OKUL a. 1. Toplu olarak genel öğretim meydana getirilen yer. 2. Okul çağlarında ya da okulöncesi yaşlarda bulunan küçüklere toplu ge...
OKUL a.
1. Toplu olarak genel öğretim meydana getirilen yer.
2. Okul çağlarında ya da okulöncesi yaşlarda bulunan küçüklere toplu genel öğretim vermekle yükümlü kurum; mektep: Özet okul. Okulun üstlendiği görevler.
3. Bir tahsil kurumundaki öğrencilerin ve öğreticilerin tümü: Bu törende tüm okul bir aradaydı.
4. Hususi bir alanda tahsil veren kurum, yapı, teşkilat ya da gruplaşma: Kayak okulları. Otelcilik okulu.
5. Aynı kuramın yandaşlarının, bir düşünürün izleyicilerinin, bir sanatçının yanında yetişenlerin vb. tümü; bu kuramdan doğan hareket; bu kuramın kendisi; ekol: Prag dilbilim okulu. 6. İnsanı eğiten, yetiştiren bir etkinlik, bir yaşam koşulu: Diplomatlık mesleği, insana kendine başat olmayı öğreten bir okuldur. Yaşam okulundan mezun olmak.
—Denize. Okul gemisi, denizci yetişecek öğrencilerin, kuramsal denizcilik bilgilerini uygulamaya geçirebilmeleri için hususi şekilde donatılmış vapur. (Pek çok devletin bu iş için ayırdığı gemiler, kabasorta donanımlı, yelkenli-motorlu gemilerdir. Yelkenli vapur kullanılmasının sebebi öğrenciyi doğayla savaşım etmeye, fizyolojik olarak denize alıştırmaktır. Türk donanmasına personel yetiştiren okulların hizmetindeki gemiler Hamidiye, Mecidiye, Savarona ve Cezayirli Haşan Paşa'dır. Yüksek denizcilik okulu'nun kullandığı ilk vapur Hamit Naci'dir; bu geminin hurdaya çıkmasından sonrasında eski bir tarama gemisinden meydana getirilen Hamit Naci il hizmete girmiştir.)
—Eğit. Okul-aile birliği, ilk ve orta dereceli okullarda aile ile okul arasındaki bağ ve ilişkileri güçlendirmek, öğrencilerin iyi bir öğretim ortamında yetiştirilmelerini sağlamak amacıyla kurulan derneklere verilen isim.
—Fels. Fikirlerini, öğretilerini, yazılı yapıtlarını vb., bir “yol gösterici" olarak ele alınan bir filozofun ışığında ya da hususi bir felsefenin tesir alanı içinde ortaya koyan düşünürler ve yorumcular topluluğu. (Mesela platoncu okuldan, varoluşçu okuldan vb. söz edilebilir.)
—Sonbahar. sant. Bir ustayı izleyenlerin tümü ya da aynı eğilimi taşıyan sanatçılar topluluğu; daha geniş mealde, belli başlı bir çağda ya da tüm çağlarda bir kentin, bir bölgenin ya da bir ülkenin sanatla alakalı birikimini oluşturan sanatçıların tümü. (Rembrandt okulu, Nasıralılar okulu, duygusal okul, Laethem-Saint-Martin okulu, Bologna okulu, İngiliz okulu vb. denir.)
—Koregr. Okul dansı - KLASİK DANS.
—ANSİKL. ikonogr. İ.Ö. V. yy.'dan başlayarak okul teması, bir hocadan müzik, dans ya da dilbilgisi dersi alan bir çok öğrencinin betimlendiği yunan vazolarında görülür. Geç imparatorluk döneminden kalma bir stelde (Trier), elyazmaları okuyan öğrenciler betımlenmiştir. Ortaçağ'da hoca, çoğu zaman elinde bir sopa ya da bir kır baç tutarken gösterilir (Heidelberg şarkı kitabındaki bir minyatür, XIII. yy.). Xll.-Xlll. yy. İtalyan üniversite hocalarının (Pistoia, Bologna, Padova) gömüt taşlarında, profesörler sıralarda oturan bir talebe grubuna ders anlatırken canlandırılmıştır. Gozzoli, San Gimignano'daki bir freskte (Aziz Augustinus'un yaşamı) okul temasını işlemiştir. XV. yy. sonunda, müzik, dilbilgisi ve aritmetik kitaplarının ilk sayfasını süsleyen ağaç-oymabasmalarda, yazar, öğrencilerine ders gösteren bir hoca olarak gösterilmiştir. Holbein, Erasmus'un Deliliğe övgü adlı yapıtı için bir okul sahnesi gerçekleştirmiştir. Bruegel'in Okuldaki eşek adlı gravüründen de söz etmek gerekir. Okul teması XVII. yy.'da pek çok hollandalı ressam tarafınca ele alındı: G. Dou (Akşam okulu, Amsterdam ve Floransa), J. Steen (Kızlar ve erkekler okulu), Van Ostade (Öğretmen).
1. Toplu olarak genel öğretim meydana getirilen yer.
2. Okul çağlarında ya da okulöncesi yaşlarda bulunan küçüklere toplu genel öğretim vermekle yükümlü kurum; mektep: Özet okul. Okulun üstlendiği görevler.
3. Bir tahsil kurumundaki öğrencilerin ve öğreticilerin tümü: Bu törende tüm okul bir aradaydı.
4. Hususi bir alanda tahsil veren kurum, yapı, teşkilat ya da gruplaşma: Kayak okulları. Otelcilik okulu.
5. Aynı kuramın yandaşlarının, bir düşünürün izleyicilerinin, bir sanatçının yanında yetişenlerin vb. tümü; bu kuramdan doğan hareket; bu kuramın kendisi; ekol: Prag dilbilim okulu. 6. İnsanı eğiten, yetiştiren bir etkinlik, bir yaşam koşulu: Diplomatlık mesleği, insana kendine başat olmayı öğreten bir okuldur. Yaşam okulundan mezun olmak.
—Denize. Okul gemisi, denizci yetişecek öğrencilerin, kuramsal denizcilik bilgilerini uygulamaya geçirebilmeleri için hususi şekilde donatılmış vapur. (Pek çok devletin bu iş için ayırdığı gemiler, kabasorta donanımlı, yelkenli-motorlu gemilerdir. Yelkenli vapur kullanılmasının sebebi öğrenciyi doğayla savaşım etmeye, fizyolojik olarak denize alıştırmaktır. Türk donanmasına personel yetiştiren okulların hizmetindeki gemiler Hamidiye, Mecidiye, Savarona ve Cezayirli Haşan Paşa'dır. Yüksek denizcilik okulu'nun kullandığı ilk vapur Hamit Naci'dir; bu geminin hurdaya çıkmasından sonrasında eski bir tarama gemisinden meydana getirilen Hamit Naci il hizmete girmiştir.)
—Eğit. Okul-aile birliği, ilk ve orta dereceli okullarda aile ile okul arasındaki bağ ve ilişkileri güçlendirmek, öğrencilerin iyi bir öğretim ortamında yetiştirilmelerini sağlamak amacıyla kurulan derneklere verilen isim.
—Fels. Fikirlerini, öğretilerini, yazılı yapıtlarını vb., bir “yol gösterici" olarak ele alınan bir filozofun ışığında ya da hususi bir felsefenin tesir alanı içinde ortaya koyan düşünürler ve yorumcular topluluğu. (Mesela platoncu okuldan, varoluşçu okuldan vb. söz edilebilir.)
—Sonbahar. sant. Bir ustayı izleyenlerin tümü ya da aynı eğilimi taşıyan sanatçılar topluluğu; daha geniş mealde, belli başlı bir çağda ya da tüm çağlarda bir kentin, bir bölgenin ya da bir ülkenin sanatla alakalı birikimini oluşturan sanatçıların tümü. (Rembrandt okulu, Nasıralılar okulu, duygusal okul, Laethem-Saint-Martin okulu, Bologna okulu, İngiliz okulu vb. denir.)
—Koregr. Okul dansı - KLASİK DANS.
—ANSİKL. ikonogr. İ.Ö. V. yy.'dan başlayarak okul teması, bir hocadan müzik, dans ya da dilbilgisi dersi alan bir çok öğrencinin betimlendiği yunan vazolarında görülür. Geç imparatorluk döneminden kalma bir stelde (Trier), elyazmaları okuyan öğrenciler betımlenmiştir. Ortaçağ'da hoca, çoğu zaman elinde bir sopa ya da bir kır baç tutarken gösterilir (Heidelberg şarkı kitabındaki bir minyatür, XIII. yy.). Xll.-Xlll. yy. İtalyan üniversite hocalarının (Pistoia, Bologna, Padova) gömüt taşlarında, profesörler sıralarda oturan bir talebe grubuna ders anlatırken canlandırılmıştır. Gozzoli, San Gimignano'daki bir freskte (Aziz Augustinus'un yaşamı) okul temasını işlemiştir. XV. yy. sonunda, müzik, dilbilgisi ve aritmetik kitaplarının ilk sayfasını süsleyen ağaç-oymabasmalarda, yazar, öğrencilerine ders gösteren bir hoca olarak gösterilmiştir. Holbein, Erasmus'un Deliliğe övgü adlı yapıtı için bir okul sahnesi gerçekleştirmiştir. Bruegel'in Okuldaki eşek adlı gravüründen de söz etmek gerekir. Okul teması XVII. yy.'da pek çok hollandalı ressam tarafınca ele alındı: G. Dou (Akşam okulu, Amsterdam ve Floransa), J. Steen (Kızlar ve erkekler okulu), Van Ostade (Öğretmen).
Kaynak: Büyük Larousse
Okul Nedir?
ÖSS netice bilgisindeki 0,3 AÖBP okul puanı mı yoksa okul puanına eklenmiş hali midir?
E-okul nedir?
okul
isim
1. Okuyup yazmadan başlayarak en yüksek düzeyde ilim ve sanat bilgisi vermeye kadar, türlü derecede toplu olarak öğretimin yapıldığı yer, mektep .
" Daha gelir gelmez, ayağının tozu ile vilayet merkezinin okullarını gezdi." M. Ş. Esendal
2. Her türlü eğitim ve öğretimin toplu olarak yapıldığı yer, mektep.
"Ayça okulla ilgili bir şeyler konu alıyor, yarım yamalak duyuyorum." - A. umut
3. Bir okuldaki talebe ve görevlilerin bütünü.
"Okul dağıldı."
4. Ekol.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
okuldan ayrılmak
okulu asmak (ya da kırmak)
Birleşik Sözler
yaz okulu
isim
" Daha gelir gelmez, ayağının tozu ile vilayet merkezinin okullarını gezdi." M. Ş. Esendal
2. Her türlü eğitim ve öğretimin toplu olarak yapıldığı yer, mektep.
"Ayça okulla ilgili bir şeyler konu alıyor, yarım yamalak duyuyorum." - A. umut
3. Bir okuldaki talebe ve görevlilerin bütünü.
"Okul dağıldı."
4. Ekol.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
okuldan ayrılmak
okulu asmak (ya da kırmak)
Birleşik Sözler
okul evladı
okul kaçağı
okul kooperatifi
okul öncesi
okul sonrasıokul kaçağı
okul kooperatifi
okul öncesi
okullar arası
etkin okul
ilköğretim
kardeş okul etkin okul
ilköğretim
karma okul
ortaokul
hususi okul
teknik okul ortaokul
hususi okul
yüksekokul
anaokulu
halk okulu
harp okulu anaokulu
halk okulu
yaşam okulu
sanat okulu
sürücü okulu
yatılı bölge okulu sanat okulu
sürücü okulu
yaz okulu
Okul İngilizcesi
1. School.
2. College.
3. Academy.
4. İnstitute.
1. School.
2. College.
3. Academy.
4. İnstitute.
Okul Nedir?
ÖSS netice bilgisindeki 0,3 AÖBP okul puanı mı yoksa okul puanına eklenmiş hali midir?
E-okul nedir?
YORUMLAR