hercümerç ödat, eskimiş Farsça herc + merc Altüst, karmakarışık, darmadağınık, allak bullak. Atasözü, deyim ve birleşik fiiller her...
hercümerç ödat, eskimiş Farsça herc + merc
Altüst, karmakarışık, darmadağınık, allak bullak.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
hercümerç etmek
Altüst etmek, karıştırmak: "Hercümerç ettiğin edvara da yetmez o kitap / Seni sadece ebediyetler eder istiap."- M. A. Ersoy.
Herc ü Merc
Biz âhenkten de vazgeçtik, müzikten nağme ferc ettik
Esef-nâktır, sayın ozan, firâkından derhal sonrasında
‘Evet, tarz-ı kadim-i şi'ri bozduk herc ü merc ettik.' (1)
(1) Abdülhak Hamit Tarhan'ın kıt'asından (1937)
Kayıtsız = özgür
Derc = toplamak, yayınlamak
Ferc = yarık, aralık
Esef-nâktır = Acıklıdır, hüzünlüdür
Firak = ayrılış
Biçim-ı kadim-i şi'ri = eski şiir tarzını
Herc ü merc = altüst etme, karma karış yapma
YORUMLAR