SIRTLAMAK g. f. 1. Bir şeyi sırtlamak, onu taşımak için sırtına almak: Siz de şu kutuların bir kısmını sırtlayın da hepsini bir kere...
SIRTLAMAK g. f.
1. Bir şeyi sırtlamak, onu taşımak için sırtına almak: Siz de şu kutuların bir kısmını sırtlayın da hepsini bir kerede taşıyalım. Dolabı sırtlamak.
2. Bir şeyi, bir kimseyi sırtlamak, bir işin, bir kimsenin sorumluluğunu, yükünü üstüne almak: Projenin tüm yükünü o sırtladı Kimseyi sırtlayacak durumda değilim.
1. Bir şeyi sırtlamak, onu taşımak için sırtına almak: Siz de şu kutuların bir kısmını sırtlayın da hepsini bir kerede taşıyalım. Dolabı sırtlamak.
2. Bir şeyi, bir kimseyi sırtlamak, bir işin, bir kimsenin sorumluluğunu, yükünü üstüne almak: Projenin tüm yükünü o sırtladı Kimseyi sırtlayacak durumda değilim.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR