Avrupa’nın küçük ve gelişmiş bir ülkesi olan Danimarka tarihi ile ilgili olarak genel bilgilerin yer aldığı yazımız. Danimarka’nın tarihiyl...
Avrupa’nın küçük ve gelişmiş bir ülkesi olan Danimarka tarihi ile ilgili olarak genel bilgilerin yer aldığı yazımız.
Danimarka’nın tarihiyle ilgili kesin bulgular, İS 8. yüzyılda Vikinglerin Avrupa’yı yağmalamalarıyla ortaya çıktı. 9. yüzyılda Danimarka’nın toprakları bugünkünden genişti. Jylland Kralı Godfred, İmparator I. Karl ile sürtüşmelerine karşın baskılara karşı koyduysa da yerini alan Kral Harold sınırları yeniden belirledi.
Kral Harold döneminde İskandinavya’da Hıristiyanlık yayıldı. Jylland’da egemenliğini sürdüren bir hanedana bağlı olan Kral “Mavidiş” Harold, 10. yüzyılda birleşik bir Danimarka Krallığı kurdu. Kral II. Sven dönemindeyse Danimarka, İngiltere’yi ele geçirdi. Sven’in oğu Büyük Knud, kendisini İngiltere kralı ilan ederek Norveç’i ele geçirdiyse de bu imparatorluğun varlığı uzun sürmedi ve ülke taht kavgalarıyla ikiye bölündü. 1157’de tahta çıkan I. Valdemar, Danimarka’nın birliğini yeniden sağladı.
Kralın oğlu II. Valdemar’ın egemenliği süresince devlet giderek güçlendi ve Baltık kıyılarının Estonya’ya kadar olan bölümü Danimarka topraklarına katıldı. Bu dönemde kentler kuruldu, kiliseler açıldı ve ortaçağın parlamenter düzeni biçimlendi. Ülkenin içinde bulunduğu karışıklık, birliği yeniden kuran IV. Valdemar’ın (1340-1375) tahta çıkışına kadar sürdü. IV. Valdemar’ın kızı Kraliçe Margrethe (1335-1412), kocası Norveç Kralı VI. Haakon’un ölümü üzerine Norveç kralı naipliğini üstlendi (1380). Oğlu II. Olaf’ın 1387’de ölümünden sonra Danimarka ve Norveç kraliçesi olan Margrethe, bir süre sonra İsveç’in de yönetimini üstlendi.
1397’de Kalmar Birliğini kuran kraliçe, Danimarka, İsveç ve Norveç’i bir araya getirdi. I. Christian (1448-1481) Oldenburg’da 1863’e kadar süren bir hanedan kurdu. 1523’te İsveçli Güstav Vasa’nın Danimarka’ dan ayrılarak kral seçilmesiyle İsveç bağımsızlığını kazandı. Böylece Kalmar Birliği dağıldı ve Danimarka ile İsveç arasında birbiri ardına birçok savaş patlak verdi. Savaşlar sırasında İsveç’in gücü artarken Danimarka, İsveç sınırları içindeki topraklarını yitirirken İsveç, Sund Boğazı ile Kuzey Denizi’ ne açılan yolu ele geçirdi. Kral III. Christian 1536’da politik ve dinsel nedenlerle Lutherciliği resmi din ilan etti. IV. Christian (1588-1648) döneminde iç barış sağlandıysa da 1629’da Danimarka Otuz Yıl Savaşları’ndan yenilgiyle çıktı.
1665’te III. Frederik döneminde ülkede mutlak monarşi kuruldu. Büyük Kuzey Savaşı (1699-1720), İsveç’in eline geçen bölgeleri yeniden kazanma umutlarını tümüyle kırdı. Frederiksborg Barışı’ndan (1720) sonra uzun süre önemli bir çatışma görülmedi. Danimarka gördüğü çeşitli zararlara karşın, özellikle VI. Christian (1730-1746) ve V. Frederik (1746-1766) döneminde politika ve ekonomi alanlarında gücünü korudu. 18. yüzyılda Grönland’ın sömürgeleştirilmesi süreci de başladı 1801’de Kopenhag’a saldıran İngiltere, 1807’te top ateşine tuttuğu kenti ele geçirdi. 1814’te Kiel Antlaşması’nı imzalamak zorunda kalan Danimarka, Norveç’i İsveç’e bıraktı. 1848 Devrimi’nin etkilerinin yayıldığı bir ortamda kral olan III. Frederik (1848-1863) demokratik ilkelere dayanan yeni bir anayasayı yürürlüğe koydu (1849). Mutlakiyet kaldırılarak iki meclisi (Landsting ve Folketing) bir parlamento kuruldu. 1864’te kral olan Glücksburg Hanedanı’ndan IX. Christian döneminde Landsting ile Folketing arasında anlaşmazlıklar ortaya çıktı. 1915’te anayasada yapılan yeni bir değişiklikle iki meclise eşit haklar ve kadınlara oy verme hakkı tanındı. Kral X. Christian (1912-1947) Birinci Dünya Savaşı yıllarında ülkenin yansızlığını korumayı başardı. 1917’de Danimarka, Batı Hint Adaları (Virjin Adaları’ndan St. Thomas, St. John ile St. Croix) 25 milyon dolara ABD’ye satıldı. 1918’de bağımsızlığını kazanan İzlanda, 1944’e kadar simgesel bir bağlılığı sürdürdü. 1920’de yapılan bir halk oylaması sonucu Schlesvig’in kuzeyi Danimarka’ya verildi.
Danimarka 1939’da İkinci Dünya Savaşı çıktığında yansızlığını korumaya çalıştı. Bir saldırmazlık anlaşmasının imzalanmasına karşın 9 Nisan 1940’ta Alman orduları ülkeye girdi. Çok kısa bir direnişten sonra Danimarka Hükümeti, Alman işgaline boyun eğmek zorunda kaldı. Birçok yurtsever Danimarkalı Almanlara karşı gizli bir örgüt kurarak direnişe geçti. Direniş hareketlerinin sertleşmesi üzerine, Ağustos 1943’te Almanlar hükümeti ele geçirerek kralı gözaltına aldılar. Mayıs 1945’te Almanya’nın teslim olması sonucu Danimarka bağımsızlığa yeniden kavuştu. 1947’de IX. Frederik kral oldu. Faröer Adaları 1948’de içişlerinde özerklik kazandı. 1953’te Landsting dağıtıldı ve parlamento Folketing adını aldı. 1949′ da NATO’ya katılan Danimarka, BM’ ye de üye oldu. Ekonomi ve siyaset alanlarında EFTA (Avrupa Serbest Ticaret Birliği), AET gibi topluluklarla ve İskandinav ülkeleriyle (Nordik Konsey) işbirliğine girdi (1952). 1972′ de Kral IX. Frederik’in ölümü üzerine büyük kızı, Kraliçe II. Margrethe adıyla tahta çıktı.
YORUMLAR