''Hermiyas Efsanesi'' hakkında bilgi verir misiniz?

Bir efsane varmış, bu efsanede bir çocuk ile yunus balığı arkadaşmış. Bu efsaneyi ayrıntılarıyla açıklar mısınız? Alıntı t...

Bir efsane varmış, bu efsanede bir çocuk ile yunus balığı arkadaşmış. Bu efsaneyi ayrıntılarıyla açıklar mısınız?

Alıntı
taylı yavru

Bir efsane varmış, bu efsanede bir çocuk ile yunus balığı arkadaşmış. Bu efsaneyi ayrıntılarıyla açıklar mısınız?

Yunus Balığı ile Hermiyas'ın Öyküsü


Güllük Körfezi eski adıyla Mandalya Körfezi ilkçağlardan beri önemini yitirmeyen, her zaman denizciliğin ve balık ticaretinin merkezi olan, lezzetli ve çok çeşitli balıkların yetiştiği bir körfezdir. İasos'taki “Balık Pazarı†bunun en önemli kanıtıdır. Bu yöreyle, Güllük Körfeziyle ilgili olarak çeşitli söylenceler(efsaneler) türetilmiştir. Bunlardan birisi de Yunus Balığı ile Hermiyas'ın kardeşliği ve dostluğudur.





Bu körfezin ağzında İasos diye bir şehir varmış, eski zamanlarda. İşte bir masal anlatılır bu yöreyle ilgili olarak. Efsane, dostluğun yalnızca insanla insan arasında değil, insanla bir başka canlı arasında da kurulabileceğini gösteren çok güzel bir örnektir ve de duygu yüklüdür masal...

Derler ki, Hermiyas isminde bir çocuk varmış bu yörede, bir zamanlar. Bu çocuğun anasından başka hiç kimseciği yokmuş. Ana-oğul, birlikte, kendilerine göre mutlu bir yaşam sürerler ve geçinip giderlermiş.

Günün birinde, çocuğun arkadaşları denize gitmek istemişler. Hermiyas'ı da çağırmışlar. Çocuk can atıyormuş gitmek için ama anası olmazlanmış önce. Çünkü oğlu gitti mi bir kez, geri dönemeyeceği içine doğmuş kadının. Ama arkadaşları Hermiyas da gelsin diye öyle üsteliyorlar, Hermiyas da öyle melül ve mahzun bakıyormuş ki, dayanamamış kadının ana yüreği, oğlunun üzülmesine... “Peki, madem bu kadar çok istiyorsun, git oğul†demiş. “Ama fazla uzaklara açılayım deme, Ege'dir bu hiç belli olmaz!†diyerek tembihlemeyi de unutmamış.

Çocuklar sevine sevine bırakmışlar kendilerini Ege'nin mavi ılık sularına. Güle oynaya akşamı etmişler. Güneş yavaş yavaş çekilmeye yüz tutarken çıkmışlar denizden. Çıkmışlar ama Hermiyas yokmuş aralarında. Zavallı anacığının korktuğu başına gelmiş ve bir ağıt tutturmuş, “Gitti yavrum, Hermiyas'ım!†diyerek...

Balıkçılar ağlarını atmışlar günlerce, dalgıçlar en derinlere dalmışlar, hiç değilse çocuğun ölüsünü olsun bulmak umuduyla... Ama ne ölüsü ne dirisi... Hiçbir haber yokmuş çocuktan...

Günün birinde balıkçının biri koşa koşa gelmiş ve soluk soluğa konuşmuş; “Ne oldu buna böyle acaba?†diye kendisine merakla bakanlara...

- “Bugün hep birlikte denize çıkmıştık da ben biraz sizden ayrılmıştım ya hani?â€

- “Eee!â€

- â€œİşte Hermiyas'ı gördüm o sırada. Bir yunus balığının sırtındaydı. Öylesine mutlu, öylesine keyifli görünüyorlardı ki anlatamam size. Ama ben biraz daha yaklaşayım da çocuğu sandala alayım diye düşünürken ikisi birden daldılar denize, kayboldular gözden.â€

İnanan olur, inanmayan olur... Yine de ararlar çocuğu yeni baştan. Ama boşuna. Çocuğun en küçük izine bile rastlayamazlar...

Derken, hiç akıllarına getirmedikleri bir gün kumsalda karşılaşıvermişler Hermiyas'la. Ama ne yazık ki karşılaştıkları, çocuğun cansız bedeniymiş. Kumsalda serilip yatıyormuş öylece. Yanıbaşında da dostu yunus balığı... O da arkadaşı gibi cansızmış. Ama her ikisi de gülümsüyormuş sanki. Öylesine mutlu görünüyorlarmış; ölümde de birbirinden ayrılmadıkları için... Dünyanın en sevimli yaratıklarından biri olan yunus balığı her zaman güler gibidir zaten...

Derler ki bu olaydan sonra İasos'taki erkek çocukların gymnasion'da çalıştıktan sonra denize girip yıkanmaları gelenek haline gelmiş. O sırada kıyıya yanaşan bir yunus, çocuklardan birini sırtına alıp götürür, biraz gezdirdikten sonra çocuğu yeniden kıyıya getirir, aldığı yere bırakırmış... Anlatıldığına göre, bu öyküden çok etkilenen Büyük İskender, o çocuklardan birini alıp Babil'e götürmüş ve oradaki Poseidon tapınağının rahibi yapmış. İasosluların İ.Ö. 3. yüzyılda çıkarılan paralarının üstünde, kolunu yunus balığının sırtına atmış biçimde bir çocuğun resmi varmış...


Kaynak: Milas Kentimiz, Sevdamız ve Hüznümüz Bizim, Nevzat Çağlar Tüfekçi, Kendi Yayını, 2005, Baskısı Tükendi







  • Ağrı Dağı efsanesi hakkında bilgi verir misiniz?


  • Deli Dumrul efsanesi hakkında bilgi verir misiniz?


  • Zurbahan Dağı efsanesi hakkında bilgi verir misiniz?




Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.

Alıntı
taylı yavru

Bir efsane varmış, bu efsanede bir çocuk ile yunus balığı arkadaşmış. Bu efsaneyi ayrıntılarıyla açıklar mısınız?

Yunus Balığı ile Hermiyas'ın Öyküsü


Güllük Körfezi eski adıyla Mandalya Körfezi ilkçağlardan beri önemini yitirmeyen, her zaman denizciliğin ve balık ticaretinin merkezi olan, lezzetli ve çok çeşitli balıkların yetiştiği bir körfezdir. İasos'taki “Balık Pazarı†bunun en önemli kanıtıdır. Bu yöreyle, Güllük Körfeziyle ilgili olarak çeşitli söylenceler(efsaneler) türetilmiştir. Bunlardan birisi de Yunus Balığı ile Hermiyas'ın kardeşliği ve dostluğudur.





Bu körfezin ağzında İasos diye bir şehir varmış, eski zamanlarda. İşte bir masal anlatılır bu yöreyle ilgili olarak. Efsane, dostluğun yalnızca insanla insan arasında değil, insanla bir başka canlı arasında da kurulabileceğini gösteren çok güzel bir örnektir ve de duygu yüklüdür masal...

Derler ki, Hermiyas isminde bir çocuk varmış bu yörede, bir zamanlar. Bu çocuğun anasından başka hiç kimseciği yokmuş. Ana-oğul, birlikte, kendilerine göre mutlu bir yaşam sürerler ve geçinip giderlermiş.

Günün birinde, çocuğun arkadaşları denize gitmek istemişler. Hermiyas'ı da çağırmışlar. Çocuk can atıyormuş gitmek için ama anası olmazlanmış önce. Çünkü oğlu gitti mi bir kez, geri dönemeyeceği içine doğmuş kadının. Ama arkadaşları Hermiyas da gelsin diye öyle üsteliyorlar, Hermiyas da öyle melül ve mahzun bakıyormuş ki, dayanamamış kadının ana yüreği, oğlunun üzülmesine... “Peki, madem bu kadar çok istiyorsun, git oğul†demiş. “Ama fazla uzaklara açılayım deme, Ege'dir bu hiç belli olmaz!†diyerek tembihlemeyi de unutmamış.

Çocuklar sevine sevine bırakmışlar kendilerini Ege'nin mavi ılık sularına. Güle oynaya akşamı etmişler. Güneş yavaş yavaş çekilmeye yüz tutarken çıkmışlar denizden. Çıkmışlar ama Hermiyas yokmuş aralarında. Zavallı anacığının korktuğu başına gelmiş ve bir ağıt tutturmuş, “Gitti yavrum, Hermiyas'ım!†diyerek...

Balıkçılar ağlarını atmışlar günlerce, dalgıçlar en derinlere dalmışlar, hiç değilse çocuğun ölüsünü olsun bulmak umuduyla... Ama ne ölüsü ne dirisi... Hiçbir haber yokmuş çocuktan...

Günün birinde balıkçının biri koşa koşa gelmiş ve soluk soluğa konuşmuş; “Ne oldu buna böyle acaba?†diye kendisine merakla bakanlara...

- “Bugün hep birlikte denize çıkmıştık da ben biraz sizden ayrılmıştım ya hani?â€

- “Eee!â€

- â€œİşte Hermiyas'ı gördüm o sırada. Bir yunus balığının sırtındaydı. Öylesine mutlu, öylesine keyifli görünüyorlardı ki anlatamam size. Ama ben biraz daha yaklaşayım da çocuğu sandala alayım diye düşünürken ikisi birden daldılar denize, kayboldular gözden.â€

İnanan olur, inanmayan olur... Yine de ararlar çocuğu yeni baştan. Ama boşuna. Çocuğun en küçük izine bile rastlayamazlar...

Derken, hiç akıllarına getirmedikleri bir gün kumsalda karşılaşıvermişler Hermiyas'la. Ama ne yazık ki karşılaştıkları, çocuğun cansız bedeniymiş. Kumsalda serilip yatıyormuş öylece. Yanıbaşında da dostu yunus balığı... O da arkadaşı gibi cansızmış. Ama her ikisi de gülümsüyormuş sanki. Öylesine mutlu görünüyorlarmış; ölümde de birbirinden ayrılmadıkları için... Dünyanın en sevimli yaratıklarından biri olan yunus balığı her zaman güler gibidir zaten...

Derler ki bu olaydan sonra İasos'taki erkek çocukların gymnasion'da çalıştıktan sonra denize girip yıkanmaları gelenek haline gelmiş. O sırada kıyıya yanaşan bir yunus, çocuklardan birini sırtına alıp götürür, biraz gezdirdikten sonra çocuğu yeniden kıyıya getirir, aldığı yere bırakırmış... Anlatıldığına göre, bu öyküden çok etkilenen Büyük İskender, o çocuklardan birini alıp Babil'e götürmüş ve oradaki Poseidon tapınağının rahibi yapmış. İasosluların İ.Ö. 3. yüzyılda çıkarılan paralarının üstünde, kolunu yunus balığının sırtına atmış biçimde bir çocuğun resmi varmış...


Kaynak: Milas Kentimiz, Sevdamız ve Hüznümüz Bizim, Nevzat Çağlar Tüfekçi, Kendi Yayını, 2005, Baskısı Tükendi






 

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: ''Hermiyas Efsanesi'' hakkında bilgi verir misiniz?
''Hermiyas Efsanesi'' hakkında bilgi verir misiniz?
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/hermiyas-efsanesi-hakknda-bilgi-verir.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/hermiyas-efsanesi-hakknda-bilgi-verir.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content