Gizli saklı ödat 1 . Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı: "Kanun, gizli saklı eşyayı bulmaya mahsus bir fa...
Gizli saklı
ödat
1 . Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı:
2 . Başkalarından gizlenen, duyurulmayan, saklı kalan, mahrem, mestur, nihan:
3 . Niteliği anlaşılmayan, bilinmeyen:
4 . İlgili şahıs ya da makamlarca değerlendirilmesi amacıyla kurum içi ya da kurumlar arası gönderilen yazının, belgenin, raporun ve yayınların taşımış olduğu gizlilik derecesini bildiren terim.
5 . zarf Saklı olarak, saklayarak:
ödat
1 . Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı:
"Kanun, gizli saklı eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir."- N. F. Kısakürek.
2 . Başkalarından gizlenen, duyurulmayan, saklı kalan, mahrem, mestur, nihan:
"Sanırım babamla içinde gizli saklı bir çekişme de yaşanıyordu."- A. Kutlu.
3 . Niteliği anlaşılmayan, bilinmeyen:
"Gizli saklı kuvvetler."- .
4 . İlgili şahıs ya da makamlarca değerlendirilmesi amacıyla kurum içi ya da kurumlar arası gönderilen yazının, belgenin, raporun ve yayınların taşımış olduğu gizlilik derecesini bildiren terim.
5 . zarf Saklı olarak, saklayarak:
"Mektubu senden gizli saklı posta kutusuna attım."- M. Yesari.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- gizlide hamile kalan aşikârede doğurur
- (bir şeyi) gizli saklı tutmak
Birleşik Sözler
- gizli saklı oturum
- gizli saklı cemaat
- gizli saklı dernek
- gizli saklı dil
- gizli saklı din
- gizli saklı duruşma
- gizli saklı kapaklı
- gizli saklı oturum
- gizli saklı oy
- gizli saklı reklam
- gizli saklı servis
- gizli saklı sıtma
- gizli saklı şeker
- gizli saklı yama
- çok gizli saklı
- gizliden gizliye
YORUMLAR