Kapak -ğı TDK, Türk Dil Kurumu isim 1 . Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne: "Evin en a...
Kapak -ğı
TDK, Türk Dil Kurumu
isim
1 . Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne:
2 . Dolap, sandık vb.ni örtmeye yarayan parça:
3 . Kitap, defter vb.nin en üstüne geçirilen kılıf:
4 . Biçilen ağaç kütüklerinin iki yanından çıkan, düzgün olmayan tahta.
5 . Zıvanada iki dış yan parça.
TDK, Türk Dil Kurumu
1 . Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne:
"Evin en alt katına indik, oradan da bir mahzen kapağı açtılar."- R. H. Karay.
2 . Dolap, sandık vb.ni örtmeye yarayan parça:
"Dolap kapağı."- .
3 . Kitap, defter vb.nin en üstüne geçirilen kılıf:
"Kapağını, geceleri aynı masa etrafında buluştuğu ressamlardan birine çizdirecekti."- A. İlhan.
4 . Biçilen ağaç kütüklerinin iki yanından çıkan, düzgün olmayan tahta.
5 . Zıvanada iki dış yan parça.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- (bir yere) kapağı atmak
- (bir şey) kapak atmak
Birleşik Sözler
- kapak bıçkısı
- kapak kızı
- kapak tahtası
kapak takımı- kapak taşı
- iç kapak
- stor kapak
- bagaj kapağı
- cilt kapağı
- diz kapağı
- göz kapağı
- hava kapağı
- kol kapağı
Facebook Zaman Tüneli Kapak Fotoğrafları - Kapak Resimleri
Mitral Kapak Hastalıkları
Kapak Yıldızı Nedir?
Deyim;
Bu da size kapak olsun.
KAPAK a.
1. Çukur bir kabın, bir eşyanın üstünü örtmeye yarayan parça: Tencere kapağı. Şişe kapağı. Sandık kapağı.
2. Herhangi bir açıklığı kapatmaya yarayan devingen parça: Prizin kapağı. Mahzen kapağı.
3. Dolap vb. şeylerin kapısı.
4. Kitap, dergi, defter vb. şeylerin dışına geçirilen kalın kâğıt ya da kartondan koruyucu kap; özellikle bu kabın ön yüzü: Kapak resmi.
5. Kapak kâğıdına pişti vermek, oyunda aptallaşmak, enayileşmek (arg.). || Kapaktaşı -> kapak- taşi. || (Bir yere) kapağı atmak, eski yerinden ve ortamından sıyrılıp daha iyi bir yere, daha rahat bir ortama yerleşmek. || (Bir yere) kapağı dar atmak, sıkıntılı bir yerden güzel ve ferah bir yere acele ederek gitmek: Hemen eşyalarımı toplayıp annemlerin yanına kapağı dar attım.
—Anat. ve Cerr. Kalp kapağı, kulakçık ve karıncıklar arasındaki kapakçıkların yapısına giren zarsı şeritlerin her biri; bir kalp kapakçığının yerine konan protez. (Starr kapağı, kalp cerrahisinde en çok kullanılan kapaktır.)
—Ayakkc. Ökçe kalınlığını oluşturan, üst- üste yerleştirilmiş katlardan her biri.
—Basın. Bir derginin, üstünde derginin adı, resim ve başlıca makalelerin başlıkları bulunan dış bölümü. || Kapak kızı, dergi fotoğrafları ve özellikle de kapak için poz veren genç kadın.
—Bes. san. Sığırın, sırt orta çizgisinin sağrıdaki devamından dize kadar dikine uzanan bölgesinden elde edilen etle yapılan pastırma. (Bu et parçasının uzunluğu 50 -60 cm genişliği 10-15 cm'dir. Ağırlığı 1 -1,5 kg gelir. Bütün dış yüzeyinde, kenar ve but dilmesi parçaları arasında yer alır. Birinci sınıf pastırmalardan ve yağsızdır.)
—Ciltç. Kâğıt, bez ya da deriyle kaplanmış kartondan iki kanat ve sırttan oluşan, üzerinde kitabın adı ve süslemeler bulunan, içinde iplikle dikilmiş formaların ciltlendiği ya da yerleştirildiği ciltlenmiş kitabın dış bölümü. || Kapak takmak, broşlan- mış ya da ciltlenmiş bir kitabın kapağını geçirmek. || Kapak tutturma, ince bir kâğıt şeridini, yarısı karton kenarına, yarısı da sırt kenarına gelecek biçimde yapıştırma.
—Deniz yap. Havuz kapağı, bir havuzun denizle ya da bir nehirle ilişkisini sağlayan kapak.
—Denize. Kapak pencere, gemilerde ambar, makine dairesi vb. yerleri aydınlatmak için güverteye açılmış pencere. || Düz ambar ağzı kapağı, gemi güvertesinde çıkıntı oluşturmayacak biçimde ambar ağızlarını kapatan sac ya da tahta kapak. (Düz ambar ağzı kapakları yükleme işlemini kolaylaştırır.) || Kör kapak, lombozların ve kaportaların camlı bölümlerini korumada kullanılan metal kapak. || Lomboz kapağı, lombozları kapatan özel olarak yapılmış camlı kapak. || Lomboz kör kapağı, fırtınalı havalarda lomboz kapaklarını darbelerden korumak için kullanılan kalın sac kapak.
—El sant. Hamut kapağı, hamut ÖRTüSünün eşanlamlısı.
—Elektroakust. Manyetik bant kapağı, manyetik bir bandın kullanımını kolaylaştırmak için band çekirdeğinin iki yanına sabit ya da sökülebilir şekilde takılan dairesel tablalardan her biri.
—Elektrotekn. Döner bir makinenin stator gövdesine yerleştirilmiş, içinde bir yatak bulunan ve sargıları korum iya yarayan, som ya da ajurlu parça.
—Fırınc. Elle ekmek yapımında, üzerinde hamurun işlendiği ve çevirildiği uzun tabla.
—Geom. Küre kapağı, bir kürenin, birden çok nokta içeren ve bir yarıküre içinde yer alan bir düzlemle sınırlı parçası.
—Havc. Pervane kapağı, korumak ve karinalamak için pervane göbeğinin ön tarafına yerleştirilen bir tür koni.
—Isıt, havld. iç kapak, bir metal soba kapağının içine tutturulan koruma parçası.
—inş. Çatı kapağı, bir yapının çatısına çıkmayı sağlayan kapak. || Kaplama kapağı, taban ya da duvarlarda kullanılan, genellikle ağır gereçten yapılmış kaplama öğesi. (Bk. ansikl. böl.)
—Kilitç. Kilidin mekanizmasını örten ve genellikle silindiri taşıyan metal levha. (Anahtar girişi de kapağın üzerindedir.)
—Mak. san. Bir makinenin tehlikeli ve dayanıksız bölümlerini koruyan açılır kapanır parça. || Korunması ya da konumunun değişmemesi için kimi parçaların (yatak, göbek, rulman vb. kapağı) uç kısmına takılan ve genellikle bu parçaları örten bölüm. || Destek kapağı, düzey olarak yerleştirilen ve genellikle dönel olan ince makine parçası; çoğunlukla, bir başka parçaya destek görevi yapar.
—Mim. Mezar kapağı, mezarı örten taş.
—Orm. san. Tomruk biçilirken dıştan çıkarılan ilk tahta. (Kapağın bir yüzü, yani testereden çıkan yüzü düzdür; geri kalan yüzeyi, yani sırtı, tomruğun bir bölümüdür.) || Kapak altı, kapak çıkarıldıktan sonra biçilen ilk tahta. || Kapak biçme makinesi, kapakları doğrudan doğruya yontarak iki yüzü düz bir tahta haline getirmeye yarayan özel biçme aleti. (Elde edilen tahta olduğu gibi ya da daha küçük parçalara bölünerek kullanılır Küçük çaplı yuvarlak odunlar da genellikle bu makinede işlenir.) ||Kapak çıkarmak, şerit testereyle tomruğu biçerek bir kenarından kapak almak ve o yanında düz bir yüzey oluşturmak.
—Oto. Bagaj kapağı, bir hizmet taşıtı ka- roserisinin yukarıdan aşağıya doğru açılan ve yükleme yapmayı sağlayan devinimli arka panosu.
—Bir otomobilin (herlin, limuzin, stationvvagon) aşağıdan yukarıya doğru açılan ve yükleme yapmayı sağlayan arka pano kapağı. || Benzin deposu kapağı, yakıt deposunun ağız bölümünü örten kapak.
—Saatç. Saat kutusunun arka yüzünde yer alan parçası. (Kapak vidalanır ya da bastırılarak oturtulur.) || Saat kutusunun bir menteşeyle tutturulan ve saat kadranını örten parçası. (Kapağın yerini XVII. yy.'dan başlayarak cam yuvası aldı.) || Kimi elektronik saatlerde kutu kapaklarına takılan ya da vidalanan ve pilin yuvasına oturmasını sağlayan sökülebilir parça. || Kapak taşı, bir mile, örneğin balans miline destek görevi gören ve genellikle yapay taştan yapılan blok. ||Kapak yayı, çift kasalı cep saatlerinde kapağı ya da camı açmaya yarayan yay.
—Seram. Kapaktaşı, Kütahya seramik fırınlarında, fırının üst açıklığını örtmek için kullanılan yuvarlak taş plaka. (15-20 cm kalınlığında olan kapak taşının fırın açıklığına gelen yüzü gerenle sıvanır)
—Su yap. Bazı barajların tabanına akıntıya paralel bir biçimde tespit edilen ve alt kısmında yer alan yatay bir eksen çevresinde hareket edebilen metal çatkı. ||Ha- reketli kapak, bir barajın, akıntı düzeyini ayarlamakta kullanılan devingen öğesi.
—Süslem. sant. Kapak süslemesi, eski el yazması ya da basma kitaplarda, ilk sayfaya kapak olarak yapılan bezeme.
—Tekst. Tefe kapağı, kollu dokuma tezgâhındaki tefe kaplama tahtasının üst bölümü.
—‘ferz. Giysilerde cebin üstüne ya da kolların kenarına dikilen çift katlı kumaş parçası. || Kapak yapmak, kumaşın tersini yüz kısmına çevirerek basit bir kenar dikişiyle tutturmak. || Cep kapağı, cebin ağzını örtecek biçimde üstüne dikilen, çeşitli biçimlerde yapılmış çift katlı kumaş parçası. || Kol kapağı, kolların ucuna dikilen ve üste katlanan çift katlı kumaş parçası.
—ANSİKL. inş. Kaplama kapağı taş, seramik, cam, dökme demir ya da betondan yapılabilir. Toprak bir taban üzerine döşendiğinde, alt yüzü işlenmemiş kalabilir; çatıda kullanıldığında, üst yüzü hafif çukur olabilir Sert taşları dilimleme teknikleriyle, iki yüzü koşut çok ince kaplama kapakları elde edildi ve böylece beton cepheler tamamen mermer ya da taşla kaplanabildi.
KAPAK a. Esk. denize. Kalyon sınıfından iki ambarlı savaş gemisi. (Ana güvertesinden başka iki alt güvertesinde ve bordalarının her birinde 80 ile 101 top içeren iki top bataryası vardı.) || Kapak süvarisi, OsmanlI donanmasında deniz yüzbaşısına karşılık gelen rütbe.
1. Çukur bir kabın, bir eşyanın üstünü örtmeye yarayan parça: Tencere kapağı. Şişe kapağı. Sandık kapağı.
2. Herhangi bir açıklığı kapatmaya yarayan devingen parça: Prizin kapağı. Mahzen kapağı.
3. Dolap vb. şeylerin kapısı.
4. Kitap, dergi, defter vb. şeylerin dışına geçirilen kalın kâğıt ya da kartondan koruyucu kap; özellikle bu kabın ön yüzü: Kapak resmi.
5. Kapak kâğıdına pişti vermek, oyunda aptallaşmak, enayileşmek (arg.). || Kapaktaşı -> kapak- taşi. || (Bir yere) kapağı atmak, eski yerinden ve ortamından sıyrılıp daha iyi bir yere, daha rahat bir ortama yerleşmek. || (Bir yere) kapağı dar atmak, sıkıntılı bir yerden güzel ve ferah bir yere acele ederek gitmek: Hemen eşyalarımı toplayıp annemlerin yanına kapağı dar attım.
—Anat. ve Cerr. Kalp kapağı, kulakçık ve karıncıklar arasındaki kapakçıkların yapısına giren zarsı şeritlerin her biri; bir kalp kapakçığının yerine konan protez. (Starr kapağı, kalp cerrahisinde en çok kullanılan kapaktır.)
—Ayakkc. Ökçe kalınlığını oluşturan, üst- üste yerleştirilmiş katlardan her biri.
—Basın. Bir derginin, üstünde derginin adı, resim ve başlıca makalelerin başlıkları bulunan dış bölümü. || Kapak kızı, dergi fotoğrafları ve özellikle de kapak için poz veren genç kadın.
—Bes. san. Sığırın, sırt orta çizgisinin sağrıdaki devamından dize kadar dikine uzanan bölgesinden elde edilen etle yapılan pastırma. (Bu et parçasının uzunluğu 50 -60 cm genişliği 10-15 cm'dir. Ağırlığı 1 -1,5 kg gelir. Bütün dış yüzeyinde, kenar ve but dilmesi parçaları arasında yer alır. Birinci sınıf pastırmalardan ve yağsızdır.)
—Ciltç. Kâğıt, bez ya da deriyle kaplanmış kartondan iki kanat ve sırttan oluşan, üzerinde kitabın adı ve süslemeler bulunan, içinde iplikle dikilmiş formaların ciltlendiği ya da yerleştirildiği ciltlenmiş kitabın dış bölümü. || Kapak takmak, broşlan- mış ya da ciltlenmiş bir kitabın kapağını geçirmek. || Kapak tutturma, ince bir kâğıt şeridini, yarısı karton kenarına, yarısı da sırt kenarına gelecek biçimde yapıştırma.
—Deniz yap. Havuz kapağı, bir havuzun denizle ya da bir nehirle ilişkisini sağlayan kapak.
—Denize. Kapak pencere, gemilerde ambar, makine dairesi vb. yerleri aydınlatmak için güverteye açılmış pencere. || Düz ambar ağzı kapağı, gemi güvertesinde çıkıntı oluşturmayacak biçimde ambar ağızlarını kapatan sac ya da tahta kapak. (Düz ambar ağzı kapakları yükleme işlemini kolaylaştırır.) || Kör kapak, lombozların ve kaportaların camlı bölümlerini korumada kullanılan metal kapak. || Lomboz kapağı, lombozları kapatan özel olarak yapılmış camlı kapak. || Lomboz kör kapağı, fırtınalı havalarda lomboz kapaklarını darbelerden korumak için kullanılan kalın sac kapak.
—El sant. Hamut kapağı, hamut ÖRTüSünün eşanlamlısı.
—Elektroakust. Manyetik bant kapağı, manyetik bir bandın kullanımını kolaylaştırmak için band çekirdeğinin iki yanına sabit ya da sökülebilir şekilde takılan dairesel tablalardan her biri.
—Elektrotekn. Döner bir makinenin stator gövdesine yerleştirilmiş, içinde bir yatak bulunan ve sargıları korum iya yarayan, som ya da ajurlu parça.
—Fırınc. Elle ekmek yapımında, üzerinde hamurun işlendiği ve çevirildiği uzun tabla.
—Geom. Küre kapağı, bir kürenin, birden çok nokta içeren ve bir yarıküre içinde yer alan bir düzlemle sınırlı parçası.
—Havc. Pervane kapağı, korumak ve karinalamak için pervane göbeğinin ön tarafına yerleştirilen bir tür koni.
—Isıt, havld. iç kapak, bir metal soba kapağının içine tutturulan koruma parçası.
—inş. Çatı kapağı, bir yapının çatısına çıkmayı sağlayan kapak. || Kaplama kapağı, taban ya da duvarlarda kullanılan, genellikle ağır gereçten yapılmış kaplama öğesi. (Bk. ansikl. böl.)
—Kilitç. Kilidin mekanizmasını örten ve genellikle silindiri taşıyan metal levha. (Anahtar girişi de kapağın üzerindedir.)
—Mak. san. Bir makinenin tehlikeli ve dayanıksız bölümlerini koruyan açılır kapanır parça. || Korunması ya da konumunun değişmemesi için kimi parçaların (yatak, göbek, rulman vb. kapağı) uç kısmına takılan ve genellikle bu parçaları örten bölüm. || Destek kapağı, düzey olarak yerleştirilen ve genellikle dönel olan ince makine parçası; çoğunlukla, bir başka parçaya destek görevi yapar.
—Mim. Mezar kapağı, mezarı örten taş.
—Orm. san. Tomruk biçilirken dıştan çıkarılan ilk tahta. (Kapağın bir yüzü, yani testereden çıkan yüzü düzdür; geri kalan yüzeyi, yani sırtı, tomruğun bir bölümüdür.) || Kapak altı, kapak çıkarıldıktan sonra biçilen ilk tahta. || Kapak biçme makinesi, kapakları doğrudan doğruya yontarak iki yüzü düz bir tahta haline getirmeye yarayan özel biçme aleti. (Elde edilen tahta olduğu gibi ya da daha küçük parçalara bölünerek kullanılır Küçük çaplı yuvarlak odunlar da genellikle bu makinede işlenir.) ||Kapak çıkarmak, şerit testereyle tomruğu biçerek bir kenarından kapak almak ve o yanında düz bir yüzey oluşturmak.
—Oto. Bagaj kapağı, bir hizmet taşıtı ka- roserisinin yukarıdan aşağıya doğru açılan ve yükleme yapmayı sağlayan devinimli arka panosu.
—Bir otomobilin (herlin, limuzin, stationvvagon) aşağıdan yukarıya doğru açılan ve yükleme yapmayı sağlayan arka pano kapağı. || Benzin deposu kapağı, yakıt deposunun ağız bölümünü örten kapak.
—Saatç. Saat kutusunun arka yüzünde yer alan parçası. (Kapak vidalanır ya da bastırılarak oturtulur.) || Saat kutusunun bir menteşeyle tutturulan ve saat kadranını örten parçası. (Kapağın yerini XVII. yy.'dan başlayarak cam yuvası aldı.) || Kimi elektronik saatlerde kutu kapaklarına takılan ya da vidalanan ve pilin yuvasına oturmasını sağlayan sökülebilir parça. || Kapak taşı, bir mile, örneğin balans miline destek görevi gören ve genellikle yapay taştan yapılan blok. ||Kapak yayı, çift kasalı cep saatlerinde kapağı ya da camı açmaya yarayan yay.
—Seram. Kapaktaşı, Kütahya seramik fırınlarında, fırının üst açıklığını örtmek için kullanılan yuvarlak taş plaka. (15-20 cm kalınlığında olan kapak taşının fırın açıklığına gelen yüzü gerenle sıvanır)
—Su yap. Bazı barajların tabanına akıntıya paralel bir biçimde tespit edilen ve alt kısmında yer alan yatay bir eksen çevresinde hareket edebilen metal çatkı. ||Ha- reketli kapak, bir barajın, akıntı düzeyini ayarlamakta kullanılan devingen öğesi.
—Süslem. sant. Kapak süslemesi, eski el yazması ya da basma kitaplarda, ilk sayfaya kapak olarak yapılan bezeme.
—Tekst. Tefe kapağı, kollu dokuma tezgâhındaki tefe kaplama tahtasının üst bölümü.
—‘ferz. Giysilerde cebin üstüne ya da kolların kenarına dikilen çift katlı kumaş parçası. || Kapak yapmak, kumaşın tersini yüz kısmına çevirerek basit bir kenar dikişiyle tutturmak. || Cep kapağı, cebin ağzını örtecek biçimde üstüne dikilen, çeşitli biçimlerde yapılmış çift katlı kumaş parçası. || Kol kapağı, kolların ucuna dikilen ve üste katlanan çift katlı kumaş parçası.
—ANSİKL. inş. Kaplama kapağı taş, seramik, cam, dökme demir ya da betondan yapılabilir. Toprak bir taban üzerine döşendiğinde, alt yüzü işlenmemiş kalabilir; çatıda kullanıldığında, üst yüzü hafif çukur olabilir Sert taşları dilimleme teknikleriyle, iki yüzü koşut çok ince kaplama kapakları elde edildi ve böylece beton cepheler tamamen mermer ya da taşla kaplanabildi.
KAPAK a. Esk. denize. Kalyon sınıfından iki ambarlı savaş gemisi. (Ana güvertesinden başka iki alt güvertesinde ve bordalarının her birinde 80 ile 101 top içeren iki top bataryası vardı.) || Kapak süvarisi, OsmanlI donanmasında deniz yüzbaşısına karşılık gelen rütbe.
Kaynak: Büyük Larousse
kapak ingilizcesi
1. lid, cover.
2. door (of a cupboard, wardrobe, etc.).
3. stopper, tap.
4. geom. segment (of a sphere).
5. anat. valve.
6. (book) cover.
-ý atmak /a/ to escape to.
- kýzý cover girl.
- pencere naut. hinged skylight.
- taþý stone cover or lid
1. lid, cover.
2. door (of a cupboard, wardrobe, etc.).
3. stopper, tap.
4. geom. segment (of a sphere).
5. anat. valve.
6. (book) cover.
-ý atmak /a/ to escape to.
- kýzý cover girl.
- pencere naut. hinged skylight.
- taþý stone cover or lid
Facebook Zaman Tüneli Kapak Fotoğrafları - Kapak Resimleri
Mitral Kapak Hastalıkları
Kapak Yıldızı Nedir?
YORUMLAR