Atatürk Samsun, Amasya, Erzurum ve Sivas'ta neler yapmıştır? MUSTAFA KEMAL PAŞA'NIN SAMSUN'A ÇIKIŞI (19 MAYIS 1919) B...
Atatürk Samsun, Amasya, Erzurum ve Sivas'ta neler yapmıştır?
MUSTAFA KEMAL PAŞA'NIN SAMSUN'A ÇIKIŞI (19 MAYIS 1919)
Birinci Dünya Savaşı Sonunda Osmanlı Devletinin imzalamış olduğu Mondros ve Sevr antlaşmaları sonucunda Anadolu Toprakları üzerinde artık Osmanlının söz sahibi olma şansı bitmişti bir anlamda. Durumun Vehametini Gören Mustafa Kemal ATATüRK ülkeyi içinde bulunduğu bu durumdan kurtarmak ve halkı bilinçlendirmek için Samsuna gitmeye Karar verdi.
Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra Doğu KaÂradeniz'deki Rumlar, Rum Pontus Cemiyeti'nin yöneÂtiÂminde Pontus devletini yeniden kurmak için çalışmaya başlamışlardı. Yöredeki Kuva-i Milliye birlikleri ise RumÂların bu hareketlerine karşı çalışmalara girmişlerdi. İngilÂtere padişah Vahdettin'e bu bölgede çatışmaların durduÂrulması için baskıda bulundu. Padişah yöredeki karışıkÂlıkÂların önlenmesi, Mondros Ateşkes antlaşmaÂsına uygun olarak padişaha bağlı bir düzenin sağlanÂması için MusÂtafa Kemal'i 9. Ordu Müfettişi olarak görevÂlendirdi. MusÂtafa Kemal Hükümet Komiserliği ve askeri makamlara emir verme yetkisini de aldı ve Samsuna çıktı. (19 Mayıs 1919).
İngilizler İstanbul hükümetine verdikleri raporda Samsun ve çevresinde müslüman halkın Rumlara basÂkıda bulundukları ileri sürmüşlerdi. Mustafa Kemal yapÂtığı incelemelerde durumun İngilizlerin iddia ettiklerinin tam tersi olduğunu tespit etti, eldeki kuvvetlerden yararÂlanarak Samsun ve çevresindeki Rumların çalışmalarını önledi ve asayişi düzenledi.
HAVZA BİLDİRİSİ (28 Mayıs 1919)
Mustafa Kemal Paşa Samsun'dan Havzaya geçerek Yunanistan'ın Batı Anadolu'da yaptığı işgallere karşı uluÂsal bilinci uyandırmak için bildiri hazırladı. Bildiri telÂgrafla askeri yetkililere, idari amirlere ve müdafa-i hukuk cemiÂyetlerine gönderildi.
Bildirinin Önemli Maddeleri:
- 1. İzmir, Manisa ve Aydın'ın işgallerini kınayan miÂtingler düzenlemesi
- 2. İtilâf Devletlerine ve Osmanlı hükümetine işgalleri kınayan protesto telgraflarının çekilmesi
- 3. Hristiyan vatandaşlara karşı herhangi bir saldırıÂdan kaçınılması
- 4. Yapılan çalışmaların sonuçlarının 9. Ordu müfetÂtişliğine haber verilmesi
AMASYA GENELGESİ (22 Haziran 1919)
Mustafa Kemal, Ali Fuat Paşa, Rauf Orbay, Refet Bele ve Kazım Karabekir ile haberleşti. Mustafa Kemal, Ali Fuat Paşa, Rauf Orbay ve Refet Bele ile Amasya'da buluştu. Amasya Genelgesi hazırlandı. Genelgeyi Kazım Karabekir ve Mersinli Cemal Paşalar gönderdikleri haÂberlerle benimsediklerini bildirdiler. Askeri ve sivil maÂkamlara şifreli olarak gönderilen genelgenin maddeleri şunlardır:
- 1. Vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığı tehliÂkeÂdedir.
- 2. İstanbul hükümeti, galip devletlerin etkisi altında bulunduğundan yüklendiği sorumlulukların gereğini yeÂrine getirememektedir. Bu durum ulusumuzu yok olmuş göstermektedir.
- 3. Ulusun içerisinde bulunduğu durumu belirlemek ve haklı durumunu, dünyaya duyurmak için hertürlü etki ve denetimden uzak bir ulusal kurulun varlığı gereklidir. Bunun için, Anadolu'nun güvenli yeri olan Sivas'ta ulusal bir kongrenin acele olarak toplanması kararlaştırılmıştır.
- 4. Ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır.
- 5. Bu amaçla bütün vilayetlerden ve kazalardan parti anlaşmazlıkları dikkate alınmadan halkın güvenini kazanmış üç kişinin seçilerek Sivas'a gönderilmesi geÂrekmektedir.
- 6.Gönderilecek temsilciler Müdafaa-i Hukuk ve Redd-i İlhak Dernekleri ve belediyeler tarafından seçileÂcektir.
- 7. Askeri ve ulusal örgütler dağıtılmayacaktır.
- 8. İşgallere karşı yurdun savunması birlikte yapılaÂcaktır.
- 1. Ulusal egemenlik fikri belirtilmiştir. Ulusa, ulusal egemenliği gerçekleştirme konusunda bir çağrı yapılmışÂtır.
- 2. Ulusal kurtuluş savaşının gerekçesi ve yöntemi belirginleşmiştir.
- 3. Osmanlı Devletinin görevini yerine getiremediği açıklanarak, yeni bir devlet kurulması fikri ortaya konÂmuştur.
- 4. İstanbul hükümetinin işgaller karşısında sessiz kalması ve tepki göstermemesi dikkate alınarak Anadolu halkının haklılığı konusunda bir şüphenin belirdiği açıkÂlanmıştır.
- 5. Genelge, bir taraftan İtilaf Devletlerine, diğer taÂraftan da Osmanlı hükümetine karşı halkı mücadeleye davet etmiştir.
Mustafa Kemal doğu illerindeki ulusal direnişi düzenÂlemek için toplanan Erzurum Kongresine katılmak için Erzurum'a hareket etti.
ERZURUM KONGRESİ
(23 Temmuz - 7 Ağustos 1919)
Erzurum Kongresinin hazırlıklarının yapıldığı sırada Mustafa Kemal'in tutuklanma kararı alındı. Mustafa KeÂmal 9 Temmuz 1919'da resmi görevinden ve askerlik mesleğinden istifa ettiğini İstanbul'a bildirdi. Mustafa Kemal ulusal örgütlenme çalışmalarının 9.cu Ordu MüÂfettişi olarak yapmıştı. İstifasından sonra emir verme yetkisi kalmamıştı. Mustafa Kemal'in her an tutuklanması ulusal örgütlenme ile ilgili çalışmalar durdurabilirdi. AnÂcak 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir'in “ben ve kolordum emrinizdeyiz Paşam†demesi bu tehlikenin orÂtada olmadığını göstermiştir.
Mondros ateşkes antlaşmasının 24. maddesinde “Vilayet-i Sittede karışıklık çıktığında bu vilayetlerin herÂhangi bir bölümünü işgal hakkını İtilaf Devletleri yerine getirirler†şeklinde kararlaştırılmıştı. İtilaf DevletÂleri bu bölgede bir Ermeni devleti kurmayı amaçÂlanmıştı.
Kongre, Wilson ilkelerine göre bölgede müslüman nüfusun çoğunlukta olduğunu ispatlamak, Doğu AnadoÂlu'daki direniş birliklerini örgütlemek ve Ermeni devÂletinin kuruluşunu önlemek için toplandı.
ERZURUM KONGRESİ KARARLARI
- 1. Ulusal sınırlar içinde yer alan vatanın parçaları bir bütündür, birbirinden ayrılamaz.
- 2. Her türlü yabancı işgal ve baskısı karşısında OsÂmanlı Hükümeti dağılırsa, ulus topyekün kendisini saÂvuÂnacak ve direnecektir.
- 3. Vatanı kurtarmak ve bağımsızlığı kazanmak yoÂlunda İstanbul hükümeti başarısız olursa, bu amacı gerÂçekleştirmek için geçici bir hükümet kurulacaktır. Bu hüÂkümet milli kongrece seçilecektir. Kongre toplanmaÂmışsa bu seçimi Heyet-i Temsiliye yapacaktır.
- 4. Ulusal kuvvetleri ve ulusal iradeyi egemen kılmak temel esastır.
- 5. Hristiyanlara siyasi egemenliği ve sosyal dengeyi bozacak ayrıcalıklar verilmeyecektir.
- 6. Manda ve himaye kabul edilmeyecektir.
- 7. Mebusan Meclisinin hemen toplanmasını ve hüÂkümet işlerinin Meclis tarafından kontrol edilmesini gerÂçekleştirmek için çalışılacaktır.
ERZURUM KONGRESİNİN ÖNEMİ:
- 1. Kongrenin toplanış şekli ve amacı bölgesel olÂmakla beraber, aldığı kararlar vatanın bütününü kapsaÂdığından ulusal bir kongredir.
- 2. Kurtuluş savaşının temel programı oluşturulmuşÂtur.
- 3. Bağımsızca yaşanacak milli sınırlar ilk kez belirÂtilmiştir.
- 4. İstanbul'daki hükümetin dağılması karşısında, ulusal kongrece bir hükümetin kurulacağının belirtilmesi, ileride ulusal nitelikli yeni bir devletin oluşturacağı fikrini uyanÂdırmıştır. (Bu durum TBMM kurulmasıyla gerçekÂleşti.)
SİVAS KOGRESİ (4 - 11 Eylül 1919)
Kongre Amasya Genelgesi gereğince toplandı. KonÂgre toplandıktan sonra aşağıdaki tartışmalar çıktı:
- 1. Mustafa Kemal'in kongre başkanlığına seçtirilÂmemesi. Mustafa Kemal kısa sürede duruma egemen oldu ve başkan seçildi.
- 2. Kongrenin “İttihatçılıkla†suçlanması. Yapılan göÂrüşmelerle böyle bir ilişkinin olmadığı kongreye kabul etÂtirildi.
- 3. ABD mandasının kabul edilmesi. Mandacılık kabul edilmedi. Manda yöneÂtimi I. Dünya savaşı sonunda söÂmürgeci devletlerin, Wilson ilkelerini kendi çıkarları yoÂlunda yorumlayarak orÂtaya koydukları bir yöntemdi. Bu yöntem ile henüz baÂğımsız olma yeteneğine sahip olmaÂyan uluslar, Cemiyet-i AkÂvam (Millet Cemiyeti) tarafınÂdan, bu yeteÂneğe sahip oluncaya kadar yönetilecekti. Ancak bu göÂrevi Cemiyet-i Akvam yapmayacak, bu iş için gelişmiş ileri bir devleti görevlendirecekti.
- 1. Mondros antlaşması ile saptanan sınırlar içinde bütün topraklar bölünmez bir bütündür.
- 2. Padişah tarafından dağıtılan Mebusan Meclisi derhal toplanmalıdır.
- 3. Hristiyanların güvenliği olduğundan, hristiyanlara ayrıcalık tanınmayacaktır.
- 4. Manda ve himaye kabul edilmeyecektir.
- 5. İrade-i Milliye adında bir gazete çıkartılacaktır.
- - Anadolu'da ve Rumeli'de kurulan Kuvai Milliye dernekleri, Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk DerÂneği adı altında birleştirildi.
- - Erzurum Kongresinde kurulan ve Doğu AnadoluÂ'yu temsil eden “Temsil Kurulunun†bütün vatanı temsiÂlettiği kararlaştırıldı.
- 1. Erzurum kongresinde alınan kararların tümü ulusa ait olduğu kabul edildi.
- 2. Amasya Genelgesinde belirtilen “ulusun geleceÂğine ulusun kendisinin karar vereceği†maddesi gerÂçekÂleştirildi.
- 3. Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Derneğinin oluşturulması ile ulusal kurtuluş hareketlerinin tek teşkilat tarafından yönetilmesi sağlanmış ve bu teşkiÂlatlanma yurdun tümünü kapsamıştır.
- 4. Mustafa Kemal kongrede seçilen Temsil HeyetiÂnin başkanlığına seçilmekle liderliği kabul edildi.
- 5. Kongreden sonra Temsil Heyeti Ali Fuat Paşa'yı Batı Anadolu'daki milli kuvvetlere komutan olarak atadı. Bu atama Temsil heyetinin yürütme yetkisini kulÂlanan bir karar organı özelliğinde olduğunu göstermiştir.
Damat Ferit, Sivas Kongresi öncesinde Elazığ valisi Ali Galip'i Kongre'nin toplanmasını önlemekle görevlenÂdirdi. Alınan tedbirle bu tehlike önlendi. Kongrede alınan kararda milletin Damat Ferit'e güveni olmadığı kararlaşÂtıÂrıldı. Bu durumun padişaha bildirilme kararı alındı. PadiÂşahla görüşme sağlanamadı. Bunun üzerine İstanÂbul'a ulustan yana bir hükümet kuruluncaya kadar, İsÂtanbul'la her türlü haberleşme ve resmi ilişkilerin kesilÂmesi kararÂlaştırıldı. Damat Ferit istifa etmek zorunda kaldı. Bu geÂlişme Milli hareketin ve Temsil heyetin ilk baÂşarısıdır. Ali Rıza Paşa sadrazamlığa getirildi. Damat FeÂrit'in göÂrevÂden uzaklaştırılmasına kadar geçen süÂreçte Temsil heyeti bir hükümet gibi çalışmış ve yürütme göÂrevini yerine getirmiştir.
AMASYA GÖRüŞMELERİ (20-22 EKİM 1919)
Ali Rıza Paşa hükümeti Temsil heyetinin başarılı muÂhalefeti sonucu kurulmuştu. Bu nedenle bu hükümet milli hareketin Anadolu'daki gücünü anlamış ve Temsil heyeÂtine karşı ılımlı bir politika izlemeye başlamıştı. Temsil heyeti ve Ali Rıza Paşa arasında yapılan görüşÂmeler soÂnunda Amasya görüşmelerinin yapılması kararÂlaştırıldı. Ali Rıza Paşa hükümeti Salih Paşa'yı Amasya'ya gönÂderdi. Mustafa Kemal'in başkanlığındaki heyetle Salih Paşa arasında yapılan görüşmelerde şu kararlar alınmışÂtır:
- 1. Mondros antlaşması ile beliren sınırların bütünlüÂğünün ve bağımsızlığının sağlanması
- 2. Azınlıklara siyasi bağımsızlığımızı ve sosyal denÂgemizi bozucu ayrıcalıkların tanınmaması
- 3. Sivas Kongresi kararlarının İstanbul hükümeti ve Meclis-i Mebusanca kabul edilmesi
- 4. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin İstanbul hükümetince tanınması
- 5. Meclis-i Mebusanın bir an önce Anadolu'da güÂveÂnilir bir yerde toplanması ve bu amaç için seçimlerin yaÂpılmasının sağlanması
- 6. İtilaf Devletleri ile yapılacak barış görüşmelerinde “Temsil Kuruluâ€nun uygun göreceği temsilcilerin göndeÂrilÂmesi
Salih Paşa Amasya'da alınan kararların İstanbul hüÂkümetine kabul ettireceğini, ettiremezse istifa edeceğini açıklamıştır. Salih Paşa yalnız Meclisi Mebusanın toplaÂnabilmesi kararını kabul ettirebilmiştir.
Not: Mustafa Kemal Paşa'nın Mebusan meclisinin İstanbul'da toplanmasını doğru olmayacağını Salih PaşaÂ'ya belirtmesinin gerekçeleri şunlardır:
1. Padişahın mandacı fikirler nedeniyle meclisi baskı altına alacağı
2. İtilaf Devletlerinin Mebusan Meclisindeki çalışmaÂları etkileyebileceği idi.
BAKINIZ
Atatürk Samsun'a çıktıktan sonra sırayla hangi illerimizde toplantılar yapmıştır?
Atatürk Türk Milleti için neler yapmıştır?
Atatürk Kurtuluş Savaşı'nda neler yapmıştır?
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Birinci Dünya Savaşı Sonunda Osmanlı Devletinin imzalamış olduğu Mondros ve Sevr antlaşmaları sonucunda Anadolu Toprakları üzerinde artık Osmanlının söz sahibi olma şansı bitmişti bir anlamda. Durumun Vehametini Gören Mustafa Kemal ATATüRK ülkeyi içinde bulunduğu bu durumdan kurtarmak ve halkı bilinçlendirmek için Samsuna gitmeye Karar verdi.
Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra Doğu KaÂradeniz'deki Rumlar, Rum Pontus Cemiyeti'nin yöneÂtiÂminde Pontus devletini yeniden kurmak için çalışmaya başlamışlardı. Yöredeki Kuva-i Milliye birlikleri ise RumÂların bu hareketlerine karşı çalışmalara girmişlerdi. İngilÂtere padişah Vahdettin'e bu bölgede çatışmaların durduÂrulması için baskıda bulundu. Padişah yöredeki karışıkÂlıkÂların önlenmesi, Mondros Ateşkes antlaşmaÂsına uygun olarak padişaha bağlı bir düzenin sağlanÂması için MusÂtafa Kemal'i 9. Ordu Müfettişi olarak görevÂlendirdi. MusÂtafa Kemal Hükümet Komiserliği ve askeri makamlara emir verme yetkisini de aldı ve Samsuna çıktı. (19 Mayıs 1919).
İngilizler İstanbul hükümetine verdikleri raporda Samsun ve çevresinde müslüman halkın Rumlara basÂkıda bulundukları ileri sürmüşlerdi. Mustafa Kemal yapÂtığı incelemelerde durumun İngilizlerin iddia ettiklerinin tam tersi olduğunu tespit etti, eldeki kuvvetlerden yararÂlanarak Samsun ve çevresindeki Rumların çalışmalarını önledi ve asayişi düzenledi.
HAVZA BİLDİRİSİ (28 Mayıs 1919)
Mustafa Kemal Paşa Samsun'dan Havzaya geçerek Yunanistan'ın Batı Anadolu'da yaptığı işgallere karşı uluÂsal bilinci uyandırmak için bildiri hazırladı. Bildiri telÂgrafla askeri yetkililere, idari amirlere ve müdafa-i hukuk cemiÂyetlerine gönderildi.
Bildirinin Önemli Maddeleri:
- 1. İzmir, Manisa ve Aydın'ın işgallerini kınayan miÂtingler düzenlemesi
- 2. İtilâf Devletlerine ve Osmanlı hükümetine işgalleri kınayan protesto telgraflarının çekilmesi
- 3. Hristiyan vatandaşlara karşı herhangi bir saldırıÂdan kaçınılması
- 4. Yapılan çalışmaların sonuçlarının 9. Ordu müfetÂtişliğine haber verilmesi
AMASYA GENELGESİ (22 Haziran 1919)
Mustafa Kemal, Ali Fuat Paşa, Rauf Orbay, Refet Bele ve Kazım Karabekir ile haberleşti. Mustafa Kemal, Ali Fuat Paşa, Rauf Orbay ve Refet Bele ile Amasya'da buluştu. Amasya Genelgesi hazırlandı. Genelgeyi Kazım Karabekir ve Mersinli Cemal Paşalar gönderdikleri haÂberlerle benimsediklerini bildirdiler. Askeri ve sivil maÂkamlara şifreli olarak gönderilen genelgenin maddeleri şunlardır:
- 1. Vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığı tehliÂkeÂdedir.
- 2. İstanbul hükümeti, galip devletlerin etkisi altında bulunduğundan yüklendiği sorumlulukların gereğini yeÂrine getirememektedir. Bu durum ulusumuzu yok olmuş göstermektedir.
- 3. Ulusun içerisinde bulunduğu durumu belirlemek ve haklı durumunu, dünyaya duyurmak için hertürlü etki ve denetimden uzak bir ulusal kurulun varlığı gereklidir. Bunun için, Anadolu'nun güvenli yeri olan Sivas'ta ulusal bir kongrenin acele olarak toplanması kararlaştırılmıştır.
- 4. Ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır.
- 5. Bu amaçla bütün vilayetlerden ve kazalardan parti anlaşmazlıkları dikkate alınmadan halkın güvenini kazanmış üç kişinin seçilerek Sivas'a gönderilmesi geÂrekmektedir.
- 6.Gönderilecek temsilciler Müdafaa-i Hukuk ve Redd-i İlhak Dernekleri ve belediyeler tarafından seçileÂcektir.
- 7. Askeri ve ulusal örgütler dağıtılmayacaktır.
- 8. İşgallere karşı yurdun savunması birlikte yapılaÂcaktır.
- 1. Ulusal egemenlik fikri belirtilmiştir. Ulusa, ulusal egemenliği gerçekleştirme konusunda bir çağrı yapılmışÂtır.
- 2. Ulusal kurtuluş savaşının gerekçesi ve yöntemi belirginleşmiştir.
- 3. Osmanlı Devletinin görevini yerine getiremediği açıklanarak, yeni bir devlet kurulması fikri ortaya konÂmuştur.
- 4. İstanbul hükümetinin işgaller karşısında sessiz kalması ve tepki göstermemesi dikkate alınarak Anadolu halkının haklılığı konusunda bir şüphenin belirdiği açıkÂlanmıştır.
- 5. Genelge, bir taraftan İtilaf Devletlerine, diğer taÂraftan da Osmanlı hükümetine karşı halkı mücadeleye davet etmiştir.
Mustafa Kemal doğu illerindeki ulusal direnişi düzenÂlemek için toplanan Erzurum Kongresine katılmak için Erzurum'a hareket etti.
ERZURUM KONGRESİ
(23 Temmuz - 7 Ağustos 1919)
Erzurum Kongresinin hazırlıklarının yapıldığı sırada Mustafa Kemal'in tutuklanma kararı alındı. Mustafa KeÂmal 9 Temmuz 1919'da resmi görevinden ve askerlik mesleğinden istifa ettiğini İstanbul'a bildirdi. Mustafa Kemal ulusal örgütlenme çalışmalarının 9.cu Ordu MüÂfettişi olarak yapmıştı. İstifasından sonra emir verme yetkisi kalmamıştı. Mustafa Kemal'in her an tutuklanması ulusal örgütlenme ile ilgili çalışmalar durdurabilirdi. AnÂcak 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir'in “ben ve kolordum emrinizdeyiz Paşam†demesi bu tehlikenin orÂtada olmadığını göstermiştir.
Mondros ateşkes antlaşmasının 24. maddesinde “Vilayet-i Sittede karışıklık çıktığında bu vilayetlerin herÂhangi bir bölümünü işgal hakkını İtilaf Devletleri yerine getirirler†şeklinde kararlaştırılmıştı. İtilaf DevletÂleri bu bölgede bir Ermeni devleti kurmayı amaçÂlanmıştı.
Kongre, Wilson ilkelerine göre bölgede müslüman nüfusun çoğunlukta olduğunu ispatlamak, Doğu AnadoÂlu'daki direniş birliklerini örgütlemek ve Ermeni devÂletinin kuruluşunu önlemek için toplandı.
ERZURUM KONGRESİ KARARLARI
- 1. Ulusal sınırlar içinde yer alan vatanın parçaları bir bütündür, birbirinden ayrılamaz.
- 2. Her türlü yabancı işgal ve baskısı karşısında OsÂmanlı Hükümeti dağılırsa, ulus topyekün kendisini saÂvuÂnacak ve direnecektir.
- 3. Vatanı kurtarmak ve bağımsızlığı kazanmak yoÂlunda İstanbul hükümeti başarısız olursa, bu amacı gerÂçekleştirmek için geçici bir hükümet kurulacaktır. Bu hüÂkümet milli kongrece seçilecektir. Kongre toplanmaÂmışsa bu seçimi Heyet-i Temsiliye yapacaktır.
- 4. Ulusal kuvvetleri ve ulusal iradeyi egemen kılmak temel esastır.
- 5. Hristiyanlara siyasi egemenliği ve sosyal dengeyi bozacak ayrıcalıklar verilmeyecektir.
- 6. Manda ve himaye kabul edilmeyecektir.
- 7. Mebusan Meclisinin hemen toplanmasını ve hüÂkümet işlerinin Meclis tarafından kontrol edilmesini gerÂçekleştirmek için çalışılacaktır.
ERZURUM KONGRESİNİN ÖNEMİ:
- 1. Kongrenin toplanış şekli ve amacı bölgesel olÂmakla beraber, aldığı kararlar vatanın bütününü kapsaÂdığından ulusal bir kongredir.
- 2. Kurtuluş savaşının temel programı oluşturulmuşÂtur.
- 3. Bağımsızca yaşanacak milli sınırlar ilk kez belirÂtilmiştir.
- 4. İstanbul'daki hükümetin dağılması karşısında, ulusal kongrece bir hükümetin kurulacağının belirtilmesi, ileride ulusal nitelikli yeni bir devletin oluşturacağı fikrini uyanÂdırmıştır. (Bu durum TBMM kurulmasıyla gerçekÂleşti.)
SİVAS KOGRESİ (4 - 11 Eylül 1919)
Kongre Amasya Genelgesi gereğince toplandı. KonÂgre toplandıktan sonra aşağıdaki tartışmalar çıktı:
- 1. Mustafa Kemal'in kongre başkanlığına seçtirilÂmemesi. Mustafa Kemal kısa sürede duruma egemen oldu ve başkan seçildi.
- 2. Kongrenin “İttihatçılıkla†suçlanması. Yapılan göÂrüşmelerle böyle bir ilişkinin olmadığı kongreye kabul etÂtirildi.
- 3. ABD mandasının kabul edilmesi. Mandacılık kabul edilmedi. Manda yöneÂtimi I. Dünya savaşı sonunda söÂmürgeci devletlerin, Wilson ilkelerini kendi çıkarları yoÂlunda yorumlayarak orÂtaya koydukları bir yöntemdi. Bu yöntem ile henüz baÂğımsız olma yeteneğine sahip olmaÂyan uluslar, Cemiyet-i AkÂvam (Millet Cemiyeti) tarafınÂdan, bu yeteÂneğe sahip oluncaya kadar yönetilecekti. Ancak bu göÂrevi Cemiyet-i Akvam yapmayacak, bu iş için gelişmiş ileri bir devleti görevlendirecekti.
- 1. Mondros antlaşması ile saptanan sınırlar içinde bütün topraklar bölünmez bir bütündür.
- 2. Padişah tarafından dağıtılan Mebusan Meclisi derhal toplanmalıdır.
- 3. Hristiyanların güvenliği olduğundan, hristiyanlara ayrıcalık tanınmayacaktır.
- 4. Manda ve himaye kabul edilmeyecektir.
- 5. İrade-i Milliye adında bir gazete çıkartılacaktır.
- - Anadolu'da ve Rumeli'de kurulan Kuvai Milliye dernekleri, Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk DerÂneği adı altında birleştirildi.
- - Erzurum Kongresinde kurulan ve Doğu AnadoluÂ'yu temsil eden “Temsil Kurulunun†bütün vatanı temsiÂlettiği kararlaştırıldı.
- 1. Erzurum kongresinde alınan kararların tümü ulusa ait olduğu kabul edildi.
- 2. Amasya Genelgesinde belirtilen “ulusun geleceÂğine ulusun kendisinin karar vereceği†maddesi gerÂçekÂleştirildi.
- 3. Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Derneğinin oluşturulması ile ulusal kurtuluş hareketlerinin tek teşkilat tarafından yönetilmesi sağlanmış ve bu teşkiÂlatlanma yurdun tümünü kapsamıştır.
- 4. Mustafa Kemal kongrede seçilen Temsil HeyetiÂnin başkanlığına seçilmekle liderliği kabul edildi.
- 5. Kongreden sonra Temsil Heyeti Ali Fuat Paşa'yı Batı Anadolu'daki milli kuvvetlere komutan olarak atadı. Bu atama Temsil heyetinin yürütme yetkisini kulÂlanan bir karar organı özelliğinde olduğunu göstermiştir.
Damat Ferit, Sivas Kongresi öncesinde Elazığ valisi Ali Galip'i Kongre'nin toplanmasını önlemekle görevlenÂdirdi. Alınan tedbirle bu tehlike önlendi. Kongrede alınan kararda milletin Damat Ferit'e güveni olmadığı kararlaşÂtıÂrıldı. Bu durumun padişaha bildirilme kararı alındı. PadiÂşahla görüşme sağlanamadı. Bunun üzerine İstanÂbul'a ulustan yana bir hükümet kuruluncaya kadar, İsÂtanbul'la her türlü haberleşme ve resmi ilişkilerin kesilÂmesi kararÂlaştırıldı. Damat Ferit istifa etmek zorunda kaldı. Bu geÂlişme Milli hareketin ve Temsil heyetin ilk baÂşarısıdır. Ali Rıza Paşa sadrazamlığa getirildi. Damat FeÂrit'in göÂrevÂden uzaklaştırılmasına kadar geçen süÂreçte Temsil heyeti bir hükümet gibi çalışmış ve yürütme göÂrevini yerine getirmiştir.
AMASYA GÖRüŞMELERİ (20-22 EKİM 1919)
Ali Rıza Paşa hükümeti Temsil heyetinin başarılı muÂhalefeti sonucu kurulmuştu. Bu nedenle bu hükümet milli hareketin Anadolu'daki gücünü anlamış ve Temsil heyeÂtine karşı ılımlı bir politika izlemeye başlamıştı. Temsil heyeti ve Ali Rıza Paşa arasında yapılan görüşÂmeler soÂnunda Amasya görüşmelerinin yapılması kararÂlaştırıldı. Ali Rıza Paşa hükümeti Salih Paşa'yı Amasya'ya gönÂderdi. Mustafa Kemal'in başkanlığındaki heyetle Salih Paşa arasında yapılan görüşmelerde şu kararlar alınmışÂtır:
- 1. Mondros antlaşması ile beliren sınırların bütünlüÂğünün ve bağımsızlığının sağlanması
- 2. Azınlıklara siyasi bağımsızlığımızı ve sosyal denÂgemizi bozucu ayrıcalıkların tanınmaması
- 3. Sivas Kongresi kararlarının İstanbul hükümeti ve Meclis-i Mebusanca kabul edilmesi
- 4. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin İstanbul hükümetince tanınması
- 5. Meclis-i Mebusanın bir an önce Anadolu'da güÂveÂnilir bir yerde toplanması ve bu amaç için seçimlerin yaÂpılmasının sağlanması
- 6. İtilaf Devletleri ile yapılacak barış görüşmelerinde “Temsil Kuruluâ€nun uygun göreceği temsilcilerin göndeÂrilÂmesi
Salih Paşa Amasya'da alınan kararların İstanbul hüÂkümetine kabul ettireceğini, ettiremezse istifa edeceğini açıklamıştır. Salih Paşa yalnız Meclisi Mebusanın toplaÂnabilmesi kararını kabul ettirebilmiştir.
Not: Mustafa Kemal Paşa'nın Mebusan meclisinin İstanbul'da toplanmasını doğru olmayacağını Salih PaşaÂ'ya belirtmesinin gerekçeleri şunlardır:
1. Padişahın mandacı fikirler nedeniyle meclisi baskı altına alacağı
2. İtilaf Devletlerinin Mebusan Meclisindeki çalışmaÂları etkileyebileceği idi.
BAKINIZ
YORUMLAR