MAKASLAMAK g. f. 1. Bir şeyi makaslamak, onu makasla kesmek: Kumaşı makaslamak. Otlan makaslamak. 2. Tkz. Bir yazıyı, bir filmi vb. ...
MAKASLAMAK g. f.
1. Bir şeyi makaslamak, onu makasla kesmek: Kumaşı makaslamak. Otlan makaslamak.
2. Tkz. Bir yazıyı, bir filmi vb. makaslamak, onun bir bölümünü ya da bazı bölümlerini çıkarmak, onu kısaltmak ya da sıkıdüzen etmek:
3. Makas almak.
4. Arg. Çalmak.
*-*Tekst. Bir kumaşı düz ve parlak hale getirmek için havlarını çok kısa kesmek. ||Kadifeyi makaslamak, dokuma işlemi esnasında, düz bir kadife üstünde meydana gelen ve elde edilmek istenen desene bakılırsa makasın ucunu kullanarak yerin bir bölümünü açmaya dayanan eski teknik.
♦ makaslanmak edilg. f.
1. Makaslamak eylemine mevzu olmak.
2. Kısaltılmak, bazı bölümleri çıkarılmak: Filmin başlangıcında bir çok bölüm makaslanmış.
1. Bir şeyi makaslamak, onu makasla kesmek: Kumaşı makaslamak. Otlan makaslamak.
2. Tkz. Bir yazıyı, bir filmi vb. makaslamak, onun bir bölümünü ya da bazı bölümlerini çıkarmak, onu kısaltmak ya da sıkıdüzen etmek:
3. Makas almak.
4. Arg. Çalmak.
*-*Tekst. Bir kumaşı düz ve parlak hale getirmek için havlarını çok kısa kesmek. ||Kadifeyi makaslamak, dokuma işlemi esnasında, düz bir kadife üstünde meydana gelen ve elde edilmek istenen desene bakılırsa makasın ucunu kullanarak yerin bir bölümünü açmaya dayanan eski teknik.
♦ makaslanmak edilg. f.
1. Makaslamak eylemine mevzu olmak.
2. Kısaltılmak, bazı bölümleri çıkarılmak: Filmin başlangıcında bir çok bölüm makaslanmış.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR