AVUNTU TDK, Türk Dil Kurumu 1. İnsanı avutan şey, oyalanacak şey, avunç, avunma: - “İnsanoğlu durumu bozulunca ille bir yerden ...
AVUNTU
TDK, Türk Dil Kurumu
1. İnsanı avutan şey, oyalanacak şey, avunç, avunma:
- “İnsanoğlu durumu bozulunca ille bir yerden bunun avuntusunu arayıp buluyor.†-H. Taner.
2. Teselli:
- “Aldanışta avuntuyu bulmak bir rakı kadehinin içinde boğulup ölmek gibi bir şeydir.†-N. Hikmet.
3. Acı bir olayı unutturmaya çalışma, acısını hafifletme, avunma, avunç.
TDK, Türk Dil Kurumu
- “İnsanoğlu durumu bozulunca ille bir yerden bunun avuntusunu arayıp buluyor.†-H. Taner.
2. Teselli:
- “Aldanışta avuntuyu bulmak bir rakı kadehinin içinde boğulup ölmek gibi bir şeydir.†-N. Hikmet.
3. Acı bir olayı unutturmaya çalışma, acısını hafifletme, avunma, avunç.
avuntu ingilizcesi
- consolation, that which brings consolation.
YORUMLAR