Medyanın görevleri nedir? Her çeşit bilgiyi bireye ve topluluklara aktaran, eğlendirme, bilgilendirme, ve eğitme benzer biçimde 3...
Medyanın görevleri nedir?
Her çeşit bilgiyi bireye ve topluluklara aktaran, eğlendirme, bilgilendirme, ve eğitme benzer biçimde 3 temel sorumluluğa haiz görsel, işitsel ve hem görsel, hem işitsel araçların tümüne medya diyoruz.
Kişiler günlük yaşamlarında devamlı haberleşme-iletişim kurarlar. Uygar dünyadaki yaşam türü, kişileri iletişimin teknik araçlarına daha çok bağımlı kılmaktadır. Şundan dolayı haberleri , düşünceleri, duyguları bildirir. Düşünceleri paylaşma , ya da karşılıklı alışveriştir.
Görsel sanatları, müziği, tiyatroyu, baleyi, tüm insan davranışlarını kapsar. Bilgiyi yayar, eğitir, eğlendirir ya da bilgiye yönelik davranışlardır.
Bunun yardımıyla insanoğlu görerek, duyarak, okuyarak edindikleri detayları-bilgileri çevresindekilere de yansıtırlar. Bir kısmı destek sunar, bir kısmı tepki gösterirler.
O medya aracına gösterdikleri itimat oranında tutum ve tavırlarını değiştirirler.
Seçilen detayları-bilgileri belleklerinde saklayıp hemen sonra bunlara başvurabilirler.
Görsel kanallar, yazılı araçlardan daha etkilidir. İnsanların bir çok tv karşısında haftada minimum 15 saat oturuyorsa, yazılı basın için günde 15 dakika bile oturmuyor. Bir çok TV programları yönlendirici, paylaşımcı, katılımcı işler. Bunlar daha çok sayıda alıcı ya da hedef kesime iletilir.
Çoğunlukla “beyin yıkama†gerçekleşir. Gazetelerin yerini tv alırken , mahalli haberler için gazeteler en mühim kanal görevini üstlenirler.
Medya'nın temel görevi şunlar olmalıdır: Bilgilendirme, yönlendirme, eğitme, duyguları dile getirme, toplumsal ilişki kurma , eğlendirme, uyarma .
Deneyimlerin, düşüncelerin , tepkilerin, duyguların paylaşılmasını elde eden bu medya araçları, bireyler arasındaki iletişimin temelidir.İletişim kuran kişiyi istediği halde etkileyebilir. Şahıs de bu tarz şeyleri algılayıp , yorumladıktan sonrasında cevap verir, kısaca belirli bir tepki gösterir.
Bu haberleşme-iletişim kişinin kendini tanımasına , kendisini bulmasına da destek verir .
İletişim kurarken şahıs kendi inançlarını , duygularını da daha iyi çözümleyebilir.
Dinleyerek, izleyerek , okuyarak kazanılmış olduğu bilgilerle de seçim yapma olanağı doğar. Bu tarz şeyleri bir başkasına iletir, bunlar paylaşılır ve birbirlerinin davranışlarından etkilenebilirler.
Şundan dolayı kişiler çevreden yalıtılmış , özerk bireyler olarak davranamazlar. Kişiler içinde bulundukları ortamı biçimlendirir. Kişiler arası ilişkiler bilhassa azca gelişmiş ülkelerde Batı'dakinden daha önemlidir. Bu haberleşme-iletişim muhteşem durumlarda, siyasal ya da toplumsal değişiklik dönemlerinde de büyük ehemmiyet kazanır. Toplumun yapısında sürekliliği elde eden da , değişimi yaratan da iletişimdir
BAKINIZ
Kişiler günlük yaşamlarında devamlı haberleşme-iletişim kurarlar. Uygar dünyadaki yaşam türü, kişileri iletişimin teknik araçlarına daha çok bağımlı kılmaktadır. Şundan dolayı haberleri , düşünceleri, duyguları bildirir. Düşünceleri paylaşma , ya da karşılıklı alışveriştir.
Görsel sanatları, müziği, tiyatroyu, baleyi, tüm insan davranışlarını kapsar. Bilgiyi yayar, eğitir, eğlendirir ya da bilgiye yönelik davranışlardır.
Bunun yardımıyla insanoğlu görerek, duyarak, okuyarak edindikleri detayları-bilgileri çevresindekilere de yansıtırlar. Bir kısmı destek sunar, bir kısmı tepki gösterirler.
O medya aracına gösterdikleri itimat oranında tutum ve tavırlarını değiştirirler.
Seçilen detayları-bilgileri belleklerinde saklayıp hemen sonra bunlara başvurabilirler.
Görsel kanallar, yazılı araçlardan daha etkilidir. İnsanların bir çok tv karşısında haftada minimum 15 saat oturuyorsa, yazılı basın için günde 15 dakika bile oturmuyor. Bir çok TV programları yönlendirici, paylaşımcı, katılımcı işler. Bunlar daha çok sayıda alıcı ya da hedef kesime iletilir.
Çoğunlukla “beyin yıkama†gerçekleşir. Gazetelerin yerini tv alırken , mahalli haberler için gazeteler en mühim kanal görevini üstlenirler.
Medya'nın temel görevi şunlar olmalıdır: Bilgilendirme, yönlendirme, eğitme, duyguları dile getirme, toplumsal ilişki kurma , eğlendirme, uyarma .
Deneyimlerin, düşüncelerin , tepkilerin, duyguların paylaşılmasını elde eden bu medya araçları, bireyler arasındaki iletişimin temelidir.İletişim kuran kişiyi istediği halde etkileyebilir. Şahıs de bu tarz şeyleri algılayıp , yorumladıktan sonrasında cevap verir, kısaca belirli bir tepki gösterir.
Bu haberleşme-iletişim kişinin kendini tanımasına , kendisini bulmasına da destek verir .
İletişim kurarken şahıs kendi inançlarını , duygularını da daha iyi çözümleyebilir.
Dinleyerek, izleyerek , okuyarak kazanılmış olduğu bilgilerle de seçim yapma olanağı doğar. Bu tarz şeyleri bir başkasına iletir, bunlar paylaşılır ve birbirlerinin davranışlarından etkilenebilirler.
Şundan dolayı kişiler çevreden yalıtılmış , özerk bireyler olarak davranamazlar. Kişiler içinde bulundukları ortamı biçimlendirir. Kişiler arası ilişkiler bilhassa azca gelişmiş ülkelerde Batı'dakinden daha önemlidir. Bu haberleşme-iletişim muhteşem durumlarda, siyasal ya da toplumsal değişiklik dönemlerinde de büyük ehemmiyet kazanır. Toplumun yapısında sürekliliği elde eden da , değişimi yaratan da iletişimdir
BAKINIZ
Medyanın topluma ve kültüre tesirleri nedir?
Medyanın yararları ve zararları nedir?
ülkemizin tanıtımına medyanın katkıları nedir?
Medya, her türlü bilgiyi insana ve topluma ileten, eğlendirme, bilgilendirme ve eğitme benzer biçimde üç ana sorumluluğu olan görsel, işitsel ve hem görsel hem işitsel araçların tamamına medya adı verilmektedir.İnsanlar günlük hayatlarında daima iletşim kurarlar. Uygar dünyada yaşam türü, insanları iletşim araçların dahada bağlamaktadır. Şundan dolayı haberleri, düşünceleri ve duyguları bildirmektedir. Düşünceleri paylaşma ya da karşılıklı alışveriştir.
Bu bildiri 'en iyi çözüm' seçilmiştir.
Her çeşit bilgiyi bireye ve topluluklara aktaran, eğlendirme, bilgilendirme, ve eğitme benzer biçimde 3 temel sorumluluğa haiz görsel, işitsel ve hem görsel, hem işitsel araçların tümüne medya diyoruz.
Kişiler günlük yaşamlarında devamlı haberleşme-iletişim kurarlar. Uygar dünyadaki yaşam türü, kişileri iletişimin teknik araçlarına daha çok bağımlı kılmaktadır. Şundan dolayı haberleri , düşünceleri, duyguları bildirir. Düşünceleri paylaşma , ya da karşılıklı alışveriştir.
Görsel sanatları, müziği, tiyatroyu, baleyi, tüm insan davranışlarını kapsar. Bilgiyi yayar, eğitir, eğlendirir ya da bilgiye yönelik davranışlardır.
Bunun yardımıyla insanoğlu görerek, duyarak, okuyarak edindikleri detayları-bilgileri çevresindekilere de yansıtırlar. Bir kısmı destek sunar, bir kısmı tepki gösterirler.
O medya aracına gösterdikleri itimat oranında tutum ve tavırlarını değiştirirler.
Seçilen detayları-bilgileri belleklerinde saklayıp hemen sonra bunlara başvurabilirler.
Görsel kanallar, yazılı araçlardan daha etkilidir. İnsanların bir çok tv karşısında haftada minimum 15 saat oturuyorsa, yazılı basın için günde 15 dakika bile oturmuyor. Bir çok TV programları yönlendirici, paylaşımcı, katılımcı işler. Bunlar daha çok sayıda alıcı ya da hedef kesime iletilir.
Çoğunlukla “beyin yıkama†gerçekleşir. Gazetelerin yerini tv alırken , mahalli haberler için gazeteler en mühim kanal görevini üstlenirler.
Medya'nın temel görevi şunlar olmalıdır: Bilgilendirme, yönlendirme, eğitme, duyguları dile getirme, toplumsal ilişki kurma , eğlendirme, uyarma .
Deneyimlerin, düşüncelerin , tepkilerin, duyguların paylaşılmasını elde eden bu medya araçları, bireyler arasındaki iletişimin temelidir.İletişim kuran kişiyi istediği halde etkileyebilir. Şahıs de bu tarz şeyleri algılayıp , yorumladıktan sonrasında cevap verir, kısaca belirli bir tepki gösterir.
Bu haberleşme-iletişim kişinin kendini tanımasına , kendisini bulmasına da destek verir .
İletişim kurarken şahıs kendi inançlarını , duygularını da daha iyi çözümleyebilir.
Dinleyerek, izleyerek , okuyarak kazanılmış olduğu bilgilerle de seçim yapma olanağı doğar. Bu tarz şeyleri bir başkasına iletir, bunlar paylaşılır ve birbirlerinin davranışlarından etkilenebilirler.
Şundan dolayı kişiler çevreden yalıtılmış , özerk bireyler olarak davranamazlar. Kişiler içinde bulundukları ortamı biçimlendirir. Kişiler arası ilişkiler bilhassa azca gelişmiş ülkelerde Batı'dakinden daha önemlidir. Bu haberleşme-iletişim muhteşem durumlarda, siyasal ya da toplumsal değişiklik dönemlerinde de büyük ehemmiyet kazanır. Toplumun yapısında sürekliliği elde eden da , değişimi yaratan da iletişimdir
BAKINIZ
Medyanın topluma ve kültüre tesirleri nedir?
Medyanın yararları ve zararları nedir?
ülkemizin tanıtımına medyanın katkıları nedir?
YORUMLAR