinde bulunmuş olduğu yalnızlığı dile getirmektedir. Ozan, bu yalnızlıktan üzüntü duyuyor. YalÂnızlık, şairin aklından ölümü geçiriyor. Sonrasında ölüm karşısındaki çaresizlikten doğan hüzün ve üzüntü duyÂgusu, dördüncü dizede "kuş, bahçe, nur" sözcükleriyle anlatılıyor. "Kuş, bahçe, nur" sözcükleri, "yaşam" (yaşam) demek oluyor. Evrenin güzelliği, yaşama luk ve tutkusu şairi hayata bağlıyor, "yaşam" anÂlam kazanıyor.
Ozan, "Gün eksilmesin penceremden" dizesiyle, "yaşamak isteği" duygusunu dile getiriyor. Şaire göÂre, yaşamak "başlıbaşına bir gaye", erişilmekte ve elde edilmesinde Güçlük çekilen bir güzellik oluyor. Bu yüzden "elem ve mihnet" ile yok edilmesi mümÂkün değildir. Bu inançta olan ozan, gönülden inandıÂğı Tanrı'sına; yaşamda her türlü sıkıntıya katlanmaÂya razıyım, yeter ki yaşayayım, diyor. Yaşamı, sıkınÂtılı da olsa ölüme yeğ (üstün) tutuyor.
Sebep: KONU DüZENİ
Cahit Sıtkı'nın "Otuz beş yaş" şiirinin şekil ve içinde ne olduğu nasıldır?
Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Otuz Beş Yaş" şiirindeki uyum unsurları nedir?
Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Bu sabah hava duru" şiirinin incelemesi nasıl yapılır?
çaresizlik ve ölüm korkusu
Sebep: DüZENLEME
Bu bildiri 'en iyi yanıt' seçilmiştir.
GüN EKSİLMESİN PENCEREMDEN- CAHİT SITKI TARANCI
Ne doğan güne hükmüm geçer,
Ne halden anlayan vardır;
Ne halden anlayan vardır;
Sonrasında bu kuş, bu bahçe, bu nur.
Ve gönül Tanrısına der ki:
— Pervam yok verdiğin elemden:
Her mihnet kabulüm, yeter ki
Gün eksilmesin penceremden!
CAHİT SITKI TARANCI
(1910 - 1956)
Şekli : Nazım.
Nazım şekli : Yeni edebiyatın yeni nazım biÂçimi.
Nazım birimi : Dörtlük (kıta).
Ölçüsü : 9'lu hece.
Ne do-ğan gü-ne hük-müm ge-çer
1 2 3 4 5 6 7 8 9
Ne hal-den an-la-yan bu-lu-nur
1 2 3 4 5 6 7 8 9
Türü : Lirik şiir.
Mevzusu : "Yalnız, çaresiz ve kuvvetsiz insanların büyük sıkıntılara rağmen yaşama luk ve tutkuları, hayata olan bağlılıkları" anlatılıyor.
Tema : Yaşama luk ve tutkusu.
Kafiye şeması: abab/cdcd
Kafiyeli olan, "Hükm-üm geçer/ölüm-üm geçer" sözcüklerindeki "-üm" iyelik ekleriyle yinelenen "geÂçer" sözcüğü rediftir. Geriye kalan bölümlerde ortak kafiye sesi "M" olup yarım kafiyedir. "Vardır/nur" sözcüklerinde son üç ses kafiyeli olduğundan varlıklı kafiyedir.
Dil özellikleri:
a) Dil mütevazi, ifade yalın, özenti siz, süsten uzak, arı, durudur.
b) Konuşma dilinde yer edinen sözcüklere şiirde yer verilmiştir: "Ne doğan güne hükmüm geçer/ne halden anlayan vardır/ah aklımdan ölümüm geçer/ gün eksilmesin penceremden."
c) Halk diline yerleşmiş, anlaşılmasında güçlük çekilmeyen yabancı kökenli sözcüklere yer verilmişÂtir: Hükm, nur, perva, mihnet, kabul, elem, bahçe, hal.
İçerik Yönünden:
Evrenin kendi kuralları içinde bir işleyişi vardır. İnsan, evrenin işleyişi karşısında zayıf, çaresiz ve güçÂsüzdür. Ozan, insanoğlunun evren karşısındaki çaresizliğini; "Ne doğan güne hükmüm geçer" dizesiyle açıklaÂmakta, böylelikle kendi çaresizliğini de anlatmış olmakÂtadır. Çaresizlik içinde olan ozan, "Ne halden anlayan vardır" dizesiyle, içinde bulunmuş olduğu yalnızlığı dile getirmektedir. Ozan, bu yalnızlıktan üzüntü duyuyor. YalÂnızlık, şairin aklından ölümü geçiriyor. Sonrasında ölüm karşısındaki çaresizlikten doğan hüzün ve üzüntü duyÂgusu, dördüncü dizede "kuş, bahçe, nur" sözcükleriyle anlatılıyor. "Kuş, bahçe, nur" sözcükleri, "yaşam" (yaşam) demek oluyor. Evrenin güzelliği, yaşama luk ve tutkusu şairi hayata bağlıyor, "yaşam" anÂlam kazanıyor.
Ozan, "Gün eksilmesin penceremden" dizesiyle, "yaşamak isteği" duygusunu dile getiriyor. Şaire göÂre, yaşamak "başlıbaşına bir gaye", erişilmekte ve elde edilmesinde Güçlük çekilen bir güzellik oluyor. Bu yüzden "elem ve mihnet" ile yok edilmesi mümÂkün değildir. Bu inançta olan ozan, gönülden inandıÂğı Tanrı'sına; yaşamda her türlü sıkıntıya katlanmaÂya razıyım, yeter ki yaşayayım, diyor. Yaşamı, sıkınÂtılı da olsa ölüme yeğ (üstün) tutuyor.
Cahit Sıtkı'nın "Otuz beş yaş" şiirinin şekil ve içinde ne olduğu nasıldır?
Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Otuz Beş Yaş" şiirindeki uyum unsurları nedir?
Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Bu sabah hava duru" şiirinin incelemesi nasıl yapılır?
YORUMLAR