Element nedir? ELEMENT a. (fr. ülâment'dan). Valin aynı bir cismin hem çeşitli türlerinde hem de bu yalın cismin öteki cisiml...
Element nedir?
ELEMENT
a. (fr. ülâment'dan). Valin aynı bir cismin hem çeşitli türlerinde hem de bu yalın cismin öteki cisimlerle oluşturduğu bileşiklerde yer edinen kimyasal ortak temel madde (Bk. ansikl. böl Biyol., Kim., Ziraat.)
—Kim. Elementlerin dönemli sınıflandırılması (ya da tablosu), kimyasal elementlerin atom numaralanna gore dönemli olarak değişen kimyasal ya da fizyolojik özellikleri arasındaki benzerlikleri sıra ve kolonlar halinde gösteren dağılım. (Bk. ansikl. böl.)
♦ sıf. Kim. Elementle ilgili, elemente ilişkin. ll Element çözümlemesi, arı bir cismi, kendisini oluşturan elementleri belirlemek (nitel ya da nicel olarak) suretiyle çözümleme.
—ANSİKL. Biyol. Tüm organizmalarda 27 rahat cismin devamlı bulunmuş olduğu kabul edilir: 11 metal olmayan (karbon, hidrojen, oksijen, azot, kükürt, fosfor, klor, flüor, brom, iyot, bor), 2 yarı metal (silisyum, arsenik) ve 14 metal (kalsiyum, sodyum, potasyum, magnezyum, demir, çinko, bakır, nikel, kobalt, manganez, alimünyum, kurşun, titan, kalay). Bazı canlı varlıklarda, varlığı devamlı olmayan bazı elementler de bulunmuştur (vanadyum, rubidyum, sezyum, molibden, baryum, stronsiyum, gümüş ve krom). Plastikler denen 11 elementse çok boldur (karbon, hidrojen, oksijen, azot, kükürt, fosfor, klor, sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum). Sadece iz halinde bulunabilen diğeri elementler katalizör görevi oynar ya da hususi fizyolojik bir sürece katılırlar: G. Bertrand'ın deyimiyle bunlara oligoelementler denir.
—Kim. Element terimine, maddelerin bölümlenmesi ve çözümlenmesi üstüne yürütülen uzun tarihsel denemeler sonunda ulaşıldı. Direkt çözümlemeden, kanşımları arı maddelere ayırmakta yararlanılır; oysa element çözümlemesi, bu karışımları ayrıştırılamayacak düzeyde (en azından kimyasal tepkimelerde kullanılan enerjileri sebebiyle) yalın cisimlere dek indirger. Göreceli olarak çok daha yeni olan bu yaklaşım, XVII. yy.'da, yunan Antikçağı'nda ortaya konan dört element (su, ateş, toprak ve hava) kuramının yerini almıştır. Aristoteles'in onayladığı ve simyacılarca da benimsenen bu kurama gore elementler, maddenin değişik türlerinden çok, ilkel temel maddenin değişik görünümlerini yansıtıyordu. Bu şekilde, artık iyice verimsizleşen bu kavramları bir yana iterek elementi, ayrıştırılamayan bir madde olarak tanımladı Bu düşünceye dayanılarak Lavoisier'den günümüze değin elementin, malum yüz kadar tanımlaması yapılmış oldu. (KİMYA) Atom kuramı, element terimine sağlam bir temel oluşturmuştu. Bundan bu şekilde element, tipik kimyasal özellikleri bakımından, kısaca belli bir biçimlenmeye gore çekirdek çevresine dağılan Z sayıda (atom numarası) elektron kümesiyle belirginleşen atomla özdeşleştirilmiştir. Bir kimyacı için yalnızca nötronlarının (izotoplar) sayısı değişik olan çekirdekler çevresinde aynı elektron biçimlenmesini gösteren çeşitli atomlar, aynı kimyasal elemente girer: çekirdeğin bileşiminin kimyasal özellikler üstündeki tesiri, pek mühim değildir. Kimyasal simgelemede her elemente 1 ya da 2 harften oluşan bir simge ile bir atom hacmi verilir.
Elementlerin sınıflandırılması.
Benzerliklerin saptanması, XIX. yy.'ın başından bu yana üç elementli kimi grupların (üçlü) oluşturulmasına yol açtı. J. B. Dumas (1830), ametalleri naturel ailelerde sınıflandırdı; J. Thenard ise aynı işi metallerle gerçekleştirmiş oldu. Fakat dönemsellik düşüncesi, sadece A. E. Chancourtois (helisel sınıflandırma) ve J. A. R. Nevvlands (Oktavlar yasası) ile ortaya çıktı. 1869'da L. Meyer, elementleri atom hacimlerine gore sınıflandırdı. Aynı yıl D. I. Mendeleyev, elementler için dönemli bir sistem önerdi: o dönemde malum 60 element, kimi evirtimlerle boş bırakılan yerlerin haricinde, artan atom kütlelerine gore belirli sayıdaki sıra ve gruplara (kolonlar) yerleştirildi; bu düzenlemede, yalnızca benzer özellikleri içeren elementler aynı grupta yer almıştı. Mendeleyev'in öngördüğü ve yerlerini dönemli tabloda boş bıraktığı elementlerin daha sonraki yıllarda bulunması ve boş bırakılan bu yerlerin doldurulması, bu bilim adamının yapmış olduğu sınıflandırmanın geçerliliğini kanıtlamış ve başarısını pekiştirmiştir.
Günümüzde kullanılan sınıflandırmada elementler, artan atom kütleleri yerine atom sayılarına gore sınıflandırılmaktadır: bu da Mendeleyev'in yapmış olduğu evirtimleri (Co/Nİ; Te/I; vb.) ortadan kaldırmıştır. En gelişmiş biçimiyle bu tablo, 18 grup (kolonlar) ile artan uzunlukta (2, 8, 8, 18, 18, 32) ve her biri bir soygazla nihayetlenen 7 periyodu (sıra) ihtiva eder. Dönemler, elektron katmanlarının gittikçe artan bir şekilde doldurulmasına denk düşer. 4. dönemden başlayarak çeşitli katmanların üst üste binişmesi görülür (ATOM.) Bu tablo, dikey benzerlikleri ortaya kor: I A alkalileri, IIA toprak alkalileri, VII B halojenleri, soygazları; tablonun ortasındaki yatay benzerlikler ise, bir çok sıraya dağılmış geçiş elementlerini (skandiyumdan çinkoya, itriyumdan kadmiyuma, lantadan cıvaya, aktinyumdan lavrenciyuma) gösterir.
DEVAMI
Aristotales'e gore element nedir?
Element kısaltmaları nedir?
Kimyasal Element Nedir?
Bu ileti 'en iyi yanıt' seçilmiştir.
a. (fr. ülâment'dan). Valin aynı bir cismin hem çeşitli türlerinde hem de bu yalın cismin öteki cisimlerle oluşturduğu bileşiklerde yer edinen kimyasal ortak temel madde (Bk. ansikl. böl Biyol., Kim., Ziraat.)
—Kim. Elementlerin dönemli sınıflandırılması (ya da tablosu), kimyasal elementlerin atom numaralanna gore dönemli olarak değişen kimyasal ya da fizyolojik özellikleri arasındaki benzerlikleri sıra ve kolonlar halinde gösteren dağılım. (Bk. ansikl. böl.)
♦ sıf. Kim. Elementle ilgili, elemente ilişkin. ll Element çözümlemesi, arı bir cismi, kendisini oluşturan elementleri belirlemek (nitel ya da nicel olarak) suretiyle çözümleme.
—ANSİKL. Biyol. Tüm organizmalarda 27 rahat cismin devamlı bulunmuş olduğu kabul edilir: 11 metal olmayan (karbon, hidrojen, oksijen, azot, kükürt, fosfor, klor, flüor, brom, iyot, bor), 2 yarı metal (silisyum, arsenik) ve 14 metal (kalsiyum, sodyum, potasyum, magnezyum, demir, çinko, bakır, nikel, kobalt, manganez, alimünyum, kurşun, titan, kalay). Bazı canlı varlıklarda, varlığı devamlı olmayan bazı elementler de bulunmuştur (vanadyum, rubidyum, sezyum, molibden, baryum, stronsiyum, gümüş ve krom). Plastikler denen 11 elementse çok boldur (karbon, hidrojen, oksijen, azot, kükürt, fosfor, klor, sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum). Sadece iz halinde bulunabilen diğeri elementler katalizör görevi oynar ya da hususi fizyolojik bir sürece katılırlar: G. Bertrand'ın deyimiyle bunlara oligoelementler denir.
—Kim. Element terimine, maddelerin bölümlenmesi ve çözümlenmesi üstüne yürütülen uzun tarihsel denemeler sonunda ulaşıldı. Direkt çözümlemeden, kanşımları arı maddelere ayırmakta yararlanılır; oysa element çözümlemesi, bu karışımları ayrıştırılamayacak düzeyde (en azından kimyasal tepkimelerde kullanılan enerjileri sebebiyle) yalın cisimlere dek indirger. Göreceli olarak çok daha yeni olan bu yaklaşım, XVII. yy.'da, yunan Antikçağı'nda ortaya konan dört element (su, ateş, toprak ve hava) kuramının yerini almıştır. Aristoteles'in onayladığı ve simyacılarca da benimsenen bu kurama gore elementler, maddenin değişik türlerinden çok, ilkel temel maddenin değişik görünümlerini yansıtıyordu. Bu şekilde, artık iyice verimsizleşen bu kavramları bir yana iterek elementi, ayrıştırılamayan bir madde olarak tanımladı Bu düşünceye dayanılarak Lavoisier'den günümüze değin elementin, malum yüz kadar tanımlaması yapılmış oldu. (KİMYA) Atom kuramı, element terimine sağlam bir temel oluşturmuştu. Bundan bu şekilde element, tipik kimyasal özellikleri bakımından, kısaca belli bir biçimlenmeye gore çekirdek çevresine dağılan Z sayıda (atom numarası) elektron kümesiyle belirginleşen atomla özdeşleştirilmiştir. Bir kimyacı için yalnızca nötronlarının (izotoplar) sayısı değişik olan çekirdekler çevresinde aynı elektron biçimlenmesini gösteren çeşitli atomlar, aynı kimyasal elemente girer: çekirdeğin bileşiminin kimyasal özellikler üstündeki tesiri, pek mühim değildir. Kimyasal simgelemede her elemente 1 ya da 2 harften oluşan bir simge ile bir atom hacmi verilir.
Elementlerin sınıflandırılması.
Benzerliklerin saptanması, XIX. yy.'ın başından bu yana üç elementli kimi grupların (üçlü) oluşturulmasına yol açtı. J. B. Dumas (1830), ametalleri naturel ailelerde sınıflandırdı; J. Thenard ise aynı işi metallerle gerçekleştirmiş oldu. Fakat dönemsellik düşüncesi, sadece A. E. Chancourtois (helisel sınıflandırma) ve J. A. R. Nevvlands (Oktavlar yasası) ile ortaya çıktı. 1869'da L. Meyer, elementleri atom hacimlerine gore sınıflandırdı. Aynı yıl D. I. Mendeleyev, elementler için dönemli bir sistem önerdi: o dönemde malum 60 element, kimi evirtimlerle boş bırakılan yerlerin haricinde, artan atom kütlelerine gore belirli sayıdaki sıra ve gruplara (kolonlar) yerleştirildi; bu düzenlemede, yalnızca benzer özellikleri içeren elementler aynı grupta yer almıştı. Mendeleyev'in öngördüğü ve yerlerini dönemli tabloda boş bıraktığı elementlerin daha sonraki yıllarda bulunması ve boş bırakılan bu yerlerin doldurulması, bu bilim adamının yapmış olduğu sınıflandırmanın geçerliliğini kanıtlamış ve başarısını pekiştirmiştir.
Günümüzde kullanılan sınıflandırmada elementler, artan atom kütleleri yerine atom sayılarına gore sınıflandırılmaktadır: bu da Mendeleyev'in yapmış olduğu evirtimleri (Co/Nİ; Te/I; vb.) ortadan kaldırmıştır. En gelişmiş biçimiyle bu tablo, 18 grup (kolonlar) ile artan uzunlukta (2, 8, 8, 18, 18, 32) ve her biri bir soygazla nihayetlenen 7 periyodu (sıra) ihtiva eder. Dönemler, elektron katmanlarının gittikçe artan bir şekilde doldurulmasına denk düşer. 4. dönemden başlayarak çeşitli katmanların üst üste binişmesi görülür (ATOM.) Bu tablo, dikey benzerlikleri ortaya kor: I A alkalileri, IIA toprak alkalileri, VII B halojenleri, soygazları; tablonun ortasındaki yatay benzerlikler ise, bir çok sıraya dağılmış geçiş elementlerini (skandiyumdan çinkoya, itriyumdan kadmiyuma, lantadan cıvaya, aktinyumdan lavrenciyuma) gösterir.
DEVAMI
YORUMLAR