SEHAB a. (ar sehab). Esk. 1. Bulut. "Bir berk ile bir peri-i dilber i Kaim ya sehab da birlikte" (A. H. Tarhan). 2. Karanl...
SEHAB a. (ar sehab). Esk.
1. Bulut. "Bir berk ile bir peri-i dilber i Kaim ya sehab da birlikte" (A. H. Tarhan).
2. Karanlık: sehablardan, zulmetlerden saçılan
giryeterie ağlar..." (H. Z. Uşaklıgil).
3. Böcek sürüsü. "... ve halklar üstünde kitleler teşekkülüne başlamış daha eski sehabtar göreceğiz" (İsmail Subhi, XIX. yy.).
4. Sehab-âlûd, bulutlu. || Sehab-ı rahmet, yağmur bulutu.
1. Bulut. "Bir berk ile bir peri-i dilber i Kaim ya sehab da birlikte" (A. H. Tarhan).
2. Karanlık: sehablardan, zulmetlerden saçılan
giryeterie ağlar..." (H. Z. Uşaklıgil).
3. Böcek sürüsü. "... ve halklar üstünde kitleler teşekkülüne başlamış daha eski sehabtar göreceğiz" (İsmail Subhi, XIX. yy.).
4. Sehab-âlûd, bulutlu. || Sehab-ı rahmet, yağmur bulutu.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR