Fuzuli'nin edebi kişiliği hakkında kısa bilgi verir misiniz? Fuzuli Yaşamı Irak topraklarında Kerbelâ, Bağdat ve Hille'de...
Fuzuli'nin edebi kişiliği hakkında kısa bilgi verir misiniz?
Fuzuli
Yaşamı Irak topraklarında Kerbelâ, Bağdat ve Hille'de geçti. Yaşamı üzerinde bilgiler tam bir kesinlik taşımamakla birlikte Bayat adlı Türkmen aşiretine bağlı bir aileden geldiği bilinmektedir. Önce Bağdat ve yöresini işgal eden Şah İsmail'e, sonra aynı bölgeyi alan Kanunî Süleyman'a kasideler sunarak, onların ilgi ve "himmet"lerini kazandı. Evkaftan günde dokuz akçe maaş bağlandığı, bu parayı alamadığı zaman yazdığı "Şikâyetnâme"sinden anlaşılmaktadır.
Küçük yaşta Arapça, Farsça öğrenen Fuzuli, bu dillerin edebiyatlarını incelemiş; ayrıca tefsir, hadis, hikmet, hendese, mantık okumuştur. Ruhla beden ilişkilerini inceleyen "Sıhhat ve Maraz", "Nereden geldik nereye gidiyoruz?" sorusuna yanıtlar arayan "Matla'ül İ'tikad", Kerbela olayını anlatan "Hadikatü's Süedâ", İslâm toplumlarındaki iki tipin özelliklerini yansıtan "Rind ü Zâhid" adlı yapıtları ile mektupları bilgi düzeyinin yüksekliğini gösterir. Fuzuli, çok yönlü duyum dünyası içinde, çok yönlü bir şiir dünyası kurabildiği için şiirimizin çeşitli okullarına etkili olmuş, tekke ve divan şairleri, halk ozanları anlatım gücünün getirdiği güzelliklerden yararlanmışlardır.
Şiî mezhebine bağlı olduğu hâlde dindışı konuları, aşk temalarını, biçimsel oyun gösterilerinin uzağında kalarak işlemiştir. Şiirinin en belirgin özelliği, toplumsal değişmelerin ötesinde bir gerçeklik olarak yaşayan lirizmdir. Çoğu divan şairinin gazelinde beyit, temel öge hâline geldiği için, güzel beyitler şurasında burasında rastlantıyla bulunmuş gibi dururken, Fuzuli'nin gazellerinde hem biçim, hem öz yönünden birbirinden kopmayan ögeler olarak görünür.
Hamdullah Hamdi'nin, Ali Şir Nevai'nin, Acem şairi Nizami Gencevi'nin mesnevilerinden daha kalıcı olduğu kabul edilen "Leylâ ile Mecnun" mesnevisi ve Türkçe divanındaki şiirleri (40 kaside, 302 gazel, 1 müstezat, 1 terkibi bend, 3 tercii bend, 2 müseddes, 3 muhammes, 2 tahmis, 2 murabba, 42 kıt'a ve 72 rubai) klasik şiirimizin en üstün örnekleri arasında sayılır.
Yapıtları ve basım tarihleri:
- "Türkçe Divan" (Abdülbaki Gölpınarlı basımı, 1948),
- "Farsça Divan" (1944 - 1945),
- "Leyla ve Mecnun" (1955),
- "Beng ü Bâde" (1955),
- "Rind ü Zahid" (1956),
- "Sıhhat u Maraz" (Abdülbaki Gölpınarlı çevirisi, 1940),
- "Enis-ül Kalb" (1944),
- "Terceme-i Hadis-i Erbain" (1951),
- "Şikâyetnâme" (1956),
- "Sohbet-ül Esmer" (200 beyit manzume, 1958).
Bakınız >
Melikşah kimdir, hayatı ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
Takiyüddin kimdir, hayatı ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
Macellan kimdir, hayatı ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
AZERBAYCAN AGQOYUNLULAR DOVLETI TERKIBINDE YASAYAN VE HER HALDA ZENGIN OLAN AZERBAYCAN EDEBIYYATINI ZENGINLESDIREN SAIRLERIMIZDEN BIRIDIR O DAIM AZERBAYCAN EDEBIYYATINI ZENGINLESDIRMEK UCUN FEALIYYET GOSTERIB
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Fuzuli
Yaşamı Irak topraklarında Kerbelâ, Bağdat ve Hille'de geçti. Yaşamı üzerinde bilgiler tam bir kesinlik taşımamakla birlikte Bayat adlı Türkmen aşiretine bağlı bir aileden geldiği bilinmektedir. Önce Bağdat ve yöresini işgal eden Şah İsmail'e, sonra aynı bölgeyi alan Kanunî Süleyman'a kasideler sunarak, onların ilgi ve "himmet"lerini kazandı. Evkaftan günde dokuz akçe maaş bağlandığı, bu parayı alamadığı zaman yazdığı "Şikâyetnâme"sinden anlaşılmaktadır.
Küçük yaşta Arapça, Farsça öğrenen Fuzuli, bu dillerin edebiyatlarını incelemiş; ayrıca tefsir, hadis, hikmet, hendese, mantık okumuştur. Ruhla beden ilişkilerini inceleyen "Sıhhat ve Maraz", "Nereden geldik nereye gidiyoruz?" sorusuna yanıtlar arayan "Matla'ül İ'tikad", Kerbela olayını anlatan "Hadikatü's Süedâ", İslâm toplumlarındaki iki tipin özelliklerini yansıtan "Rind ü Zâhid" adlı yapıtları ile mektupları bilgi düzeyinin yüksekliğini gösterir. Fuzuli, çok yönlü duyum dünyası içinde, çok yönlü bir şiir dünyası kurabildiği için şiirimizin çeşitli okullarına etkili olmuş, tekke ve divan şairleri, halk ozanları anlatım gücünün getirdiği güzelliklerden yararlanmışlardır.
Şiî mezhebine bağlı olduğu hâlde dindışı konuları, aşk temalarını, biçimsel oyun gösterilerinin uzağında kalarak işlemiştir. Şiirinin en belirgin özelliği, toplumsal değişmelerin ötesinde bir gerçeklik olarak yaşayan lirizmdir. Çoğu divan şairinin gazelinde beyit, temel öge hâline geldiği için, güzel beyitler şurasında burasında rastlantıyla bulunmuş gibi dururken, Fuzuli'nin gazellerinde hem biçim, hem öz yönünden birbirinden kopmayan ögeler olarak görünür.
Hamdullah Hamdi'nin, Ali Şir Nevai'nin, Acem şairi Nizami Gencevi'nin mesnevilerinden daha kalıcı olduğu kabul edilen "Leylâ ile Mecnun" mesnevisi ve Türkçe divanındaki şiirleri (40 kaside, 302 gazel, 1 müstezat, 1 terkibi bend, 3 tercii bend, 2 müseddes, 3 muhammes, 2 tahmis, 2 murabba, 42 kıt'a ve 72 rubai) klasik şiirimizin en üstün örnekleri arasında sayılır.
Yapıtları ve basım tarihleri:
- "Türkçe Divan" (Abdülbaki Gölpınarlı basımı, 1948),
- "Farsça Divan" (1944 - 1945),
- "Leyla ve Mecnun" (1955),
- "Beng ü Bâde" (1955),
- "Rind ü Zahid" (1956),
- "Sıhhat u Maraz" (Abdülbaki Gölpınarlı çevirisi, 1940),
- "Enis-ül Kalb" (1944),
- "Terceme-i Hadis-i Erbain" (1951),
- "Şikâyetnâme" (1956),
- "Sohbet-ül Esmer" (200 beyit manzume, 1958).
Bakınız >
Melikşah kimdir, hayatı ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
Takiyüddin kimdir, hayatı ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
Macellan kimdir, hayatı ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
YORUMLAR