seferber ödat, askerlik Arapça sefer + Farsça -ber Harbe hazırlanmış ya da girmiş (askerî birlik). Atasözü, deyim ve birleşik fii...
seferber
ödat, askerlik Arapça sefer + Farsça -ber Harbe hazırlanmış ya da girmiş (askerî birlik).
ödat, askerlik Arapça sefer + Farsça -ber Harbe hazırlanmış ya da girmiş (askerî birlik).
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
seferber etmek seferber olmak SEFERBER sıf. (ar. sefer, fars. -bezden sefer-ber).
1. Harbe hazır duruma getirilmiş ya da harbe sürülmüş ordu, askeri birlik ya da devlet için kullanılır.
2. (Şeyleri kişileri) seferber etmek, belirlenmiş bir amaca ulaşmak ya da onu gerçekleştirmek için eldeki tüm olanakları değerlendirmek, kullanmak, bir işi yapmak için kişileri harekete geçirmek, yöneltmek. || Seferber olmak, bir işi ya da amacı gerçekleştirmek için tüm olanaklarıyla ve güçleriyle çalışmaya yönelmek.
*Ask. Seferber olma süresi, birlik ve kurumlara sefer kadrolarını ve örgütlenmelerini tamamlayabilmeleri için verilen süre. (Bu süre harekât planlarına ve lojistik olanakla® nazaran saptanır.) || Seferber olma yeri, birlik ve kurumların seferber olma hazırlıklarını yapacakları yer.
Kaynak: Büyük Larousse
1. Harbe hazır duruma getirilmiş ya da harbe sürülmüş ordu, askeri birlik ya da devlet için kullanılır.
2. (Şeyleri kişileri) seferber etmek, belirlenmiş bir amaca ulaşmak ya da onu gerçekleştirmek için eldeki tüm olanakları değerlendirmek, kullanmak, bir işi yapmak için kişileri harekete geçirmek, yöneltmek. || Seferber olmak, bir işi ya da amacı gerçekleştirmek için tüm olanaklarıyla ve güçleriyle çalışmaya yönelmek.
*Ask. Seferber olma süresi, birlik ve kurumlara sefer kadrolarını ve örgütlenmelerini tamamlayabilmeleri için verilen süre. (Bu süre harekât planlarına ve lojistik olanakla® nazaran saptanır.) || Seferber olma yeri, birlik ve kurumların seferber olma hazırlıklarını yapacakları yer.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR