tevkif isim, eskimiş (tevki:fi) Arapça tev®³f 1 . Durdurma. 2 . hukuk Bir suç dolayısıyla birini tutuklama. ...
tevkif
isim, eskimiş (tevki:fi) Arapça tev®³f
1 . Durdurma.
2 . hukuk Bir suç dolayısıyla birini tutuklama.
TEVKİF a. (ar. vakt'tan tevkif).
1. Bir suçtan dolayı bir kimseyi tutuklama: Sanığın tevkifine karar verildi.
2. Tevkif etmek, tutuklamak. || Tevkif olunmak, tutuklanmak.
*Esk.
1. Bir kimseyi durdurma, bekletme.
2. Bir şeyi alıkoyma.
3. Tevkif etmek, durdurmak; alıkoymak.
*Ask. ve Sil. Tevkif ateşi - ATEŞ. || Tevkif baraj ateşi, tevkif ateşine katılan silahların ateşleriyle kapatamadıkları bölgeleri kapatmak için top ve havanlarla yapılan ve tevkif ateşinin bir parçası olan ateş engeli.
*Cez. us. huk. TUTUKLAMA'nın eşanlamlısı.
*Su işler. Tevkif vanası, bir boruhattının tümünü ya da bir bölümünü kapamaya yarayan musluk ya da vana.
1. Bir suçtan dolayı bir kimseyi tutuklama: Sanığın tevkifine karar verildi.
2. Tevkif etmek, tutuklamak. || Tevkif olunmak, tutuklanmak.
*Esk.
1. Bir kimseyi durdurma, bekletme.
2. Bir şeyi alıkoyma.
3. Tevkif etmek, durdurmak; alıkoymak.
*Ask. ve Sil. Tevkif ateşi - ATEŞ. || Tevkif baraj ateşi, tevkif ateşine katılan silahların ateşleriyle kapatamadıkları bölgeleri kapatmak için top ve havanlarla yapılan ve tevkif ateşinin bir parçası olan ateş engeli.
*Cez. us. huk. TUTUKLAMA'nın eşanlamlısı.
*Su işler. Tevkif vanası, bir boruhattının tümünü ya da bir bölümünü kapamaya yarayan musluk ya da vana.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR