pirüpak ödat, eskimiş (pi:'rüpa:k) Farsça p³r + pÂ¥k Tertemiz, lekesiz: "İnsan o merhemden bir kere sürdü mü haftasına ...
pirüpak
ödat, eskimiş (pi:'rüpa:k) Farsça p³r + pÂ¥k
Tertemiz, lekesiz:
"İnsan o merhemden bir kere sürdü mü haftasına kalmaz, pirüpak olur."- R. N. Güntekin.
pirüpak olmak
tamamen kurtulmak, rahatlamak, huzura kavuşmak:"Akhöyük'teki nar ağacının yanında bigün yatarsanız cümle dertlerinizden pirüpak olmuş olursunuz."- Y. K. Beyatlı.
Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi
YORUMLAR