TAKTİ, -i a. (ar. kaf den takt?). Esk. 1. Kesme, parçalama. 2. Takti etmek, parçalamak. *Ed. Aruz vezninde dizeleri kalıbın parçac...
TAKTİ, -i a. (ar. kaf den takt?). Esk.
1. Kesme, parçalama.
2. Takti etmek, parçalamak.
*Ed. Aruz vezninde dizeleri kalıbın parçacıklarına ayırarak okuma işlemi. (Bk. ansikl. böl.)
*ANSİKL. Aruzla yazılmış şiirlerde dizeler, kalıpları oluşturan parçacıklarına ayrılarak okunurken sözcükler zaman zaman anlamı bozacak biçimde bölünür. Örn. "Onlar ki verir lâf ile dünyâya nizâmati Bin türlü teseyyüp bulunur hânelerinde"
Heceyle söylenmiş şiirlerde ise dizeyi veznin parçacıklarına ayıran durak*, sözcüğü ortasından bölemez: "Sarı zeybek şu dağlara yaslanır" (4-4-3) [halk türküsü]
1. Kesme, parçalama.
2. Takti etmek, parçalamak.
*Ed. Aruz vezninde dizeleri kalıbın parçacıklarına ayırarak okuma işlemi. (Bk. ansikl. böl.)
*ANSİKL. Aruzla yazılmış şiirlerde dizeler, kalıpları oluşturan parçacıklarına ayrılarak okunurken sözcükler zaman zaman anlamı bozacak biçimde bölünür. Örn. "Onlar ki verir lâf ile dünyâya nizâmati Bin türlü teseyyüp bulunur hânelerinde"
Heceyle söylenmiş şiirlerde ise dizeyi veznin parçacıklarına ayıran durak*, sözcüğü ortasından bölemez: "Sarı zeybek şu dağlara yaslanır" (4-4-3) [halk türküsü]
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR