Demir elementi olmasaydı bunun sonucunda neler olurdu? Demir elementi olmasaydı ne olurdu Kullanım alanları Demir, tüm metaller...
Demir elementi olmasaydı bunun sonucunda neler olurdu?
Demir elementi olmasaydı ne olurdu
Kullanım alanları
Demir, tüm metaller içinde en fazla kullanılandır ve tüm bütün ülkelerce üretilen metallerin ağırlıkça %95'ini oluşturur. Az fiyatı ve yüksek direnme özellikleri demiri, otomotiv, vapur gövdesi yapımı, ve binaların yapısal bileşeni olarak kullanımında olmazsa olmaz kılar. Çelik, en fazla malum demir alaşımı olup, demirin başka kullanım formları şunlardır:
- Pik demir: %4-%5 karbon ve değişim gösteren oranlarda safsızlıklar (S, Si, P benzer biçimde) ihtiva eder. Demir cevherinden dökme demir ve çeliğe giden yolda bir ara ürün olarak değerlendirilebilir.
- Dökme demir: %2-%4 içinde karbon, %1 - %6 silisyum, ve az oranda manganez ihtiva eder. Pik demirde bulunan ve araç-gereç özelliklerini negatif etkileyen, kükürt ve fosfor benzer biçimde empüriteler (safsızlık), kabul edilebilir seviyelere düşürülmüştür. 1420-1470 K arasındaki ergime sıcaklığı, her iki bileşeninin ergime sıcaklığından daha düşüktür ve bu özelliği ile demir ve karbon beraber ısıtılmaları durumunda ilk ergiyen ürün olur. Mekanik özellikleri, büyük seviyede, bileşiminde bulunan karbonun almış olduğu forma bağlıdır. 'Ak' dökme demirlerde karbon sementit ya da demir karbür şeklindedir. Bu sert ve kırılgan bileşik, ak dökme demirleri sertleştirir fakat darbelere karşı dayanıksız kılar. Öte taraftan, 'gri' dökme demirlerde karbon, özgür ince grafit pulcukları halindedir ve bu da, keskin kenarlı grafit pulcuklarının gerilim arttırma karakterinden dolayı malzemeyi kırılgan yapar. Gri dökme demirin daha yeni bir türü olan 'sünek demir'de ise, malzemenin tokluk ve mukavemetini arttırmak için, dökme demirin az oranda magnezyum ile işlem edilip grafit pulcuklarının şeklinin küresel ya da nodüler hale dönmesi sağlanır. ,
- Karbon çeliği: %0.4-%1.5 içinde karbon ile az miktarlarda manganez, kükürt, fosfor, ve silisyum ihtiva eder.
- Dövülebilir dökme demir: %0.2 den daha az karbon ihtiva eder, tok ve dövülebilir bir üründür.
- Alaşımlı çelik: değişim gösteren miktarlarda karbonun yanı sıra, krom, vanadyum, molibden, nikel, tungsten benzer biçimde başka metalleri de ihtiva eder ve daha çok yapısal alanlarda kullanılır. Demirçelik metalurjisindeki son gelişmeler, çok türlü mikroalaşımlandırılmış çeliklerin ('HSLA' ya da 'yüksek direnme, az alaşım' çelikleri) ortaya çıkmasına niçin olmuştur. Bu çelik alaşımlarının en büyük özeliği, çok minik miktarlardaki alaşım elementi ilavesiyle oldukça yüksek direnme ve tokluğun elde edilebilmesidir.
- Demir(III) oksit: bilgisayarlarda manyetik depolama ünitelerinin yapımında kullanılır.
Elektrik olmasaydı ne olurdu?
Hastaneler olmasaydı ne olurdu?
Kalem olmasaydı ne olurdu?
Bu ileti 'en iyi çözüm' seçilmiştir.
Kullanım alanları
Demir, tüm metaller içinde en fazla kullanılandır ve tüm bütün ülkelerce üretilen metallerin ağırlıkça %95'ini oluşturur. Az fiyatı ve yüksek direnme özellikleri demiri, otomotiv, vapur gövdesi yapımı, ve binaların yapısal bileşeni olarak kullanımında olmazsa olmaz kılar. Çelik, en fazla malum demir alaşımı olup, demirin başka kullanım formları şunlardır:
- Pik demir: %4-%5 karbon ve değişim gösteren oranlarda safsızlıklar (S, Si, P benzer biçimde) ihtiva eder. Demir cevherinden dökme demir ve çeliğe giden yolda bir ara ürün olarak değerlendirilebilir.
- Dökme demir: %2-%4 içinde karbon, %1 - %6 silisyum, ve az oranda manganez ihtiva eder. Pik demirde bulunan ve araç-gereç özelliklerini negatif etkileyen, kükürt ve fosfor benzer biçimde empüriteler (safsızlık), kabul edilebilir seviyelere düşürülmüştür. 1420-1470 K arasındaki ergime sıcaklığı, her iki bileşeninin ergime sıcaklığından daha düşüktür ve bu özelliği ile demir ve karbon beraber ısıtılmaları durumunda ilk ergiyen ürün olur. Mekanik özellikleri, büyük seviyede, bileşiminde bulunan karbonun almış olduğu forma bağlıdır. 'Ak' dökme demirlerde karbon sementit ya da demir karbür şeklindedir. Bu sert ve kırılgan bileşik, ak dökme demirleri sertleştirir fakat darbelere karşı dayanıksız kılar. Öte taraftan, 'gri' dökme demirlerde karbon, özgür ince grafit pulcukları halindedir ve bu da, keskin kenarlı grafit pulcuklarının gerilim arttırma karakterinden dolayı malzemeyi kırılgan yapar. Gri dökme demirin daha yeni bir türü olan 'sünek demir'de ise, malzemenin tokluk ve mukavemetini arttırmak için, dökme demirin az oranda magnezyum ile işlem edilip grafit pulcuklarının şeklinin küresel ya da nodüler hale dönmesi sağlanır. ,
- Karbon çeliği: %0.4-%1.5 içinde karbon ile az miktarlarda manganez, kükürt, fosfor, ve silisyum ihtiva eder.
- Dövülebilir dökme demir: %0.2 den daha az karbon ihtiva eder, tok ve dövülebilir bir üründür.
- Alaşımlı çelik: değişim gösteren miktarlarda karbonun yanı sıra, krom, vanadyum, molibden, nikel, tungsten benzer biçimde başka metalleri de ihtiva eder ve daha çok yapısal alanlarda kullanılır. Demirçelik metalurjisindeki son gelişmeler, çok türlü mikroalaşımlandırılmış çeliklerin ('HSLA' ya da 'yüksek direnme, az alaşım' çelikleri) ortaya çıkmasına niçin olmuştur. Bu çelik alaşımlarının en büyük özeliği, çok minik miktarlardaki alaşım elementi ilavesiyle oldukça yüksek direnme ve tokluğun elde edilebilmesidir.
- Demir(III) oksit: bilgisayarlarda manyetik depolama ünitelerinin yapımında kullanılır.
Elementler Olmasaydı Ne Olurdu?-Elementler Hakkında Bilgi-Karbon Elementi Olmasaydı Ne Olurdu?
Bugün gene insanların hayatları süresince nerdeyse asla düşünmedikleri bir mevzuya değineceğim: Elementler olmasaydı ne olurdu? Elementler olmadan teknoloji var olur muydu? Elementler olmadan tv seyredebilir telefonla konuşabilir ya da yürüyüş bandında koşabilir miydiniz?
Teknoloji insanoğlunun yeryüzünde bulunan elementleri belli başlı bir amaca gore şekillendirmesiyle ortaya çıkmaktadır. Elementler Hakkında Bilgi Otomobiller bilgisayarlar televizyonlar evlerimizdeki fırınlar kullandığımız telefonlar. Bu ürünlerin hepsi demir bakır çinko alüminyum benzer biçimde metallerden ve petrolün bir yan ürünü olan plastikten oluşur. Şu demek oluyor ki bu hammaddeler bilhassa de metaller dünya üstünde bulunmasaydı ya da insanoğlunun bu maddeleri kullanma imkânı olmasaydı hayatımızı bu denli kolaylaştıran teknolojiden söz etmek de mümkün olmayacaktı. Elementlerden bir tek birkaçını incelediğimizde dahi varlığına çok alıştığımız bu cevherlerin aslına bakarsak ne kadar olağanüstü bir yapı taşıdıklarını görürüz.
Demir Elementinin Diri Yaşamındaki Önemi:
Demir yeryüzünde en yaygın olarak bulunan elementlerden biridir ve yerkabuğunun ortalama % 5'ini oluşturur. Bu element üstünde yaşadığımız dünyanın en temel fizyolojik dengelerinden nefes aldığımız havayı kullanabilmemize kadar yaşamın her aşamasında çok büyük bir rol oynar.
Bir an için demir atomunun olmadığını düşünelim:
* O süre hem yaşam mümkün olmayacak hem de üstünde yaşadığımız gezegen yaşama uygun hale gelmeyecekti
* Dünya oluştuğu ilk dönemlerde ısınamayacak ve bu sebeple atmosfer ve hidrosfer de oluşmayacaktı
* Dünyayı göktaşlarından korumuş olan manyetik alan oluşmayacak; ışınım kuşakları ozon tabakası olmayacaktı
* Demir insanların kurmuş oldukları medeniyetlerin de en mühim maddi temelidir
Cıva ve Geniş Kullanım Alanı: Hava su ve toprakta bulunabilen bir element olan cıva bu ortamlarda şekilde bulunmaktadır: Metalik cıva inorganik ve organik cıva bileşikler. Bu cıva bileşikleri;
Termometre barometre vakum tulumbaları cıva buharlı ve floresan lambalar ve redresörlerde;
Aynaların sırlanmasında altın ve gümüş üretiminde;
Bir takım elektrik dönem anahtarlarında;
Altın üretiminde altın ile amalgam oluşturmak suretiyle altının kazanılmasında;
Pigment üretiminde pillerde diş dolgularında katalizör üretiminde ve aşılarda;
Tıpta tedavi maddesi olarak; mesela bir takım ten kremlerinde ve eczacılıkta antiseptiklerde ve dezenfektanlarda kullanılmaktadır
Karbon ve Bileşikleri: Karbon canlılar için en yaşamsal elementtir. Çünkü tüm diri maddeler karbon bileşiklerinden oluşmuşlardır.
Hücre zarından ağaç kabuğuna göz merceğinden bir geyiğin boynuzlarına yumurta beyazından yılan zehirine kadar son aşama değişik organik yapıların hepsi karbon temelli bileşiklerden oluşur.
Karbon; hidrojen oksijen ve azot atomlarıyla çok değişik geometrik biçim ve sıralamalarda birleşerek son aşama değişik maddeler meydana getirir.
Peki karbonun ortalama olarak 1.7 milyon kadar bileşik yapabilmesinin sebebi nedir?
Karbonun en mühim özelliklerinden birisi birbiri ardınca dizilerek çok kolay zincir oluşturabilmesidir. En kısa karbon zinciri 2 karbon atomundan oluşur. En uzun zincirin kaç karbon atomundan oluştuğu mevzusunda ise kati bir sayı verilememekle beraber ortalama olarak 70 halkalı bir zincirden bahsedilebilir.
İngiliz kimyager Nevil Sidgwick Chemical Elements and Their Compounds (Kimyasal Elementler ve Bileşikleri) adlı kitabında karbonun canlılar için ne denli mühim bir element bulunduğunu şu şekilde vurgular:
"Karbon yapabildiği bileşiklerin sayısı ve fazlalığı yönünden başka elementlerden tamamen değişik emsalsiz bir yapıdadır. Şimdiye dek karbonun yarım milyonun üstünde değişik bileşiği ayrılmış ve tanımlanmıştır. Ama bu dahi karbonun güçleri hakkında çok yetersiz bir bilgi verir çünkü karbon tüm diri maddelerin temelini oluşturur."
Yukarıdaki sözünde kimyager Sidwick'in de belirttiği benzer biçimde içinde bir tek 6 proton 6 nötron ve 6 elektron bulunduran bu atomun enerjisini tam anlayabilme mevzusunda insan aklı yetersiz kalmaktadır. Bu sebeple bu atomun canlılık için mühim olan herhangi bir hususi durumunun dahi evrimcilerin iddia etmiş olduğu benzer biçimde tesadüfen oluşması imkânsızdır. Kısacası başka her şey benzer biçimde karbon atomu da Allah tarafınca canlıların bedenlerine uygun bir şekilde yaratılmıştır.
Bugün gene insanların hayatları süresince nerdeyse asla düşünmedikleri bir mevzuya değineceğim: Elementler olmasaydı ne olurdu? Elementler olmadan teknoloji var olur muydu? Elementler olmadan tv seyredebilir telefonla konuşabilir ya da yürüyüş bandında koşabilir miydiniz?
Teknoloji insanoğlunun yeryüzünde bulunan elementleri belli başlı bir amaca gore şekillendirmesiyle ortaya çıkmaktadır. Elementler Hakkında Bilgi Otomobiller bilgisayarlar televizyonlar evlerimizdeki fırınlar kullandığımız telefonlar. Bu ürünlerin hepsi demir bakır çinko alüminyum benzer biçimde metallerden ve petrolün bir yan ürünü olan plastikten oluşur. Şu demek oluyor ki bu hammaddeler bilhassa de metaller dünya üstünde bulunmasaydı ya da insanoğlunun bu maddeleri kullanma imkânı olmasaydı hayatımızı bu denli kolaylaştıran teknolojiden söz etmek de mümkün olmayacaktı. Elementlerden bir tek birkaçını incelediğimizde dahi varlığına çok alıştığımız bu cevherlerin aslına bakarsak ne kadar olağanüstü bir yapı taşıdıklarını görürüz.
Demir Elementinin Diri Yaşamındaki Önemi:
Demir yeryüzünde en yaygın olarak bulunan elementlerden biridir ve yerkabuğunun ortalama % 5'ini oluşturur. Bu element üstünde yaşadığımız dünyanın en temel fizyolojik dengelerinden nefes aldığımız havayı kullanabilmemize kadar yaşamın her aşamasında çok büyük bir rol oynar.
Bir an için demir atomunun olmadığını düşünelim:
* O süre hem yaşam mümkün olmayacak hem de üstünde yaşadığımız gezegen yaşama uygun hale gelmeyecekti
* Dünya oluştuğu ilk dönemlerde ısınamayacak ve bu sebeple atmosfer ve hidrosfer de oluşmayacaktı
* Dünyayı göktaşlarından korumuş olan manyetik alan oluşmayacak; ışınım kuşakları ozon tabakası olmayacaktı
* Demir insanların kurmuş oldukları medeniyetlerin de en mühim maddi temelidir
Cıva ve Geniş Kullanım Alanı: Hava su ve toprakta bulunabilen bir element olan cıva bu ortamlarda şekilde bulunmaktadır: Metalik cıva inorganik ve organik cıva bileşikler. Bu cıva bileşikleri;
Termometre barometre vakum tulumbaları cıva buharlı ve floresan lambalar ve redresörlerde;
Aynaların sırlanmasında altın ve gümüş üretiminde;
Bir takım elektrik dönem anahtarlarında;
Altın üretiminde altın ile amalgam oluşturmak suretiyle altının kazanılmasında;
Pigment üretiminde pillerde diş dolgularında katalizör üretiminde ve aşılarda;
Tıpta tedavi maddesi olarak; mesela bir takım ten kremlerinde ve eczacılıkta antiseptiklerde ve dezenfektanlarda kullanılmaktadır
Karbon ve Bileşikleri: Karbon canlılar için en yaşamsal elementtir. Çünkü tüm diri maddeler karbon bileşiklerinden oluşmuşlardır.
Hücre zarından ağaç kabuğuna göz merceğinden bir geyiğin boynuzlarına yumurta beyazından yılan zehirine kadar son aşama değişik organik yapıların hepsi karbon temelli bileşiklerden oluşur.
Karbon; hidrojen oksijen ve azot atomlarıyla çok değişik geometrik biçim ve sıralamalarda birleşerek son aşama değişik maddeler meydana getirir.
Peki karbonun ortalama olarak 1.7 milyon kadar bileşik yapabilmesinin sebebi nedir?
Karbonun en mühim özelliklerinden birisi birbiri ardınca dizilerek çok kolay zincir oluşturabilmesidir. En kısa karbon zinciri 2 karbon atomundan oluşur. En uzun zincirin kaç karbon atomundan oluştuğu mevzusunda ise kati bir sayı verilememekle beraber ortalama olarak 70 halkalı bir zincirden bahsedilebilir.
İngiliz kimyager Nevil Sidgwick Chemical Elements and Their Compounds (Kimyasal Elementler ve Bileşikleri) adlı kitabında karbonun canlılar için ne denli mühim bir element bulunduğunu şu şekilde vurgular:
"Karbon yapabildiği bileşiklerin sayısı ve fazlalığı yönünden başka elementlerden tamamen değişik emsalsiz bir yapıdadır. Şimdiye dek karbonun yarım milyonun üstünde değişik bileşiği ayrılmış ve tanımlanmıştır. Ama bu dahi karbonun güçleri hakkında çok yetersiz bir bilgi verir çünkü karbon tüm diri maddelerin temelini oluşturur."
Yukarıdaki sözünde kimyager Sidwick'in de belirttiği benzer biçimde içinde bir tek 6 proton 6 nötron ve 6 elektron bulunduran bu atomun enerjisini tam anlayabilme mevzusunda insan aklı yetersiz kalmaktadır. Bu sebeple bu atomun canlılık için mühim olan herhangi bir hususi durumunun dahi evrimcilerin iddia etmiş olduğu benzer biçimde tesadüfen oluşması imkânsızdır. Kısacası başka her şey benzer biçimde karbon atomu da Allah tarafınca canlıların bedenlerine uygun bir şekilde yaratılmıştır.
Fe kısaca demir elementi olmasaydı insan yaşamı da olmazdı. Kanda kırmızı hücrelerde bulunan hemoglobinin demir eğer olmazsa üretilmesi mümkün değildir. Hemoglobin olmayınca da kana oksijen taşınması da söz mevzusu olmaz aslına bakarsan.
Sebep: YAZIM YANLIŞI!
Elektrik olmasaydı ne olurdu?
Hastaneler olmasaydı ne olurdu?
Kalem olmasaydı ne olurdu?
YORUMLAR