Mecmua MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi Toplanıp biriktirilmiş, düzenlenmiş şeylerin tümü; seçilmiş yazılardan, şiirlerden oluşturu...
Mecmua
MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Toplanıp biriktirilmiş, düzenlenmiş şeylerin tümü; seçilmiş yazılardan, şiirlerden oluşturulan yazma kitap; dergi. İkinci anlamıyla, antoloji niteliğindeki yapıtlara divan edebiyatı döneminde mecmua denilmiştir. Ayrıca birkaç yazarın değişik nitelikli ürünlerinin bir araya getirildiği yazma kitaplar da mecmua adıyla anılmıştır. Böylesi mecmualarda, bir şairin divanının bütününe rastlamak olasıdır. Edebiyat tarihi açısından önem taşıyan mecmualar kapsamlarına göre şöyle ayrılabilir: Nazireler mecmuaları; meraklılarca toplanmış, antoloji niteliğindeki seçme şiirler mecmuaları; çeşitli konulardaki risalelerin bir araya getirilmesiyle oluşturulan mecmualar; benzeri konularda yazılmış yapıtların toplandığı mecmualar; tanınmış kişilerce hazırlanan, yararlı bilgileri, fıkraları, özel mektupları kapsayan mecmualar.
MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Toplanıp biriktirilmiş, düzenlenmiş şeylerin tümü; seçilmiş yazılardan, şiirlerden oluşturulan yazma kitap; dergi. İkinci anlamıyla, antoloji niteliğindeki yapıtlara divan edebiyatı döneminde mecmua denilmiştir. Ayrıca birkaç yazarın değişik nitelikli ürünlerinin bir araya getirildiği yazma kitaplar da mecmua adıyla anılmıştır. Böylesi mecmualarda, bir şairin divanının bütününe rastlamak olasıdır. Edebiyat tarihi açısından önem taşıyan mecmualar kapsamlarına göre şöyle ayrılabilir: Nazireler mecmuaları; meraklılarca toplanmış, antoloji niteliğindeki seçme şiirler mecmuaları; çeşitli konulardaki risalelerin bir araya getirilmesiyle oluşturulan mecmualar; benzeri konularda yazılmış yapıtların toplandığı mecmualar; tanınmış kişilerce hazırlanan, yararlı bilgileri, fıkraları, özel mektupları kapsayan mecmualar.
Ahbar Mecmua
Mecmua Nedir?
Yazma ya da eski basma kitaplarda birden çok kitapçı'nın yer aldığı cilt bütünü.
Yazma ya da eski basma kitaplarda birden çok kitapçı'nın yer aldığı cilt bütünü.
Bu gün dergi dediğimiz yayınlar da zamanında mecmua diye adlandırılırmış.
MECMUA a. (ar, mecmu'un dişi, mec- mtfa).
1. DERGİ'nin eşanlamlısı.
2. Esk. Seçme yazılardan oluşturulmuş yazma kitap: Mehmet Muzaffer mecmuası. (Bk. ansikl. böl.)
3. Esk. Toplanmış, bir araya getirilmiş şeyler bütünü: "Vicdan her şahsın anlayışında bir müddeti muvakkate için mevcut itikadâtın heyeti mecmuasıdır ki onun bütün hayat ve harekâtına bir rehber olur" (Baha Tevfik).
4. Mecmua-yı fünun, ansiklopedi; çok bilgili kimse (esk.).
*-*Müz. Güfte mecmuası, eskiden, çeşitli makamlardaki yapıtların sözlerini, bestecisinin adı ve usulü ile birlikte içeren derleme. (Güfte mecmualarının bazıları, makamlar ve usuller üzerine bilgi veren giriş bölümleriyle birer edvar gibidir [Hızır Ağa edvarı, Haşim Bey mecmuası]. Hafız Post mecmuası, Mecmua-i Arifi ve Hanende, ünlü güfte mecmualarının en eskilerindendir.)
*-*ANSİKL. Ed. Mecmualar tek bir konuyla ilgili yazıları içerdiği gibi, çeşitli konulardaki yazıları da içerebilir:
A. tek konu üzerine düzenlenmiş mecmualar:
a. şiir mecmuaları (mecmua-i eş'âr): bunlar bir tür antoloji niteliğindedir. Her türdeki şiirleri (kaside, gazel, mesnevi, sakiname vb.) bir araya toplayanlar bulunduğu gibi; kendi içlerinde, şiir türlerine göre düzenlenmiş (gazeller, müstezatlar, tarihler, lugazlar, naatlar, miraciyeler vb.) olanları da vardır. Çeşitli şairlerin divanlarını bir araya toplayan divan mecmuaları da bu bölüme katılabilir;
b. nazire mecmuaları: bir şairin gazel ya da kasidesine başka şairlörin aynı vezin ve aynı kafiye ile söyledikleri nazireleri bir araya toplayan mecmualardır. En ünlüleri: Ömer bin Mezit, Mecmuat ün-nezaiH (1437); Eğridirli Hacı Kemal, Cami ün -nezair (1512); Edirneli Nazmi, Mecma ün -nezair (1523) vb;
c. münşeat mecmuaları: çoklukla resmi yazışmaları içeren mecmualardır. En tanınmışları: Yahya bin Mehmet Kâtip, Menahic ül-inşa (XV. yy.); Feridun Bey, Mecmuai münşeat üs-selatin (Feridun Bey münşeatı) (2 cilt, bas. 1846) vb.;
ç. fetva mecmuaları: çeşitli fetvaları bir araya toplayan mecmualar;
d. hattatlar mecmuası: Hattat Haşan ve Salih Namık'ın Mecmua'sı. Türk hattatlık tarihi üzerine bilgiler verilir;
B. çeşitli konulardaki yazıları içeren mecmualar:
Bu yoldaki mecmualarda gazel, kaside gibi küçük şiirler, mesneviler (Leyla vü Mecnun, Gül ü Bülbül, Husrev ü Şirin vb.), şehrengizler, sakinameler, divanlar, tezkireler, biyografyalar, risaleler, münşeatlar, fetvalar, hadisler, fıkralar, anılar vb. bir araya toplanmıştır.
Mecmualar, geçmiş zamanda, karanlıkta kalmış konuları aydınlatmaya yarayan önemli belgelerdir.
"Mecmua†terimi, Tanzimat'tan sonra, süreli yayınlardan olan ve çeşitli konulardaki yazıları içeren "dergi" anlamında kullanılmıştır. Hatta ilk dergilerde “mecmua" sözüne de yer verilmiştir: Mecmua-i fünun (1862-1882, aylık bilim ve kültür dergisi), Mecmua-i Ebüzziya (1880-1912, on beş günlük kültür ve edebiyat dergisi), Mecmua-i asar (1882-1884, aylık edebiyat dergisi), Mecmua-i muallim (1887-1888, haftalık edebiyat dergisi) vb. Daha sonraları, "mecmua†sözcüğü kullanılmadan, dergilerin sadece adları anılmıştır: Aile, Hafta, Diyojen, Hayal, Mektep, Servet-i fünun vb. Ne var ki, "mecmua" sözcüğünü kullanma geleneği, daha sonraki yıllarda da, zaman zaman sürdürülmüştür: Milli tetebbular mecmuası (1915), Yeni mecmua (1917), Küçük mecmua (1922).
1. DERGİ'nin eşanlamlısı.
2. Esk. Seçme yazılardan oluşturulmuş yazma kitap: Mehmet Muzaffer mecmuası. (Bk. ansikl. böl.)
3. Esk. Toplanmış, bir araya getirilmiş şeyler bütünü: "Vicdan her şahsın anlayışında bir müddeti muvakkate için mevcut itikadâtın heyeti mecmuasıdır ki onun bütün hayat ve harekâtına bir rehber olur" (Baha Tevfik).
4. Mecmua-yı fünun, ansiklopedi; çok bilgili kimse (esk.).
*-*Müz. Güfte mecmuası, eskiden, çeşitli makamlardaki yapıtların sözlerini, bestecisinin adı ve usulü ile birlikte içeren derleme. (Güfte mecmualarının bazıları, makamlar ve usuller üzerine bilgi veren giriş bölümleriyle birer edvar gibidir [Hızır Ağa edvarı, Haşim Bey mecmuası]. Hafız Post mecmuası, Mecmua-i Arifi ve Hanende, ünlü güfte mecmualarının en eskilerindendir.)
*-*ANSİKL. Ed. Mecmualar tek bir konuyla ilgili yazıları içerdiği gibi, çeşitli konulardaki yazıları da içerebilir:
A. tek konu üzerine düzenlenmiş mecmualar:
a. şiir mecmuaları (mecmua-i eş'âr): bunlar bir tür antoloji niteliğindedir. Her türdeki şiirleri (kaside, gazel, mesnevi, sakiname vb.) bir araya toplayanlar bulunduğu gibi; kendi içlerinde, şiir türlerine göre düzenlenmiş (gazeller, müstezatlar, tarihler, lugazlar, naatlar, miraciyeler vb.) olanları da vardır. Çeşitli şairlerin divanlarını bir araya toplayan divan mecmuaları da bu bölüme katılabilir;
b. nazire mecmuaları: bir şairin gazel ya da kasidesine başka şairlörin aynı vezin ve aynı kafiye ile söyledikleri nazireleri bir araya toplayan mecmualardır. En ünlüleri: Ömer bin Mezit, Mecmuat ün-nezaiH (1437); Eğridirli Hacı Kemal, Cami ün -nezair (1512); Edirneli Nazmi, Mecma ün -nezair (1523) vb;
c. münşeat mecmuaları: çoklukla resmi yazışmaları içeren mecmualardır. En tanınmışları: Yahya bin Mehmet Kâtip, Menahic ül-inşa (XV. yy.); Feridun Bey, Mecmuai münşeat üs-selatin (Feridun Bey münşeatı) (2 cilt, bas. 1846) vb.;
ç. fetva mecmuaları: çeşitli fetvaları bir araya toplayan mecmualar;
d. hattatlar mecmuası: Hattat Haşan ve Salih Namık'ın Mecmua'sı. Türk hattatlık tarihi üzerine bilgiler verilir;
B. çeşitli konulardaki yazıları içeren mecmualar:
Bu yoldaki mecmualarda gazel, kaside gibi küçük şiirler, mesneviler (Leyla vü Mecnun, Gül ü Bülbül, Husrev ü Şirin vb.), şehrengizler, sakinameler, divanlar, tezkireler, biyografyalar, risaleler, münşeatlar, fetvalar, hadisler, fıkralar, anılar vb. bir araya toplanmıştır.
Mecmualar, geçmiş zamanda, karanlıkta kalmış konuları aydınlatmaya yarayan önemli belgelerdir.
"Mecmua†terimi, Tanzimat'tan sonra, süreli yayınlardan olan ve çeşitli konulardaki yazıları içeren "dergi" anlamında kullanılmıştır. Hatta ilk dergilerde “mecmua" sözüne de yer verilmiştir: Mecmua-i fünun (1862-1882, aylık bilim ve kültür dergisi), Mecmua-i Ebüzziya (1880-1912, on beş günlük kültür ve edebiyat dergisi), Mecmua-i asar (1882-1884, aylık edebiyat dergisi), Mecmua-i muallim (1887-1888, haftalık edebiyat dergisi) vb. Daha sonraları, "mecmua†sözcüğü kullanılmadan, dergilerin sadece adları anılmıştır: Aile, Hafta, Diyojen, Hayal, Mektep, Servet-i fünun vb. Ne var ki, "mecmua" sözcüğünü kullanma geleneği, daha sonraki yıllarda da, zaman zaman sürdürülmüştür: Milli tetebbular mecmuası (1915), Yeni mecmua (1917), Küçük mecmua (1922).
Kaynak: Büyük Larousse
Ahbar Mecmua
YORUMLAR