VECİT ya da VECD a. (ar. vecd). 1. Din. Ruhun, doğrudan doğruya Tanrı ile birleştiği ve Tanrı'nın varlığının çok yoğun bir biçim...
VECİT ya da VECD a. (ar. vecd).
1. Din. Ruhun, doğrudan doğruya Tanrı ile birleştiği ve Tanrı'nın varlığının çok yoğun bir biçimde bilincine vardığı özel gizemli durum.
2. Sevgi, heyecan ya da hayranlıktan, kendisini dış dünyayla bağları kopmuş gibi hisseden, aşırı bir coşku içinde olan kimsenin durumu; kendinden geçme esrime
3. Vecde gelmek, dinsel bir duyguyla kendinden geçmek; bir şey karşısında aşırı ölçüde heyecan duymak, esrimek.
*Esk. Vecd ü istiğrak, kendinden geçme dünyayı unutma: â€... bu eserlerde tabiata ve hayatın bütün tezahürlerine karşı derin bir vecd ü istiğrak duyulur" (F. Köprülü). || Vecd-âver, coşturan, heyecanlandıran. || Vecd-efza, coşkuyu, heyecanı artıran.
*Psik. ve Ruhbil. Geçici zihinsel durum. Bu durumda dış dünyadan kopan birey (duyarlık ve hareketin ortadan kalkması), değişken konusu sık sık dinsel ya da erotik bir niteliğe bürünen yoğun bir sevinç duygusuna kapılır. (Bazı yazarlara göre vecit, histerik nitelikte bir belirtidir.)
*Tasav. Tanrısal sırların kendisine aydınlandığı salikin duyduğu ruhsal coşku ve sevinç. (Sufilere göre sevgilinin [Tanrı'nın] seslenişini duymak, cemalini görmek gibi olağanüstü bir durumla karşılaşan salik, vecde gelerek coşup kendinden geçer. Bu nedenle vecit, başlangıç noktasında bulunanların karşılaştıkları bir durumdur. Bazı tarikatlardaki sema, vecde gelen dervişlerin eylemleridir.)
1. Din. Ruhun, doğrudan doğruya Tanrı ile birleştiği ve Tanrı'nın varlığının çok yoğun bir biçimde bilincine vardığı özel gizemli durum.
2. Sevgi, heyecan ya da hayranlıktan, kendisini dış dünyayla bağları kopmuş gibi hisseden, aşırı bir coşku içinde olan kimsenin durumu; kendinden geçme esrime
3. Vecde gelmek, dinsel bir duyguyla kendinden geçmek; bir şey karşısında aşırı ölçüde heyecan duymak, esrimek.
*Esk. Vecd ü istiğrak, kendinden geçme dünyayı unutma: â€... bu eserlerde tabiata ve hayatın bütün tezahürlerine karşı derin bir vecd ü istiğrak duyulur" (F. Köprülü). || Vecd-âver, coşturan, heyecanlandıran. || Vecd-efza, coşkuyu, heyecanı artıran.
*Psik. ve Ruhbil. Geçici zihinsel durum. Bu durumda dış dünyadan kopan birey (duyarlık ve hareketin ortadan kalkması), değişken konusu sık sık dinsel ya da erotik bir niteliğe bürünen yoğun bir sevinç duygusuna kapılır. (Bazı yazarlara göre vecit, histerik nitelikte bir belirtidir.)
*Tasav. Tanrısal sırların kendisine aydınlandığı salikin duyduğu ruhsal coşku ve sevinç. (Sufilere göre sevgilinin [Tanrı'nın] seslenişini duymak, cemalini görmek gibi olağanüstü bir durumla karşılaşan salik, vecde gelerek coşup kendinden geçer. Bu nedenle vecit, başlangıç noktasında bulunanların karşılaştıkları bir durumdur. Bazı tarikatlardaki sema, vecde gelen dervişlerin eylemleridir.)
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR