çikolata Kisti (Endometriyozis)

ENDOMETRİYOZİS Endometriyozis, rahim iç tabakasının (endometrium) rahim iç yüzeyi haricinde bir mekanda yerleşmesi Rahim iç tabakası...

ENDOMETRİYOZİS

Endometriyozis, rahim iç tabakasının (endometrium) rahim iç yüzeyi haricinde bir mekanda yerleşmesi

Rahim iç tabakası sayı döngüsünün seyrinde her ay kalınlaşan ve belirgin bir süre sonunda kanamayla vücut dışına atılan bir dokudur. Rahim iç tabakası rahim iç yüzeyi haricinde bir yere yerleştiğinde gene sayı döngüsüyle beraber kalınlaşma gerçekleşir ve gene kanamayla doku uzaklaştırılmaya çalışılır. Endometriyozis hastalığının yerleştiği dokular vajinayla dış ortama açılan rahimin aksine kapalı sistemlerdir ve kanama bu kapalı sistemin içine (çoğu zaman karın boşluğuna ya da yumurtalık dokusu içine) olur.





Her ay tertipli olarak oluşan bu "iç kanamanın" vücut tarafınca yok edilmesi sürecinde bölümde iltihabi bir vaziyet ve ağırbaşlı yapışıklıklar oluşur. Bu yapışıklıkların derecesine gore hanımda türlü emare ve bulgular ortaya çıkar. Burada "iç kanama" deyiminin tercih edilmesi bir takım okuyucularda "bu iç kanama yaşamsal çekince oluşturur mu?" sorusunu akla getirebilir. Bu "iç kanama" sayı kanamasında kaybedilen kanama ve pek çok durumda bu kanamadan daha azdır ve yaşamsal çekince oluşturmaz.


Kimlerde daha sık görülür?

Endometriyozis üreme çağına özgü bir hastalık olarak kabul edilmekle beraber her yaş hanımda görülmesi mümkündür. Hiçbir şikayeti olmayan ve başka bir nedenle değerlendirilen bir hanımda tesadüfen saptanabileceği şeklinde en sık hamile kalamama, kronik pelvik ağrı-sancı ve yumurtalık kisti tanısı sebebiyle araştırılma meydana getirilen hanımlarda saptanır.


Birinci derecede akrabalarından birinde endometriyozis saptanmış bir hanımda bu hastalığın görülme olasılığı ortalama 7 kat daha fazladır.


Niçin oluşur?

Rahim iç tabakasının hangi yolla düzgüsel yerleşme yüzeyi olan rahim iç yüzeyinden değişik bir yere ulaşabildiği hemen hemen tam olarak anlaşılabilmiş değildir. Ama bundan ötürü iki yol var şeklinde görünmektedir: bir organın bir takım hücrelerinin (örnek karın iç zarı) rahim iç tabakası hücrelerine dönüşerek tıpkı bu doku şeklinde davranmaya başlaması, ya da rahim iç tabakasının bir yol bularak karın içine (ya da başka mıntıkalara) taşınması.


Bilhassa ikinci yol, doğrusu sayı kanaması esnasında kanın rahim iç tabakasıyla beraber Fallop tüplerinden karın içine taşınması yolu daha mantıklı görünmektedir.


Endometriyozis yukarıda anlatılan bu yollarla bilhassa yumurtalık ve karın iç zarında ortaya çıkmasına rağmen vücudun derhal her organında görülebilmektedir.


Iyi mi emare verir?

Endometriyozis hastalığı olan hanımlarda en sık görülen yakınma sayı döneminde, cinsel ilişki esnasında ya da herhangi bir zamanda ortaya çıkan alt karın ve kasık ağrısıdır. Kimi zaman ağrı-sancı kendini yalnızca bel ağrısı-sancısı şeklinde de izah edebilir. Cinsel ilişkide esnasında ağrı-sancı bilhassa derinde ortaya çıkar.


Endometriyozisin yarattığı belirtilerin niteliklerinin ve şiddetinin en mühim belirleyicisi hastalığın bulunmuş olduğu yer, başka belirleyicisi ise hastalığın yaygınlığıdır.


Endometriyozis en sık olarak hiçbir şikayeti olmayan bir hanımda tesadüfen saptanan bir hastalıktır. Bu yüzden endometriyozisin çoğunlukla emare vermediğini söyleyebiliriz.


Endometriyozisin emarelere yol açma sebebi her ay bulunmuş olduğu bölümde tıpkı sayı kanaması şeklinde kanama yapmasıdır.


Emareler bir taraftan kanamanın bölümde yarattığı iltihabi reaksiyona (her ay oluşan ve tedaviye çözüm vermeyen şiddetli sayı sancısı bundan dolayı oluşur), öte taraftan kanamanın kalıntılarının oluşturduğu yapışıklıklara (tüplerin yapışıklıklar tarafınca tıkanması, oluşan yapışıklıkların Fallop tüpünün saçaklarının işlevlerini bozması ve yumurtlama esnasında salınan yumurta hücresinin bu yapışıklıklar arasından Fallop tüpü içine geçememesi sebebiyle hamile kalamama problemi oluşması, cinsel ilişkide ağrı-sancı, kronik pelvik ağrı-sancı şeklinde) ve her ay ortaya çıkan kanamanın artıklarının birikerek kitle oluşumuna niçin olmasıyla (yumurtalık dokusu içinde "çikolata kisti" oluşumu şeklinde) ilgilidir.


"çikolata kisti":

birikmiş kan kalıntılarının rengi süre geçtikçe kırmızıdan kahverengiye ve siyaha doğru dönüşüm gösterir. Endometriyoma, doğrusu çikolata kisti yumurtalık dokusu içinde bu eski kanın birikmesiyle oluşur ve bu kistin içinde bulunan sıvı görünüm olarak sıvı çikolatayı çağrıştırır.


Bir takım durumlarda endometriyozis hamile kalamama sebebiyle laparoskopik değerlendirmeye doğal olarak tutulan hanımlarda hafifçe ya da şiddetli derecelerde saptanabilmektedir.

Bir takım durumlarda kronik pelvik ağrı-sancı, ilişki esnasında şiddetli sancı ya da tedaviye çözüm vermeyen sayı sancısı sebebiyle değerlendirilen hanımlarda endometriyozis saptanabilmektedir.

Bir takım durumlarda ise yumurtalık kisti sebebiyle ameliyat edilen hanımlarda ameliyat esnasında "çikolata kisti" saptanmasıyla endometriyozis tanısı konabilmektedir.

Nihayet endometriyozis çok nadir durumlarda genital bölgelerden uzak bölgelerde verdiği emarelerle sürpriz bir biçimde saptanabilir (her ay burun kanaması geçiren bir hanımda burun içinde, her ay makattan ya da idrar yolundan kanama geçiren bir hanımda bu organlarda endometriyozis saptanması şeklinde).

Endometriyozisin gebelikte az sebebi olabileceği bazen öne sürülmekte ise de bu kati olarak kanıtlanmış değildir.


Iyi mi tanı konur ?

Yukarıda anlatılan belirtilerden bir ya da birkaçının varlığı endometriyozis şüphesi uyandırır.


Endometriyozisin en kati tanısı ameliyat esnasında alınan şüpheli parçaların patolojik olarak incelenmesiyle konur.

Bilhassa vajinal ultrasonografi çikolata kistlerinin varlığında %90'dan fazla doğrulukla tanıya ***ürebilmektedir.


Kan Ca-125 değerleri


Ca-125 bir tümör belirtecidir ("tümör markeri") ve endometriyozis hastalığında da kanda yükselebilmektedir. Tanı için kanda bu değerin ölçümü lüzumlu olmamakla birlikte endometriyozis için ameliyat edilmesi öncesinde elde edilmiş yüksek bir kıymet ameliyat sonrası düşmekte, bu şekilde ameliyatın etkinliği ve bir süre sonra oluşabilecek olası nükslerin tahmin edilmesi mümkün olabilmektedir.


Iyi mi tedavi edilir?

Endometriyozise bağlı oluşmuş karın içi yapışıklıkların ve çikolata kistlerinin tedavisi ameliyatla sağlanır.


Ameliyat için ilk olarak laparoskopi yöntemi tercih edilmekle birlikte bilhassa ileri derecede karın içi yapışıklık durumunda karnın açılarak ameliyat edilmesi ("laparotomi") gerekebilir.


Çikolata kistlerinin tedavisinde temel gaye kistin içinin boşaltılması ve kist cidarının çıkartılmasıdır. Bilhassa laparoskopi esnasında kist cidarının tümüyle çıkarılması zor olabilir ve nüks olasılığı artabilir.


Bir takım durumlarda kistin sıhhatli yumurtalık dokusundan ayrılması mümkün olmayabilir ve bundan dolayı hastalıklı yumurtalığın tümüyle alınması gerekebilir.


Ailesini tamamlamış (çocuk istemeyen) bir hanımda bilhassa ağır ve nükslerle seyreden endometriyozis durumlarında rahimin ve yumurtalıkların tümüyle alınması kati tedavi sağlaması açısından avantajlı olabilir.


Nükslerin önlenmesi

Endometriyozis kati tedavisi olmayan bir hastalıktır. Bunun sebebi tüm gözle görülen odakların ameliyatla çok iyi bir biçimde çıkarılmasına karşın mikroskopik odakların yine gelişme eğilimlerinin kuvvetli olmasıdır. üreme çağlarında salgılanan östrojen ve progesteron hormonuna oldukça hassas olan bu odaklar belirgin bir süre sonunda tekrardan şikayetlere niçin olabilecek şekilde büyüyebilmektedirler.


Bir takım durumlarda ise bir kez geçirilen bir endometriyozis ameliyatı sonrası yaşam boyu bu hastalıkla ilgili bir mesele yaşanmaması mümkün olabilmektedir.


Hangi hanımda ne süre nüks oluşacağını öngörmek mümkün olmamakla birlikte tecrübeli ellerde meydana getirilen bir ameliyat ve ameliyat sonrası kullanılan ilaçlarla nüks oluşma olasılığının en üye indirilebilmesi mümkün olabilmektedir.


Ameliyat sonrası nüksleri engellemek ve mümkün olduğunca geciktirmek amacıyla tavsiye edilen ilaçların ortak özellikleri endometriyozis odaklarındaki gelişme ve kanamayı önlemeleridir.


Bu nedenle en sık kullanılan ilaçlar "GnRH analogları", "danazol" ve doğum denetim haplarıdır.


GnRH analogları vücutta östrojen ve progesteron hormonu üretimini sıfırlayan ve bu şekilde "geçici menopoz tesiri" oluşturan ilaçlardır. Ameliyat sonrası kalan mikroskopik odakların tekrardan harekete geçmelerini etkili bir biçimde önleyen bu ilaçların tesirleri tedaviden sonrasında da uzun süre devam eder. Pahalı ilaçlardır.


Danazol de benzer şekilde tesir etmekle birlikte başta tüylenme olmak suretiyle türlü yan tesirleri olabilen bir ilaçtır. Nispeten ucuz olması sebebiyle GnRH analoglarını kullanamayan hanımlarda tercih edilir. Karaciğer ve böbrek hastalığı varlığında danazol kullanılamamaktadır.


Doğum denetim hapları endometriyozis tedavisinde çoğu zaman bir haftalık olağan arayı vermeksizin kullanılırlar. Böylece kullanım hem sayı görmeyi hem endometriyozis odaklarının kanamasını önler.


Bir takım durumlarda doğum denetim hapları GnRH analoglarının uzun soluklu kullanımlarında kemik üstünde oluşabilecek yan etkilerini (kemik erimesi) önlemek amacıyla kullanılırlar.


Korunma Yolları

* Endometriyozis hastalığından korunmak için malum etkili bir yol şu anda mevcut değildir.

* Doğum sonrası hastalığın gerileme eğiliminde olduğu bilinmektedir.

* Herhangi bir nedenle endometriyozis tanısı almış hanımefendilerin ameliyatla tedavi sonrası nüksleri önlemek amacıyla verilen ilaç tedavisini uygulamaları, nüksleri geciktirmek ve hatta tümüyle önlemek açısından önemlidir.

* Herhangi bir nedenle "yumurtalık kisti" ameliyatı olmuş hanımefendilerin doktorlarından kistin özellikleri hakkında bilgi istemeleri ve patoloji raporlarını bir süre sonra olası bir tabip değişikliğinde yeni doktora sunmak açısından saklamaları çok önemlidir.

* Endometriyozis nükslerle seyredebilen bir hastalık olduğundan bu tanıyı alan ve çocuk arzusu olan kadının tedavinin tamamlanması sonrasında hamile kalma girişimlerine başlaması çok önemlidir. Bu vaziyet hem gebelik ve doğumun nüksleri geciktirici tesiri sebebiyle, hem de endometriyozis hastalığının hamile kalamama riskini çoğaltması sebebiyle önemlidir.

* Endometriyozis tedavisi sonrası kendiliğinden hamile kalmayı tecrübe etmek uygun bir yaklaşım olmakla birlikte, doktorun türlü nedenlerle önerilmiş olduğu direkt tüp bebek tedavisinin kabul edilmesi süre kaybedilmemesi açısından önemlidir.



Sebep: Sayfa düzeni.






  • Çikolata ve Tarihçesi


  • Çikolata kisti olan bir kadın tüp bebek ya da düzgüsel yolla hamile kalabilir mi?


  • Yumurtalık kisti ameliyatlarının maliyeti nedir?



jinekoloji01 10b








Sebep: Sayfa düzeni.



Endometriozis (Çikolata Kisti)



cikolata kisti1


Uterusun (rahim) anatomik yapısı içinde en iç katmanda yer edinen, gebelik gelişmediği takdirde her ay sayı kanması halinde dökülen dokuya endometrium ismi verilir ve normalde vücutta bir tek rahim içinde yer alır. Bu dokunun rahim içinden başka bir mekanda bulunması ise endometriozis ismi verilen hastalığı oluşturur. Endometrium dokusu rahim haricinde da tıpkı içinde olduğu


şeklinde sayı döngüsündeki hormon düzeylerindeki değişikliklerden etkilenir. Hormonların tesiri ile büyüyen ve kalınlaşan doku, hormonlardaki azalmayla beraber kanayabilir.

Bu vaziyet en sık olarak yumurtalıklarda, rahim arkası boşlukta (Douglas boşluğu), barsakların yüzeyinde, tüplerin üstünde ya da çevresinde, rahmi tutan bağların ve idrar torbasının üstünde ya da karın zarı yüzeylerinde, cerrahi yaralarda, dikişli doğum esnasında açılan kesilerde (epizyotomi hattı), çok ender olarak da göbek deliği, burun mukozası, göz şeklinde uzak organlarda görülür. Bu tür şeyler içinde en sık görüldüğü yer yumurtalıklardır.

Endometriozis üreme çağındaki hanımefendilerin hastalığıdır. Bu dönemdeki hanımefendilerin
% 3-10' unda mevcuttur. İnfertilite (kısırlık) sebebiyle araştırılan hanımefendilerin ise % 30-35' inde görülmektedir.

Kati olmamakla birlikte sayı dönemindeki kanamalı dokunun tüpler yöntemiyle karın içine doğru yer değiştirmesiyle (retrograd mensturasyon teorisi) oluştuğu fikredilen bu hastalık başka bir sürü hastalıkla da karışabilen emare ve bulgulara haizdir.

Bu emareler içinde ağrılı sayı en sık rastlanılan durumdur. Hastalığın şiddetiyle ilişkisiz olabilir. Bununla birlikte sancıların daha erken başlaması ve daha uzun sürmesi hastalığın ileri evrelerde bulunduğunu düşündürür.
Ağrı-sancı, tipik olarak adetten 1-2 gün ilkin başlar adetle beraber en yüksek noktasına ulaşır. Tane öncesi lekelenme tarzında kahverengi kanama da endometriozis için tipiktir. Ağrılı cinsel ilişki (disparoni) bu hastaların başka bir yakınmasıdır. İlişki sonlarında ve sonrasında da saat devam eder. İnfertilite (kısırlık) bir emare olmaktan çok bir sonuçtur. İnfertilite sebebiyle takip edilen hastaların bir kısmına endometriozise rastlanır. Endometriotik odakların kanamaları sonucunda oluşan yapışıklıklar, endometriozisin yumurtalamaya olan negatif tesirleri ve spermleri öldürücü etkisiyle infertilite gelşebilir. İleri evre hastalıklarda tüp bebek başarı oranlarını azalttığı bilinmektedir.

Batın içinde tutulan organlara gore bel ağrısı-sancısı, sırt ağrısı-sancısı, bacaklarda ağrı-sancı, kabızlık ya da ishal, makata

vuran ağrı-sancı, kuyruk sokumuna doğru ağrı-sancı, batın dışınd
a ise sayı kanamasıyla eş zamanlı burun kanamaları ya da vücudun türlü yerlerinde (göz, cerrahi yara bölgeleri, vb.) kanama ve morarma şeklinde şikayetler görülebilir.


cikolata kisti2

Endometriozisin gerçek tanısı lezyonların doğrudan olarak görülmesi ve patolojik olarak incelenmesi ile konur. Kısaca kati tanı için cerrahi gereklidir. Ultrasonografi bu hastalığın tanısı içinde en fazla kullanılan yöntemler arasındadır fakat ultrasonografi çikolata kistlerinin tanınmasında yararlıyken karın boşluğunda yerleşen endometriozis hakkında bilgi vermede yetersizdir.

Şüpheli durumlarda bir tümör belirteci olarak kullanılan Ca12-5 in bakılması tanınıyı destekleyebilir. Yumurtalıktan lı kanserlerin bir kısmında yükselen bu tümör belirteci endometriozis hastalığında da yükselir fakat düzeyi kanser olgularındaki kadar yükselmez.

Endometriozisin mutlak tedavisi yoktur. Gaye ağrıyı gidermek ve infertiliteyi ortadan kaldırmaktır. Tıbbi ve cerrahi tedavi sistemleri,metotları uygulanabilir.
Hamilelik ve menopoz endometriozis oluşumunu engellemiş olan iki fizyolojik dönemdir. Tıbbi tedaviler bu dönemlerdeki hormonal şartları öykünmek ederek tesir gösterirler. Hormonal etkinin baskılanmasıyla endometriotik odakların baskılanması ve hastalığın gerilemesi hedeflenir. Doğum denetim hapları, GnRH analogları, Danozol şeklinde ilaçlar bu nedenle kullanılabilir. Ama ileri evre olgularda ve çocuk isteyen hastalarda seçilecek tedavi yöntemi cerrahidir. Cerrahi ile yapışıklıkların giderilerek anatominin düzeltilmesi ağrı-sancı şikayetini azaltacağı şeklinde hamile kalma şansını da artıracaktır. Cerrahi tedavi sonrası 6 ay şeklinde bir dönemde kendiliğiden hamile kalamayan olgularda destek üreme sistemlerinden-,metotlarından faydalanılabilir. Fakat endometriozisli hastalarda sebebi net olmamakla bereber tüp bebek sistemlerinde-,metotlarında de döllenme oranı azalmış görülmektedir.
Bu vaziyet en sık olarak yumurtalıklarda, rahim arkası boşlukta (Douglas boşluğu), barsakların yüzeyinde, tüplerin üstünde ya da çevresinde, rahmi tutan bağların ve idrar torbasının üstünde ya da karın zarı yüzeylerinde, cerrahi yaralarda, dikişli doğum esnasında açılan kesilerde (epizyotomi hattı), çok ender olarak da göbek deliği, burun mukozası, göz şeklinde uzak organlarda görülür.



Sebep: Sayfa düzeni.




Endometriosis


Endometriosis hastalığının anlaşılabilmesi için endometrium dokusu ve sıklık değişikliklerinden özetlemek gerekirse söz etmek gerekir:

Rahim boşluğunu döşeyen epitel tabakasına endometrium dokusu (dölyatağı) ismi verilmektedir. Endometrium dokusu, rahim iç duvarlarını ince bir katman halinde döşemektedir. Endometrium hücreleri ve bağdokusu (stroma) hücrelerinden oluşan bu doku hamileliğe hazırlık için her ay siklik değişimler geçirmektedir. Tane döneminde endometrium dokusu parçalanarak dökülmekte, sayı kanı ile rahim ağzı ve vajina yöntemiyle dışarı atılmaktadır. Bununla birlikte, hanımefendilerin mühim bir kısmında sayı kanı tüplerin içinden geçerek karın boşluğuna da az oranda geçmektedir. Tane kanının geri akımıyla (retrograd) karın boşluğuna geçen parçalanmış endometrium dokusu vücudun bağışıklık sistemine ait "makrofaj" hücreleri tarafınca ortadan kaldırılmaktadır.

4 laparoskopi 43

Endometrium dokusu siklik olarak rejenerasyon ve dökülme fazlarından geçmektedir. Bu siklik değişimler beyinden ve yumurtalıklarda salgılanan hormaonların etkisiyle olmaktadır. Endometrium tabakası sayı sonrası dönemde ince iken (3-5mm), takip eden günlerde ise hormonal etkilerle giderek kalınlaşarak 9-15 mm'ye kadar kalınlaşmaktadır. Tane bitimiyle endometrium dokusu rejenere olur ve giderek kalınlaşır. Ortalama olarak yumurta çatlamasından sonraki 5.-6. günlerde oluşan embriyo rahim boşluğuna ulaşmaktadır. Bu günlerde endometrium hamilelik için hazır hale gelmiş olması gerekmektedir; ters halde embriyo endometriuma yerleşemez ve hamilelik oluşmaz.

Endometriosis, rahim iç dokusunu (dölyatağı) oluşturan endometrium hücrelerinin, bu bölge dışındaki yerlerde yerleşmesidir.Endometrium hücrelerinin rahim iç bölgesi haricinde yerleştiği alanlara ise 'endometriosis odağı' denilmektedir. Endometriosis odakları az sayıda olabileceği şeklinde ağır formlarında çok yayagın olarak mevcuttur.

Normalde bir tek rahim iç tabakasında bulunan endometrium dokusunun iyi mi olup da başka alanlara yerleştiği kati olarak bilinmemektedir. Yukarıda anlatıldığı şeklinde sayı kanının "retrograd" doğrusu geriye akımı ile karın boşluğuna geçmesinin mühim rol oynadığı bilinmektedir. Ama, hanımefendilerin mühim bir kısmında geriye akım var iken, niçin bir tek bir kısmında endometriosis hastalığının oluştuğu bilinmemektedir. Karın boşluğuna ulaşan endometrium dokularını parçalayıp yok etmesi ihtiyaç duyulan bağışıklık sisteminin yetersizliği suçlanmaktadır. Netice olarak yok edilemeyen endometrium dokusu rahim dış yüzeyine, yumurtalıklara, tüplere, alt karın boşluğu zarlarına (periton), barsak yüzeylerine tutunarak yerleşmektedir. Retrograd akım endometriosis odaklarının oluşmasındaki en kuvvetli kuram olmakla beraber başka mekanizmaların da rol oynadığı düşünülmektedir (metaplazi teorisi, hematojen yayılım v.s.)

Görülme sıklığı


Endometriosis hiçbir şikayeti olmayan, tedavisiz hamile kalabilmiş hanımlarda da bulunabildiğinden bu hastalığın hanımlarda görülme sıklığı kati olarak bilinmemektedir. Tanısı laparoskopi ya da ameliyat ile konulduğundan, bildirilen oranlar değişkenlik göstermektedir. Ama, doğurganlık çağındaki hanımlarda görülme sıklığı %10 tahmin edilmektedir. Hamile kalma problemi olmayan bayanlara bu oran az iken (%1-5), hamile kalamama (infertilite) sebebiyle başvuran hanımlarda bu oran % 20-40'lara çıkmaktadır.

Endometriosis odakları nerede ve iyi mi görülmektedir ?


Endometriosis karın içinde ve genital organlar üstünde çok değişik tipte lezyonlara yol açmaktadır. Bu lezyonların yaygınlığına gore Evre I-II-III-IV olarak sınıflandırılmaktadır. Bu sınıflandırma bizzat laparoskopi esnasında lezyonların yerleşimi ve yaygınlığına gore yapılmaktadır. Laparoskopi yapılmadan endometriosis tanısı ve evresini kestirmek mümkün değildir. Minimal-Hafifçe (Evre I-II) endometriosis'te hastalık daha sınırı olan ve başlangıç döneminde iken, Orta-Ağır (Evre III-IV) formlarında endometriosis daha yaygındır. Evre III-IV'de, çoğu zaman karın içersinde ileri derecede yapışıklıklar ve çikolata kistleri mevcuttur. Devamlı geçerli olmamakla beraber çoğu zaman hastanın şikayetleri (kasık ağırısı, şiddetli sayı sancısı, ilişkide ağrı-sancı, çocuk sahibi olamama v.s) endometriosis evresi ile orantılı olarak çoğalmaktadır. Bununla beraber, çok ileri endometriosiste şiddetli emareler olmayabileceği şeklinde, çok hafifçe formlarında şikayetler ağırbaşlı ve dayanılmaz olabilir.


Endometriosis odaklarının yerleşim bölgeleri görülmektedir. En sık yumurtalıklarda görülür, bir süre sonra sırasıyla rahim arkasındaki Douglas çukurunu örten periton zarında, rahmi yerinde tutan bağlarda, tüplerde, ince-kalın barsaklarda, mesanede, rahim ağzı, vajina ve dış genital organlarda görülmektedir. Nadiren göz, akciğer şeklinde genital organ dışı yerleşimleri de görülmektedir.


2 infertilite 6

Laparoskopi operasyonu esnasında her iki yumurtalıkta çikolata kisti görülmektedir.


Endometriosis odakları ufak, koyu kırmızı-mavi-siyah renkli, barut yanığına benzer oluşumlardır. Bu odaklar değişmeden kalabilir ya da ilerleyebilir, bulundukları yerlerde reaksiyona niçin olup etraflarındaki düzgüsel dokuları kendilerine çekerek onlara yapışabilir (mesela rahim ve barsak sıkı bir biçimde birbirine yapışabilir) ya da organlar içinde ince-kalın fibröz bantlar şeklinde yapışıklıklara yol açabilirler. Bu yapışıklıklar herhangi bir şikayete ya da kısırlığa yol açmayabileceği şeklinde, bilhassa tüpler ve yumurtalıklar içinde yoğun yapışıklıklar hamile kalmayı zorlaştırabilir ya da tamamen engelleyebilir. Bu yapışıklıklar yumurtanın tüplerin içine alınmasını, tüplerin içindeki yolculuğunu engelleyebileceği şeklinde dış gebelik rsikini de arttırmaktadır. Bununla birlikte, düzgüsel anatomik bütünlüğün bozulması, organlardaki çekilmeler, yapışıklıklar ve yer değiştirmeler şiddetli ağrılara yol açabilmektedir. Bu ağrılar-sancılar belirgin dönemlerde (sayı döneminde, ilişki esnasında) hanımı rahatsız edebilir ya da devamlı olabilir.

Yumurtalıkların yüzeyinde süregelen endometriozis odakları kimi zaman her sayı döneminde yumurtalık dokusu içine kanayarak çikolata kisti (endometrioma) oluşumuna niçin olabilir. Her sayı döneminde iyi mi rahim içerindeki endometrium dokusu hormonal değişimler ile kanayarak dökülmekteyse, yumurtalıktaki endometriosis odakları da kanayarak kistin süre içersinde büyümesine yol açmaktadır. Kimi zaman her iki yumurtalıkta çapları 10 santimetre ebatlarına kadar büyüyebilen çikolata kistleri mevcuttur. Ultrason muayenesinde çikolata kistlerinin tipik görünümleri vardır.

4 laparoskopi 46
Ultrason incelemesinde sol yumurtalıkta saptanan ortalama 10 santimetre çapında çikolata kisti (endometrioma).



Endometriosis hastaları hangi şikayetlerle doktora başvurmaktadır :
En sık müracaat sebebi şiddetli ağrı-sancı ve infertilite (hamile kalamama) olmaktadır. Hastanın ağru şikayeti periodik ya da devamlı olabilir. ?iddetli kasık ve/ya da bel ağrısı-sancısı (kronik pelvik ağrı-sancı), adetlerin çok fazla sancılı olması (dismenore), cinsel birlikteliğin ağrılı olması (disparoni) ya da makata vuran ağrı-sancı şeklinde tipik şikayetleri olabileceği şeklinde hasta ağrısını atipik şikayetlerle de dile getirebilir. Düzensiz sayı kanaması, kabızlık, barsak tıkanıklıkları şeklinde şikayetler de yapabilmektedir. Bununla birlikte, hastanın hiçbir şikayeti olmadan rutin jinekolojik ve ultrason muayenesi esnasında çikolata kisti tespit edilebilir.

Endometriosis ve infertilite ilişkisi
İnfertilite (hamile kalamama) endometriosis hastalarını etkileyen mühim bir sorundur. Bu hastaların tedavisiz hamile kalmaları mümkün olmakla beraber, bilhassa hastalığın ileri evrelerinde çoğu zaman cerrahi ya da infertilite tedavileri ile destek olunmaktadır. Infertilite tedavisi amacıyla ovülasyon indüksiyonu ve aşılama ilk aşamada uygulanmalıdır. Bu tedaviyle netice alınamayan hastalara sonraki aşamada tüp bebek uygulanmaktadır. Çikolata kisti ya da endometriosis sebebiyle laparoskopi ya da ameliyat meydana getirilen hastalara cerrahi sonrası 1 yıl tabii yollarla hamile kalmaları önerilmektedir. Bu süre içinde tabii yollarla hamile kalamayan, ya da operasyon esnasında hamile kalmalarını engelleyecek ileri problemler saptanan hastalara tüp bebek yöntemi uygulanmaktadır.

Endometriosis hastalığının infertiliteye yol açmasının başlıca sebepleri şunlardır:

  • Organlar içinde yapışıklıklar oluşması (bilhassa, rahim, tüpler, yumurtalıklar ve barsaklar içinde)
  • Tüplerde tıkanıklılara niçin olabilir
  • Çikolata kistleri olduğunda yumurtalıklarda sağlam dokuyu azaltmakta ya da yumurtalıkların rezervini etkilemektedir.
  • Yumurtlalıklarda folikül gelişimi bozulmakta, hormonal düzensizlikler niçin olmaktadır (luteal faz yetmezliği)
  • Embriyonun, sıhhatli gelişimini ve tutunmasını bozmaktadır.
  • Bağışıklık sisteminde değişikliklere yol açmaktadır.

Endometriosis Tedavisi
Endometriosis tedavisi çoğu zaman 3 nedenle yapılmaktadır.
  • Ağrı-sancı
  • Infertilite
  • Çikolata kisti
Hastaların mühim bir kısmında niçin beraber mevcuttur.Kadının bekar ya da evli oluşu, evlatlarının olup olmadığı ya da ilerde çocuk isteyip istemediği, yaşı ve şikayetlerin sertliği, tedavi seçimi ve izlenecek yol açısından önemlidir. Bununla birlikte, çocuk isteği var ise eşinin sperm analizi de değerlendirilmelidir.

Tedavi şekilleri nedir ?

Kişiden kişiye değişebilen tedavi seçenekleri vardır:
  1. Medikal tedavi
  2. Cerrahi tedavi
  3. Medikal + Cerrahi tedavi
  4. Tüp bebek uygulamaları
1. Medikal (ilaçla) tedavi:
Bilhassa ağrı-sancı şikayetinin giderilmesi için kullanılmaktadır. Doğum denetim hapları,
GnRH analogları, danazol, progestinler şeklinde hormonal etkili ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar endometriosis odaklarının baskılanması ve ağrının giderilmesi amaçlanmaktadır. Ama ilaçlarla endometriosis odaklarının tamamen ortadan kaldırılması mümkün olmadığı şeklinde hastalar ilaç tedavisinden sınırı olan derecede yarar görmektedirler.


Bunların içinde en etkili olan ilaç türü GnRH analoğu ismi verilen iğnelerdir. GnRH analoglarının etkisiyle hipofiz bezi ve bu nedenle yumurtalıklar baskılanmakta ve "yalancı menopoz" şartları oluşturulmaktadır. Endometriosis odakları hormonal tesir altında geliştiğinden, yumurtalık hormonlarının baskılanması sonucu bu odaklar gerilemekte ve ağrı-sancı azalmaktadır. Bu ilaçlar çoğu zaman ameliyattan ilkin ya da sonrasında 3-6 aylık dönemlerde kullanılmaktadır. Aylık ya da 3 ayda bir meydana getirilen iğneler şeklindedir. Yan tesirleri sebebiyle, bu ilaçların 6 aydan daha uzun kullanılması önerilmemektedir. Doğum denetim hapları ya da progestinler daha uzun sürelerle kullanılabilir. Çoğu zaman, ilaçlar kesildikten sonrasında şikayetler yine başlamaktadır.



Günümüzde ilaç tedavisinin infertilite açısından yararlı olmadığı belirlenmiştir. Bu ilaçlar kadının hamile kalmasına herhangi bir tesir yapmadığı şeklinde süre yitirilmesine yol açmaktadır.


2. Cerrahi tedavi:


Endometriosisin yol açmış olduğu ağrı-sancı, çikolata kisti ve infertilite varlığında öncellikli tedavi yöntemi cerrahi yaklaşımdır. Cerrahi tedaviye karar verildiğinde mümkün olan her hastada, laparoskopik cerrahi tercih olmalıdır. Laparoskopi imkanı yoksa ya da cerrahın deneyimi kafi değilse açık ameliyat ile endometriosis tedavisi yapılabilmektedir. Laparoskopik cerrahinin klasik açık ameliyatlara gore bir çok pozitif yanları vardır. Bilhassa ilerde çocuk isteği olan hastalarda laparoskopik operasyonun bu mevzuda çok deneyimli takımlar tarafınca yapılması gerekmektedir.


Endometriosis hastalığının cerrahi tedavisinde gaye endometriosis odaklarının mümkün olduğunca yakılması ya da tahrip edilmesi, oluşmuş yapışıklıkların giderilmesi, yumurtalıklarda çikolata kisti (endometrioma) var ise çıkartılması ve bozulan anatominin yine normale getirilmesidir. Endometriosis odaklarını tahrip edilmek için elektrik enerjisi ya da lazer kullanılmaktadır. Bilhassa yaygın endometriosis varlığında lazerin başka yöntemlere gore belirgin bir üstünlüğü vardır. Karın içi ve genital organlar içinde oluşmuş yapışıklıkların giderilmesi ve bu yapışıklıkların tekrardan oluşmasını engellemek için lüzumlu önlemler alınmalıdır.



Laparoskopik cerrahide
çikolata kisti tedavisi için türlü cerrahi teknikler uygulanmaktadır. Ama kistektomi tekniği (kistin tamamen çıkartılması) en etkili tedavi yöntemidir. Laparoskopide kistin bir tek aspire edilmesi (içindeki sıvının boşaltılması), kist duvarını çıkartmadan bir tek duvarının yakılması şeklindeki uygulamalar, ya da kistin noksan çıkartılması şeklinde durumlarda 6 ay-1 yıl içinde kistin yine oluşma riski belirgin olarak çoğalmaktadır. Başarıya ulaşmış cerrahi tedaviden sonrasında çikolata kistinin tekrarlama ihtimali çok düşüktür. Eğer hastanın bir şikayeti yoksa, 3cm alt kısmındaki çıkolata kistlerinin takip edilmesi, büyümesi durumunda cerrahi olarak çıkartılması önerilmektedir. Çikolata kistlerinin ilaçla tedavisi başarısız olmaktadır. Yalnız, ameliyat öncesi kistin küçülmesi ve ameliyatın daha kolay yapılması ya da ameliyat sonrası dönemde ağrı-sancı şikayetinin giderilmesi için ilaçlar kullanılmaktadır.




Sebep: Sayfa düzeni+kırık bağlantı resimler kaldırıldı



Çikolata Kisti

Rahim (uterus) içinde yer edinen; her ay gebeliğe ev sahipliği meydana getirecek şekilde hazırlanan ve gebelik olmadığı süre kafi hormon desteğinden yoksun kalması sebebiyle sayı (menstruasyon) kanaması halinde dökülen hususi hücre tabakası "endometrium" olarak adlandırılmaktadır. Bu hücre tabakası vücutta bir tek rahim içinde yer almıştır. Bu hücrelerin vücutta rahim haricinde başka bir alanda yer alması "endometriozis" hastalığı olarak adlandırılır. Bu vaziyet en sık olarak yumurtalıklarda, rahim arkası boşlukta (Douglas boşluğu), vajen ile barsağın son kısımı içinde, barsakların yüzeyinde, tüplerin üstünde ya da çevresinde, rahmi tutan bağların ve mesanenin üstünde ya da karın zarı yüzeylerinde, cerrahi yaralarda, dikişli doğum esnasında açılan kesilerde, çok ender olarak da göbek deliği ,burun zarı şeklinde uzak organlarda görülür. En sık görüldüğü yer %75 oranıyla yumurtalıklardır.


Rahim iç tabakası sayı döngüsünün seyrinde her ay kalınlaşan ve belirgin bir süre sonucunda kanamasıyla vücut dışına atılan bir dokudur. Rahim iç tabakası rahim yüzeyi haricinde bir yere yerleştiğinde gene sayı döngüsüyle beraber kalınlaşma gerçekleşir ve gene kanamayla bu doku uzaklaştırılmaya çalışılır. Endometriozis hastalığının yerleştiği dokular vajinayla dış ortama açılan rahimin aksine kapalı sistemlerdir ve kanama bu kapalı sitemin içine (çoğu zaman karın boşluğuna olur ya da yumurtalık dokusu içine olur ki bu ilerleyen süre içinde burada endometrioma başka adıyla çikolata kisti ismi verilen yumurtalık kistlerine niçin olur.) olur. Bu oluşan iç kanamalar iç bölgelerde yapışıklıklara niçin olur ve buna bağlı emareler meydana gelir. Bu iç kanama miktarı çok az oranda oluştuğundan yaşamsal çekince taşımaz.

Kimlerde sık görülür?
Endometriozis üreme çağındaki hanımefendilerin hastalığı olarak kabul edilir. Asla şikayeti olmayan ve başka bir nedenle değerlendirilen bir hanımda saptanabilir. Tüm hanımefendilerin %3-5'inde, çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftlerin %40'ında saptanmaktadır. Birinci aşama akrabalarından birinde endometriozis saptanmış bir hanımda hastalığın görülme olasılığı ortalama 7 kat daha fazladır. Endometriozis çok ender olarak menopozdaki kadınlardan ve çok geç hastalarında görülmektedir. Hatta literatürde erkelerde de görülebildiği bildirilmiştir.

Niçin oluşur?

Hangi faktörlere sebep olduğu tam olarak bilinmemektedir. Sebebi açıklamaya yönelik türlü teoriler öne sürülmektedir. En fazla kabul gören iki görüş genetik olarak yatkınlığı bulunan hanımlarda, karın içinde yer alan belli başlı yüzeylerde ya da dokularda hücrelerin yapısal değişikliği uğraması ve rahim iç tabakası şeklinde davranmasıdır; başka ise rahim iç tabakasının (endometrium) fallop tüplerinden karın içine taşınmasıyla oluşur ki bu teoriye retrograd mesturasyon teorisi denir. (olabilmesi daha mümkün ve mantıklı olan teoridir.)

Iyi mi emare verir?
Endometriozis hastalarında en sık karşılaşılan yakınma adetlerin çok fazla derecede ağrılı olmasıdır. Ağrının şiddetinde giderek artan bir seviye izlenir. Ağrının sebebi endometriozis odaklarında salgılanan prostoglandin ismi verilen bir takım maddelerin etkisiyle rahimde ortaya çıkan kasılmalardır. Ama ağrının sertliği ile hastalığın derecesi içinde bir ilişki yoktur. Hafifçe derecede bir endometriozis sertliği ağrılara niçin olabileceği şeklinde ileri derecede bir endometriozis olgusunda çok hafifçe sayı sancısı görülebilir hatta hiçbir ağrı-sancı olmayabilir. Bununla birlikte sancıların daha erken başlaması ve daha uzun sürmesi hastalığın evresinin ilerlediğine işaret edebilir. Ağrı-sancı tipik olarak adetten gün ilkin başlar ve sayı kanaması ile beraber en üst düzeye ulaşır ve kanama süresince devam eder. Hatta bazen bu ağrılar-sancılar ağrı-sancı kesici ilaçlara çözüm vermeyebilir. Tane sancısı haricinde endometriozisde kronik kasık ağrıları-sancıları ve bel ağrıları-sancıları da olabilir. Bu ağrılar-sancılar bacaklara doğru da yayılım izah edebilir.


Endometriozis, cinsel ilişki esnasında ağrıya niçin olabilir. Bu duruma endometriozis hastaların çoğunda kanama bozukluğuna rastlanmaz. Ama sayı öncesi görülen kahverengi lekelenme şeklinde kanamalar endometriozis için tipiktir.


Endometriozis hastaların büyük kısmı çocuk sahibi olamama sebebi ile doktora müracaat ederler. Genel olarak kısırlık şikayeti bulunan hanımefendilerin ortalama %10-20 sinde değişik düzeylerde endometriozis mevcuttur. Endometriozis ve kısırlık arasındaki ilişki tam olarak anlaşılabilmiş değildir. Bilhassa hafifçe ve orta derecede endometriozisin kısırlığa niçin olup olmadığı tartışmalıdır. Bununla birlikte en sık kabul gören kuram endometriozisin pelvis boşluğu içinde bir tür inflamasyona niçin olarak bir takım maddelerin salınımına yol açmış olduğu ve bu maddelerin ve follikül ve yumurta gelişimi üstünde negatif etkilerin olduğudur. Karın zarında salgılanan bu maddelerin yumurta ve sperm bilerleşmesi, tubal fonksiyon ve hatta döllenmiş yumurtanın endometriuma implante olması üstünde de negatif etkilerinin olabileceği ileri sürülmektedir. Bir başka düşünceye gore ise hafifçe derecede endometriozis kısırlığa niçin olmamaktadır. Bu hastalarda kısırlığın ana sebebi fena sperm kalitesi ovülasyon bozukluğu şeklinde malum başka bir patoloji ya da açıklanamayan infertilite (kısırlık) olgularında olduğu şeklinde bilinmeyen nedenleridir. Endometriozis bir tek tabloya birlikte rol alan ek bir patolojidir.


Öte taraftan şiddetli endometriozis kısırlığın malum bir nedenidir. Ortaya çıkan yapışıklıklar ve anatomik bozukluklar üreme sisteminin düzgüsel fonksiyonunu bozarak fertilizasyon problemlerine niçin olurlar. Yapışıklık olmasa dahi çikolata kistleri düzgüsel ovülasyonu bozarak kısırlığa yol açabilir.

Niçin çikolata kisti: Birikmiş kan kalıntılarının rengi süre geçtikçe kırmızıdan kahverengine ve siyaha doğru değişiklik gösterir. Endometrioma yumurtalık dokusu içinde bu eski kanın birikmesiyle oluşur ve bu kistin içinde bulunan görünüm olarak sıvın çikolatayı çağrıştırır.

Endometriozis ile beraber görünebilen yakınma ve bulgular

- Kronik pelvik ağrı-sancı

- Adetlerin sancılı olması (dismenore)

- Kısırlık

- Dış gebelik

- Ağrılı cinsel ilişki (disparonia)

- Bel ağrısı-sancısı

- Sırt ağrısı-sancısı

- Bacaklarda ağrı-sancı

- Bulantı-kusma

- Karın ağrısı-sancısı

- Kabızlık ya da ishal

- Makata vuran ağrı-sancı

- Kanlı dışkı

- Makadi kanama

- Kuyruk sokumuna doğru ağrı-sancı

- İdrarda kan

- İdrar yaparken yanma

- Yan ağrısı-sancısı

- Sık idrara çıkma

- Tane kanamasıyla eş zamanlı burun kanamaları ya da vücudun türlü yerlerinde kanama ve morarmalar.

Iyi mi tanı konur?
Endometriozisin tanısı lezyonların doğrudan olarak görülmesi ve patolojik olarak incelenmesi ile konur. Kısaca kati tanı için cerrahi şarttır. Öyküde endometriozisden şüphe duyulan hastalarda kısırlık problemi de var ise ne olursa olsun tanısal laparoskopi yapılmalıdır. Laparoskopi esnasında karın zarı, rahim, douglas boşluğu, tüpler şeklinde tüm pelvis içi oluşumlar gözlenerek ufak endometriozis odaklarının varlığı araştırılırken şiddetli olgularda yapışıklıklar izlenir.


Endometriozis tanısında en mühim tanısal testlerin başlangıcında ultrasonografi gelir. Ama ultrasonografi yumurtalıklarda yerleşmiş çikolata kistlerinin tanınmasında yararlıyken pelvik endometriozis hakkında bilgi vermede yetersizdir. Yumurtalık içinde derinde yerleşmiş endometriomalar laparoskopide gözden kaçabilir fakat bu kitleler dikkatli bir ultrasonografik araştırma ile rahatlıkla fark edilebilir.


Ultrasonografi incelemesinde endometriomalardan şüphe duyulan olgularda kanda Ca-125 ismi verilen bir markerın bakılması sonucu tanının desteklenmesi açısından önemlidir. Yumurtalıktan köken alan bir takım kanserlerde salgılanan bu tümör belirteci endometriozis varlığında da çoğalmaktadır fakat kan düzeyi habis hastalıklarda olmasıyla birlikte yükselmemektedir.

Evreleri
Endometriozis hastalığının yerleştiği bölge, yayılımı, derinliği ve büyüklüğü bakımından evrelendirilir. Evre 1 minimal hastalığı, evre 2 hafifçe, evre 3 orta ve evre 4 ise şiddetli endometriozisi ifade eder. Hastalığın evresi ile yarattığı şikayetler içinde direkt bağlantı yoktur.

Iyi mi tedavi edilir?
Endometriozisin kati kalıcı tedavisi yoktur. Uygulanan tedavilerin gayesi ağrıyı gidermek ve kısırlığı ortadan kaldırmaktır. Bu nedenle tıbbi ve cerrahi tedaviler uygulanabilir. Tıbbi tedaviler endometriozisin östrojene bağımlı bir hastalık olması prensibine dayanır. Hamilelik ve menopoz endometriozis oluşumunu engellemiş olan iki tabii durumdur. Hormonal tedavilerde gaye bu iki tabii şartları öykünmek etmektir. Her iki durumda da endometrium üstündeki östrojen tesiri ortadan kalkacağından yanlış yerde yerleşmiş olan endometrial dokunun da baskılanması beklenir.


Gebelikte görülen hormonal şartları öykünmek etmek için doğum denetim hapları kullanılırken, menepozu öykünmek etmek amacıyla danazol ya da GnRH analoğu ismi verilen ilaçlar kullanılmaktadır. 3-6 ay devam eden bu tedavide kan östrojen düzeyi tabii menopozda olduğu şeklinde az seviyelere inmektedir. Çoğu zaman ayda bir kez meydana getirilen enjeksiyonlar şeklinde uygulanan GnRH analog tedavisi oldukça pahalı bir tedavi şeklidir. GnRH anaolgları uzun süreli kullanımda kemik erimesi, ateş basması şeklinde menopoz sonrası görülen yakınmalara niçin olabileceğinden östrojen içeren ilaçlar ile beraber verilebilir. Add-back tedavi ismi verilen bu durun karşıtlık şeklinde görülebilir. Ama gaye kan östrojen düzeyini endometriozisi baskılayacak kadar az ve kemik erimesine niçin olmayacak kadar yüksek bir aralıkta tutmaktır.


Meydana getirilen emek harcamalar endometriozisde uygulanan tıbbi tedavilerin ağrıyı yok etmede etkili olduğu fakat infertilite üstünde pozitif yönde bir tesirinin olmadığının göstermektedir. Bu nedenle kısırlık sebebi ile başvuran hastalarda tıbbi tedavi önerilmez.


Şiddetli endometriozis olgularında tercih edilmesi ihtiyaç duyulan tedavi yaklaşımı cerrahidir. Bilhassa laparoskopik cerrahi tekniklerde yaşanmış olan gelişmeler bu hastaların etkili bir şeklide tedavi edilmelerine olanak sağlamaktadır. Mesela; çikolata kisti çıkartılan hastaların %50'si 6 ay içinde tedaviye gerek kalmadan hamile kalmaktadır. Anatomik düzenin tekrardan sağlanması hem ağrının giderilmesinde hem de üreme potansiyelinin arttırılmasında son aşama önemlidir.

Destek üreme teknikleri:
Kısırlık sebebiyle tedavi edilen bir bayan cerrahi sonrası 6 ay içinde kendiliğinde hamile kalamamış ise gelecek seçenek destek üreme teknikleridir. Eğer tüpler açık ise aşılama denenebilir. Aşılamanın da başarısız olduğu durumlarda ise son seçenek tüp bebek uygulanmadır. Bu grup hastalarda bilhassa büyük çikolata kisti çıkarılmış ise yumurtalıkların rezervinde bir azalma beklenebilir. Bununla birlikte bilinmeyen bir takım nedenlerden dolayı bu endometriozis olgularında döllenme oranlarında düşüklük görülebilmektedir.





Çikolata Kisti (Endometriyozis)

Çikolata kistleri (endometriyoma) rahmin en iç tabakasının doğrusu endometrium tabakasının yumurtalıklar üstünde bulunması ve kistleşmesi sonucunda oluşur. İçerisi çoğu zaman kahverengi koyu bir sıvı ile doludur bu nedenle çikolata kisti ismi verilmiştir. Çoğu zaman çevre dokulara, tüplere, barsaklara yapışık olarak izlenirler. Fena huylu ya da kanser türünden bir kist değildir. Çoğu zaman 4-5 santimetre boyutlarındadır fakat kimi zaman daha ufak ya da 10-15 santimetre kadar büyük de olabilmektedir. Bu kistler çoğu zaman sağ ya da sol tek yumurtalıkta görülür nadiren iki yumurtalıkta aniden görülebilir.

Endometriozise benzer şikayetler, kasık ağrısı-sancısı, ilişki esnasında ağrı-sancı, infertilite, sayı zamanı çok fazla sancı burada da görülebilir. Başka kistleri şeklinde endometriomalar da nadiren rüptüre olabilir doğrusu patlayabilir. Bu durumda içindeki sıvı karına akacağı için şiddetli karın ağrısı-sancısı, bulantı, kusma, ateş v.b şikayetler oluşabilir.

Teşhis:


Teşhiste muayene ve ultraonografi mühim yer meblağ. Ultrasonografi ile endometrioma kisti çoğu zaman tipik görüntüsünden bilinebilir. Kanda bir tümör belirteci olan CA-125 yükselebilir. Kati tanı ameliyatla çıkarılan kist dokusunun patolojik incelenmesi ile konur.

Tekrarlar mı? Kansere Dönüşebilir mi?


Endometrioma teşhisinde kulanılan CA-125 bir tümör (kanser) belirteci olduğundan bir takım hastalar endometriomanın kanser ya da kanser benzeri bir kist bulunduğunu düşünebilmektedir. Endometrioma kanser ya da kanser benzeri bir kist değildir. İleride tekrarlama riski her kist şeklinde endometriomada da vardır fakat kansere dönüşme riski kesinlikle yoktur. Kanser benzeri bir kist değildir.

Tedavi:


Endometriomaların tedavisi ameliyat ile kistin çıkarılmasıdır. Ameliyat çoğu zaman laparoskopik olmakla birlikte kimi zaman açık ameliyat da yapılmaktadır. Ameliyatta kimi zaman yumurtalık alınmadan bir tek üstündeki kist alınabilir fakat abzen bu mümkün olmaz ve kist yumurtalıkla birlikte alınabilir. İleri yaşta olan hanımlarda ve çocuk istemi olmayanlarda kistin yumurtalıkla birlikte alınması tercih edilebilir.

Endometrioma kistleri ilaçlar ile çoğu zaman tedavi olmazlar o yüzden ilaç tedavisi uygulanmaz. Ama endometrioma kisti ameliyatla alındıktan sonrasında kistin tekrarlama riskini azaltmak için ilaç tedavisi (doğum denetim hapları ya da başka ilaçlar) uygulanmaktadır.


Ameliyata ve ameliyat sonrası kullanılan ilaçlara karşın endometrioma kistinin yine oluşması yüzde yüz engellenemez. Bazılarında kistler yine oluşabilirken bazılarında yaşam boyu tekrarlamaz.








  • Çikolata ve Tarihçesi


  • Çikolata kisti olan bir kadın tüp bebek ya da düzgüsel yolla hamile kalabilir mi?


  • Yumurtalık kisti ameliyatlarının maliyeti nedir?


 

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: çikolata Kisti (Endometriyozis)
çikolata Kisti (Endometriyozis)
http://www.tupbebek.biz/goruntu/images/jinekoloji01_10b.jpg
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/cikolata-kisti-endometriyozis.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/cikolata-kisti-endometriyozis.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content