Atatürk döneminde Türkiye’nin dış siyaseti ile ilgili genel bilgiler. Olaylar ve bu olayların sebepleri ve sonuçlarının maddeler halinde bel...
Atatürk döneminde Türkiye’nin dış siyaseti ile ilgili genel bilgiler. Olaylar ve bu olayların sebepleri ve sonuçlarının maddeler halinde belirtildiği yazımız.
İlk TBMM açıldığı zaman Atatürk yeni Türk Devleti’nin dış siyasetini şöyle ifade etmişti “Ulusal sınırlarımız içinde her şeyden önce kendi gücümüze dayanarak varlığımızı devam ettirmek; ulus ve ülkenin gerçek mutluluk ve kalkınmasına çalışmak.“
Atatürk’ün dış politikası başka ülkelerin iç işlerine karışmaya ve başkalarının toprağında gözü olmaya karşıdır.
Bu amaçla dış politika ilkesi “Yurtta barış, dünyada barış” esasına ve tam bağımsızlığa dayanır.
Atatürk dönemindeki başlıca dış politika olayları şöyledir :
1. NÜFUS MÜBADELESİ (DEĞİŞ-TOKUŞU)
Lozan Konferansı’nda; Türkiye’de kalan Rumlarla, Yunanistan’daki Türklerin değişimi kararlaştırılmış; ancak İstanbul’a yerleşmiş Rumlar’la Batı Trakya Türkler’i bu değişimin dışında tutulmuştu. Mübadele isteği Türk tarafından değil karşı taraftan gelmiştir.
Nüfus değişimini sağlayacak komisyon, çalışmaya başlayınca bazı sorunlar çıktı.
“Yerleşme” deyiminin kapsamı konusunda Türk ve Yunan delegeleri arasında görüş ayrılıkları vardı.
Türkiye, “yerleşme” deyiminin anlamının Türk kanunlarına göre saptanmasını istedi.
İstanbul’da mümkün olduğu kadar fazla Rum bırakmak isteyen Yunanistan ise, her ne şekilde olursa olsun Mondros Ateşkesi’nden önce İstanbul’da bulunan her Rum’un “yerleşmiş” sayılması gerektiğini ileri sürdü.
Bu sorun Milletlerarası Adalet Divanı’na götürülüp orada da çözülemeyince Türk-Yunan ilişkileri gerginleşti.
• Yunan Hükümeti, Batı Trakya’daki Türklerin mallarına el koymaya başlayınca, Türk Hükümeti de İstanbul’daki Rumlar’ın mallarına el koydu.
• Ancak, sorun silahlı bir çatışmaya dönüşmeden anlaşma sağlandı (1926)
a. Yerleşme tarihlerine bakılmaksızın Batı Trakya’daki Türklerle, istanbul’daki Rumlar “yerleşik” deyiminin kapsamına alındı.
b. Her iki ülkedeki azınlıklar o ülkenin yasalarına göre yönetilecekti.
• Bununla birlikte nüfus değişimi konusu ancak 10 Haziran 1930’da çözümlenebildi.
1930 Antlaşmasından sonra Türk-Yunan ilişkileri oldukça düzeldi. Yunan Başbakan’ı Venizelos’un Türkiye’yi resmen ziyareti esnasında, iki ülke arasında dostluk, tarafsızlık, uzlaşma ve hakem antlaşmaları imzalandı.
2. YABANCI OKULLAR SORUNU
Lozan sonrası karşılaşılan güçlüklerden biri de Yabancı Okullar Sorunudur. Osmanlı Devleti’nde kapitülasyonlar nedeniyle yabancı okullar denetlenemiyordu.
Lozan’a göre, Türkiye’deki yabancı okullar Türk kanunlarına ve diğer okulların bağlı oldukları tüzük ve yönetmeliklere göre çalışmalarını sürdüreceklerdi.
a. Türk Hükümeti bu okullarda, Türk Dili, Türk Tarihi, Yurttaşlık Bilgisi, Coğrafya derslerinin Türk öğretmenleri tarafından okutulmasını,, okutulan kitaplarda Türklük aleyhine düşünceler olmamasını ve bu okulların Türk müfettişleri tarafından denetlenmelerini kapsayan bir yönetmelik hazırladı.
b. Bazı yabancı okullar, bu esaslara karşı çıkarak uyruğunda bulundukları devletlerin elçilerini devreye soktular.
c. Türkiye, bunu bir iç sorunu sayarak görüşme konusu yapmayı reddetti.
d. Bu esaslara uymayan bazı okullar kapatıldı. Geri kalanlar ise saptanan esaslara uymayı kabul ettiler ve böylece sorun kapandı.
YORUMLAR