TEKYE a. (ar. tekye). Esk. 1. Tekke: "... sâdâtı rufaiyyeye tekye olmak üzere ia- deten binasını dahi istirham edip..." (C...
TEKYE a. (ar. tekye). Esk.
1. Tekke: "... sâdâtı rufaiyyeye tekye olmak üzere ia- deten binasını dahi istirham edip..." (Cevdet Paşa, XIX. yy,).
2. Bir yere dayanma.
3. Güvenme, itimat etme
4. Tekye etmek, dayanmak, güvenmek.
5. Tekyegâh, dayanılacak yer. || Tekye-zen, dayanan; güvenen.
1. Tekke: "... sâdâtı rufaiyyeye tekye olmak üzere ia- deten binasını dahi istirham edip..." (Cevdet Paşa, XIX. yy,).
2. Bir yere dayanma.
3. Güvenme, itimat etme
4. Tekye etmek, dayanmak, güvenmek.
5. Tekyegâh, dayanılacak yer. || Tekye-zen, dayanan; güvenen.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR