TULUMCU a. Tulum çalan kimse. *Esk. sey. oy. Osmanlı şenliklerinde, ellerindeki şişirilmiş tulumlarla oyun alanına sızanları hizay...
TULUMCU a. Tulum çalan kimse.
*Esk. sey. oy. Osmanlı şenliklerinde, ellerindeki şişirilmiş tulumlarla oyun alanına sızanları hizaya sokan, oyun alanını düzenleyen ve gerektiğinde sulayan güldürücü şenlik görevlisi. (Bk. arısikl. böl.)
*ANSİKL. Esk. sey. oy. Tulumcuların temelde iki görevi vardı. Birincisi şenliklerde oyun yerini ve seyirci kesimini birbirinden ayırmak, düzen bağını korumak ve bu görevini yerine getirirken çeşitli soytarılıklar yaparak halkı eğlendirmek; İkincisi ise gerektiğinde tulumları içine doldurdukları suyla oyun alanını sulamaktı. Bunlar deriden bir don ve külah giyer, yüzlerini boyar, ellerinde genellikle keçi derisinden yapılmış bir tulum taşırlardı. Tulum hava, su ya da yağla şişirilir, bununla vurulduğunda can acıtmazdı. Kimi şenliklerde sayıları 500'ü bulan tulumcuların başı, çoğu kez eşek üzerinde, garip giysilerle önde ilerlerdi. Bunların bir de cin askeri adı verilen yardımcıları vardı.
*Esk. sey. oy. Osmanlı şenliklerinde, ellerindeki şişirilmiş tulumlarla oyun alanına sızanları hizaya sokan, oyun alanını düzenleyen ve gerektiğinde sulayan güldürücü şenlik görevlisi. (Bk. arısikl. böl.)
*ANSİKL. Esk. sey. oy. Tulumcuların temelde iki görevi vardı. Birincisi şenliklerde oyun yerini ve seyirci kesimini birbirinden ayırmak, düzen bağını korumak ve bu görevini yerine getirirken çeşitli soytarılıklar yaparak halkı eğlendirmek; İkincisi ise gerektiğinde tulumları içine doldurdukları suyla oyun alanını sulamaktı. Bunlar deriden bir don ve külah giyer, yüzlerini boyar, ellerinde genellikle keçi derisinden yapılmış bir tulum taşırlardı. Tulum hava, su ya da yağla şişirilir, bununla vurulduğunda can acıtmazdı. Kimi şenliklerde sayıları 500'ü bulan tulumcuların başı, çoğu kez eşek üzerinde, garip giysilerle önde ilerlerdi. Bunların bir de cin askeri adı verilen yardımcıları vardı.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR