FİRAVUN, sözcüğü başlangıçta sadece kralÂlık sarayı anlamına gelirken, İÖ 1570'lerde kurulan Yeni Krallık döneminde, Mısır kral...
FİRAVUN, sözcüğü başlangıçta sadece kralÂlık sarayı anlamına gelirken, İÖ 1570'lerde kurulan Yeni Krallık döneminde, Mısır kralÂlarına saygı belirtisi olarak, firavun denmeye başlandı. Ama, firavun hiçbir zaman resmi bir san olmadı. Firavun Mısır'da sanat ve bilimin koruyucusu olduğu gibi, aynı zamanda ülkeÂnin başrahibiydi. Mısırlılar Gök tanrısı Ho-rus, Güneş tanrıları Amon, Aton ve Ra ile özdeş tuttukları firavuna da taparlar, öldüÂğünde ölüm tanrısı Osiris'e dönüştüğüne inaÂnırlardı. Firavunun çok büyük bir gücü vardı ve kararları tanrısal yasalar olarak kabul edilirdi. Kulları, tanrı saydıkları firavunları için özel törenler düzenler, ondan tanrı gibi yaşamasını ve davranmasını beklerlerdi. ÇölÂde, Menfis yakınlarında firavun mezarları olarak yapılan görkemli piramitler, firavunun gücünün yüceliğini ve tanrılar ile insanlar arasındaki uzlaştırıcı rolünü simgeler.
Ayrıca Bknz:
MsxLabs Temel Britannica
MsxLabs Temel Britannica
FİRAVUN (FİR'AVN)
Musa ile Hz. Harun'un mücadele etÂtikleri Firavun'dur. Firavun sapıklıÂğını o kadar ileri götürmüştü ki, Hz. Musaya iman etmemekle kalmayıp tanrılık iddialarına kalkıştı. Hz. MuÂsa'ya inananlara işkenceler yaptı. FiÂravun tarih boyunca imansızlığın, inaÂdın simgesi olarak anılmıştır.
Temel Bilgiler Ansiklopedisi
Alm. Pharao (m), Fr. Pharaon (m), İng. Pharaoh. Eski Mısır hükümdarlarına verilen isim. Mısır'a hakim olan 26 firavun sülalesi vardı. Her sülalede çeşitli firavunlar asırlarca hükümdarlık etti. Çoğu insanları kendilerine taptırdı. Musa aleyhisselam zamanındaki firavun, tanrılık idddiasında bulundu. Kendisine secde etmeyenlere ve Musa aleyhisselama inananlara işkence ve zulümler yaptı.
Bu firavun dört yüz sene yaşamış, bir defa başağrısı görmemişti. Eğer bir defa başı ağrısaydı, bu saygısızlık hatırına gelmezdi. Musa aleyhisselam Tur Dağında Allahü teala ile nasıl olduğu bilinmeyen bir şekilde konuştu. Mısır'a gelip Firavun'u dine davet etti. Firavun kabul etmedi. Yanındaki veziri Haman'a sordu. O da; 'Musa, büyük sihirbazdır. Bizi aldatıp, memleketimizi elimizden almak istiyor.' dedi. Böylece Firavun'un imana gelmesine mani oldu ve iman eden hanımı asiye'nin de şehid olmasına sebeb oldu.
Musa aleyhisselamın mucizelerine Firavun inanmadı, kafirlerin suları kan oldu, kurbağa yağdı, cilt hastalıkları oldu. üç günlük karanlık devam etti. Firavun bu mucizeleri görünce korktu. Musa aleyhisselam ile inananların Mısır'dan gitmesine izin verdi. Sonra Firavun bu iznine pişman oldu. Askerlerle arkasına düştü. Kızıldeniz'in Süveyş kısmında askerleri ile birlikte boğuldu. Firavun'un, Musa aleyhisselama ve ona inanan kimselere karşı yaptığı işler hakkında Bakara, Kasas, Taha, Şuara, Tahrim, Gafir (Mü'min), A'raf, Yunus, Zuhruf, Duhan, İsra, Saffat, Ankebut surelerinde bilgi verilmektedir. Kur'an-ı kerimin Yunus suresi 92. ayet-i kerimesinde mealen; '(Ey Fir'avn!) Senden sonra geleceklere ibret için, bugün senin bedenini (cansız olarak) kurtarıp (sahilde) bir tepeye atacağız.
İşte insanlardan bir çoğu, hakikaten ayetlerimizden gafildirler.' buyrulmaktadır. üç bin seneden fazla bir zaman önce ölen Firavun'un cesedi, Kur'an-ı kerimin mucizesi ve tam bir ibret vesikası olarak vücudu hiç bozulmamış, etleri çürümemiş ve tüyleri dahi dökülmemiş şekilde ve secde eder vaziyette bulunmuştur. Şimdi Londra'daki British Museum'da teşhir edilmektedir.
Firavun
İlk Çağ'da Mısır'da Mısır hükümdarlarına verilen unvan.
Mısır Devleti tarihin en eski devirlerinden beri merkezî bir devlet oldu. Tüm yönetim krallık sarayında toplanmıştı. Bu saraya "Büyük Ev" anlamında Pera-a ya da Pero denilirdi. Devlet başkanı durumunda olan kimse, ailesi ve büyük memurlarıyla bu sarayda yaşardı. Firavun sözcüğünün Pera-a ya da Pero'dan türetildiği sanılmaktadır.
Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
YORUMLAR