ŞEFAATÇİ sıf. Bir kimse için şefaatte bulunan, ona şefaat eden kimse için kullanılır *Din. Tanrı katında müminlerin günahlarının ba...
ŞEFAATÇİ sıf. Bir kimse için şefaatte bulunan, ona şefaat eden kimse için kullanılır
*Din. Tanrı katında müminlerin günahlarının bağışlanmasına aracılık eden. (Bk. ansikl. böl.)
*ANSİKL. İslam inancına gore başta Hz. Muhammet ve diğeri peygamberler olmak suretiyle melekler, şehitler ve iyilikleriyle Tanrı sevgisini kazanmış kullar (salihter) günahkâr müminlerin bağışlanması için şefaat edebileceklerdir Fakat, Kuran'da açıkça bildirildiğine gore Tanrı'nın izni olmadıkça asla kimsenin şefaati yarar sağlayamayacaktır (II, 225).
Hıristiyanlık inancına gore ise,, başta İsa ve Meryem olmak suretiyle, çoğu zaman Kilise kurumu şefaat ve affetme yetkisine haizdir ve bu bağış kesinlikle geçerlidir.
*Din. Tanrı katında müminlerin günahlarının bağışlanmasına aracılık eden. (Bk. ansikl. böl.)
*ANSİKL. İslam inancına gore başta Hz. Muhammet ve diğeri peygamberler olmak suretiyle melekler, şehitler ve iyilikleriyle Tanrı sevgisini kazanmış kullar (salihter) günahkâr müminlerin bağışlanması için şefaat edebileceklerdir Fakat, Kuran'da açıkça bildirildiğine gore Tanrı'nın izni olmadıkça asla kimsenin şefaati yarar sağlayamayacaktır (II, 225).
Hıristiyanlık inancına gore ise,, başta İsa ve Meryem olmak suretiyle, çoğu zaman Kilise kurumu şefaat ve affetme yetkisine haizdir ve bu bağış kesinlikle geçerlidir.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR