Mustafa Kemal Atatürk'ün kişisel özellikleri ve önder oluşu hakkında bilgi verir misiniz? Mustafa Kemal Atatürk'ün Kişise...
Mustafa Kemal Atatürk'ün kişisel özellikleri ve önder oluşu hakkında bilgi verir misiniz?
Mustafa Kemal Atatürk'ün Kişisel Özellikleri
â— Mustafa Kemal Atatürk yürekli ve iyi bir liderdir.
Mustafa Kemal Atatürk iyi bir önder olmak için lüzumlu tüm özelliklere haizdir. Dürüstlüğü ve davranışları ile devamlı örnek olmuştur. Gerek devlet yönetiminde gerekse askerlik yaşamı süresince hiçbir süre maceraya yer vermemiştir. Mustafa Kemal Atatürk “Büyük kararlar vermek kâfi değildir. Bu kararları cesaret ve kesinlikle uygulama etmek lâzımdır†diyerek verdiği kararlarda ısrar eden olmuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk parlak zeka ve çalışkandır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşamı devamlı sıkıntılar ve zorluklar içinde geçmiştir. Hiçbir süre belirli emek verme saatleri*dinlenme saatleri olmamıştır. Sadece devamlı planlı ve programlıdır. Çalışmaktan yorulmamış, bezginlik*bıkkınlık göstermemiştir. Harp yıllarında 24 saat uyumadan, dinlenmeden çalmış olduğu günler olmuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk devrimcidir.
Mustafa Kemal Atatürk, tam bir yenilikçidir. Devrimcidir. Halkın duygularını, isteklerini çok iyi anlamıştır. Ulusumuzun ilerlemesi, modern uygarlığı yakalaması, çağdaş bir cemiyet olabilmesi için iktisat, eğitim, hukuk, kılık giyim, yönetim şeklinde bir çok alanlarda yenilikler yapmıştır.
â— Mustafa Kemal Atatürk alçakgönüllüdür.
Mustafa Kemal Atatürk meydana getirilen işleri, elde edilmiş başarıları asla kendine mal etmemiş, hiçbir süre kendini övmemiştir. Daima “Türk milleti başardıâ€, “Türk milletini kendini kurtardı†demiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk ileri görüşlüdür.
Mustafa Kemal Atatürk, geleceği iyi hesaplayan, her şeyi evvelinde gören bir liderdir. Son aşama dikkatli olduğu, her şeyi en ufak ayrıntılarına kadar hesaplayabildiği için ufak şeylerden büyük sonuçlar çıkarabilmiştir. Son aşama isabetli, yanılmaz bir muhakeme gücü vardır. Mustafa Kemal Atatürk I. Dünya Savaşı'nın çıkacağını, Almanya'nın yenileceğini evvelinde görmüş ve söylemiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk açık sözlüdür.
Mustafa Kemal Atatürk bu hususi durumunu, şu sözleri ile anlatmaktadır:
“Ben düşündüklerimi, sevdiklerime olduğu şeklinde söylerim. Zira ben bir halk adamıyım. Ben, düşündüklerimi daima halkın önünde söylerim. Yanlışım var ise halk beni uyarır. Fakat şimdiye kadar halkın beni uyardığını görmedim.â€
â— Mustafa Kemal Atatürk vatanseverdir.
Vatan sevgisi Mustafa Kemal Atatürk'ün en mühim özelliğidir. Vatanın savunulması için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Vatan savunmasını her şeyden mühim ve her şeyden üstün gören Mustafa Kemal Atatürk'ün İstiklâl Savaşı'nın kazanılmasında vatan sevgisi ve Türk milletine olan itimatı mühim bir yer meblağ.
â— Mustafa Kemal Atatürk barışseverdir.
Ömrünün mühim bir kısmı savaşlarla geçen, dünyanın en büyük komutanlarından önde gelen Mustafa Kemal Atatürk aslında savaşmayı sevmemiştir. Mustafa Kemal Atatürk hep barışı getirmek için, yurdunu kurtarmak için savaşmak zorunda kalmıştır. “Yurtta sulh, dünyada barışâ€ sözleri, ne büyük bir barışsever bulunduğunu göstermeye yeterlidir.
â— Mustafa Kemal Atatürk milletini çok sevmiştir.
“Benim hayatta yegâne servetim Türklükten başka bir şey değildir†diyerek Türk olmaktan gurur duyduğunu ifade etmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, yaşamı süresince vatan ve millet sevgisinin önemi üstünde durmuş, Türk Milleti'ne duyduğu derin saygı ve sevgiyi önemle vurgulamıştır. “Ne mutlu Türküm diyene†sözü, kuşkusuz çok üstün bir sevginin simgesidir.
â— Mustafa Kemal Atatürk evlatları çok sevmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk evlatları çok severdi. Geleceğimizin teminatı olan küçüklere hitaben:
“Küçük hanımlar, ufak beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi aslolan aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, kıymetli olduğunuzu düşünerek ona bakılırsa çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz.â€
demiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk doğayı ve hayvanları çok sevmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün doğayı ve hayvanları sevmesinin en belirgin örneklerinden birisi kuşkusuz Mustafa Kemal Atatürk Orman Çiftliği'dir. Mustafa Kemal Atatürk 1925 senesinde kendi aylığından ödeyerek çiftliğin bugünkü yerini satın almıştır. O yıllarda ortasından demiryolu geçen bataklık ve boş bir arazi olan bölge Mustafa Kemal Atatürk'ün çabalarıyla son aşama güzel bir çiftliğe dönüşmüştür. Ek olarak Mustafa Kemal Atatürk'ün köpek sevgisi hepimiz tarafınca bilinmektedir.
â— Mustafa Kemal Atatürk çok yönlüdür.
Çok parlak zeka ve çalışkan olan Mustafa Kemal Atatürk bununla beraber çok yönlü bir insandır. Kültürlü, ileri görüşlü, açık sözlü bir insan; yetenekli ve yürekli bir önder olan Mustafa Kemal Atatürk, tutsak uluslar için manevî bir önder; Batı uluslarının hayranlık duyduğu bir kahramandır. Mustafa Kemal Atatürk, tüm sanat dallarından hoşlanmış, sanatçılara saygı duymuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk bilim severdir.
Mustafa Kemal Atatürk bilimin insan yaşamındaki etkin rolünü ve mühim yerini cumhuriyetin kuruluşundan itibaren nerede ise her vesile ile tekrarlamış, vurgulamıştır. “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir†sözü Mustafa Kemal Atatürk'ün bilim ile uygarlık içinde yakın ilişki kurduğunu ve her ikisini de dinamik yönleriyle vurguladığını gösterir. Mustafa Kemal Atatürk, Einstein'i Türkiye'ye çağrı etmiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk sanatseverdir.
Mustafa Kemal Atatürk, sanata ve sanatçıya büyük ehemmiyet vermiştir. “Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız.†sözleriyle sanatçıya; “Sanat güzelliğin ifadesidir; bu ifade sözle olursa şiir, nağme ile olursa musiki, fotoğraf ile olursa ressamlık, bina ile olursa mimarlık olur. Sanatsız kalan bir milletin yaşam damarlarından biri kopmuş anlamına gelir.†sözleriyle de sanata verdiği önemi açıkça ortaya koymuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk çok sevilmiştir.
Her yaştan milyonlarca şahıs Mustafa Kemal Atatürk'ü çok sevmekte ve onu özlemektedir. Gösterdiği hedeflere yürünmekte ve bıraktığı emanetlere haiz çıkılmaktadır. O'nun yeri artık
kalbimizdir.
Elif Naz Fidancı
Hacivat'ın kişisel ve fizyolojik özellikleri nasıldır?
Yunus Emre, Mevlana ve Mustafa Kemal Atatürk'ün ortak özellikleri nedir?
19. yy sonu ve 20. yy başlarında Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşamış olduğu toplumun özellikleri nedir?
ATATüRK'üN KİŞİLİĞİ VE ÖZELLİKLERİ
Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, çok yönlü ve üstün kişiliği olan bir liderdir. Birinci Dünya Savaşı sonunda imzalanan Mondros Ateşkes Anlaşması'yla ortaya çıkan tehlikeli durumu ilk olarak görüp milletin dikkatini çeken odur. Mustafa Kemal, Amasya Genelgesi'nde, vatanın bütünlüğünün ve milletin istiklâlinin tehlikede bulunduğunu söylemiş oldu. Erzurum Kongresi'nde, millî sınırlar içinde vatanın parçalanmaz bir tüm bulunduğunu tüm dünyaya ilân etti. Kurtuluş Savaşı'nı bunun için başlattı. Bu mevzuda hiçbir ödün vermedi. Vatan savunmasını her şeyin üstünde tuttu. Sakarya Savaşı esnasında "Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz" diyerek bu konudaki kararlılığını gösterdi. Vatanı için her şeyini feda etmeye hazır bulunduğunu şu sözü ile açıkça ifade etmiştir: "Yurt toprağı! Sana her şey feda olsun. Kutlu olan sensin. Tamamımız senin için fedaiyiz. Fakat sen Türk Milleti'ni ebedî hayatta yaşatmak için feyizli kalacaksın."
Mustafa Kemal, vatanı ve milleti için canını feda etmekten kaçınmazdı. Daha Çanakkale savaşları esnasında Anafartalar grubu komutanı iken en ön safta savaştı. Bu cenk esnasında Mustafa Kemal Atatürk'e bir şarapnel parçası isabet etmiş, fakat sağ cebinde bulunan saati kendisini ölümden kurtarmıştı. Sakarya Savaşı esnasında ise atından düşmüş ve kaburga kemikleri kırılmıştı. Buna karşın cepheden ayrılmamış, savaşı sedye üstünden yönetmişti.
Mensubu olduğu Türk Milleti'ni sonsuz bir aşkla seven Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, milleti için her türlü zorluğa katlanmış ve kendini ona adamıştır. Onun "Ben, gerektiği süre en büyük hediyem olmak suretiyle, Türk milletine canımı vereceğim" sözü, milletini ne kadar çok sevdiğini göstermektedir.
Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, idealist bir liderdi. Onun idealizmi, yüksek nitelik ve kabiliyetlerine inanılmış olduğu milletinin sonsuz özgürlük ve bağımsızlık aşkından lanıyordu. Mustafa Kemal'in en büyük ülkülerinden birisi de millî birlik ve beraberlik içinde vatanın bölünmez bütünlüğünü sonsuza dek yaşatmaktı.
Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük ideali, millî sınırlarımız içinde millî birlik duygusuyla kenetlenmiş çağdaş bir cemiyet oluşturmaktı. Vatanı kurtaran, hür ve bağımsız Türkiye idealini gerçekleştiren Mustafa Kemal, yeni Türkiye'yi modernleştirmek amacı ile modern uygarlık idealine yöneltmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük ideallerinden birisi de milletler içinde kardeşçe bir insanlık yaşamı meydana getirmekti. İdeallerini gerçekleştirmek için çok çaba harcadı. Bu çabalarına örnek olarak 1934'te imzalanan Balkan Antantı, 1937'de imzalanan Sâdâbat Paktı gösterilebilir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün inkılâpçılığı, akıl ve mantığın toplumsal gelişmeye egemen kılınması esasına dayanır. Onun şu sözü akıl ve mantığa verdiği kıymeti en güzel şekilde ifade eder: "Bizim akıl, mantık ve zekâ ile hareket etmek en büyük özelliğimizdir. Tüm hayatımızı dolduran vakalar bu gerçeğin delilidir".
Mustafa Kemal'in vakalara yaklaşımı hep mantıklı ve gerçekçi olmuştur. Milletine hep hakikatleri söylemiş ve bunu tavsiye etmiştir. "Milleti aklımızın ermediği, yapmak kudret ve kabiliyetini kendimizde görmediğimiz hususlar hakkında kandırarak geçici teveccühler elde etmeye tenezzül etmeyiz" sözü çok anlamlıdır. O, akıl ve bilime çok ehemmiyet verirdi. Gerçeğe akıl ve bilim kanalıyla ulaşılacağına inanan Mustafa Kemal Atatürk, "Dünyada her şey için, uygarlık için, yaşam için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir" sözü ile bunu en güzel şekilde açıklamıştır.
Mustafa Kemal, yaratıcı düşünceye haiz bir liderdi. Türk Milleti'ni Kurtuluş Savaşı'na hazırlarken düşmanı yurttan atmak için savaşmak gerektiğine halkını inandırmakla işe başladı. Yapacağı işlerin plânını en ince ayrıntılarına kadar tespit edip bu tarz şeyleri uygulamak için değişik yöntemler denedi. Sakarya Savaşı öncesinde, ülkenin larından en verimli şekilde yararlanılmasını sağlayarak ordumuzun gereksinimlerini karşıladı.
Mustafa Kemal Atatürk, tüm inkılâplarını gerçekleştirmeden ilkin, kamuoyunu yapmaya, millete inkılâpların gerekliliğini anlatmaya büyük bir itina göstermiştir. Ona bakılırsa: "Milleti hazırlamadan inkılâplar yapılamaz". Mustafa Kemal Atatürk, yurt gezilerinde halkla konuşmalar yaparak bunu gerçekleştirmiştir.
Gerek Kurtuluş Savaşı'mızın başarıyla neticelenmesi, gerek meydana gelen inkılâplarla, Türkiye'nin çağdaşlaştırılması onun dehasının bir eseridir.
Başarıya ulaşmış olmanın sırlarından birisi de sabır ve disiplindir. Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, her engeli sabır ve disiplin ile aşıp Kurtuluş Savaşı'nı başarıya ulaştıran bir liderdir.
O, meseleler karşısında ilkin düşünür, lüzumlu araştırmayı yapar, tartışır, kararını ondan sonrasında verirdi. Verdiği sonucu uygulamaya koyarken uygun zamanı beklerdi. Zamanlamaya çok ehemmiyet verirdi.
Samsun'a çıkmadan çok ilkin, millet egemenliğine dayanan bağımsız yeni bir Türk devleti oluşturmayı düşünmüştü. Bu fikrini, o süre açıklamadı. Samsun'a çıktıktan bir süre sonrasında vatanın kurtuluşu ile ilgili fikirlerini uygulamaya başladı. Kongreler topladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açtı. Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığı süre, saltanatı kaldırıp cumhuriyet yönetimini oluşturmayı düşünüyordu. Fakat mecliste saltanat yanlıları olduğundan zamanlamayı uygun görmemişti. Sadece Kurtuluş Savaşı başarıya ulaştıktan sonrasında oluşturulan ikinci meclis döneminde Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde saltanat kaldırılıp cumhuriyet ilân edilmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk, Millî Savaşım'nin kazanılmasından sonrasında yapmış olduğu inkılâpları çok evvelinde plânlamıştı. Sadece, bu tarz şeyleri uygulayacak ortam sağlanıncaya kadar büyük bir sabırla bekledi ve tam bir disiplin ile düşündüklerini gerçekleştirmeyi başardı.
Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, daha Birinci Dünya Savaşı devam ederken Osmanlı Devleti'nin hızla felâkete doğru sürüklendiğini görüp çareler aramaya adım atmıştır. ülkemizin içinde bulunmuş olduğu durumu en doğru şekilde tespit etmiş ve ilerisi için en doğru kararları almıştır.
Mustafa Kemal Atatürk, ileri görüşlü bir devlet adamıdır. Mustafa Kemal Atatürk'ün 1932'de Amerikalı General Mc. Arthur'la yapmış olduğu bir konuşma, bunu en iyi şekilde ortaya koymaktadır. Mustafa Kemal Atatürk bu konuşmasında; Avrupa'da Almanya'nın Versailles Antlaşması'nı ortadan kaldırmaya çalışacağını söylemiştir. Avrupa'da cenk çıkarsa, bundan Bolşevikler'in yararlanacağını; Sovyet Rusya'nın yalnız Avrupa'yı değil, Asya'yı da tehdit eden başlıca kuvvet hâlini alacağını belirterek, İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki gelişimleri evvelinde görebilmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün gençlere söylediği "Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lâzımdır" sözü, onun ileri görüşlü bir önder bulunduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, doğru bilmiş olduğu şeyleri açıkça söylemekten çekinmezdi. Şu sözleri bunun en güzel örneğidir: "Ben düşündüklerimi sevdiklerime olduğu şeklinde söylerim. Bununla birlikte lüzumu olmayan bir sırrı kalbimde taşımak iktidarında olmayan bir adamım. Zira ben bir halk adamıyım. Ben düşündüklerimi daima halkın huzurunda söylemeliyim".
Büyük adamları sadece büyük milletler yetiştirir. Toplumların büyük adamlara ihtiyacı en fazla bunalımlı dönemlerde ortaya çıkar. Toplumları, bunalımlı dönemlerden sadece büyük liderler kurtarmış olur. Mustafa Kemal Paşa, bu özellikleri taşıyan çok yönlü bir liderdir. O, Millî Savaşım'nin önderi, Türk inkılâbının hazırlayıcısıdır. Ek olarak birleştirici ve toplayıcı bir önder, büyük bir asker ve teşkilâtçı bir devlet adamıdır. Tüm bu yönleriyle çağa damgasını vuran bir dâhidir.
Mustafa Kemal Atatürk, eğitimi toplumsal ve kültürel kalkınmanın en etkili araçlardan biri olarak görmüştür. Kurtuluş Savaşı kazanıldıktan sonrasında yeni devletin varlığını sürdürebilmesi için modern eğitim metotlarıyla yetiştirilecek bir nesle gerekseme vardı. Bu sebeple eğitim mevzusuna büyük bir ehemmiyet verdi. Kurtuluş Savaşı'ndan sonrasında kendisine sorulan "işte memleketi kurtardınız, şimdi ne yapmak istersiniz?" sorusuna Mustafa Kemal Atatürk: "Maarif vekili olarak millî irfanı yükseltmeye çalışmak, en büyük emelimdir" yanıtını verir.
Türk Milleti'nin aydınlık yarınları için elinde tebeşir, kara tahta başına geçerek Türk Milleti'ne okuma-yazma öğreten Mustafa Kemal Atatürk, milleti tarafınca başöğretmenliğe lâyık görüldü. O, maarif vekili olmadı fakat çağdaş bir eğitim politikasının esaslarını belirleyip eğitim alanında büyük inkılâplar yapmış oldu. Öğretim programlarının hazırlanmasıyla ilgili komisyonları yönetti, ders kitabı yazdı, kürsüye çıkıp ders verdi. Milletin eğiticisi oldu. Mustafa Kemal Atatürk, eğitimin toplumun gereksinimlerine yanıt vermesi ve dönemin gereklerine uygun olması icap ettiğini belirtmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin manevî ihtiyaçlarının da karşılanması icap ettiğini biliyor ve bundan dolayı kültürel kalkınmaya büyük ehemmiyet veriyordu.
Mustafa Kemal Atatürk, Türk kültür ve sanatını dünyaya tanıtmak için çok çalıştı. Bu mevzuda araştırmalar yapılmasını, sergiler açılmasını ve kültürle ilgili kongreler düzenlenmesini teşvik etti. Sanat ve sanatçılar hakkında takdir ve teşvik edici sözler söylemiş oldu. Bunlardan bazıları:
"Sanatsız kalan bir milletin yaşam damarlarından biri kopmuş anlamına gelir."
"Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, vekil olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat bir sanatkâr olamazsınız." '''
"Bir millet, sanat ve sanatkârdan yoksun ise tam bir hayata malik olması imkansız."
Mustafa Kemal Atatürk, sanatçı yetiştiren kurumlar açtı. Modern Türk sanatını geliştirmek amacıyla Avrupa'ya fotoğraf, heykel ve müzik öğrenimi için gençler gönderdi. Bu durum, onun sanata ve sanatçıya ne kadar ehemmiyet verdiğini gösterir.
İyi bir yönetici, milletinin refah ve saadetini sağlamak için çalışır. Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, tüm yaşamı süresince bunu hayata geçirmeye çalıştı. Milleti için emek vermeyi bir vazife saydı. "Millete efendilik yoktur. Hadimlik vardır. Bu millete hizmet eden, onun efendisi olur" sözü ile yöneticilerde bulunması ihtiyaç duyulan özelliği belirtmiştir. Mustafa Kemal, yaşamı süresince Türk devletinin ve milletinin çıkarlarım kendi çıkarlarının üstünde tutan, nadir devlet adamlarından birisidir. Savaştaki kahramanlığı kadar, devlet kurup yönetmedeki ustalığı, ileri görüşlülüğü ve barışseverliği ile Mustafa Kemal Atatürk, tarihte eşine azca rastlanan bir yöneticidir.
Mondros Ateşkes Anlaşması'ndan sonrasında süregelen işgal günlerinde, toplumu vakalar karşısında yönlendirecek bir öndere gerekseme vardı. İşte o karanlık günlerde Mustafa Kemal Atatürk, milletine rehber oldu. Anadolu'ya geçerek kongreler topladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasını sağlamış oldu. Millî Savaşım, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde başarıya ulaştı. Türk Milleti'nin her alanda çağdaşlaşmasını hedef alan inkılâplar onun önderliğinde gerçekleşti. O'nun ilke ve inkılâpları, Türk milletine günümüzde de rehber olmaya devam etmektedir. Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, askerî zaferlerini ve başardığı inkılâpları kendisine mal etmemiştir. Büyük eserlerin, sadece büyük milletle başarılabileceğine inanan bir önderdi.
Mustafa Kemal Atatürk'ün, milletine sonsuz bir itimatı vardı. Türk milletinin geçmişte olduğu şeklinde büyük hamleler yapacağına tüm kalbiyle inanmıştı. Şan ve şerefle dolu tarihindeki başarılarına yenilerini ilâve edeceğine tüm kalbiyle inanmıştı. O, "Mustafa Kemal Atatürk Zaferleri" denmesinden hoşlanmazdı. "Mustafa Kemal Atatürk İnkılâpları" sözünü reddeder, "Türk İnkılâbı" sözünün kullanılmasını isterdi. Tüm başarıları milletine mal etmekten zevk duyardı. Mustafa Kemal bir konuşmasında "Millî Savaşım'yi icra eden direkt doğruya milletin kendisidir, milletin evlâtlarıdır" demişti.
Mustafa Kemal Atatürk, kesin ve mücadeleci bir liderdi. Güçlükler karşısında yılmayan, ümitsizliğe düşmeyen kişiliği onun Millî Savaşım'nin lideri olmasını elde etmiştir. Samsun'a çıktıktan sonrasında, Kâzım Karabekir Paşaya çekmiş olduğu bir telgrafta, o günlerdeki ağır durumu belirttikten sonrasında "Bununla birlikte tüm umutlar kaybolmuş değildir. Memleketi bu durumdan sadece Türk milletinin direnç azmi kurtarabilir" diyordu. Eskişehir-Kütahya Savaşları'ndan sonrasında Yunanlılar, Ankara'ya doğru ilerlemeye başladıkları süre, Mustafa Kemal, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafınca başkomutanlık görevine getirilmişti. Başkomutan olarak yapmış olduğu ilk konuşmasındaki "Milletimizi tutsak etmek isteyen düşmanları, behemehal (ne yapmış olup edip) yeneceğimize dair güvenim bir dakika olsun sarsılmamıştır" sözleri onun hiçbir süre ümitsizliğe yer vermediğini ve mücadelesindeki kararlılığı gösteren başka bir örnektir.
Mustafa Kemal Atatürk, tüm çalışmalarını bir plân dahilinde yapardı. Bir işe karar verdiğinde; bu sonucu tüm yönleriyle inceler, en iyi sonucu alacak şekilde uygulamaya geçerdi. Mustafa Kemal, yapacağı inkılâpları evvelinde düşünmüş, kamuoyunu bu değişimler mevzusunda aydınlattıktan sonrasında inkılâplarını yapmıştır. Kurtuluş Savaşı'nın plânını, İstanbul'dan Anadolu'ya geçmeden ilkin yapmış ve bunu yakın dostlarıyla tartışmıştı. Zamanı geldikçe düşündüklerini uyguladı. Uygulamaya başladıktan sonrasında asla ödün vermedi. Tüm yaşamı süresince metotlu emek vermeyi asla bırakmadı.
Mustafa Kemal Atatürk, milletimizi modern uygarlık seviyesinin üzerine çıkaracak ileri bir zihniyetin yerleşmesi çabasındaydı. Bu yolda bazı inkılâplar yapmış oldu. İnkılâpların amacı, çağdaş bir devlet, modern bir cemiyet meydana getirmekti. Mustafa Kemal Atatürk, Türk Milleti'nin modern milletlerin seviyesine çıkartmak için siyasal, toplumsal, ekonomik alanlarda inkılâplar yapmıştır.
O'nun şu sözleri inkılâpçı karakterini ortaya koyar: "Büyük davamız, en medenî ve en müreffeh millet olarak varlığımızı yükseltmektir. Bu yalnız kurumlarında değil, düşüncelerinde de temelli inkılâp yapmış olan büyük Türk Milleti'nin dinamik idealidir. Bu ideali en kısa zamanda başarmak için, düşünce ve hareketi birlikte yürütmek mecburiyetindeyiz".
Mustafa Kemal Atatürk'ün birleştirici ve bütünleştirici özelliği yardımıyla, Millî Savaşım başarıya ulaşmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, Millî Savaşım'nin karanlık günlerinde, değişik fikirlere haiz insanları bir mecliste, kendi çevresinde toplamayı başardı. Kısacası, Mustafa Kemal Atatürk'süz Millî Savaşım düşünülemezdi. Mustafa Kemal Atatürk'ün birleştirici gücü, kişisel özelliğinden ve karakterinden geliyordu. O, yalnız askerlerin değil, sivil halkın da itimatını kazanmıştı.
Mustafa Kemal Atatürk'ün bu üstün meziyetleri, sorun ve bunalım içinde bulunan insanların, ona sevgi ve saygıyla bağlanmasını sağlamış oldu.
Mustafa Kemal Atatürk, tarihte büyük devletler kuran ve yüksek bir uygarlık meydana getirmiş olan Türk Milleti'nin ebatlarına inanan ve bununla gurur duyan bir insandı. Mustafa Kemal Atatürk; kahramanlık, vatan sevgisi, çalışkanlık, bilim ve sanata ehemmiyet verme şeklinde değerlerin, Türklüğün yüksek vasıflarından bulunduğunu ifade etmiştir. O, milletinin bu özelliklerini her fırsatta dile getirip insanlık ailesi içinde lâyık olduğu yeri almasına çalıştı. Milletimizin yüksek karakteri, çalışkanlığı, zekâsı ve ilme bağlılığı ile millî birlik ve beraberlik duygusunu geliştirmeyi başlıca ilke kabul etti. Ona bakılırsa: "... Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek uygarlık ufkundan yeni bir güneş şeklinde dünyaya gelecektir".
Mustafa Kemal Atatürk, yalnız yakın geçmişte büyük hizmetler yapmış bir önder değildir. Eserleriyle ve düşünceleriyle, gerek Türk Milleti'nin gerekse başka milletlerin geleceğine ışık tutmaya devam eden bir liderdir.
Mustafa Kemal Atatürk, kendi milletini ve tüm insanları samimî duygularla seven, iyi niyetli bir insandı. Tüm milletleri bir vücut, her milleti de bu vücudun bir organı olarak görürdü. Dünyanın herhangi bir yerinde bir hastalık var ise ilgisiz kalamazdı. "İnsanları mesut edecek tek araç, onları birbirlerine yaklaştırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddî ve manevî gereksinimlerini karşılamaya yarayan hareket ve enerjidir" derken insanoğlu için ne kadar iyi duygular beslediğini açıklıyordu.
Mustafa Kemal Atatürk, evlatları ve gençleri çok sever, onların en iyi şartlarda yetişip yükselmesini isterdi. Zira bir milletin sadece iyi nesiller yetiştirebilirse yükseleceği düşüncesini taşıyordu.
Mustafa Kemal Atatürk, insanlara kıymet vermiş, insanlığın hizmetinde emek vermeyi amaç edinmiştir. Romanya dışişleri bakanı ile yapmış olduğu bir konuşmada insanlık ailesinin yerini ve kıymetini şu sözlerle belirtmiştir: "İnsan, mensup olduğu milletin varlığını ve mutluluğunu düşündüğü kadar, tüm dünya milletlerinin refah ve refahını düşünmeli ve kendi milletinin mutluluğuna ne kadar kıymet veriyorsa, tüm dünya milletlerinin mutluluğuna hizmet etmeye elinden geldiği kadar çalışmalıdır. Tüm akıllı adamlar takdir ederler ki bu yolda çalışmakla hiçbir şey kaybedilmez. Zira dünya milletlerinin mutluluğuna çalışmak, öteki bir yoldan kendi refah ve mutluluğunu temine çalışmak anlamına gelir"
Mustafa Kemal Atatürk, barışa ehemmiyet veren bir liderdi. Ona bakılırsa barışın bozulmasından tüm dünya ülkeleri ıstırap duymalıydı. Anlaşmazlıkların ortadan kalkması, insanlığın başlıca dileği olmalıydı. Dünyada yalnızca sevgi egemen olmalıydı. Mustafa Kemal Atatürk'ün bu sevgi anlayışının sebebi insana duyduğu saygıdır. Onun "Yurtta barış, cihanda barış" sözü sulh idealinin simgesi hâline gelmiştir.
VATAN SEVERLİĞİ
Vatan sevgisi Mustafa Kemal Atatürk'ün en mühim özelliğidir.Vatanın savunulması için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Vatan savunmasını her şeyden mühim ve her şeyden üstün gören Mustafa Kemal Atatürk'ün İstiklâl Savaşı'nın kazanılmasında vatan sevgisi ve Türk milletine olan itimatı mühim bir yer meblağ.
İDEALİSTLİĞİ
Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük ideali,Türk Milletinin "En çağdaş ve refah seviyesi yüksek bir millet olarak varlığını yükseltmek"ti. Bir idealist olarak, en kısa zamanda bu hedefe ulaşmak istiyordu.
HAKİKATİ ARAMA GüCü
Hakikati aramak ve hakikati konuşmak Mustafa Kemal Atatürk'ün yöntemiydi. O, akıl ve bilime kıymet verirdi. Vakalara bir bilim adamı gözüyle bakarak hakikati bulmaya çalışırdı. "Akıl ve mantığın halledemeyeceği sorun yoktur." derdi.
SABIR VE DİSİPLİN ANLAYIŞI
Mustafa Kemal Atatürk mühim düşünceler karşısında ilkin düşünür, inceler, araştırır ve tartışırdı. Sonrasında kati kararını verirdi. Verdiği kararın uygulanma zamanını ise sabırla beklerdi.
İLERİ GÖRüŞLüLüĞü
Mustafa Kemal Atatürk olayların gidişini değerlendirerek sonucunu tespit ederdi. Çanakkale Muharebeleri esnasında, düşman donanmasının nerden çıkarma yapabileceğini evvelinde sezerek lüzumlu tedbiri alması savaşın sonucunu değiştirmiştir.
AÇIK SÖZLüLüĞü
Mustafa Kemal Atatürk, gerçeği söylemekten asla çekinmezdi. "Ben düşündüklerimi, daima halkın huzurunda söylemeliyim. Yanlışım var ise halk beni tekzip eder."' derdi.
MANTIKLILIĞI
Keskin bir mantık ve zekâ gücüne haiz olan Mustafa Kemal Atatürk, yaşamı süresince akıl ve mantığa büyük ehemmiyet vermiştir. Bu özellik onun evrensel devlet adamı olarak tanınmasında büyük bir rol oynamıştır. "Bizim akıl, mantık ve zekâ ile hareket etmek en belirgin özelliğimizdir." diyerek ülke sorunlarında mantık ve şuurla hareket edildiğini göstermiştir.
ÇOK CEPHELİLİĞİ
Mustafa Kemal Atatürk çok cepheli bir liderdi. O hem düşünce hem de hareket adamıdır. Kısaca bir taraftan Türk inkılabının hazırlayıcısı öteki taraftan da uygulayıcısı olmuştur. Hem düşünen hem de eserler veren Mustafa Kemal Atatürk, çok yönlü bir önder bulunduğunu göstermiştir.
EĞİTİMCİLİĞİ
Mustafa Kemal Atatürk toplumu modern uygarlık düzeyinin üzerine çıkarmayı amaçladığı için ulusal eğitim ile yakından ilgilenmiştir. O, "Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüce bir cemiyet olarak yaşatır; ya da bir milleti tutsaklık ve sefalete terk eder." demiştir.
YÖNETİCİLİĞİ
Mustafa Kemal iyi bir yönetici için lüzumlu tüm özelliklere sahipti. Kibar davranışları, dürüstlüğü, komut veriş tarzıyla örnek olmuştur. Gerek devlet yönetiminde gerekse askerlik yaşamı süresince hiçbir süre maceraya yer vermemiştir. Mustafa Kemal Atatürk "Büyük kararlar vermek kâfi değildir. Bu kararları cesaret ve kesinlikle uygulama etmek lâzımdır." diyerek verdiği kararlarda ısrar eden olmuş ve sonucun kendi istediği şekilde çözümlenmesi için uğraşmıştır.
Vatan sevgisi Mustafa Kemal Atatürk'ün en mühim özelliğidir.Vatanın savunulması için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Vatan savunmasını her şeyden mühim ve her şeyden üstün gören Mustafa Kemal Atatürk'ün İstiklâl Savaşı'nın kazanılmasında vatan sevgisi ve Türk milletine olan itimatı mühim bir yer meblağ.
İDEALİSTLİĞİ
Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük ideali,Türk Milletinin "En çağdaş ve refah seviyesi yüksek bir millet olarak varlığını yükseltmek"ti. Bir idealist olarak, en kısa zamanda bu hedefe ulaşmak istiyordu.
HAKİKATİ ARAMA GüCü
Hakikati aramak ve hakikati konuşmak Mustafa Kemal Atatürk'ün yöntemiydi. O, akıl ve bilime kıymet verirdi. Vakalara bir bilim adamı gözüyle bakarak hakikati bulmaya çalışırdı. "Akıl ve mantığın halledemeyeceği sorun yoktur." derdi.
SABIR VE DİSİPLİN ANLAYIŞI
Mustafa Kemal Atatürk mühim düşünceler karşısında ilkin düşünür, inceler, araştırır ve tartışırdı. Sonrasında kati kararını verirdi. Verdiği kararın uygulanma zamanını ise sabırla beklerdi.
İLERİ GÖRüŞLüLüĞü
Mustafa Kemal Atatürk olayların gidişini değerlendirerek sonucunu tespit ederdi. Çanakkale Muharebeleri esnasında, düşman donanmasının nerden çıkarma yapabileceğini evvelinde sezerek lüzumlu tedbiri alması savaşın sonucunu değiştirmiştir.
AÇIK SÖZLüLüĞü
Mustafa Kemal Atatürk, gerçeği söylemekten asla çekinmezdi. "Ben düşündüklerimi, daima halkın huzurunda söylemeliyim. Yanlışım var ise halk beni tekzip eder."' derdi.
MANTIKLILIĞI
Keskin bir mantık ve zekâ gücüne haiz olan Mustafa Kemal Atatürk, yaşamı süresince akıl ve mantığa büyük ehemmiyet vermiştir. Bu özellik onun evrensel devlet adamı olarak tanınmasında büyük bir rol oynamıştır. "Bizim akıl, mantık ve zekâ ile hareket etmek en belirgin özelliğimizdir." diyerek ülke sorunlarında mantık ve şuurla hareket edildiğini göstermiştir.
ÇOK CEPHELİLİĞİ
Mustafa Kemal Atatürk çok cepheli bir liderdi. O hem düşünce hem de hareket adamıdır. Kısaca bir taraftan Türk inkılabının hazırlayıcısı öteki taraftan da uygulayıcısı olmuştur. Hem düşünen hem de eserler veren Mustafa Kemal Atatürk, çok yönlü bir önder bulunduğunu göstermiştir.
EĞİTİMCİLİĞİ
Mustafa Kemal Atatürk toplumu modern uygarlık düzeyinin üzerine çıkarmayı amaçladığı için ulusal eğitim ile yakından ilgilenmiştir. O, "Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüce bir cemiyet olarak yaşatır; ya da bir milleti tutsaklık ve sefalete terk eder." demiştir.
YÖNETİCİLİĞİ
Mustafa Kemal iyi bir yönetici için lüzumlu tüm özelliklere sahipti. Kibar davranışları, dürüstlüğü, komut veriş tarzıyla örnek olmuştur. Gerek devlet yönetiminde gerekse askerlik yaşamı süresince hiçbir süre maceraya yer vermemiştir. Mustafa Kemal Atatürk "Büyük kararlar vermek kâfi değildir. Bu kararları cesaret ve kesinlikle uygulama etmek lâzımdır." diyerek verdiği kararlarda ısrar eden olmuş ve sonucun kendi istediği şekilde çözümlenmesi için uğraşmıştır.
ATATüRK'üN KİŞİLİĞİ VE ÖZELLİKLERİ
- Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, çok yönlü ve üstün kişiliği olan bir liderdir. Birinci Dünya Savaşı sonunda imzalanan Mondros Ateşkes Anlaşması'yla ortaya çıkan tehlikeli durumu ilk olarak görüp milletin dikkatini çeken odur. Mustafa Kemal, Amasya Genelgesi'nde, vatanın bütünlüğünün ve milletin istiklâlinin tehlikede bulunduğunu söylemiş oldu. Erzurum Kongresi'nde, millî sınırlar içinde vatanın parçalanmaz bir tüm bulunduğunu tüm dünyaya ilân etti. Kurtuluş Savaşı'nı bunun için başlattı. Bu mevzuda hiçbir ödün vermedi. Vatan savunmasını her şeyin üstünde tuttu. Sakarya Savaşı esnasında "Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz" diyerek bu konudaki kararlılığını gösterdi. Vatanı için her şeyini feda etmeye hazır bulunduğunu şu sözü ile açıkça ifade etmiştir: "Yurt toprağı! Sana her şey feda olsun. Kutlu olan sensin. Tamamımız senin için fedaiyiz. Fakat sen Türk Milleti'ni ebedî hayatta yaşatmak için feyizli kalacaksın."
- Mustafa Kemal, vatanı ve milleti için canını feda etmekten kaçınmazdı. Daha Çanakkale savaşları esnasında Anafartalar grubu komutanı iken en ön safta savaştı. Bu cenk esnasında Mustafa Kemal Atatürk'e bir şarapnel parçası isabet etmiş, fakat sağ cebinde bulunan saati kendisini ölümden kurtarmıştı. Sakarya Savaşı esnasında ise atından düşmüş ve kaburga kemikleri kırılmıştı. Buna karşın cepheden ayrılmamış, savaşı sedye üstünden yönetmişti.
- Mensubu olduğu Türk Milleti'ni sonsuz bir aşkla seven Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, milleti için her türlü zorluğa katlanmış ve kendini ona adamıştır. Onun "Ben, gerektiği süre en büyük hediyem olmak suretiyle, Türk milletine canımı vereceğim" sözü, milletini ne kadar çok sevdiğini göstermektedir.
- Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, idealist bir liderdi. Onun idealizmi, yüksek nitelik ve kabiliyetlerine inanılmış olduğu milletinin sonsuz özgürlük ve bağımsızlık aşkından lanıyordu. Mustafa Kemal'in en büyük ülkülerinden birisi de millî birlik ve beraberlik içinde vatanın bölünmez bütünlüğünü sonsuza dek yaşatmaktı.
- Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük ideali, millî sınırlarımız içinde millî birlik duygusuyla kenetlenmiş çağdaş bir cemiyet oluşturmaktı. Vatanı kurtaran, hür ve bağımsız Türkiye idealini gerçekleştiren Mustafa Kemal, yeni Türkiye'yi modernleştirmek amacı ile modern uygarlık idealine yöneltmiştir.
- Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük ideallerinden birisi de milletler içinde kardeşçe bir insanlık yaşamı meydana getirmekti. İdeallerini gerçekleştirmek için çok çaba harcadı. Bu çabalarına örnek olarak 1934'te imzalanan Balkan Antantı, 1937'de imzalanan Sâdâbat Paktı gösterilebilir.
- Mustafa Kemal Atatürk'ün inkılâpçılığı, akıl ve mantığın toplumsal gelişmeye egemen kılınması esasına dayanır. Onun şu sözü akıl ve mantığa verdiği kıymeti en güzel şekilde ifade eder: "Bizim akıl, mantık ve zekâ ile hareket etmek en büyük özelliğimizdir. Tüm hayatımızı dolduran vakalar bu gerçeğin delilidir".
- Mustafa Kemal'in vakalara yaklaşımı hep mantıklı ve gerçekçi olmuştur. Milletine hep hakikatleri söylemiş ve bunu tavsiye etmiştir. "Milleti aklımızın ermediği, yapmak kudret ve kabiliyetini kendimizde görmediğimiz hususlar hakkında kandırarak geçici teveccühler elde etmeye tenezzül etmeyiz" sözü çok anlamlıdır. O, akıl ve bilime çok ehemmiyet verirdi. Gerçeğe akıl ve bilim kanalıyla ulaşılacağına inanan Mustafa Kemal Atatürk, "Dünyada her şey için, uygarlık için, yaşam için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir" sözü ile bunu en güzel şekilde açıklamıştır.
- Mustafa Kemal, yaratıcı düşünceye haiz bir liderdi. Türk Milleti'ni Kurtuluş Savaşı'na hazırlarken düşmanı yurttan atmak için savaşmak gerektiğine halkını inandırmakla işe başladı. Yapacağı işlerin plânını en ince ayrıntılarına kadar tespit edip bu tarz şeyleri uygulamak için değişik yöntemler denedi. Sakarya Savaşı öncesinde, ülkenin larından en verimli şekilde yararlanılmasını sağlayarak ordumuzun gereksinimlerini karşıladı.
- Mustafa Kemal Atatürk, tüm inkılâplarını gerçekleştirmeden ilkin, kamuoyunu yapmaya, millete inkılâpların gerekliliğini anlatmaya büyük bir itina göstermiştir. Ona bakılırsa: "Milleti hazırlamadan inkılâplar yapılamaz". Mustafa Kemal Atatürk, yurt gezilerinde halkla konuşmalar yaparak bunu gerçekleştirmiştir.
- O bir dehadır. Gerek Kurtuluş Savaşı'mızın başarıyla neticelenmesi, gerek meydana gelen inkılâplarla, Türkiye'nin çağdaşlaştırılması onun dehasının bir eseridir.
- Sabırlıdır. Başarıya ulaşmış olmanın sırlarından birisi de sabır ve disiplindir. Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, her engeli sabır ve disiplin ile aşıp Kurtuluş Savaşı'nı başarıya ulaştıran bir liderdir.
- O, meseleler karşısında ilkin düşünür, lüzumlu araştırmayı yapar, tartışır, kararını ondan sonrasında verirdi. Verdiği sonucu uygulamaya koyarken uygun zamanı beklerdi. Zamanlamaya çok ehemmiyet verirdi.
- Önderdir. Samsun'a çıkmadan çok ilkin, millet egemenliğine dayanan bağımsız yeni bir Türk devleti oluşturmayı düşünmüştü. Bu fikrini, o süre açıklamadı. Samsun'a çıktıktan bir süre sonrasında vatanın kurtuluşu ile ilgili fikirlerini uygulamaya başladı. Kongreler topladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açtı. Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığı süre, saltanatı kaldırıp cumhuriyet yönetimini oluşturmayı düşünüyordu. Fakat mecliste saltanat yanlıları olduğundan zamanlamayı uygun görmemişti. Sadece Kurtuluş Savaşı başarıya ulaştıktan sonrasında oluşturulan ikinci meclis döneminde Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde saltanat kaldırılıp cumhuriyet ilân edilmiştir.
- Planlıdır. Mustafa Kemal Atatürk, Millî Savaşım'nin kazanılmasından sonrasında yapmış olduğu inkılâpları çok evvelinde plânlamıştı. Sadece, bu tarz şeyleri uygulayacak ortam sağlanıncaya kadar büyük bir sabırla bekledi ve tam bir disiplin ile düşündüklerini gerçekleştirmeyi başardı.
- Tesbit kabiliyeti vardır. Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, daha Birinci Dünya Savaşı devam ederken Osmanlı Devleti'nin hızla felâkete doğru sürüklendiğini görüp çareler aramaya adım atmıştır. ülkemizin içinde bulunmuş olduğu durumu en doğru şekilde tespit etmiş ve ilerisi için en doğru kararları almıştır.
- Mustafa Kemal Atatürk, ileri görüşlü bir devlet adamıdır. Mustafa Kemal Atatürk'ün 1932'de Amerikalı General Mc. Arthur'la yapmış olduğu bir konuşma, bunu en iyi şekilde ortaya koymaktadır. Mustafa Kemal Atatürk bu konuşmasında; Avrupa'da Almanya'nın Versailles Antlaşması'nı ortadan kaldırmaya çalışacağını söylemiştir. Avrupa'da cenk çıkarsa, bundan Bolşevikler'in yararlanacağını; Sovyet Rusya'nın yalnız Avrupa'yı değil, Asya'yı da tehdit eden başlıca kuvvet hâlini alacağını belirterek, İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki gelişimleri evvelinde görebilmiştir.
- Liderliği her alandadır. Mustafa Kemal Atatürk'ün gençlere söylediği "Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lâzımdır" sözü, onun ileri görüşlü bir önder bulunduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
- Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, doğru bilmiş olduğu şeyleri açıkça söylemekten çekinmezdi. Şu sözleri bunun en güzel örneğidir: "Ben düşündüklerimi sevdiklerime olduğu şeklinde söylerim. Bununla birlikte lüzumu olmayan bir sırrı kalbimde taşımak iktidarında olmayan bir adamım. Zira ben bir halk adamıyım. Ben düşündüklerimi daima halkın huzurunda söylemeliyim".
- Büyük adamdır. Büyük adamları sadece büyük milletler yetiştirir. Toplumların büyük adamlara ihtiyacı en fazla bunalımlı dönemlerde ortaya çıkar. Toplumları, bunalımlı dönemlerden sadece büyük liderler kurtarmış olur. Mustafa Kemal Paşa, bu özellikleri taşıyan çok yönlü bir liderdir. O, Millî Savaşım'nin önderi, Türk inkılâbının hazırlayıcısıdır. Ek olarak birleştirici ve toplayıcı bir önder, büyük bir asker ve teşkilâtçı bir devlet adamıdır. Tüm bu yönleriyle çağa damgasını vuran bir dâhidir.
- Mustafa Kemal Atatürk, eğitimi toplumsal ve kültürel kalkınmanın en etkili araçlardan biri olarak görmüştür. Kurtuluş Savaşı kazanıldıktan sonrasında yeni devletin varlığını sürdürebilmesi için modern eğitim metotlarıyla yetiştirilecek bir nesle gerekseme vardı. Bu sebeple eğitim mevzusuna büyük bir ehemmiyet verdi. Kurtuluş Savaşı'ndan sonrasında kendisine sorulan "işte memleketi kurtardınız, şimdi ne yapmak istersiniz?" sorusuna Mustafa Kemal Atatürk: "Maarif vekili olarak millî irfanı yükseltmeye çalışmak, en büyük emelimdir" yanıtını verir.
- Eğitimin gereğine inanırdı. Türk Milleti'nin aydınlık yarınları için elinde tebeşir, kara tahta başına geçerek Türk Milleti'ne okuma-yazma öğreten Mustafa Kemal Atatürk, milleti tarafınca başöğretmenliğe lâyık görüldü. O, maarif vekili olmadı fakat çağdaş bir eğitim politikasının esaslarını belirleyip eğitim alanında büyük inkılâplar yapmış oldu. Öğretim programlarının hazırlanmasıyla ilgili komisyonları yönetti, ders kitabı yazdı, kürsüye çıkıp ders verdi. Milletin eğiticisi oldu. Mustafa Kemal Atatürk, eğitimin toplumun gereksinimlerine yanıt vermesi ve dönemin gereklerine uygun olması icap ettiğini belirtmiştir.
- Kültürel kalkınmaya kıymet verdi.Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin manevî ihtiyaçlarının da karşılanması icap ettiğini biliyor ve bundan dolayı kültürel kalkınmaya büyük ehemmiyet veriyordu.
- Sanatseverdi. Mustafa Kemal Atatürk, Türk kültür ve sanatını dünyaya tanıtmak için çok çalıştı. Bu mevzuda araştırmalar yapılmasını, sergiler açılmasını ve kültürle ilgili kongreler düzenlenmesini teşvik etti. Sanat ve sanatçılar hakkında takdir ve teşvik edici sözler söylemiş oldu. Bunlardan bazıları "Sanatsız kalan bir milletin yaşam damarlarından biri kopmuş anlamına gelir."
- "Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, vekil olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat bir sanatkâr olamazsınız." '''
- "Bir millet, sanat ve sanatkârdan yoksun ise tam bir hayata malik olması imkansız."
- Mustafa Kemal Atatürk, sanatçı yetiştiren kurumlar açtı. Modern Türk sanatını geliştirmek amacıyla Avrupa'ya fotoğraf, heykel ve müzik öğrenimi için gençler gönderdi. Bu durum, onun sanata ve sanatçıya ne kadar ehemmiyet verdiğini gösterir.
- İyi yöneticiydi. İyi bir yönetici, milletinin refah ve saadetini sağlamak için çalışır. Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, tüm yaşamı süresince bunu hayata geçirmeye çalıştı. Milleti için emek vermeyi bir vazife saydı. "Millete efendilik yoktur. Hadimlik vardır. Bu millete hizmet eden, onun efendisi olur" sözü ile yöneticilerde bulunması ihtiyaç duyulan özelliği belirtmiştir. Mustafa Kemal, yaşamı süresince Türk devletinin ve milletinin çıkarlarım kendi çıkarlarının üstünde tutan, nadir devlet adamlarından birisidir. Savaştaki kahramanlığı kadar, devlet kurup yönetmedeki ustalığı, ileri görüşlülüğü ve barışseverliği ile Mustafa Kemal Atatürk, tarihte eşine azca rastlanan bir yöneticidir.
- Mondros Ateşkes Anlaşması'ndan sonrasında süregelen işgal günlerinde, toplumu vakalar karşısında yönlendirecek bir öndere gerekseme vardı. İşte o karanlık günlerde Mustafa Kemal Atatürk, milletine rehber oldu. Anadolu'ya geçerek kongreler topladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasını sağlamış oldu. Millî Savaşım, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde başarıya ulaştı. Türk Milleti'nin her alanda çağdaşlaşmasını hedef alan inkılâplar onun önderliğinde gerçekleşti. O'nun ilke ve inkılâpları, Türk milletine günümüzde de rehber olmaya devam etmektedir. Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, askerî zaferlerini ve başardığı inkılâpları kendisine mal etmemiştir. Büyük eserlerin, sadece büyük milletle başarılabileceğine inanan bir önderdi.
- Mustafa Kemal Atatürk'ün, milletine sonsuz bir itimatı vardı. Türk milletinin geçmişte olduğu şeklinde büyük hamleler yapacağına tüm kalbiyle inanmıştı. Şan ve şerefle dolu tarihindeki başarılarına yenilerini ilâve edeceğine tüm kalbiyle inanmıştı. O, "Mustafa Kemal Atatürk Zaferleri" denmesinden hoşlanmazdı. "Mustafa Kemal Atatürk İnkılâpları" sözünü reddeder, "Türk İnkılâbı" sözünün kullanılmasını isterdi. Tüm başarıları milletine mal etmekten zevk duyardı. Mustafa Kemal bir konuşmasında "Millî Savaşım'yi icra eden direkt doğruya milletin kendisidir, milletin evlâtlarıdır" demişti.
- Mustafa Kemal Atatürk, kesin ve mücadeleci bir liderdi. Güçlükler karşısında yılmayan, ümitsizliğe düşmeyen kişiliği onun Millî Savaşım'nin lideri olmasını elde etmiştir. Samsun'a çıktıktan sonrasında, Kâzım Karabekir Paşaya çekmiş olduğu bir telgrafta, o günlerdeki ağır durumu belirttikten sonrasında "Bununla birlikte tüm umutlar kaybolmuş değildir. Memleketi bu durumdan sadece Türk milletinin direnç azmi kurtarabilir" diyordu. Eskişehir-Kütahya Savaşları'ndan sonrasında Yunanlılar, Ankara'ya doğru ilerlemeye başladıkları süre, Mustafa Kemal, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafınca başkomutanlık görevine getirilmişti. Başkomutan olarak yapmış olduğu ilk konuşmasındaki "Milletimizi tutsak etmek isteyen düşmanları, behemehal (ne yapmış olup edip) yeneceğimize dair güvenim bir dakika olsun sarsılmamıştır" sözleri onun hiçbir süre ümitsizliğe yer vermediğini ve mücadelesindeki kararlılığı gösteren başka bir örnektir.
- Mustafa Kemal Atatürk, tüm çalışmalarını bir plân dahilinde yapardı. Bir işe karar verdiğinde; bu sonucu tüm yönleriyle inceler, en iyi sonucu alacak şekilde uygulamaya geçerdi. Mustafa Kemal, yapacağı inkılâpları evvelinde düşünmüş, kamuoyunu bu değişimler mevzusunda aydınlattıktan sonrasında inkılâplarını yapmıştır. Kurtuluş Savaşı'nın plânını, İstanbul'dan Anadolu'ya geçmeden ilkin yapmış ve bunu yakın dostlarıyla tartışmıştı. Zamanı geldikçe düşündüklerini uyguladı. Uygulamaya başladıktan sonrasında asla ödün vermedi. Tüm yaşamı süresince metotlu emek vermeyi asla bırakmadı.
- Mustafa Kemal Atatürk, milletimizi modern uygarlık seviyesinin üzerine çıkaracak ileri bir zihniyetin yerleşmesi çabasındaydı. Bu yolda bazı inkılâplar yapmış oldu. İnkılâpların amacı, çağdaş bir devlet, modern bir cemiyet meydana getirmekti. Mustafa Kemal Atatürk, Türk Milleti'nin modern milletlerin seviyesine çıkartmak için siyasal, toplumsal, ekonomik alanlarda inkılâplar yapmıştır.
- O'nun şu sözleri inkılâpçı karakterini ortaya koyar: "Büyük davamız, en medenî ve en müreffeh millet olarak varlığımızı yükseltmektir. Bu yalnız kurumlarında değil, düşüncelerinde de temelli inkılâp yapmış olan büyük Türk Milleti'nin dinamik idealidir. Bu ideali en kısa zamanda başarmak için, düşünce ve hareketi birlikte yürütmek mecburiyetindeyiz".
- Mustafa Kemal Atatürk'ün birleştirici ve bütünleştirici özelliği yardımıyla, Millî Savaşım başarıya ulaşmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, Millî Savaşım'nin karanlık günlerinde, değişik fikirlere haiz insanları bir mecliste, kendi çevresinde toplamayı başardı. Kısacası, Mustafa Kemal Atatürk'süz Millî Savaşım düşünülemezdi. Mustafa Kemal Atatürk'ün birleştirici gücü, kişisel özelliğinden ve karakterinden geliyordu. O, yalnız askerlerin değil, sivil halkın da itimatını kazanmıştı.
- Mustafa Kemal Atatürk'ün bu üstün meziyetleri, sorun ve bunalım içinde bulunan insanların, ona sevgi ve saygıyla bağlanmasını sağlamış oldu.
- Mustafa Kemal Atatürk, tarihte büyük devletler kuran ve yüksek bir uygarlık meydana getirmiş olan Türk Milleti'nin ebatlarına inanan ve bununla gurur duyan bir insandı. Mustafa Kemal Atatürk; kahramanlık, vatan sevgisi, çalışkanlık, bilim ve sanata ehemmiyet verme şeklinde değerlerin, Türklüğün yüksek vasıflarından bulunduğunu ifade etmiştir. O, milletinin bu özelliklerini her fırsatta dile getirip insanlık ailesi içinde lâyık olduğu yeri almasına çalıştı. Milletimizin yüksek karakteri, çalışkanlığı, zekâsı ve ilme bağlılığı ile millî birlik ve beraberlik duygusunu geliştirmeyi başlıca ilke kabul etti. Ona bakılırsa: "... Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek uygarlık ufkundan yeni bir güneş şeklinde dünyaya gelecektir".
- Mustafa Kemal Atatürk, yalnız yakın geçmişte büyük hizmetler yapmış bir önder değildir. Eserleriyle ve düşünceleriyle, gerek Türk Milleti'nin gerekse başka milletlerin geleceğine ışık tutmaya devam eden bir liderdir.
- Mustafa Kemal Atatürk, kendi milletini ve tüm insanları samimî duygularla seven, iyi niyetli bir insandı. Tüm milletleri bir vücut, her milleti de bu vücudun bir organı olarak görürdü. Dünyanın herhangi bir yerinde bir hastalık var ise ilgisiz kalamazdı. "İnsanları mesut edecek tek araç, onları birbirlerine yaklaştırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddî ve manevî gereksinimlerini karşılamaya yarayan hareket ve enerjidir" derken insanoğlu için ne kadar iyi duygular beslediğini açıklıyordu.
- Mustafa Kemal Atatürk, evlatları ve gençleri çok sever, onların en iyi şartlarda yetişip yükselmesini isterdi. Zira bir milletin sadece iyi nesiller yetiştirebilirse yükseleceği düşüncesini taşıyordu.
- Mustafa Kemal Atatürk, insanlara kıymet vermiş, insanlığın hizmetinde emek vermeyi amaç edinmiştir. Romanya dışişleri bakanı ile yapmış olduğu bir konuşmada insanlık ailesinin yerini ve kıymetini şu sözlerle belirtmiştir: "İnsan, mensup olduğu milletin varlığını ve mutluluğunu düşündüğü kadar, tüm dünya milletlerinin refah ve refahını düşünmeli ve kendi milletinin mutluluğuna ne kadar kıymet veriyorsa, tüm dünya milletlerinin mutluluğuna hizmet etmeye elinden geldiği kadar çalışmalıdır. Tüm akıllı adamlar takdir ederler ki bu yolda çalışmakla hiçbir şey kaybedilmez. Zira dünya milletlerinin mutluluğuna çalışmak, öteki bir yoldan kendi refah ve mutluluğunu temine çalışmak anlamına gelir"
- Mustafa Kemal Atatürk, barışa ehemmiyet veren bir liderdi. Ona bakılırsa barışın bozulmasından tüm dünya ülkeleri ıstırap duymalıydı. Anlaşmazlıkların ortadan kalkması, insanlığın başlıca dileği olmalıydı. Dünyada yalnızca sevgi egemen olmalıydı. Mustafa Kemal Atatürk'ün bu sevgi anlayışının sebebi insana duyduğu saygıdır. Onun "Yurtta barış, cihanda barış" sözü sulh idealinin simgesi hâline gelmiştir.
alıntı
Bu ileti 'en iyi yanıt' seçilmiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk yürekli ve iyi bir liderdir.
Mustafa Kemal Atatürk iyi bir önder olmak için lüzumlu tüm özelliklere haizdir. Dürüstlüğü ve davranışları ile devamlı örnek olmuştur. Gerek devlet yönetiminde gerekse askerlik yaşamı süresince hiçbir süre maceraya yer vermemiştir. Mustafa Kemal Atatürk “Büyük kararlar vermek kâfi değildir. Bu kararları cesaret ve kesinlikle uygulama etmek lâzımdır†diyerek verdiği kararlarda ısrar eden olmuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk parlak zeka ve çalışkandır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşamı devamlı sıkıntılar ve zorluklar içinde geçmiştir. Hiçbir süre belirli emek verme saatleri*dinlenme saatleri olmamıştır. Sadece devamlı planlı ve programlıdır. Çalışmaktan yorulmamış, bezginlik*bıkkınlık göstermemiştir. Harp yıllarında 24 saat uyumadan, dinlenmeden çalmış olduğu günler olmuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk devrimcidir.
Mustafa Kemal Atatürk, tam bir yenilikçidir. Devrimcidir. Halkın duygularını, isteklerini çok iyi anlamıştır. Ulusumuzun ilerlemesi, modern uygarlığı yakalaması, çağdaş bir cemiyet olabilmesi için iktisat, eğitim, hukuk, kılık giyim, yönetim şeklinde bir çok alanlarda yenilikler yapmıştır.
â— Mustafa Kemal Atatürk alçakgönüllüdür.
Mustafa Kemal Atatürk meydana getirilen işleri, elde edilmiş başarıları asla kendine mal etmemiş, hiçbir süre kendini övmemiştir. Daima “Türk milleti başardıâ€, “Türk milletini kendini kurtardı†demiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk ileri görüşlüdür.
Mustafa Kemal Atatürk, geleceği iyi hesaplayan, her şeyi evvelinde gören bir liderdir. Son aşama dikkatli olduğu, her şeyi en ufak ayrıntılarına kadar hesaplayabildiği için ufak şeylerden büyük sonuçlar çıkarabilmiştir. Son aşama isabetli, yanılmaz bir muhakeme gücü vardır. Mustafa Kemal Atatürk I. Dünya Savaşı'nın çıkacağını, Almanya'nın yenileceğini evvelinde görmüş ve söylemiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk açık sözlüdür.
Mustafa Kemal Atatürk bu hususi durumunu, şu sözleri ile anlatmaktadır:
“Ben düşündüklerimi, sevdiklerime olduğu şeklinde söylerim. Zira ben bir halk adamıyım. Ben, düşündüklerimi daima halkın önünde söylerim. Yanlışım var ise halk beni uyarır. Fakat şimdiye kadar halkın beni uyardığını görmedim.â€
â— Mustafa Kemal Atatürk vatanseverdir.
Vatan sevgisi Mustafa Kemal Atatürk'ün en mühim özelliğidir. Vatanın savunulması için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Vatan savunmasını her şeyden mühim ve her şeyden üstün gören Mustafa Kemal Atatürk'ün İstiklâl Savaşı'nın kazanılmasında vatan sevgisi ve Türk milletine olan itimatı mühim bir yer meblağ.
â— Mustafa Kemal Atatürk barışseverdir.
Ömrünün mühim bir kısmı savaşlarla geçen, dünyanın en büyük komutanlarından önde gelen Mustafa Kemal Atatürk aslında savaşmayı sevmemiştir. Mustafa Kemal Atatürk hep barışı getirmek için, yurdunu kurtarmak için savaşmak zorunda kalmıştır. “Yurtta sulh, dünyada barışâ€ sözleri, ne büyük bir barışsever bulunduğunu göstermeye yeterlidir.
â— Mustafa Kemal Atatürk milletini çok sevmiştir.
“Benim hayatta yegâne servetim Türklükten başka bir şey değildir†diyerek Türk olmaktan gurur duyduğunu ifade etmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, yaşamı süresince vatan ve millet sevgisinin önemi üstünde durmuş, Türk Milleti'ne duyduğu derin saygı ve sevgiyi önemle vurgulamıştır. “Ne mutlu Türküm diyene†sözü, kuşkusuz çok üstün bir sevginin simgesidir.
â— Mustafa Kemal Atatürk evlatları çok sevmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk evlatları çok severdi. Geleceğimizin teminatı olan küçüklere hitaben:
“Küçük hanımlar, ufak beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi aslolan aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, kıymetli olduğunuzu düşünerek ona bakılırsa çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz.â€
demiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk doğayı ve hayvanları çok sevmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün doğayı ve hayvanları sevmesinin en belirgin örneklerinden birisi kuşkusuz Mustafa Kemal Atatürk Orman Çiftliği'dir. Mustafa Kemal Atatürk 1925 senesinde kendi aylığından ödeyerek çiftliğin bugünkü yerini satın almıştır. O yıllarda ortasından demiryolu geçen bataklık ve boş bir arazi olan bölge Mustafa Kemal Atatürk'ün çabalarıyla son aşama güzel bir çiftliğe dönüşmüştür. Ek olarak Mustafa Kemal Atatürk'ün köpek sevgisi hepimiz tarafınca bilinmektedir.
â— Mustafa Kemal Atatürk çok yönlüdür.
Çok parlak zeka ve çalışkan olan Mustafa Kemal Atatürk bununla beraber çok yönlü bir insandır. Kültürlü, ileri görüşlü, açık sözlü bir insan; yetenekli ve yürekli bir önder olan Mustafa Kemal Atatürk, tutsak uluslar için manevî bir önder; Batı uluslarının hayranlık duyduğu bir kahramandır. Mustafa Kemal Atatürk, tüm sanat dallarından hoşlanmış, sanatçılara saygı duymuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk bilim severdir.
Mustafa Kemal Atatürk bilimin insan yaşamındaki etkin rolünü ve mühim yerini cumhuriyetin kuruluşundan itibaren nerede ise her vesile ile tekrarlamış, vurgulamıştır. “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir†sözü Mustafa Kemal Atatürk'ün bilim ile uygarlık içinde yakın ilişki kurduğunu ve her ikisini de dinamik yönleriyle vurguladığını gösterir. Mustafa Kemal Atatürk, Einstein'i Türkiye'ye çağrı etmiştir.
â— Mustafa Kemal Atatürk sanatseverdir.
Mustafa Kemal Atatürk, sanata ve sanatçıya büyük ehemmiyet vermiştir. “Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız.†sözleriyle sanatçıya; “Sanat güzelliğin ifadesidir; bu ifade sözle olursa şiir, nağme ile olursa musiki, fotoğraf ile olursa ressamlık, bina ile olursa mimarlık olur. Sanatsız kalan bir milletin yaşam damarlarından biri kopmuş anlamına gelir.†sözleriyle de sanata verdiği önemi açıkça ortaya koymuştur.
â— Mustafa Kemal Atatürk çok sevilmiştir.
Her yaştan milyonlarca şahıs Mustafa Kemal Atatürk'ü çok sevmekte ve onu özlemektedir. Gösterdiği hedeflere yürünmekte ve bıraktığı emanetlere haiz çıkılmaktadır. O'nun yeri artık
kalbimizdir.
Elif Naz Fidancı
Hacivat'ın kişisel ve fizyolojik özellikleri nasıldır?
Yunus Emre, Mevlana ve Mustafa Kemal Atatürk'ün ortak özellikleri nedir?
19. yy sonu ve 20. yy başlarında Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşamış olduğu toplumun özellikleri nedir?
YORUMLAR