Karakutu Nedir Tayyare kazalarında tayyare paramparça olsa da, denizin altına gitse de derhal kokpit denilen pilot kabinindeki son k...
Karakutu Nedir
Tayyare kazalarında tayyare paramparça olsa da, denizin altına gitse de derhal kokpit denilen pilot kabinindeki son konuşmaları kaydeden karakutular aranır. Çoğunlukla korkulu kaza enkazı arasından sağlam olarak bulunan bu kutular yardımıyla kazanın nedenlerine ulaşılır. Karakutu bu kadar sağlam malzemeden yapılıyorsa niçin uçağın tümünde aynı araç-gereç kullanılmıyor?
Uçakların rahatça havada kalabilmeleri, uzun mesafelere azca yakıtla erişebilmeleri, mümkün olduğunca hafifçe malzemeden yapılmış olmalarına bağlıdır. Bu malzemeler çoğunlukla alüminyum ve plastiktir.
Kokpitteki sesleri ve uçuş bilgilerini kaydeden her iki kutu da paslanmaz çelikten yapılır. En ve boyları ortalama 25'er santimetre, derinlikleri 12-13 santimetredir. Kutuların et kalınlıkları ise 6-7 milimetre kadardır. Kutular ek olarak ısıya ve yangına karşı önlem olmak suretiyle plastikle çevrili sıvı köpük ile de donatılmışlardır.
Kutular o denli sağlamdırlar ki, denize düşmüş bir uçağın kutuları 7 yıl sonrasında çıkarılabilmiş fakat buna karşın kayıtlar sıhhatli olarak dinlenebilmiştir. Başlangıçta kutular kanatların birleşme noktasına yakın bir yere konuluyorlardı. Bu bölge uçağın en ağır kısmı olduğundan düşüş anında bu ağır parçalar kutuların üstlerine düşerek zarar verebiliyorlardı. Sonraları kutular uçağın kuyruk kısmına konulmaya başlanıldı. Doğal bu, uçağın kuyruk kısmındaki koltuklar insanoğlu için daha emniyetlidir anlamına gelmez, sadece bu yer karakutuların uçağın enkazından en uzağa düşmesini sağlamaktadır.
Tayyare kazalarının sebepleri değişiktir. Havada bir halde infilak ederek düşen uçaklarda yolcuların kurtulma olasılığı yoktur. Bundan dolayı de uçağın yapıldığı araç-gereç bu açıdan mühim değildir. Tayyare yere bir tüm halinde çarpsa da düşen bir asansörde olduğu şeklinde yolcular çarpmanın sertliğinden hayatlarını kaybederler.
Uçağın içine sıvı köpük doldurmak elektronik aletleri koruyabilir fakat insanların yalnız ölüm nedenlerini değiştirir. Uçağın malzemesini karakutu malzemesinden yapmak, parçalanma ve yangından zarar görme tehlikelerini önler fakat ne yazık ki bu malzemeden yapılmış bir tayyare da uçamaz.
Karakutuların renkleri kara değil turuncudur. Bu rengin tercih edilmesinin sebebi yıkıntı arasından daha rahat fark edilmeleri içindir.
Tayyare kazalarında tayyare paramparça olsa da, denizin altına gitse de derhal kokpit denilen pilot kabinindeki son konuşmaları kaydeden karakutular aranır. Çoğunlukla korkulu kaza enkazı arasından sağlam olarak bulunan bu kutular yardımıyla kazanın nedenlerine ulaşılır. Karakutu bu kadar sağlam malzemeden yapılıyorsa niçin uçağın tümünde aynı araç-gereç kullanılmıyor?
Uçakların rahatça havada kalabilmeleri, uzun mesafelere azca yakıtla erişebilmeleri, mümkün olduğunca hafifçe malzemeden yapılmış olmalarına bağlıdır. Bu malzemeler çoğunlukla alüminyum ve plastiktir.
Kokpitteki sesleri ve uçuş bilgilerini kaydeden her iki kutu da paslanmaz çelikten yapılır. En ve boyları ortalama 25'er santimetre, derinlikleri 12-13 santimetredir. Kutuların et kalınlıkları ise 6-7 milimetre kadardır. Kutular ek olarak ısıya ve yangına karşı önlem olmak suretiyle plastikle çevrili sıvı köpük ile de donatılmışlardır.
Kutular o denli sağlamdırlar ki, denize düşmüş bir uçağın kutuları 7 yıl sonrasında çıkarılabilmiş fakat buna karşın kayıtlar sıhhatli olarak dinlenebilmiştir. Başlangıçta kutular kanatların birleşme noktasına yakın bir yere konuluyorlardı. Bu bölge uçağın en ağır kısmı olduğundan düşüş anında bu ağır parçalar kutuların üstlerine düşerek zarar verebiliyorlardı. Sonraları kutular uçağın kuyruk kısmına konulmaya başlanıldı. Doğal bu, uçağın kuyruk kısmındaki koltuklar insanoğlu için daha emniyetlidir anlamına gelmez, sadece bu yer karakutuların uçağın enkazından en uzağa düşmesini sağlamaktadır.
Tayyare kazalarının sebepleri değişiktir. Havada bir halde infilak ederek düşen uçaklarda yolcuların kurtulma olasılığı yoktur. Bundan dolayı de uçağın yapıldığı araç-gereç bu açıdan mühim değildir. Tayyare yere bir tüm halinde çarpsa da düşen bir asansörde olduğu şeklinde yolcular çarpmanın sertliğinden hayatlarını kaybederler.
Uçağın içine sıvı köpük doldurmak elektronik aletleri koruyabilir fakat insanların yalnız ölüm nedenlerini değiştirir. Uçağın malzemesini karakutu malzemesinden yapmak, parçalanma ve yangından zarar görme tehlikelerini önler fakat ne yazık ki bu malzemeden yapılmış bir tayyare da uçamaz.
Karakutuların renkleri kara değil turuncudur. Bu rengin tercih edilmesinin sebebi yıkıntı arasından daha rahat fark edilmeleri içindir.
YORUMLAR