SÖKüCü a. Sökme işlevi gören. *Bayınd. Silindir, yerdüzler benzer biçimde özdevinimli bir alet yardımıyla çekilen ya da taşınan ve...
SÖKüCü a. Sökme işlevi gören.
*Bayınd. Silindir, yerdüzler benzer biçimde özdevinimli bir alet yardımıyla çekilen ya da taşınan ve karayollarını kazmak için lüzumlu uçları bulunan aygıt. || Dişli sökücü, bir traktöre ya da bir buldozere monte edilen ve ağır, bükülmez dişlerden ya da uç demirlerinden oluşan düzenek. Bir karayolunun bozulmuş yüzeyini onarmak için, bu yüzeyi sökmede kullanılır.
*Bür. ger. Zımba teli sökmede kullanılan ofis gereci.
*Bayınd. Silindir, yerdüzler benzer biçimde özdevinimli bir alet yardımıyla çekilen ya da taşınan ve karayollarını kazmak için lüzumlu uçları bulunan aygıt. || Dişli sökücü, bir traktöre ya da bir buldozere monte edilen ve ağır, bükülmez dişlerden ya da uç demirlerinden oluşan düzenek. Bir karayolunun bozulmuş yüzeyini onarmak için, bu yüzeyi sökmede kullanılır.
*Bür. ger. Zımba teli sökmede kullanılan ofis gereci.
*Ziraat. Fide, fidan sökücü, bitkileri, köklerini saran toprak yığınıyla beraber çıkarmaya yarayan saplı ve içi boş silindir
*Ferz. Bir kola yerleştirilmiş keskin ufak tığ; keskin ucu, sökülecek dikişi çekmeye yarar, çukur kısmı ise ipliği keser.
*Ferz. Bir kola yerleştirilmiş keskin ufak tığ; keskin ucu, sökülecek dikişi çekmeye yarar, çukur kısmı ise ipliği keser.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR