Duyarsızlık, ilgisizlik ya da kayıtsızlık bir insanoğlunun toplumun ya da öteki insanların duygusal, toplumsal ya da fizyolojik yaş...
Duyarsızlık, ilgisizlik ya da kayıtsızlık bir insanoğlunun toplumun ya da öteki insanların duygusal, toplumsal ya da fizyolojik yaşamlarına ilgi duymamasıdır.Duyarsızlık fertleri tek başına etkileyebileceği benzer biçimde toplumları ya da grup halinde insanları da etkileyebilir. Mesela öteki ülkelerde ya da ülkenin öteki bölgelerinde yaşanmış olan harp, ölüm, açlık benzer biçimde zorlukları önemsemeyerek yalnız kendi sorunlarıyla ilgilenmek duyarsızlık olarak nitelenir.Bazı hastalıkların insanlarda duyarsızlığa yol açmış olduğu gözlenmiştir. Mesela Alzheimer hastalığı, Demans, Huntington hastalığı ve Şizofreni benzer biçimde hastalıklara yakalanmış kişilerde duyarsızlık durumu gözlenir. Ek olarak bazı ilaçlar ve uyuşturucu maddeler de duyarsızlığa yol açabilir.
Sebep: Yazı boyutu / Kaynak bilgisi!
His İptali (Duyarsızlık Örneği)
Bana korkulu bir hastalık çeşidinden bahsettiler: Vücudumuz, dış tesirlere karşı hiçbir elem duymaz oluyor ve her türlü tenbih imkânının dışına çıkıyor.Hadise bir İngiliz lordunda şöyleki tezahür etmiş: Ayağını şöminenin ateşine doğru uzatıp dalgın dalgın gazetesini okuyan İngiliz, bir de bakmış ki, ayağını dizlerine kadar alevler sardığı halde hiçbir şeyden haberi yok… Müthiş bir his iptali… Derin komayla bayılmaktan ve hatta ölümden beter…
İşte Türkiye'nin hali!.. Türkiye ilahî gazabı af kabul etmez mikyasta belirten bu ne olduğundan habersizlik felaketi içindedir. Her tarafımız alev alev yandığı halde dalgın dalgın gazetemizi okumaktayız.Acı duymanın bile ayrıcalık belirttiği, ilahî rahmetten bir işaret teşkil etmiş olduğu intibak melekesinden mahrumluk… Destan mevzuu bir vaziyet…Vaziyetimiz budur!.. Kel bir kafada gür bir saç bitmiş benzer biçimde başımızı saran düzensizlik bitleri bir türlü temizlenemez, hep üstünden taranır ve altından gelir, daima bünye içinden fışkırır ve dışından temizlenmesine çalışılır. Bir fasit daire ki, boyuna sürer, gider ve hiçbir noktada kırılamaz.
Bana korkulu bir hastalık çeşidinden bahsettiler: Vücudumuz, dış tesirlere karşı hiçbir elem duymaz oluyor ve her türlü tenbih imkânının dışına çıkıyor.Hadise bir İngiliz lordunda şöyleki tezahür etmiş: Ayağını şöminenin ateşine doğru uzatıp dalgın dalgın gazetesini okuyan İngiliz, bir de bakmış ki, ayağını dizlerine kadar alevler sardığı halde hiçbir şeyden haberi yok… Müthiş bir his iptali… Derin komayla bayılmaktan ve hatta ölümden beter…
İşte Türkiye'nin hali!.. Türkiye ilahî gazabı af kabul etmez mikyasta belirten bu ne olduğundan habersizlik felaketi içindedir. Her tarafımız alev alev yandığı halde dalgın dalgın gazetemizi okumaktayız.Acı duymanın bile ayrıcalık belirttiği, ilahî rahmetten bir işaret teşkil etmiş olduğu intibak melekesinden mahrumluk… Destan mevzuu bir vaziyet…Vaziyetimiz budur!.. Kel bir kafada gür bir saç bitmiş benzer biçimde başımızı saran düzensizlik bitleri bir türlü temizlenemez, hep üstünden taranır ve altından gelir, daima bünye içinden fışkırır ve dışından temizlenmesine çalışılır. Bir fasit daire ki, boyuna sürer, gider ve hiçbir noktada kırılamaz.
Sebep: Ileti düzeni / Yazı boyutu!
YORUMLAR