mağaza isim (mağa'za) Fransızca magasin 1 . Büyük dükkân: "O yandaki duvarın dış yüzünde, demir kepenkleri bulunan bir kaç...
mağaza
isim (mağa'za) Fransızca magasin
1 . Büyük dükkân:
"O yandaki duvarın dış yüzünde, demir kepenkleri bulunan bir kaç mağaza da vardı."- A. Ağaoğlu.
2 . Eşya ve azık deposu.
Birleşik Sözler
büyük mağaza
gümrüksüz mağaza
spot mağaza
konfeksiyon mağazası
isim (mağa'za) Fransızca magasin
1 . Büyük dükkân:
"O yandaki duvarın dış yüzünde, demir kepenkleri bulunan bir kaç mağaza da vardı."- A. Ağaoğlu.
2 . Eşya ve azık deposu.
Birleşik Sözler
büyük mağaza
gümrüksüz mağaza
spot mağaza
konfeksiyon mağazası
Telefon satın aldığım mağaza ürünü sattığını kabul etmiyor, ne yapmalıyım?
Sanal mağaza kurmak istiyorum, ne yapmalıyım?
MAĞAZA a. (fr. magasin, ar. mağSzin' den), işi. ikt.
1. İçinde toptan ya da perakende mal satılan az çok önemli büyüklükte ticari kuruluş: Bir ayakkabı mağazası açmak. Cumartesi günü mağazalarda alışveriş yapmak.
2. Büyük mağaza, genellikle kent merkezinde ve birkaç katlı, geniş bir alan üzerinde çeşitli mallar sunan perakende satış kuruluşu, (Bk. ansikl. böl.)
3. Halk mağazası, 400 ile 2 500 m2 arası bir satış alanı üzerinde, çok tüketilen ama çeşidi az mallar sunan ve kısmen “kendi hizmetini kendin gör" yöntemine benzer basitleştirilmiş satış yöntemleri kullanmakla birlikte her reyonun başında bir satış elemanı bulunduran ticari kuruluş.
4. Esk. Ardiye, depo.
*-*Tic. Teşhir mağazası, ticari ürünlerin sa- tılmayıp yalnızca sergilendiği yer.
*-*Tic. huk. Umumi mağazalar, serbest ya da gümrüklenmemiş malları saklamak üzere almaya ve bunlar karşılığında makbuz senedi ve varant (rehin senedi) vermeye yetkili kuruluşlar. (Bk. ansikl. böl.)
*-*ANSİKL işi. ikt. Büyük mağaza. Türkiye'de, büyük mağazalar ilk kez Birinci Dünya savaşı yıllarında İstanbul'da açılmaya başladı. Giyim eşyasından ev eşyasına kadar, daha çok yabancı etiketli mallar satılan bu mağazalar, genellikle bonmarşe adıyla anılıyordu. Cumhuriyet döneminde, özellikle 1950 yılından sonra, çeşitli tüketim eşyalarını bir arada satan büyük mağazalar giderek çoğaldı. 1955'te kurulan ve toplam 53 satış mağazası olan Migros, 33 mağazası olan Yeni Karamürsel, 1956 yılında Ankara'da İlk mağazasını açan Gima, 1978' de İzmir Belediyesi tanzim satış mağazaları olarak hizmete giren, daha sonra anonim şirkete dönüştürülen ve mağaza sayısı 93'e ulaşan Tansaş ve biri Ankara'da ikisi İstanbul'da toplam 3 mağazası olan Metro, 1993 yılı başında Türkiye genelinde hizmet veren büyük mağazaların başlıcalarıdır.
*-*Tic. huk. Umumi mağazalar, kendilerine bırakılan mallar karşılığında malı bırakana makbuz senedi ve varant (rehin senedi) verirler. Bu senetler, sahiplerine umumi mağazaya bırakılan malları satabilmek ve rehin verebilmek olanağı sağlar. Emre yazılı olan bu senetler, ciro ve teslim yoluyla devredilirler.
Bu senetlerde ciro şu sonuçları doğurur:
1. makbuz senediyle varantın birlikte cirosu malların mülkiyetini geçirir;
2. yalnız varantın cirosu, mallar üzerinde rehin hakkı sağlar;
3. yalnız makbuz senedinin cirosu, varant hamilinin hakkı saklı kalmak kaydıyla, malların mülkiyetini geçirir. sonra da ideaların en yükseğini, yani iyilik ideası olan o "güneş"i seyreder.
1. İçinde toptan ya da perakende mal satılan az çok önemli büyüklükte ticari kuruluş: Bir ayakkabı mağazası açmak. Cumartesi günü mağazalarda alışveriş yapmak.
2. Büyük mağaza, genellikle kent merkezinde ve birkaç katlı, geniş bir alan üzerinde çeşitli mallar sunan perakende satış kuruluşu, (Bk. ansikl. böl.)
3. Halk mağazası, 400 ile 2 500 m2 arası bir satış alanı üzerinde, çok tüketilen ama çeşidi az mallar sunan ve kısmen “kendi hizmetini kendin gör" yöntemine benzer basitleştirilmiş satış yöntemleri kullanmakla birlikte her reyonun başında bir satış elemanı bulunduran ticari kuruluş.
4. Esk. Ardiye, depo.
*-*Tic. Teşhir mağazası, ticari ürünlerin sa- tılmayıp yalnızca sergilendiği yer.
*-*Tic. huk. Umumi mağazalar, serbest ya da gümrüklenmemiş malları saklamak üzere almaya ve bunlar karşılığında makbuz senedi ve varant (rehin senedi) vermeye yetkili kuruluşlar. (Bk. ansikl. böl.)
*-*ANSİKL işi. ikt. Büyük mağaza. Türkiye'de, büyük mağazalar ilk kez Birinci Dünya savaşı yıllarında İstanbul'da açılmaya başladı. Giyim eşyasından ev eşyasına kadar, daha çok yabancı etiketli mallar satılan bu mağazalar, genellikle bonmarşe adıyla anılıyordu. Cumhuriyet döneminde, özellikle 1950 yılından sonra, çeşitli tüketim eşyalarını bir arada satan büyük mağazalar giderek çoğaldı. 1955'te kurulan ve toplam 53 satış mağazası olan Migros, 33 mağazası olan Yeni Karamürsel, 1956 yılında Ankara'da İlk mağazasını açan Gima, 1978' de İzmir Belediyesi tanzim satış mağazaları olarak hizmete giren, daha sonra anonim şirkete dönüştürülen ve mağaza sayısı 93'e ulaşan Tansaş ve biri Ankara'da ikisi İstanbul'da toplam 3 mağazası olan Metro, 1993 yılı başında Türkiye genelinde hizmet veren büyük mağazaların başlıcalarıdır.
*-*Tic. huk. Umumi mağazalar, kendilerine bırakılan mallar karşılığında malı bırakana makbuz senedi ve varant (rehin senedi) verirler. Bu senetler, sahiplerine umumi mağazaya bırakılan malları satabilmek ve rehin verebilmek olanağı sağlar. Emre yazılı olan bu senetler, ciro ve teslim yoluyla devredilirler.
Bu senetlerde ciro şu sonuçları doğurur:
1. makbuz senediyle varantın birlikte cirosu malların mülkiyetini geçirir;
2. yalnız varantın cirosu, mallar üzerinde rehin hakkı sağlar;
3. yalnız makbuz senedinin cirosu, varant hamilinin hakkı saklı kalmak kaydıyla, malların mülkiyetini geçirir. sonra da ideaların en yükseğini, yani iyilik ideası olan o "güneş"i seyreder.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR