Katapleksi. doğrusu şuur kaybı olmaksızın iskelet kas gerginliğinin kaybı, şaşırtıcı nörolojik bir hastalık olan narkolepsinin tanımlayıcı e...
Katapleksi. doğrusu şuur kaybı olmaksızın iskelet kas gerginliğinin kaybı, şaşırtıcı nörolojik bir hastalık olan narkolepsinin tanımlayıcı emarelerinden biridir. Kataplektik krizler, genellikle bir kahkaha ile başlar, başka zamanlarda ise utanma, yabancılarla toplumsal ilişkiler, birdenbire hiddet, atletik güç sarfetme ya da cinsel ilişki bir krizi başlatabilir.
Hastaları kuvvetsiz bırakan başka bir hastalık emaresi de, gündüzleri devamlı uykulu olma durumudur. Eğer hayatınızda 48 saat uyumadığınız olduysa, narkoleptik hastaların her gün yaşamış olduğu uykulu olma durumunu yaşamışınız anlamına gelir. Kendilerini o denli uykulu hissetmelerine karşın, bu hastalar geceleri pek iyi uyuyamazlar. Kısa bir kestirmeden sonrasında kendilerini yenilenmiş hissetseler de uyku hissi kısa süre sonrasında tekrardan başlar. Netice olarak, narkoleptik kişiler, uygunsuz yerlerde uyuyakalırlar. Bu sebeple de tedavi edilmezlerse trafik kazaları açısından çok büyük risk altındadırlar. Genellikle bu kişiler, işlerinde ve okullarında yüksek performans göstermekte güçlük çekerler.
Son bir çok senedir araştırmacılar, bu güçten düşürücü ama şaşırtıcı derecede de yaygın olan hastalığın gizemlerini çözmeye başladılar. Meydana getirilen çalışmalarda ortaya çıkan şu ki. katapleksi esnasında beyinde etkilenen mıntıkalar, rüyalarımızla senkronize bir biçimde hareket etmemizi engellemiş olan bölgelerle aynıdır (mesela, rüyamızda bir yarışta isek. bacaklarımızı sağa sola çarpmamız şeklinde). Bununla birlikte bilimadamları. mutasyona uğradığında köpeklerde narkolepsiye neden olan bir gen bulmuşlardır. Narkolepsinin bir otoimmün hastalık olabileceğini ortaya koyan bir takım ipuçları da vardır. Bu durumda bağışıklık sistemi, sanki yabancı bir dokuymuş şeklinde düzgüsel beynimiz dokularına saldırmaktadır.
Bu hastalığın bir takım olağan dışı özellikleri vardır. Katapleksi ve uyku hissi yanında, başka iki klasik emare de uyku felci ve hypnagogik halisünasyonlardır.
Uyku felci, uyuyakalırken ya da uyanırken kımıldayamama durumudur. Düzgüsel bireyler hayatlarında bir çok sefer kısa süreli uyku felci şartları yaşayabilirler. Ama pek çok narkoleptik hasta için hergün görülebilecek bir durumdur. Hynagogik halisünasyonlar. uyanma esnasında, çevredeki unsurları da içeren rüya benzeri deneyimlerdir. Bu tür şeyler genellikle narkoleptik kişilerin en uykulu oldukları vakit oluşur. Fakat, her narkoleptik hasta aynı şekilde problemler yaşamaz. Mesela, kataplaksinin ve uyku halinin sertliği bireyler içinde farklılık gösterir.
Narkolepsinin geniş şekilde meydana gelmesi de şaşırtıcıdır. Bu hastalık. ABD'de iki binde bir oranında gözlenir. Başka ülkelerdeki oranlar. Japonya'da altıyüzde bir. İsrail'de beşyüzbinde bir kişidir. Bu değişik oranların sebebi. ırka bağlı genetik faktörler ya da muhtemelen çevresel faktörler olabilir. Narkolepsinin ABD'de görülme oranı, "amyotrophic lateral sclerosis" hastalığının ortalama on katı. "multiple sclerosis" hastalığının yarısı, "cystic fibrosis" hastalığının beş katı ve "parkinson" hastalığının ortalama dörtte biridir. Narkolepsinin ilk emareleri, tipik olarak onlu ya da yirmili yaşlarda görülür. Emareler bir çok yıl süreyle kötüleşir, bir süre sonra değişmeden sürer.[16]
Tedavisi tertipli yatış zamanı, gündüz şekerlemesi izni, birdenbire uykuya karşı güvenlik önlemleri, gündüz için uyarıcılar, antidepresan kullanımı biçimindedir.[17]
Uyku ve Narkolepsi
Narkolepsi. uyku denetim mekanizmasının bozulmasıyla ilintilidir. Uyku döngüsü, normalde iki temel fazdan oluşur. REM (süratli göz hareketi) uykusu ve Non-REM (süratli göz hareketi olmayan) uyku, Non-REM. sakin bir uyku durumudur. Kaslar gevşer, ama gene de bir parça gergindirler: nefes alma düzenlidir, nefes alma düzenlidir, serebral korteks, yüksek voltajlı dalgalar üretir ve beynin enerji tüketimi çok az düzeydedir. REM safhası ile non-REM safhasının her ikisinde de, çevrede olan bitenin bilincinde olmama şartları, bu ikisinin benzerliğidir. Buna rağmen. REM fizyolojik olarak oldukça farklıdır, alma ve kalp atışı düzensizdir, süratli göz hareketleri gözlenir, korteks. süratli, düzensiz, az voltajlı dalgalar üretir ki bu tür şeyler uyanıkken görülür ve beynimiz metabolizn uyanıkken olduğundan daha yüksek düzeydedir. REM uykusu esnasında duruşu elde eden kaslardaki- mesela sırt ve bacak kasları- sertlik/gerginlik mevcut değildir, fakat bazen birdenbire kas seğirmeleri motor hareketsizliğini bozar.
Nakkoleptik olmayan kişiler gece uykularına non-REM uykuyla başlarlar. Bu konuyu ortalama doksan dakika sonrasında REM uykusu izler. Bu özellikten dolayı- ve bununla birlikte narkoleptik hastalar kas gerginliğini kaybetmiş olduğu için ve ele normalde bir tek REM uykusu esnasında meydana gelen, rüyaya benzer halüsinasyonlar gördükleri için araştırmacılar şu hipoteze varmışlardır: narkolepsinin bu emareleri. REM uykusundaki bir takım özelliklerin uygunsuz bir biçimde tetiklenmesinden dolayı ortaya çıkmaktadır.
Uyku problemleri narkolepsinin en yaygın görülen emareleri olmasına karşın, bu hastalık üstüne meydana getirilen araştırmaların büyük bölümü. katapleksiyi başlangıç noktası olarak ele almıştır. Uykulu olma şartları aslen düzgüsel bir olgudur, narkolepside anormal olan uykulu olma durumunun miktarıdır. B narkoleptik hastalarda görülen bir takım uykulu olma durumlarının anormal olup. olmadığını idrak etmek güçtür. Öte taraftan, katapleksi. düzgüsel bireylerde hiçbir vakit görülmez. Katapleksi kolayca ölçülebilir ve birden başlar. Bu birden başlama şartları, bilimadamlarına. katapleksiyi tetikleyen sinirsel olayların zamanını be- lirleme fırsatı verir. Katapleksinin gözlemlenerek, narkolepsi patolojisinin daha acık olarak anlaşılması umulmaktadır.[16]
YORUMLAR