SELASİL çoğl. a. (ar. silsile'nin çoğl. se- lâsil). Esk. 1. Zincirler: "Başlangıcında kuş yuvası börk ayağında selasil su&q...
SELASİLçoğl. a. (ar. silsile'nin çoğl. se- lâsil). Esk.
1. Zincirler: "Başlangıcında kuş yuvası börk ayağında selasil su" (Fuzuli, XVI. yy.).
2. Zincirleme sıralanmış, birbiri peş peşe giden şeyler: “...ve bu tarz şeyleri o gayr-i iradî setasii-i efkâr arasına katarak harekete getiremeyiz mi?" (Baha Tevfİk).
3. Sıradağlar.
4. Selasili müşgin, sevgilinin misk kokulu saçı.
1. Zincirler: "Başlangıcında kuş yuvası börk ayağında selasil su" (Fuzuli, XVI. yy.).
2. Zincirleme sıralanmış, birbiri peş peşe giden şeyler: “...ve bu tarz şeyleri o gayr-i iradî setasii-i efkâr arasına katarak harekete getiremeyiz mi?" (Baha Tevfİk).
3. Sıradağlar.
4. Selasili müşgin, sevgilinin misk kokulu saçı.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR