şerh isim, eskimiş Arapça şer§ 1 . Açma, ayırma. 2 . Bir anlatım veya kitabı açıklama, yorumlama: "Eserin birinci cildi uzun ...
şerh
isim, eskimiş Arapça şer§
isim, eskimiş Arapça şer§
1 . Açma, ayırma.
2 . Bir anlatım veya kitabı açıklama, yorumlama:
"Eserin birinci cildi uzun bir ön sözden sonra ayrıca arkasına koyduğu şerh ve endeksten ibarettir."- A. H. Çelebi.
3 . Bir şeyi açıklamak amacıyla yazılmış kitap.
4 . mecaz Açık ve ayrıntılı anlatma.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
şerh düşmek (veya koymak) şerh etmek
Birleşik Sözler
muhalefet şerhi
ŞERH a. (ar. şerh).
1. Bir metnin anlaşılmasına yarayan yorum, notlar; açımlama.
2. Bir dildeki anlamı bulanık kimi sözcükleri daha kolay anlaşılır sözcüklerle açıklama.
3. Herhangi bir konuyu açıklamak için yazılmış kitap.
4. Esk. Yarma, açma.
5. Şerh etmek, bir metni en ince noktalarına kadar açıklayarak anlatmak, açımlamak. || Şerh düşmek, metin içinde anlaşılmadığı düşünülen bir noktaya açıklık getirmek.
*Dilbil. Kimi elyazmalarında, satır aralarına ya da sayfa kenarına eklenen ve okuyucuya anlamı bulanık olduğu düşünülen sözcüğü ya da bölümü anlatmayı amaçlayan aynntılı açıklama. (Kimi zaman, bu açıklama metnin içine katılır.)
*Huk. Tapu vb. resmi sicillere yapılan kimi kayıtlara verilen ad. (Bk. ansikl. böl.)
*AnsIkl. Ed. İslam uygarlığı içinde ürün vermiş arap, İran, türk yazarları bu uygarlığın ortak ana kitaplarına haşiye (çıkma), izah (açıklama), şerh (açımlama), tefsir (yorum), telhis (özet), talikat (ekler) yazdılar. Bu türlerden bazılarına metnin yer aldığı yazmanın sayfa kenarında yer verilirdi. Bunlardan bazıları asıl metinden daha çok tanınmış, okunmuştur. Edebi, tasavvufi bir metnin açıklanması yolunda yazılmış yapıtlara örnek olarak Sarı Abdullah Efendi'nin (1584-1660) Mesnevi şerhi anılabilir. Günümüzde bir divan edebiyatı metnini bu doğrultuda açıklayan bir yapıt, Prof. Dr. A. N. Tarlan'ın Fuzuli divanı şerhi'dir (l-lll, 1985).
*Huk. Tapu siciline yapılabilecek şerhler kimi kişisel haklara, malikin tasarruf yetkisinin sınırlarına ve geçici tescile ilişkin olabilir. Kişisel hakların tümü için şerh yoluna başvurulamaz. Yasaya göre, sözleşmeden doğan önalım, alım ve geri alım hakları, kira gibi kişisel haklar, yasanın açıkça gösterdiği durumlarda, tapu siciline şerh edilebilir. Bunlar tapuya şerh verilmekle; taşınmaz üzerinde sonradan hak sahibi olanlara karşı ileri sürülebilir (Türk med. k. md. 919). Kimi taşınmazların başkasına devri hakkına yasayla getirilmiş sınırlamalar için de tapu siciline şerh verilebilir (Türk med. k. md. 920). Bir hakkın tapu siciline tescilinin olanaksız olduğu durumlarda da geçici tescilin şerhine olanak tanınmıştır. Yasaya göre bunun koşulları şunlardır:
1. ayni bir hak iddiasının varlığı;
2. belgelerin eksik olması (Türk med.k. md. 921). Bunların dışında, Noterlik k.'na göre, taşınmazlara ilişkin satış vaadi sözleşmelerinin de tapu siciline şerh edilebileceği kuralı vardır.
1. Bir metnin anlaşılmasına yarayan yorum, notlar; açımlama.
2. Bir dildeki anlamı bulanık kimi sözcükleri daha kolay anlaşılır sözcüklerle açıklama.
3. Herhangi bir konuyu açıklamak için yazılmış kitap.
4. Esk. Yarma, açma.
5. Şerh etmek, bir metni en ince noktalarına kadar açıklayarak anlatmak, açımlamak. || Şerh düşmek, metin içinde anlaşılmadığı düşünülen bir noktaya açıklık getirmek.
*Dilbil. Kimi elyazmalarında, satır aralarına ya da sayfa kenarına eklenen ve okuyucuya anlamı bulanık olduğu düşünülen sözcüğü ya da bölümü anlatmayı amaçlayan aynntılı açıklama. (Kimi zaman, bu açıklama metnin içine katılır.)
*Huk. Tapu vb. resmi sicillere yapılan kimi kayıtlara verilen ad. (Bk. ansikl. böl.)
*AnsIkl. Ed. İslam uygarlığı içinde ürün vermiş arap, İran, türk yazarları bu uygarlığın ortak ana kitaplarına haşiye (çıkma), izah (açıklama), şerh (açımlama), tefsir (yorum), telhis (özet), talikat (ekler) yazdılar. Bu türlerden bazılarına metnin yer aldığı yazmanın sayfa kenarında yer verilirdi. Bunlardan bazıları asıl metinden daha çok tanınmış, okunmuştur. Edebi, tasavvufi bir metnin açıklanması yolunda yazılmış yapıtlara örnek olarak Sarı Abdullah Efendi'nin (1584-1660) Mesnevi şerhi anılabilir. Günümüzde bir divan edebiyatı metnini bu doğrultuda açıklayan bir yapıt, Prof. Dr. A. N. Tarlan'ın Fuzuli divanı şerhi'dir (l-lll, 1985).
*Huk. Tapu siciline yapılabilecek şerhler kimi kişisel haklara, malikin tasarruf yetkisinin sınırlarına ve geçici tescile ilişkin olabilir. Kişisel hakların tümü için şerh yoluna başvurulamaz. Yasaya göre, sözleşmeden doğan önalım, alım ve geri alım hakları, kira gibi kişisel haklar, yasanın açıkça gösterdiği durumlarda, tapu siciline şerh edilebilir. Bunlar tapuya şerh verilmekle; taşınmaz üzerinde sonradan hak sahibi olanlara karşı ileri sürülebilir (Türk med. k. md. 919). Kimi taşınmazların başkasına devri hakkına yasayla getirilmiş sınırlamalar için de tapu siciline şerh verilebilir (Türk med. k. md. 920). Bir hakkın tapu siciline tescilinin olanaksız olduğu durumlarda da geçici tescilin şerhine olanak tanınmıştır. Yasaya göre bunun koşulları şunlardır:
1. ayni bir hak iddiasının varlığı;
2. belgelerin eksik olması (Türk med.k. md. 921). Bunların dışında, Noterlik k.'na göre, taşınmazlara ilişkin satış vaadi sözleşmelerinin de tapu siciline şerh edilebileceği kuralı vardır.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR