PEYMAN a. (fars peymin). Esk. 1. Yemin, ant: "Anınla böylece ahdetmişiz pey manımız vardır" (Nedim, XVIII. yy). 2. Peyman-...
PEYMAN a. (fars peymin). Esk.
1. Yemin, ant: "Anınla böylece ahdetmişiz pey manımız vardır" (Nedim, XVIII. yy).
2. Peyman-şiken, yemin bozan.
1. Yemin, ant: "Anınla böylece ahdetmişiz pey manımız vardır" (Nedim, XVIII. yy).
2. Peyman-şiken, yemin bozan.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR