Dişlerin yapısı nasıldır? EK BİLGİ: Alıntı kelly kelly Ağız ve Dişler Hakkında Genel Bilgi Doğal dişlerin yapı maddesi n...
Dişlerin yapısı nasıldır?
EK BİLGİ:
EK BİLGİ:
Dişler
Çocukların ağzında genellikle 28 diş bulunur. Yetişkinlerde ise bu rakam 32'dir. Bu rakamı 32'ye tamamlayan 3. büyük azılar yani yirmi yaş dişleridir. Bu 32 diş 4 ayrı diş takımından meydana gelmektedir.
- Kesici dişler: Alt ve üst olmak üzere 8 adettir.
- Köpek dişleri: Alt ve üst olmak üzere 4 adettir.
- Azı dişleri: Alt ve üst olmak üzere 20 adettir.
Diş Yapısı
Diş, klinik olarak taç, boyun (kole, collum dentes) ve kök (radix dentes) kısımlarından oluşur. Taç kısım ağızda görünen ve mineyle kaplı bölümdür. Kole yani diş boynu diş etiyle sarılı mine-sement birleşimidir. Kök ise periodontal ligament tarafından kemiğe bağlandığı için çene kemiğinin içinde kalan kısımdır.
Diş Anatomisi
Mine, dentin,sement dişin sert tabakalarını oluştururken pulpa (diş özü) dişin yumuşak olan tek tabakasıdır. Mine dişin en dış tabakası olup şeffaflığını verir. Mine doğada elmastan sonraki en sert maddedir ve hidroksi apatitten oluşur. Sement ise diş minesi gibi kök yüzeyini örten ince tabakadır. Sement ve minenin altındaki tabaka dentin tabakasıdır. Dentin; pulpanın diş tabakalarında yoğun olarak bulunan ve diş pulpası (özünün) temel hücreleri kabul edilen (odontoblast)'ların uzantılarının yoğunlukta olduğu yarı sert bir tabakadır. Dişe sarı-koyu rengini verir. Diş yaşlandıkça, dentin miktarı artar mine miktarı azalır bu da dişlerin yaşlandıkça daha sarı görünmesine sebep olur.
Dişin iç kısmındaki boşlukta ise pulpa (diş özü) adı verilen damar ve sinirden zengin özelleşmiş bir bağ dokusu vardır. Pulpa; dişin özüdür ve dişin basınçları, termal etkileri algılamasını, kanlanmasını sağlayan kısmıdır. Pulpa temelde bir bağ dokusudur, içinde yaşla ters orantılı olarak azalan Odontoblast, Fibroblast, kılcal damarlar, sinirler ve yaşla doğru orantılı olarak artan bağ dokusu barındırır. Dişlerin ağrıya hassas olmasının en önemli nedeni pulpadaki sinirlerin vücuttaki en hızlı sinirler olmasıdır. Kapalı çürükler olarak tabir edilen diş çürüklerinde pulpada ödem oluşur, pulpa çevresinde ödemin akacağı veya şişlik oluturacağı kadar alan olmadığı için sinirler basınçtan aşırı etkilenir ve en kötü ağrı olarak tabir edilen diş ağrısını oluşurur. Diş ağrısının geceleri daha fazla hissedilmesinin sebebi vücudun biyolojik saati nedeniyle geceleyin dokulara kan akışının fazla olması ve bu nedenle de pulpadaki hiperemi ve ödemin artmasıdır.
Pulpadaki odontoblastlar dentin yapmakla görevlidir. Diş yaşlandıkça dentin miktarının artmasının sebebi odontoblastların hayat boyu süren dentin üretimidir.
Diş, çene kemiklerinin "alveol" kısımlarına "periodontal ligament" ile tutunur. Periodontal ligament, diş kökünü saran sementin alveol kemiğe tutunmasını sağlayan farklı yönde ve uzunlukta birçok ligamentin ortak adıdır.
Periodontal ligament ve alveol kemik kaybı periodontitis olarak adlandırılır. Bu dişin mobilitesine (sallanmasına, dental mobilite) sebep olan genelde ağrısız bir hastalıktır. Diş eti (gingiva) çevresinde biriken gıda artıkları diş çevresindeki diş etinde önce gingivitis denen daha hafif bir enfeksiyona neden olur. Diş çevresi temizlenmedikçe olay ilerler ve diş etinin altında bulunan periodontal ligament ve hatta alveol kemiğe kadar ulaşır ve periodontitis meydana gelir. Periodontitis, genelde ağrısız olduğu için hasta tarafından önemsenmez ve bu nedenle çürüklerden daha tehlikeli bir diş kaybı nedenidir.
Periodontiumun temel olarak, ağızda bulunan mikroorganizmalara karşı bir bariyer oluşturur ve çiğneme (mastikasyon) esnasında dişe gelen basınçlara süspansiyon sağlayarak amortisör görevi görür. Periodontium, alveolar kemik, diş eti, sement ve periodontal ligamentten oluşur.
Dişler normalde çene kemiğine çakılı (ankiloz) vaziyette değildir. Nadiren ankiloze dişler ile karşılaşılabilir. Çene kemiği ile diş arasında bulunan aralığın yani periodontal aralık adı verilen boşluğun calsifiye olması (kalsifiye veya kireçlenme) nedeniyle diş alveolüne ankiloze olur.
Günümüzde dahi dişlerin nasıl veya neden sürdükleri tam olarak açıklanamamaktadır. İnsan vücudunda sadece dişler yumuşak dokuyu yararak çıkan sert organlardır. Bunun haricinde tüm kalsifiye organlarımız yani kemiklerimiz yumuşak dokularla sarılıdır. Diş minesi, elmastan sonra en sert yapıdır. İçinde GBLL adlı bir madde bulunur. Bu madde hem dişe hem de mine ye sertliğini verir. Bilimsel araştırmalara göre GBLL maddesinin dişe beyaz rengini verdiği açıklanmıştır. Ancak bu maddeyi yenilemek için günde en az 2 kere ve yaklaşık 3 dakika fırçalanmalıdır. Aksi takdirde GBLL kendi yenileyemez ve plaklanmaya başlar buna da diş plağı diyoruz.
Diş oluşumu nasıldır?
Dişler Os maxillae (üst çene kemiği) ve Os mandibulae (alt çene kemiği) nın pars alveolaris (alveolar kısmında), diş torbası (pericoronium) adı verilen torbacık benzeri yapılar içinde gelişirler. Ameloblastlar mine (enamel), odontoblastlar dentin, fibroblastlar ise ilgili bağ dokuyu oluştuturlar. Ameloblastlar, mine oluşumu tamamlandıktan sonra kaybolurlar ancak odontoblastlar ve fibroblastlar diş ömrü boyunca çalışmaya devam ederler.
Diş oluşum evreleri:
- Tomurcuk safhası
- Takke safhası
- Çan safhası
Taç kısmı oluştuğunda ameloblastlar kaybolurken odontoblastlar dentin sentezine devam ederek kökü oluştururlar. Bu arada diş,kökü oluştukça sürme düzlemine doğru hareket eder. Bu hareketin fizyolojisi hala tam açıklanamamıştır. Kök oluşumu diş ağıza sürdükten sonra da yaklaşık 2 yıl devam eder ve sonunda diş kökünün ucu (apex dentis) damar ve sinir giriş çıkışına izin veren bir por bırakacak şekilde kapanır.
Yirmi yaş dişleri
Alt sağ, alt sol ve üst sağ, üst sol olmak üzere toplam 4 adet yirmi yaş dişi vardır. Yirmi yaş dişerinin ağızlarda yer bulamamasının temel nedeni insan neslinin daha yumuşak gıdalarla beslenmesi sonucu çenelerinin küçülmesidir.
Bazı ağızlarda konjenital (doğumsal/genetik) olarak yirmi yaş dişleri hiç bulunmaz.
Bazı ağızlarda yirmi yaş dişleri oluşur ancak yer darlığı ve başka nedenlerle sürmez ve çene kemiklerinde gömülü kalırlar.
Bazı ağızlarda yirmi yaş dişleri oluşur ve yarı yarıya sürerler. Sürme tam olmaz. Buna yarı gömülü yirmi yaş dişi denir. Yarı gömülülük iki tipte olabilir. Birincisinde dişin taç (kron) kısmının üzerinde operkulum (operculum,pericoronium) adı verilen mukoza parçası olabilir. İkinci tipteyse dişin taç kısmının bir bölümü kemik dokuyla örtülüdür. Her iki şekilde de yarı gömülü yirmi yaş dişlerinin etrafında gıda artıklarının birikeceği enfeksiyona (iltihap) elverişli bir alan meydana gelir.
Bazı ağızlarda yimi yaş dişleri diğer azı dişlerinden farksız olarak gayet normal biçimde sürerler. Bazı ağızlarda yirmi yaş dişleri, sürerken önündeki dişleri iteleyerek yer darlığına sebep olurlar. Bunun sonucu olarak da genelde alt keser dişlerde eğrilik meydana gelir. Yine bu "iteleme" esnasında, birbiriyle normal temasını kaybeden bazı dişler de çürüyebilir.
Sonuç olarak, kişiler yirmi yaş dişleriyle ilgili sorun yaşamamak için bir diş hekimine başvurmalı ve ağzında yimi yaş dişi var-yok, yirmi yaş dişinin sürebileceği alan var-yok şeklinde ilgili muayenesini yaptırmalıdır.
Sağlıklı dişlerin vücudumuza faydaları ve çürük dişlerin vücudumuza zararları nedir?
Yumurtanın yapısı nasıldır?
Kemiğin yapısı nasıldır?
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Çocukların ağzında genellikle 28 diş bulunur. Yetişkinlerde ise bu rakam 32'dir. Bu rakamı 32'ye tamamlayan 3. büyük azılar yani yirmi yaş dişleridir. Bu 32 diş 4 ayrı diş takımından meydana gelmektedir.
- Kesici dişler: Alt ve üst olmak üzere 8 adettir.
- Köpek dişleri: Alt ve üst olmak üzere 4 adettir.
- Azı dişleri: Alt ve üst olmak üzere 20 adettir.
Diş Yapısı
Diş, klinik olarak taç, boyun (kole, collum dentes) ve kök (radix dentes) kısımlarından oluşur. Taç kısım ağızda görünen ve mineyle kaplı bölümdür. Kole yani diş boynu diş etiyle sarılı mine-sement birleşimidir. Kök ise periodontal ligament tarafından kemiğe bağlandığı için çene kemiğinin içinde kalan kısımdır.
Diş Anatomisi
Mine, dentin,sement dişin sert tabakalarını oluştururken pulpa (diş özü) dişin yumuşak olan tek tabakasıdır. Mine dişin en dış tabakası olup şeffaflığını verir. Mine doğada elmastan sonraki en sert maddedir ve hidroksi apatitten oluşur. Sement ise diş minesi gibi kök yüzeyini örten ince tabakadır. Sement ve minenin altındaki tabaka dentin tabakasıdır. Dentin; pulpanın diş tabakalarında yoğun olarak bulunan ve diş pulpası (özünün) temel hücreleri kabul edilen (odontoblast)'ların uzantılarının yoğunlukta olduğu yarı sert bir tabakadır. Dişe sarı-koyu rengini verir. Diş yaşlandıkça, dentin miktarı artar mine miktarı azalır bu da dişlerin yaşlandıkça daha sarı görünmesine sebep olur.
Dişin iç kısmındaki boşlukta ise pulpa (diş özü) adı verilen damar ve sinirden zengin özelleşmiş bir bağ dokusu vardır. Pulpa; dişin özüdür ve dişin basınçları, termal etkileri algılamasını, kanlanmasını sağlayan kısmıdır. Pulpa temelde bir bağ dokusudur, içinde yaşla ters orantılı olarak azalan Odontoblast, Fibroblast, kılcal damarlar, sinirler ve yaşla doğru orantılı olarak artan bağ dokusu barındırır. Dişlerin ağrıya hassas olmasının en önemli nedeni pulpadaki sinirlerin vücuttaki en hızlı sinirler olmasıdır. Kapalı çürükler olarak tabir edilen diş çürüklerinde pulpada ödem oluşur, pulpa çevresinde ödemin akacağı veya şişlik oluturacağı kadar alan olmadığı için sinirler basınçtan aşırı etkilenir ve en kötü ağrı olarak tabir edilen diş ağrısını oluşurur. Diş ağrısının geceleri daha fazla hissedilmesinin sebebi vücudun biyolojik saati nedeniyle geceleyin dokulara kan akışının fazla olması ve bu nedenle de pulpadaki hiperemi ve ödemin artmasıdır.
Pulpadaki odontoblastlar dentin yapmakla görevlidir. Diş yaşlandıkça dentin miktarının artmasının sebebi odontoblastların hayat boyu süren dentin üretimidir.
Diş, çene kemiklerinin "alveol" kısımlarına "periodontal ligament" ile tutunur. Periodontal ligament, diş kökünü saran sementin alveol kemiğe tutunmasını sağlayan farklı yönde ve uzunlukta birçok ligamentin ortak adıdır.
Periodontal ligament ve alveol kemik kaybı periodontitis olarak adlandırılır. Bu dişin mobilitesine (sallanmasına, dental mobilite) sebep olan genelde ağrısız bir hastalıktır. Diş eti (gingiva) çevresinde biriken gıda artıkları diş çevresindeki diş etinde önce gingivitis denen daha hafif bir enfeksiyona neden olur. Diş çevresi temizlenmedikçe olay ilerler ve diş etinin altında bulunan periodontal ligament ve hatta alveol kemiğe kadar ulaşır ve periodontitis meydana gelir. Periodontitis, genelde ağrısız olduğu için hasta tarafından önemsenmez ve bu nedenle çürüklerden daha tehlikeli bir diş kaybı nedenidir.
Periodontiumun temel olarak, ağızda bulunan mikroorganizmalara karşı bir bariyer oluşturur ve çiğneme (mastikasyon) esnasında dişe gelen basınçlara süspansiyon sağlayarak amortisör görevi görür. Periodontium, alveolar kemik, diş eti, sement ve periodontal ligamentten oluşur.
Dişler normalde çene kemiğine çakılı (ankiloz) vaziyette değildir. Nadiren ankiloze dişler ile karşılaşılabilir. Çene kemiği ile diş arasında bulunan aralığın yani periodontal aralık adı verilen boşluğun calsifiye olması (kalsifiye veya kireçlenme) nedeniyle diş alveolüne ankiloze olur.
Günümüzde dahi dişlerin nasıl veya neden sürdükleri tam olarak açıklanamamaktadır. İnsan vücudunda sadece dişler yumuşak dokuyu yararak çıkan sert organlardır. Bunun haricinde tüm kalsifiye organlarımız yani kemiklerimiz yumuşak dokularla sarılıdır. Diş minesi, elmastan sonra en sert yapıdır. İçinde GBLL adlı bir madde bulunur. Bu madde hem dişe hem de mine ye sertliğini verir. Bilimsel araştırmalara göre GBLL maddesinin dişe beyaz rengini verdiği açıklanmıştır. Ancak bu maddeyi yenilemek için günde en az 2 kere ve yaklaşık 3 dakika fırçalanmalıdır. Aksi takdirde GBLL kendi yenileyemez ve plaklanmaya başlar buna da diş plağı diyoruz.
Diş oluşumu nasıldır?
Dişler Os maxillae (üst çene kemiği) ve Os mandibulae (alt çene kemiği) nın pars alveolaris (alveolar kısmında), diş torbası (pericoronium) adı verilen torbacık benzeri yapılar içinde gelişirler. Ameloblastlar mine (enamel), odontoblastlar dentin, fibroblastlar ise ilgili bağ dokuyu oluştuturlar. Ameloblastlar, mine oluşumu tamamlandıktan sonra kaybolurlar ancak odontoblastlar ve fibroblastlar diş ömrü boyunca çalışmaya devam ederler.
Diş oluşum evreleri:
- Tomurcuk safhası
- Takke safhası
- Çan safhası
Taç kısmı oluştuğunda ameloblastlar kaybolurken odontoblastlar dentin sentezine devam ederek kökü oluştururlar. Bu arada diş,kökü oluştukça sürme düzlemine doğru hareket eder. Bu hareketin fizyolojisi hala tam açıklanamamıştır. Kök oluşumu diş ağıza sürdükten sonra da yaklaşık 2 yıl devam eder ve sonunda diş kökünün ucu (apex dentis) damar ve sinir giriş çıkışına izin veren bir por bırakacak şekilde kapanır.
Yirmi yaş dişleri
Alt sağ, alt sol ve üst sağ, üst sol olmak üzere toplam 4 adet yirmi yaş dişi vardır. Yirmi yaş dişerinin ağızlarda yer bulamamasının temel nedeni insan neslinin daha yumuşak gıdalarla beslenmesi sonucu çenelerinin küçülmesidir.
Bazı ağızlarda konjenital (doğumsal/genetik) olarak yirmi yaş dişleri hiç bulunmaz.
Bazı ağızlarda yirmi yaş dişleri oluşur ancak yer darlığı ve başka nedenlerle sürmez ve çene kemiklerinde gömülü kalırlar.
Bazı ağızlarda yirmi yaş dişleri oluşur ve yarı yarıya sürerler. Sürme tam olmaz. Buna yarı gömülü yirmi yaş dişi denir. Yarı gömülülük iki tipte olabilir. Birincisinde dişin taç (kron) kısmının üzerinde operkulum (operculum,pericoronium) adı verilen mukoza parçası olabilir. İkinci tipteyse dişin taç kısmının bir bölümü kemik dokuyla örtülüdür. Her iki şekilde de yarı gömülü yirmi yaş dişlerinin etrafında gıda artıklarının birikeceği enfeksiyona (iltihap) elverişli bir alan meydana gelir.
Bazı ağızlarda yimi yaş dişleri diğer azı dişlerinden farksız olarak gayet normal biçimde sürerler. Bazı ağızlarda yirmi yaş dişleri, sürerken önündeki dişleri iteleyerek yer darlığına sebep olurlar. Bunun sonucu olarak da genelde alt keser dişlerde eğrilik meydana gelir. Yine bu "iteleme" esnasında, birbiriyle normal temasını kaybeden bazı dişler de çürüyebilir.
Sonuç olarak, kişiler yirmi yaş dişleriyle ilgili sorun yaşamamak için bir diş hekimine başvurmalı ve ağzında yimi yaş dişi var-yok, yirmi yaş dişinin sürebileceği alan var-yok şeklinde ilgili muayenesini yaptırmalıdır.
1 - dişlerin işlevi
2-mandibula, maksilla çenelerin görevi ve özelikleri
3-dişler çenelere nasıl yerleşmiştir..
4-kaç çeşit diş var ve anlatınız
5-miks dişlenme dönemi nedir
6-ön dişleri yazınız
Sağlıklı dişlerin vücudumuza faydaları ve çürük dişlerin vücudumuza zararları nedir?
Yumurtanın yapısı nasıldır?
Kemiğin yapısı nasıldır?
YORUMLAR