Yüzde TDK, Türk Dil Kurumu isim 1 . Herhangi bir işte aracı olan hiç kimseye, görevinin karşılığı olarak belirgin bir hesaba naz...
Yüzde
TDK, Türk Dil Kurumu
isim
1 . Herhangi bir işte aracı olan hiç kimseye, görevinin karşılığı olarak belirgin bir hesaba nazaran verilen ücret, yüzdelik.
2 . Herhangi bir sayı ile kullanıldığında yüze bölünen bir şeyin o kadarlık parçasını belirten bir söz:
TDK, Türk Dil Kurumu
isim
1 . Herhangi bir işte aracı olan hiç kimseye, görevinin karşılığı olarak belirgin bir hesaba nazaran verilen ücret, yüzdelik.
2 . Herhangi bir sayı ile kullanıldığında yüze bölünen bir şeyin o kadarlık parçasını belirten bir söz:
"Bir eli tabancalı militan mıdır yoksa kesesini doldurmakla uğraşan iş adamlarından mıdır, milletvekili mudur derhal anlamış olur ve bu anlayışlarında yüzde seksen yanılmaz."- Y. K. Karaosmanoğlu.
"Denildiğine nazaran, nüfusumuzun yüzde kırkını on beş yaşından aşağı çocuklar teşkil ediyor."- M. Kaplan.
Birleşik Sözler
- yüzde işareti
- yüzde yüz
El ve yüzde oluşan uyuşmanın sebebi nedir?
Yüzde nedir, yüzde ile ilgili sual yanıt örnekleri verir misiniz?
Yüzde probleminin çözümü nedir?
Yüzde yüz
TDK, Türk Dil Kurumu
zarf
1 . Kesinlikle:
2 . Tam olarak:
TDK, Türk Dil Kurumu
1 . Kesinlikle:
"Salâh güpegündüz içki içmeye yüzde yüz karşıdır."- S. Birsel.
2 . Tam olarak:
"Asla hiç kimseye yüzde yüz söz vermek âdetim değildir."- P. Safa.
YüZDE a.
1. Yüz birim, yüz unsur üstünden belirtilen oran: Bir anketin neticelerini yüzdelerle göstermek.
2. Herhangi bir işten elde edilmiş gelirden yüze oranla alınan ücret; yüzdelik: Satışlardan yüzde alabilmek.
—Anal. kim. Yüzde bir düzgüsel çözelti, düzgüsel çözeltiden yüz kez daha az derişik titre erilmiş çözelti.
—Bank, ve Tic. Yüzde on, yüzde yirmi vb., bir malın satışının tüccara sağlamış olduğu ve yüz lirada on lira, yüz lirada yirmi lira vb. şekilde belirtilen kazanç. || Senelik yüzde kırk, elli vb. ile para yatırmak, bir tutarı kırk, elli vb. faizle bir hususi kişiye ya da bir işletmeye ödünç vermek ya da bir bankaya mevduat olarak yatırmak.
♦ sıf.
1. Bir sayı sıfatıyla kullanıldığında yüze bölünen bir şeyin o kadarlık kısmını, niceliğini belirtir. (Bu şekilde kullanıldığında % ile belirtilir): Gelenlerin yüzde sekseni yer bulamadı. Bu yatırımdan yüzde yirmi kârım var.
2. Yüzde yüz, asla kuşkusuz, tümüyle gerçek olarak, muhakkak: Yüzde yüz siz haklısınız; bütünü, tümü, tamamı: Kârın yüzde yüzünü kendisi alıyor.
—istat. Yüzde bir -> YüZE BÖLEN. || Yüzde birlik, bir diziyi sayıları eşit ya da aralıklı yüz gruba bölen elemanın büyüklüğü.
1. Yüz birim, yüz unsur üstünden belirtilen oran: Bir anketin neticelerini yüzdelerle göstermek.
2. Herhangi bir işten elde edilmiş gelirden yüze oranla alınan ücret; yüzdelik: Satışlardan yüzde alabilmek.
—Anal. kim. Yüzde bir düzgüsel çözelti, düzgüsel çözeltiden yüz kez daha az derişik titre erilmiş çözelti.
—Bank, ve Tic. Yüzde on, yüzde yirmi vb., bir malın satışının tüccara sağlamış olduğu ve yüz lirada on lira, yüz lirada yirmi lira vb. şekilde belirtilen kazanç. || Senelik yüzde kırk, elli vb. ile para yatırmak, bir tutarı kırk, elli vb. faizle bir hususi kişiye ya da bir işletmeye ödünç vermek ya da bir bankaya mevduat olarak yatırmak.
♦ sıf.
1. Bir sayı sıfatıyla kullanıldığında yüze bölünen bir şeyin o kadarlık kısmını, niceliğini belirtir. (Bu şekilde kullanıldığında % ile belirtilir): Gelenlerin yüzde sekseni yer bulamadı. Bu yatırımdan yüzde yirmi kârım var.
2. Yüzde yüz, asla kuşkusuz, tümüyle gerçek olarak, muhakkak: Yüzde yüz siz haklısınız; bütünü, tümü, tamamı: Kârın yüzde yüzünü kendisi alıyor.
—istat. Yüzde bir -> YüZE BÖLEN. || Yüzde birlik, bir diziyi sayıları eşit ya da aralıklı yüz gruba bölen elemanın büyüklüğü.
Kaynak: Büyük Larousse
yüzde ingilizcesi
1. percent; percentage: yüzde yirmi beþ indirim a twenty-five percent discount. Öğrencilerin yüzde onu imtihanı veremedi. Ten percent of the students failed the kontrol. faiz yüzdesi rate of interest/interest rate.
2. commission, percentage, cut (given to a middleman).
1. percent; percentage: yüzde yirmi beþ indirim a twenty-five percent discount. Öğrencilerin yüzde onu imtihanı veremedi. Ten percent of the students failed the kontrol. faiz yüzdesi rate of interest/interest rate.
2. commission, percentage, cut (given to a middleman).
El ve yüzde oluşan uyuşmanın sebebi nedir?
Yüzde nedir, yüzde ile ilgili sual yanıt örnekleri verir misiniz?
Yüzde probleminin çözümü nedir?
YORUMLAR