TUHM a. (fars. tuhm). Esk. 1. Tohum; "Duhanı sünbül olur tuhm olur içinde şerer" (Nedim, XVIII. yy.). 2. Tuhmı mürg, yumu...
TUHM a. (fars. tuhm). Esk.
1. Tohum; "Duhanı sünbül olur tuhm olur içinde şerer" (Nedim, XVIII. yy.).
2. Tuhmı mürg, yumurta. || Tuhmı ömri cavid, ölümsüz hayat tohumu. || Tuhmdan, tohum ekilen yer.
1. Tohum; "Duhanı sünbül olur tuhm olur içinde şerer" (Nedim, XVIII. yy.).
2. Tuhmı mürg, yumurta. || Tuhmı ömri cavid, ölümsüz hayat tohumu. || Tuhmdan, tohum ekilen yer.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR