yılgın ödat 1 . Yılmış, korkmuş olan: "Yılgın gözlerle bunlara baktı ve köşedeki tütüncüyü soracaktır oldu."- M. Ş. E...
yılgın
ödat
1 . Yılmış, korkmuş olan:
"Yılgın gözlerle bunlara baktı ve köşedeki tütüncüyü soracaktır oldu."- M. Ş. Esendal.
2 . Bıkmış, usanmış.
3 . Morali bozulmuş, çökmüş:
"Bu şekilde manen çöküş, yılgın ve bedenen bitkin bir hâlde köye varıyoruz."- Y. K. Karaosmanoğlu.
YORUMLAR