TEVESSüL a. (ar vesile den tevessül). Esk. 1. Bir şeyi vesile, bahane sayıp ona sarılma; ona inanma: "Doktorlar çocuğun acısın...
TEVESSüL a. (ar vesile den tevessül). Esk.
1. Bir şeyi vesile, bahane sayıp ona sarılma; ona inanma: "Doktorlar çocuğun acısını unutması eshabına tevessülü tav siye ederler" (H. R. Gürpınar).
2. Bir şeye başlama, girişme.
3. Bir şeye tevessül etmek, girişmek, adım atmak, başvurmak: içki ve kumara tevessül etmeyiniz.
1. Bir şeyi vesile, bahane sayıp ona sarılma; ona inanma: "Doktorlar çocuğun acısını unutması eshabına tevessülü tav siye ederler" (H. R. Gürpınar).
2. Bir şeye başlama, girişme.
3. Bir şeye tevessül etmek, girişmek, adım atmak, başvurmak: içki ve kumara tevessül etmeyiniz.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR