MUHTAZIR sıf (armuhtazır, mulrtazaı). Esk. Can çekişen: "Epey zaman aradım ah eden o muhta- zırı ... / Yetiştim, oh, kavuşmuşt...
MUHTAZIR sıf (armuhtazır, mulrtazaı). Esk. Can çekişen: "Epey zaman aradım ah eden o muhta- zırı ... / Yetiştim, oh, kavuşmuştu Hakka son nazarı" (M. A. Ersoy).
—isi. Ölüm döşeğinde olan. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL. Ölmek üzere olan müslüman bir kişi güçlük ya da sakınca yoksa sağ yanına, kıbleye yüzü dönük ya da ayakları kıble yönünde ve başı biraz kalkık olarak yatırılır. Muhtazarın başucunda kelimei tevhit ya da kelimei şahadet okunur; ancak, kendisi bunları okuması için kesinlikle zorlanamaz. Bunlar dışında ölmek üzere olanın yanında “Yasin†ve "Raad" surelerinin okunması da sevap sayılır. Muhtazar ölünce gözleri sıvazlanarak kapatılır, çenesi ve ayakları bağlanarak cenazenin çirkin görünmesi önlenmiş olur. Daha sonra tekfin ve teçhiz hazırlıkları yapılır.
—isi. Ölüm döşeğinde olan. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL. Ölmek üzere olan müslüman bir kişi güçlük ya da sakınca yoksa sağ yanına, kıbleye yüzü dönük ya da ayakları kıble yönünde ve başı biraz kalkık olarak yatırılır. Muhtazarın başucunda kelimei tevhit ya da kelimei şahadet okunur; ancak, kendisi bunları okuması için kesinlikle zorlanamaz. Bunlar dışında ölmek üzere olanın yanında “Yasin†ve "Raad" surelerinin okunması da sevap sayılır. Muhtazar ölünce gözleri sıvazlanarak kapatılır, çenesi ve ayakları bağlanarak cenazenin çirkin görünmesi önlenmiş olur. Daha sonra tekfin ve teçhiz hazırlıkları yapılır.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR