Büyük L. ABRAŞ ya da EBRAS sıf. ve a. (ar. eb- raş'tan). Cüzam hastalığına tutulmuş kimse için kullanılır. * Dilbil. Aslı ebras ...
Büyük L.
ABRAŞ ya da EBRAS sıf. ve a. (ar. eb- raş'tan). Cüzam hastalığına tutulmuş kimse için kullanılır.
* Dilbil. Aslı ebras olan sözcüğün arap- çadan yapılan çevirilerde genellikle abraşla karşılandığı görülür.
* Din. Kuran'da İsa'nın bu hastalığı bir mucizeyle iyileştirdiği anlatılır: "Sen iznimle, çamuru kuş biçimine sokmuş, ona üf- lemiştin de, iznimle kuş olmuştu; abraşı, anadan doğma körü, iznimle iyi etmiştin.†(Maide suresi. 109-110)
ABRAŞ ya da EBREŞ sıf. ve a. (ar.eb- reş).1. Alaca renkli. * 2. Değişik renkte benekleri olan at için kullanılır: Abraş at. *3. Yörs. Çilli, çopur yüzlü, sarı saçlı, açık renk gözlü kimseler için söylenir.
* Tekst, ipliklerin boyanması ve mordan- lanmasındaki farklılıklar nedeniyle, dokumalarda çoğu kez enine şeritler biçiminde görülen renk değişikliği, açık ya da- koyu lekeler.|Çözgû ipliği abraşı, ipek kumaşlarda, dokuma sırasında belli miktarda çözgü ipliğinin solması ya da leken- lenmesinden lanan özür,
* Zootekn. Atın derisinde, özellikle başın ve bacakların alt kısmında, gözlerin ve cinsel organların çevresinde oluşan ve buralarda pembemsi ve tüysüz lekeler biçiminde görünen pigment yokluğu. (Bk. ansikl. böl.)
* ANSİKL. At için burun, kulak, çene gibi sıradan anatomik işaretlere göre abraş lekelerinin önemi büyüktür. Bunlar küçükse,ata abraş benekli; abraş yerlerin üzerinde koyu lekeler varsa, bunlara damar ve böylesi abraşa damarlı abraş denir.
YORUMLAR