Roma İmparatorluğu tarihi ile ilgili olarak genel bilgilerin yer aldığı yazımız. Roma İmparatorluğunun kuruluşundan yıkılışına, kültür ve uy...
Roma İmparatorluğu tarihi ile ilgili olarak genel bilgilerin yer aldığı yazımız. Roma İmparatorluğunun kuruluşundan yıkılışına, kültür ve uygarlığına kadar bilgiler.
Roma İmparatorluğu, dünya tarihinin en büyük imparatorluklarından biridir. Bu büyük devlet, bugünkü Roma şehrinin tepelerinden biri olan Palatina’daki küçük bir köyden doğdu, savaş yolu ile genişledi. Önce bütün İtalya’yı ellerine geçiren Romalılar Cumhuriyet ve İmparatorluk çağlarında ülkelerine ülkeler kattılar. M.S. II. yüzyıl içinde Roma İmparatorluğu en geniş sınırlarına ulaşmıştı.
İngiltere’yi de içine alan bütün Batı Avrupa, bütün Güney Avrupa, Romanya’yı içine alan, Kırım’a kadar uzanan Doğu Avrupa, Balkanlar, Kafkas Dağları’na kadar bütün Akdeniz ülkeleri, Fas’tan Basra Körfezi’ne kadar bütün Kuzey Afrika, Mısır, Suriye, Arabistan, Irak’ın da bir kısmı II. yüzyılda Roma İmparatorluğu sınırları içindeydi. Bu geniş topraklar altı yüz yıla yakın bir süre Roma’nın elinde kaldı. Ancak, İmparatorluk çöktükten sonra, Roma’nın yönetimindeki ülkeler ya bağımsızlığa kavuştular, ya da başka milletlerin boyunduruğu altına girdiler.
ROMA TARİHİNİN BAŞLANGICI
Romalılar’ın yaşadıkları ülke eskiden beri İtalya diye bilinir. Yarımada’ya bu adı verenler M. Ö. 2000 yıllarında kuzeyden geldiler. Bu topraklara «İtalya», kendilerine de «İtalyalı» adını verdiler. Bunların en önemli boyları Onbiriler, Sabinler, Samnitler’di.
Hint-Avrupa kolundan olan bu kavimler ülkeyi ellerine geçirince oranın yerlileri dağlara çekildiler. Bunlar bugün Pirenelerde yaşayan Basklar’la Ligürler’di.
M. Ö. 1000 yıllarında İtalya’yı Etrüskler ellerine geçirdiler, İtalyalı’ları ayrı krallıklar halinde yönettiler. Kara saçlı, düzgün yapılı insanlar olan Etrüskler ayrı bir soydandılar. Gene İtalya Yarımadası’nda, Tiber Irmağı’nın geçtiği bölgede Latinler otururdu. Onlar da öteki İtalyanlılarla aynı soydandılar. Zamanla Latinler’in dili bütün İtalya’ya yayıldı, Romalılar’ın resmî dili oldu.
İtalya’da Ligürler’den, Basklar’dan, Etrüskler’den başka güneyde Grekler (Yunanlılar) de vardı.
ROMA’NIN KRALLIK ÇAĞI
Efsaneye göre Roma şehrini M. Ö. 754’te Romus, Romulus adında iki kardeş kurmuştur. Roma’nın ilk kralı da Romulus olmuştur. O çağda Roma halkının çoğunluğunu Latinler, azınlığını da Sabinlerle Etrüskler meydana getiriyordu. İlk krallardan 4’ü (Romulus, Numa Pompilius, Tulius Fostilius, Ancus Marcius) Latin, son üçü (Tarkinius Priscus, Servius Tullius, Tarkinius Süperbus) ise Etrüsk’tü.
Roma’da krallık M.Ö. 753-509 arasında 244 yıl sürdü. Roma krallığının sınırları aşağı-yukarı Vatikan eyaletinden (Roma şehriyle dolaylarından) ibaretti. Reks dedikleri kralı halk meclisi seçerdi. Kral başrahip, başkomutan, baş yargıç ödevlerini de görürdü. Sonsuz bir buyurma yetkisi olan kral bunun belirtisi olarak ya kızıl renkte (al, ya da mor) elbise giyer, işlemeli taht üzerinde otururdu.
ROMALILAR’DA HALK AYRIMI
Etrüsklerin egemenliğinden sonra Roma’da toplum hayatı değişti. Büyük toprak sahibi olanlara, askerlik, memurluk yapanlara patrici denildi. Bunlar ötekileri yenenlerdi. Yenik Latium halkı ile Roma’ya dışarıdan gelmiş o-lanlara plebis denilirdi. Bunlar çiftçi lik, çobanlık, ticaret yaparlar, vergiyi de onlar öderlerdi. Bu iki sınıfın dışında yaşama hakkı bile ağasının elinde olan köleler vardı.
ROMA CUMHURİYETİ
Roma’da krallıktan sonra cumhuriyet çağına geçildi. Yalnız, Krallık’la Cumhuriyet çağları arasında kısa bir diktatörlük devri de vardır.
Cumhuriyet çağında, yönetim patricilerin elindeydi. Aslında bu Cumhuriyet üstün sınıfın yönetimi demekti. Her yıl Partici’lerden iki başkan seçilir, bunları konsül adı verilirdi. Buyurma yetkisi çok geniş olan bu konsüller toga denen beyaz üzerine al çizgili elbise gi-yerledi.
Roma Cumhuriyet devrinde büyük savaşlar yaparak önce bütün İtalya’yı, sonra da Avrupa’da, Afrika’da birçok yerleri ele geçirdi.
ROMA DEVLETİNİN YAYILIŞI
Romalılar önce Latin birliğini kurdular. Önce Latium, daha sonra da Etrüskler’in yurdu Etruriya Roma topraklarına katıldı. Romalılar bundan sonra Orta İtalya’daki Samnitler’i ye-ner.ek bütün o bölgeyi, Güney İtalya’
mn en güçlü şehir-devleti olan Tarent’i aldılar. Güney Yunanistan’ın Epeiros Kralı Pirhos da Romalılar’a bu savaşla yenildi.
Bu sürekli savaşlar sonunda İtalya’ m egemenlikleri altına alan Romalılar, İtalya’daki geri kalan şehir-devletleriyle anlaşmalar yaparak üstünlükler ini onlara da kabul ettirdiler. Sayısı 3000 kadar olan bu antlaşmalar Roma’nın üsıiinlüğünü sağladı, onu geniş bir İm-paraiorluk haline getirdi.
PUN SAVAŞLARI
Roma’nın Akdeniz’e el atıp donanma kurması, Akdeniz’i elinde tutmak isteyen Kartaca’nın işine gelmezdi. Başkentleri Kuzey Afrika’da bugünkü Tunus’un bulunduğu yerde olan Kartacalı’lar aslında Fenikeli oldukları için Romalılar onlara «Punic» (Fenikeli) derlerdi. Bundan dolayı iki devlet arasında 118 yıl süren (M. Ö. 264- 146) savaşlara Pun (Pön) Savaşları dendi. Bu savaş sonunda İspanya da Roma toprağı oldu. Romalılar Kartaca şehrini aldılar. Afrika’da yeni bir Roma sömürgesi kurdular. Batı Akdeniz Romalılar’ın gölü oldu.
MAKEDONYA SAVAŞLARI
M. Ö. 215-168 yılları arasında 47 yıl süren Makedonya Savaşları sonunda da Roma Cumhuriyeti bütün Makedonya’yı, Yunanistan’ı aldı. Bu arada bugünkü Antakya bölgesindeki Silevkos Krallığı da, kısa süren savaşlar sonunda, Roma’nın egemenliği altına girdi.
ÜÇLER KURULU: TRİUMVİRAT
Roma Cumhuriyeti, yüz yıla yakın bir zamandan beri, iç savaşlardan bunalmıştı. Durumu düzeltmek için yeniliklere, başka bir görüşe ihtiyaç vardı. M. Ö. 60 yılında Caesar (Sezar), Pompeius, Crassus birleştiler. Böylece ilk Triumvirat (Üçler Kurulu) ortaya çıktı. Üçler aralarında Caesar’ı konsül seçtiler, Crassus Suriye, Pompeius ise Afrika, İspanya valiliklerini aldılar.
Caesar yurt dışındayken Pompeius, Roma’da, diktatörlüğü ele almıştı. Senato Caesar’ı çağırdı. Caesar ordusu ile İtalya’ya girdi. Roma’nın sınırı olan Rubicon Irmağı’nı hiç bir komutan ordusuyla aşamazdı. Caesar ise, Rubicon’u aştı, Roma’ya girdi, kaçan Pompeius’u Yunanistan’a kadar kovalayarak Farsalus’ta yendi.
SEZAR DİKTATÖR
Sezar bundan sonra Mısır’a yürüdü. Mısır Kralı Ptolemaios’u tahtından indirdi, onun kızkardeşi Kleopatra’yı tahta çıkardı. Bu başarılarından sonra Roma Senatosu Sezar’a diktatörlük verdi. Diktatör, konsül, tribün, başkomutan olan Julius Caesar’m kanunî dokunulmazlığı da vardı. Yalnız krallık yetkilerinin hepsini üzerine aldığı halde kral adını almadı.
Sezar Roma’da birçok yenilikler yaptı. Romalılar’ı sömürgelere yerleştirdi. Kendi adını taşıyan takvimi ortaya çıkardı. M. Ö. 44 yılında Cumhuriyetçiler Sezar’ı, krallığı canlandıracağı düşüncesiyle, Senato’da üzerine hançer ile saldırarak öldürdüler.
YORUMLAR