Kafes Nedir?

KAFES Ar. ®afes TDK, Türk Dil Kurumu 1. Hayvanlar için aralıklı tel, metal ya da ağaç çubuklardan yapılmış taşınabilir bölme: Ku...

KAFES Ar. ®afes
TDK, Türk Dil Kurumu




1. Hayvanlar için aralıklı tel, metal ya da ağaç çubuklardan yapılmış taşınabilir bölme: Kuş kafesi.
2. Yırtıcı hayvanlar için demir çubuklarla yapılmış taşınabilir bölme: Aslan kafesi.
3. Çapraz çubuklarla ve aralıklı olarak yapılmış, pencerelere takılan siper.
4. Ahşap yapıların doğrudan ve çatmalardan oluşan kaplama tahtaları haricinde kalan iskeleti.
5. argo Hapishane
6. esk. Cami, tekke vb. yerlerde bayanlara ayrılan yer.
7. Dokuma aygıtında bir bölüm, mekiğin bulunmuş olduğu yer.
8. Çinicilikte kullanılan dişli bir yardım
9. Eşya konan dolap, yüklük.





  • Smackdown 2009 PC'de kafes maçı nasıl açılır?


  • Kristal Kafes


  • Zıppır: Kafes Futbolu



kafes ingilizcesi


1. cage; coop.




2. lattice, latticework; wooden latticework screening the windows of old-style Turkish houses.

3. framework (of a wooden building); skeleton (of a ship).

4. slang clink, jug, calaboose, lockup.

5. slang confidence game, swindle.

6. screened-off area reserved for women (in a mosque).

7. seraglio apartment in which an Ottoman prince was brought up in seclusion.

-e alabilmek /ý/ slang to talk (someone) to death, talk (someone´s) ear off.

- çit latticework fence.


- şeklinde

1. a mere skeleton.

2. loosely woven.

3. full of holes, riddled with holes.


-e girmek slang to be duped, be taken in.


- kafes

1. full of holes.

2. latticed.


-e koymak /ý/ slang to deceive, swindle, con, suck (someone) in.

- tamiri repair made to the framework of a wooden building.


KAFES a. (ar. kafes).

1. Kuşları ya da ufak hayvanları kapalı tutmak için kullanılan telden ya da tahta parmaklıklardan meydana getirilen taşınabilir barınak. (Bk. ansikl. böl. Süslem. sant.)

2. Yırtıcı hayvanların, kimi zaman de insanların kapatılmış olduğu parmaklıklı, büyük boyutlarda, durağan ya da taşınabilir kulübe.

3. Esk. Tekkede, camide vb. yerlerde bayanlara ayrılmış yer.

4. Arg. Hapishane: üç yıl kafeste yatmak ne anlamına gelir, ben bilirim.

5. Kafes şeklinde, çok seyrek dokunmuş, delik delik olan kumaş için kullanılır. || Kafes kafes, delik delik; kafes şekilde, çubuklarla çatılmış. || Kafese alabilmek, kafese koymak, bir kimseyi türlü oyunlara başvurup aldatarak ondan çıkar sağlamak (arg). || Kafese girmek, kendisinden çıkar sağlayacak bir kimsenin tuzağına düşerek aldatılmak, kandırılmak.


—Ağ. yet. Fidanları, kırılma ya da sarsılma şeklinde dış tehlikelere, bilhassa evcil hayvanların saldırısına ya da ziraat araçlarının çarpmasına karşı korumak için meydana getirilen korkuluk. (Kafesler, demir, tahta ya da kazıktan yapılır. Kimi zaman, fidanlar kafes yerine, demir tellerle tutturulmuş nebat saplarıyla ya da dikenli dallarla çevrilir.)


—Anat. Kaburga kafesi, göğüs kafesi ve bilhassa kaburgaların tümü.


—Arıc. Anaarı kafesi, çok ince madeni telden örülen ve anaarıların taşınmasına yarayan ufak kutu.


—Atç. Sorgun ağacı ya da köseleden meydana getirilen, ısıran ya da gereksiz yem yiyen atların ağzına takılan tasma.


—Bine. Atın, altına serilen samanı ve otu (bilhassa yarıştan bir süre ilkin ve sonrasında) ya da yarasına sürülen ilacı yemesini önlemek için ağzına geçirilen bez ya da ten poşet.


—Ceb. Her eleman İkilisinin daima bir en büyük ve bir en ufak sınırının bulunmuş olduğu sıralı küme. (Eşanl. AĞ KüMESİ.) [Bk. ansikl. böl.]


—Deneys. ruhbil. Ses kafesi, bir sesin, özneye bakılırsa uzay düzlemlerindeki yerinin hassas olarak saptanmasını incelemeye yarayan deneysel vaziyet.


—Denize. Gemilerin türlü yerlerinde (lombar ağzı, iskele tavası) kullanılan ve aralıklı çatılmış sert ağaçtan meydana getirilen platform.


—El sant. Yazmacılıkta kullanılan birbirini eşit aralıklarda kesen yollarla aralarındaki beneklerden oluşan motif. (Bilhassa Tokat yazmalarında görülür ve yeni oluşturulmuş desenlerdendir.) [Şehir planı da denir.]


—Elektrotekn. Sincap kafesi, oyuklara yerleştirilmiş iletkenlerden oluşan ve uçlan kısa dönem meydana getirecek şekilde kapanmalarını elde eden metal halkalarla birleştirilen almaşık akımlı bir makine düzeneği.


—Geleneks. mim. Bir çerçeve içinde, eş aralıklarla birbirine çapraz ya da dikey olarak yerleştirilmiş ince ahşap çıtalar ya da metal çubuklardan oluşan yapı öğesi. (Bk. ansikl. böl.) || Tekke, dergâh vb. toplu yerlerde bayanlara ayrılmış, çevresi kafesli bölüm. || Türk hamamlarında havlu, peştamal, vb. sileceklerin kurutulmuş olduğu mekân. (Silecekler eş aralıklı sırıklardan yapılmış çardaklara asılır, külhandan getirilen közlerin yere serpiştirilmesiyle elde edilmiş sıcaklıkla kurutulurdu.) || Kafes çatması, kafesi oluşturan dış çerçeve. || Harem kafesi, türk evlerinin harem pencerelerine konulmuş olan sık aralıklı kafes. || Selamlık kafesi, evlerin selamlık pencerelerindeki daha büyük aralıklı kafes. || Yavru kafes, kimi pencere kafeslerinin ortasındaki, daha ufak boyutlu, büyük kafes kaldırılmaksam açılarak dışarıyı görebilmeyi elde eden kafes.


—Inş. Düğüm noktalarında birleştirilen çubuklardan oluşan, düzlemsel ya da eğ- risel, ağ şeklinde metal strüktür. (Kafesleri birleştiren köşegenel çubuklar, uzay çerçevelerinin yapılmasına olanak verir.)


—inş. ve Bayınd. Kesişen çubuk ya da putrellerden oluşan ahşap ya da metal çatkı. || Kafes kiriş, üçgenler oluşturacak şekilde bir araya getirilmiş tazyik ve çekme çubuklarıyla meydana getirilen kiriş.


—Mad. oc. Kafes bağlantısı, kafesi taşıyıcı halata bağlama sistemi. || Kafes nakliyatı, kafesin kuyu dibinden yerüstüne (ya da tersi) değin devinimi. (Cevher çıkarma, B personel, araç-gereç kafesleri vardır.) || Çıkarma kafesi, bir kuyuda ya da kuyu katları içinde çıkarma halatına asılan ko- şutyüzlü metal çerçeve. (Bu çerçeve çıkarma makinesiyle vagonları ya da mensubu çıkarmak ya da rösete indirmek için kullanılır.) [Bk. ansikl. böl.]


—Mak. san. Bir makinenin türlü bölümlerini taşıyan birleşik destekler bütünü. |j Rulman kafesi, bir rulmanda, bilyalı ya da makaralı bir bütede yuvarlanan öğeleri eşit uzaklıkta tutan yuvalı iskelet.


—Marangl. Radyatör önlerini ve yapı boşluklarını kapatmada kullanılan parmaklık. || Kafes konstrüksiyon, kalınca tabla ve dolu kapı yapımında uygulanan körağaç hazırlama tekniği. (Bu teknikte çıtalar kenarları 3-4 santimetre içinde değişim gösteren kareler oluşturacak şekilde kertilerek birbirine geçirilir ve iki yüz eşit kalınlıkta kontrplak, yonga levha ile kaplanır.)


-—Mim. Kafes oymak, bir mimarlık yapıtında süsleyici özellikte boşluklar, delikler açmak. (Eşanl. AJUR AÇMAK.)


—Müz. - GüL.


—Nük. müh. Taşıma kafesi, çekirdek parçalanmasına uğramaya elverişli ürünleri taşımada ya da depolamada kullanılan koruma tankı. (Kafese benzer bir yapısı vardır ve bu yapının merkezinde ürünü içeren kap vardır. Başlıca görevi bu ürünleri komşu tanklardan belirgin uzaklıkta tutarak her tür nükleer parçalanma tepkimesi olasılığını önlemektir.)


—Oy. Bulmacalarda değişik sayılarda ak ve siyah kutulara bölünmüş biçim.


—Sey. oy. Ortaoyunu sahne düzenlemesinde bayanların oturmasına ayrılmış bölüm. (Kafes, daire şeklinde düzenlenmiş alanda, çoğu zaman kapının karşısında, yenidünya*'nın arkasında yer alırdı.)


—Sirk. Taşıma kafesi, yırtıcı hayvanları taşımada kullanılan kafes. Bu kafes ya yırtıcı hayvan avcıları tarafınca hayvanları hayvanat bahçelerine yollamak için ya da hayvanları sirkte piste çıkan koridora getirmek için kullanılır.


—Su ür. kül. Balık yetiştirmek amacıyla yapılmış, sert ya da esnek, yüzen ya da suya batmış, örgü yapılı, kapalı çit.


—Süslem. sant. Kafes oyma, taş, mermer, ahşap şeklinde yüzeyleri dantel şeklinde oyarak meydana getirilen süsleme. (Şebeke ya da müşebbek de denir.)


—Tar. Kafes yaşamı, osmanlı şehzadelerinin yaşamlarını tanımlamak için kullanılan bir deyim. (Şehzadeler, "şimşirlik†denilen on iki odalı yerlerde on civarında cariyesi ve enderun, kiler ile seferli koğuşlarından seçilmiş ağalarla beraber yaşarlardı. Şehzadenin bu cariyelerden olan evlatları öldürülürdü Bir tür hapis yaşamı olan bu yaşamda devamlı kontrol altında olan şehzadelerin dışarıdan bir kimselerle ilişki kurması zordu.)


—Teknol. Bir makineyi sağlamlaştırmaya ya da darbelere ve çarpmalara karşı korumaya yarayan metal parçalar bütünü. || Bir yapıyı tutmaya, kuvvetlendirmeye, korumaya yarayan demir parçaların tümü.


—Tekst. Bir ya da bir çok grup çözgü ipliğinin atkı ipliğiyle bağlantı yapmamasından ileri gelen yüzey hatası.


—Yünlü bir kumaşta, mekiğin çözgüye dokunmasıyla ipliklerin birbirine dolaşması sonucu oluşan hata.


—Telekom. Şifreleri yazmaya ya da okumaya yarayan ve uzlaşmalı delikler taşıyan tablo.


—Vet. Tavuklar asalaklardan temizlemek istendiğinde içine hayvan kapatılarak haşere ilacı püskürtülen kutu.


—Zootekn. Kafes hayvancılığı, çok sayıda hayvanı, sıcaklığı az çok ayarlanabilen binalarda ayrı kafes ya da bölmelere yerleştirerek meydana getirilen hayvancılık. (Yoğun beslenmeyi gerektiren kafes hayvancılığı, bilhassa yumurta üretimi için kümes hayvanlarına ve et üretimi için danalara uygulanır Kafes ve bölmelerde yemlik ve yalaklar vardır. Kümes hayvanları için kurulan kafesler, yumurtaların toplanmasını elde eden, yürüyen bantlarla donatılır.)


sıf. Bahç. Kafes çit, bağlarda ve meyve bahçelerinde kemer, kordon ya da duvar meydana getirmek suretiyle türlü yönde birbirine paralel ya da çapraz çakılmış ince tahtalardan meydana getirilen çit.


—Balıkç. Kafes çit, KAFESLİK'in eşanlamlısı.


—Denize. Kafes ambalaj, hafifçe yükleri ambalajlamada kullanılan ve seyrek çatılmış ağaçlardan meydana getirilen sandık. (Çoğu zaman hava alması ihtiyaç duyulan dayanıksız gıda ürünlerini ambalajlamada kullanılır.) || Kafes bumba, profil demirden, kafes şeklinde çatılarak yapılmış yük bumbası. || Kafes çanaklık, eski yelkenlilerde, üstü bir tür kafesle örtülmüş çanaklık. || Kafes doğrudan, profil demirler çatılarak elde edilmiş doğrudan. || Kafes ızgara, bir geminin köprüüstüne, iskele tavalarına, merdivenlerine ve bilhassa geçitlere, bir filikanın sintinesine yerleştirilen kafes şeklinde döşeme. || Kafes yapı, profil demirlerden çatılarak yapılmış yapı.


—Geleneks. mim. Cami, türbe vb. yapılarda pencereler genellikle maden, taş ya da mermer kafeslidir. Geleneksel türk evlerinde ev içindeki yaşamın dışarıdan görülmemesi amacıyla pencereler kafesli yapılırdı. Bu tür durumlar tahta bir çerçeve içinde dikey, yatay ya da çapraz çıtalardan oluşurdu ve pencere sövelerine, üç aşağı beş yukarı sürülecek şekilde yerleştirilirdi. Kimi evlerde harem kafeslerinin dış yüzüne, dışardan görülmeyi kesinlikle önlemek amacıyla boyayla ağaç ya da çiçek resimleri yapılırdı. Kimi kafeslerin ortasına dışarıyı görebilmek için, göz büyüklüğünde bir boşluk bırakılır, buraya içi boş bir tahta halka konurdu (göz deliği). Bir takım evlerde de mekânları birbirlerinden farklı kılan insan uzunluğunda kafesler vardı. Sofa, yaşam şeklinde dışa açık kısımlar de kafesli olurdu.


—Mad. oc. Kafes, çıkarma halatına, kafes bağlantısıyla asılıdır. Kafes yalnız personel için kullanılıyorsa halat bir paraşütle donatılır; halat koptuğunda paraşüt kuyu kılavuzu ile temas ederek kafesin düşmesini önler. Kafeste bununla birlikte kuyu kılavuzu süresince kayan küpeşteler yer alır. Vagonları taşıyacak şekilde donatılmış kafesler de vardır; ama cevher çıkarma işlemi çoğu zaman bir skiple yapılır.


—Süslem. sant. Daha Ortaçağda kıymetli madenlerden, inci, zümrüt, safir ve yapma kuşlarla süslü kafesler yapılmıştır. Basit kafesler pirinçten, telden ya da sorgun dalından yapılıyordu. Egzotik kuşlara süregelen merak sonucu XVII. ve XVIII. yy.'larda seri halele kafes yapımına başlandı, bunlardan biride bir kısımı yaldızlı tunçtan, porselenden ve büyük boyutlarda oluyordu.

Kaynak: Büyük Larousse


kafes

isim Arapça


1 . Aralıklı telden, metal ya da ağaç çubuklardan yapılmış, çoğu zaman taşınabilir koyacak.

2 . Vahşî hayvanlar için demir çubuklarla yapılmış taşınabilir bölme.

3 . Çapraz çubuklarla ve aralıklı olarak yapılmış, pencerelere takılan siper:

"Bahçeye, kafeslerde elenen solgun bir ışık vurmuş."- Y. Z. Ortaç.

"Mümkün olsa, eski şehzadeler şeklinde, kafes arkasına hapsedip kimse ile konuşturmayacağız."- F. R. Atay.

4 . eskimiş Cami ve tekke şeklinde yerlerde bayanlara ayrılan yer.

5 . Ahşap yapıların doğrudan ve çatmalardan oluşan kaplama tahtaları haricinde kalan iskeleti.

6 . argo söz Hapishane.

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

kafese girmek

kafese koymak

kafes şeklinde

Birleşik Sözler

kafes teli


kafes ingilizcesi


1. cage; coop.

2. lattice, latticework; wooden latticework screening the windows of old-style Turkish houses.

3. framework (of a wooden building); skeleton (of a ship).

4. slang clink, jug, calaboose, lockup.

5. slang confidence game, swindle.

6. screened-off area reserved for women (in a mosque).

7. seraglio apartment in which an Ottoman prince was brought up in seclusion.

-e alabilmek /ý/ slang to talk (someone) to death, talk (someone´s) ear off.

- çit latticework fence.


- şeklinde

1. a mere skeleton.

2. loosely woven.

3. full of holes, riddled with holes.


-e girmek slang to be duped, be taken in.


- kafes

1. full of holes.

2. latticed.


-e koymak /ý/ slang to deceive, swindle, con, suck (someone) in.

- tamiri repair made to the framework of a wooden building.





  • Smackdown 2009 PC'de kafes maçı nasıl açılır?


  • Kristal Kafes


  • Zıppır: Kafes Futbolu


 

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Kafes Nedir?
Kafes Nedir?
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/kafes-nedir.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/kafes-nedir.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content